SAĞLIK - 26 Ekim 2018 Cuma 11:15

'Obezitenin meme kanseri riskini artırdığı iddiası doğru değildir'

A
A
A
'Obezitenin meme kanseri riskini artırdığı iddiası doğru değildir'

Op. Dr. Onur Peşluk, 'Meme Kanseri Farkındalık ayı' kapsamında yaptığı açıklamada "Obezitenin meme kanseri riskini artırdığı iddiası doğru değildir. Ancak, meme kanseri teşhisi söz konusu olduğunda, çoğu durumda, hem obeziteye hem de meme kanseri riskinde artışa neden olan ortak biyokimyasal veya genetik faktörler vardır" dedi.

Nişantaşı Obezite Enstitüsü’nden Op. Dr. Onur Peşluk, 'Meme Kanseri Farkındalık ayı' kapsamında açıklama yaptı. Meme kanserinin kadınlar arasında yaşa bağlı kalmaksızın en sık görülen kanser türü olduğunu belirten Op. Dr. Onur Peşluk, "Meme kanseri, memenin süt bezlerinde ve süt kanallarında hücrelerin kanser niteliği kazanması, sınırsız ve kontrolsüz çoğalması, büyümeye başlaması sonucu oluşur. Toplumlar arasında farklılık göstermekle birlikte batı toplumlarında yaşam boyunca her 8-10 kadından birinde görülmektedir. Çok sık olmasa da erkeklerde de görülebilmesine rağmen çok az kişi bunun önemini anlamakta veya risk altında olduğunun farkındadır" ifadelerini kullandı. 

"Meme kanseri tanısı konulan kadınların yüzde 85’inde aile hikâyesi bulunmamaktadır"  

Ailede meme kanserinin varlığı yakalanma riskinizi arttırdığını bildiren Op. Dr. Onur Peşluk, "Meme kanseri tanısı konulan kadınların yüzde 85’inde aile hikâyesi bulunmamaktadır. Meme kanseri tedavisinde erken teşhis çok önemlidir. Meme kanserine erken tanı konulursa hastalıktan kurtulma şansı yüzde 96’dır. Memede oluşan değişiklik ve kitlelerden çekinmek son derece doğal bir tepkidir ancak konunun uzmanı bir doktorla görüşmeyi geciktirmek sizi tedavi etmeyeceği gibi korkularınızı da arttıracaktır. Memedeki kitlelerin çok önemli bir kısmı kanser değildir ve hastaların fark ettiği kitle kanser olsa bile tamamen tedavi edilebildiği unutulmamalıdır.

Her kadının 20 yaşından sonra her ay kendi kendini muayene ve 40 yaşından sonra yılda bir kere mamografi ile tarama yaptırması erken tanı açısından çok önemlidir. Meme kanserine erken evrede tanı konması, tedavi seçeneklerinin sayısını, tedavinin başarıya ulaşma ve hayatta kalma şansını önemli oranda arttırır. Meme kanseri riski günlük yaşamda yapılacak bazı değişikliklerle azaltılabilir. Kilo almamaya dikkat etmek, spor yapmak, yağ içeriği yüksek gıdalar yememek, sigara ve alkol kullanmamak risk azaltılabilir. Genetik geçişli meme kanseri riski yüksek hastalara yapılacak analizler sonucunda gerekirse cerrahi tedavi yöntemleri uygulanabilir. Bugünlerde en sık karşılaştığımız sorulardan biri obezite ve meme kanseri ilişkisi üzerine" dedi.

"Vücut kitle indeksine göre tanımlanan obeziteye ek olarak, vücut yağının dağılımı da önemli olabilir"
Bazı çalışmaların vücut kitle indeksi arttıkça meme kanseri riskinin yüzde 10 ile yüzde 20 arasında arttığı bilgisini veren Op. Dr. Onur Peşluk, "Meme kanseri riski menapoz sonrası obez kadınlarda artarken, menapoz öncesi kadınlarda azalmaktadır. Vücut kitle indeksine göre tanımlanan obeziteye ek olarak, vücut yağının dağılımı da önemli olabilir. Bazı araştırmacılar, üst vücut ve abdominal yağlanması olan kadınların daha fazla meme kanseri riski taşıdığını düşünmektedir. Fazla kilolu olmanın genel sağlık üzerinde olumsuz bir etkisi olduğundan şüphe yoktur. Obezitenin doğrudan meme kanserine neden olduğu veya meme kanseri riskini artırdığı iddiası doğru değildir. Ancak, meme kanseri teşhisi söz konusu olduğunda, çoğu durumda, hem obeziteye hem de meme kanseri riskinde artışa neden olan ortak biyokimyasal veya genetik faktörler vardır. Obezite bu nedenle; altta yatan genetik veya biyokimyasal faktörün meme kanseri için “risk bağlamında” bir artış oluşturduğu dolaylı bir göstergedir" dedi.

