EĞİTİM - 17 Mart 2020 Salı 17:34

Okul öncesi ve ilkokul çağındaki çocukların ebeveynlerine tavsiye

A
A
A
Okul öncesi ve ilkokul çağındaki çocukların ebeveynlerine tavsiye

Küresel salgının yayılımın engellenmesi amacıyla bir çok dünya ülkesinde eğitim kurumları, yüz yüze eğitime ara vermesini takiben Türkiye'de de uzaktan eğitime geçilmesiyle beraber anaokulu ve ilkokul çağındaki çocukların bu dönemi ne şekilde geçirmesi gerektiği gündeme geldi. Hem virüsten korunmanın öğretilmesi hem de evde kurulacak düzen ile eğitime devam edilebilmesi büyük önem taşımaktadır.

Konuyla ilgili olarak Mektebim Koleji Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Müdürü Uzman Psikolog Sesil Kalender, "Her ortamda sözü geçen koronavirüsün özellikle küçük çocuklar tarafından anlaşılması zor olabilmektedir. Dolayısıyla hayatlarına yeni giren bu kavramın kaygı oluşturmaması için ebeveynlerin çocuklarıyla iletişimlerinde panikten uzak, sakin bir ton kullanmaları, sordukları sorulara basit ve yaş düzeyinde cevap veriyor olmaları önemli. Okul öncesi ve ilkokul çağı çocuklarına oyun yoluyla virüsten korunmayı öğretebilirsiniz "diyerek konuyla ilgili şu önerilerde bulundu:

"Virüsten korunmayı oyun yoluyla öğretin"
"Çocuğunuzla birlikte bir kâğıda zihninizdeki virüslerin resmini çizin ve virüsleri boyayarak eğlenceli hale getirin. Daha sonra çocuğunuzdan bu virüsleri yok etmek için silmesini isteyebilirsiniz. Çocuğunuza el yıkamanın önemini anlatın. Daha sonra el yıkamayı eğlenceli hale getirmek için her el yıkamada çocuğunuzun en sevdiği şarkıyı birlikte söyleyin. Eğer çocuğunuz el yıkamaya direnç gösteriyorsa bir kâğıda onlarca virüs çizerek korona virüs çizelgesi yapın. Çocuğunuz her ellerini yıkadığında bu virüslerden bir tanesini yok ederek üstünü çizmesini isteyebilirsiniz."

Kalender, "Ebeveynler, çocuklarıyla zaman geçirirken her zaman farklı bir aktivite oluşturmak zorunda değildirler. Bazen birlikte geçirdiğiniz vaktin nitelikli olarak sayılabilmesi için sadece sohbet etmek bile yeterlidir. Ama bu sohbeti sürdürürken başka bir işle meşgul olmadan sadece çocuğa odaklanarak sohbete katılım sağlamaya özen gösterin." ifadelerini kullandı.

Çocukların oyun oynarken bir çok şeyi sembolize ettiğini söyleyen Kalender, eğitime ara verilen bu dönemde, ebeveynlerin çocuklarıyla nitelikli zaman geçirmesinin aile içi iletişimi güçlendireceğine dikkat çekerek şunları söyledi:

"Çocuklarınıza küçük işler verin"
"Çocuğunuza evde vakit geçiriyorken ona vereceğiniz, gelişimsel dönemine uygun küçük işler, bireysel farkındalığını geliştirerek sorumluluk sahibi bir birey olmayı öğrenmesini sağlayacaktır. İşe kendi odasının toplanmasına yardımcı olmasını rica ederek başlayabilirsiniz. Verilen işi tamamladıktan sonra sonuç her ne olursa olsun çocuğunuza teşekkür etmeyi unutmayın.

Duygusal zekâ
Duygu dağarcığını geliştirmek için senaryo oyunu oynayabilirsiniz. Sizin ve çocuğunuzun karşı karşıya kalabileceği durumlarla ilgili birlikte senaryolar üretin ve bu senaryolar karşısında nasıl karşılık vereceğinizi sergileyin. İyi veya kötü olması fark etmeksizin senaryoları inceleyin, sizlerin ve olaylara dâhil olan diğer insanların duygularını isimlendirin, inceleyin ve çocuğunuzla neyi farklı yapabileceklerinize dair konuşun.

Uyku ve beslenme düzeni başarının öncül koşullarıdır
Yüz yüze eğitime ara veren çocukların ve gençlerin yatma ve kalkma saatlerinin mümkün olduğu kadar tutarlı olması gerekmektedir. Her bireyin ihtiyaç duyduğu belirli bir uyku süresi vardır. Bu ihtiyaç karşılanmadığında uyku yoksunluğu başlar. Bu yoksunluk da gün içerisinde aksamalara yol açar. Bu aksamalarla karşı karşıya gelmemek için uyku alışkanlıklarını belirleyin