Fazla kilolu olmanın genel sağlık üzerinde olumsuz bir etkisi olduğundan şüphe olmadığını belirten Op. Dr. Peşluk, "Obezitenin doğrudan meme kanserine neden olduğu veya meme kanseri riskini artırdığı iddiası doğru değildir. Ancak, meme kanseri teşhisi söz konusu olduğunda, çoğu durumda, hem obeziteye hem de meme kanseri riskinde artışa neden olan ortak biyokimyasal veya genetik faktörler vardır. Obezite bu nedenle; altta yatan genetik veya biyokimyasal faktörün meme kanseri için 'risk bağlamında' bir artış oluşturduğu dolaylı bir göstergedir. “Obezite meme kanseri riskini artırıyor” gibi ifadeler, gerçekten gözlemlenebilir iki faktör arasındaki keyfi bir bağlantıdır. Dolayısıyla, sebep-sonuç ilişkisi yoktur. Özetlemek gerekirse, gerçekten de, obezite diğer birçok hastalık için (tip II diyabet gibi) riskte artışa neden olabilir. Bununla birlikte, obeziteyi meme kanserine neden olmakla ilişkilendirmek için çok az kanıt vardır" şeklinde konuştu.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çanakkale Bakan Bak: "Herkese, tüm dünyaya ’Çanakkale geçilmez’ efsanesini anlattılar, gösterdiler" Çanakkale Kara Savaşları’nın 109’uncu yıl dönümü anma törenleri kapsamında binlerce izci, 57’nci Alay Vefa Yürüyüşü gerçekleştirdi. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak yaptığı açıklamada, "Herkese, tüm dünyaya ’Çanakkale geçilmez’ efsanesini anlattılar, gösterdiler." dedi. Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından ’57’nci Alay Vefa Yürüyüşü’ne katılanlar, ilk olarak Eceabat ilçesine bağlı Kocadere köyünde kamp kurdu. Yürüyüş öncesinde katılımcılara, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak tarafından tümü şehit düşen 57’nci Alay askerlerinin son yemeği, kırık buğday çorbası dağıtıldı. Sabah namazı kılındı Ardından, 109 yıl önce şehit düşen askerler gibi sabah namazı kılındı. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir ve çok sayıda rütbeli askerin de yer aldığı katılımcılar, saat 06.00’yı gösterdiğinde harekete geçti. Atalarına yürüdüler Yarbay Mustafa Kemal’in 25 Nisan 1915 sabahı düşman çıkarmasını haber alınca, savaşların kahraman birliği 57’nci Alayı Conkbayırı’na gönderdiği ve "Size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum" sözleriyle tarihe geçen o günkü tarihi yürüyüş, bir kez daha hayat buldu. Yaklaşık 6 kilometrelik yürüyüş, 1,5 saat sonra Conkbayırı’nda sona erdi. Yürüyüşe binlerce izci katıldı. Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak yaptığı açıklamada, "Amacımız bu ülke gençlerine Çanakkale destanını, Malazgirt zaferini, Dumlupınar, 30 Ağustos’taki, Sakarya’daki, 15 Temmuz’daki destanları unutturmamak, hatırlatmak. Bu toprakların ne kadar kıymetli olduğunu, bu vatan için binlerce şehidin verildiğini anlatmak ve bunları yaşamalarını sağlamak. Gençlerimiz o atmosferi görüyor, o zamanki o mücadelenin zorluklarını yaşananları hissediyor. Amaç bu toprakların gücünü, nasıl bir mücadele verildiğini anlatmak. Bakanlık olarak bunu sürekli gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda ülkenin dört bir yanından gençlerimizi Çanakkale gezileriyle buraya taşıyoruz. Geziyorlar, programlar yapıyoruz. Rehberler, tarihçiler buradaki destansı mücadeleyi anlatıyorlar. Bu topraklar kanla yoğrulmuş, destansı mücadele var, Gazi Mustafa Kemal Paşa ve silah arkadaşları o zaman mücadelede yer aldılar. Tüm dünya ve batı medeniyetine, emperyalizme karşı büyük mücadele ortaya konduğu, dünyanın en güçlü donanmaları, ordularını burada yendiler. Herkese, tüm dünyaya ’Çanakkale geçilmez’ efsanesini anlattılar, gösterdiler. Geçmişimizle tarihimizle gurur duyuyoruz" dedi.
Kütahya Kütahya’da silah ticareti operasyonu: 6 gözaltı Kütahya ve Afyonkarahisar’da kaçak silah ticareti yapanlara yönelik 7 adrese eşzamanlı düzenlenen operasyonda, 6 şüpheli gözaltına alındı. Kütahya İl Emniyet Müdürlüğü sorumluluk bölgesinde silah ticareti yapan şahısların tespitine yönelik Asayiş Şube ve İstihbarat Şube Müdürlükleri tarafından yapılan koordineli çalışma sonucu, Afyon’dan silah bulundurma ruhsatı ile birlikte yasal yoldan silah satın alan şahısların Kütahya’ya getirdikleri silahları sattıkları ve satışı gerçekleştirdikten sonra da hırsızlık süsü vererek çalındığı yönünde müracaatta bulundukları tespit edildi. E.D. (37), E.D. (39), Y.V. (32) ve B.M. (23) isimli şahıslar hakkında projeli teknik ve fiziki takip çalışması neticesinde yapılan ara yakalamada, toplam 66 adet çeşitli çaplarda tabanca fişeği ele geçirildi. Hakkında çalışma başlatılan 4 şüpheli şahsın 2 ayrı şahıs ile silah ticareti konusu ile ilgili olarak irtibatlı olduğu tespit edildi. Şüphelilerin yakalanması ve soruşturmaya konu başkaca suç unsurlarının ele geçirilmesi amacıyla Kütahya İl merkezinde 6 şüpheli şahsın yakalanması ve suç unsurlarının ele geçirilebilmesi için Kütahya il merkezinde 4 adres, jandarma sorumluluk bölgesi olan Siner Mahallesi’nde 3 adres olmak üzere toplamda 7 adreste yapılan eş zamanlı operasyon sonucu 6 şüpheli şahıs yakalandı. Yapılan arama neticesinde, 2 adet ruhsatsız tabanca, 5 adet av tüfeği, 127 adet tüfeği kartuşu, 13 adet çeşitli çaplarda tabanca fişeği ve 5 adet tabanca şarjörü ele geçirildi. Yakalanarak gözaltına alınan 6 şüpheli şahıs hakkında adli işlem başlatıldı.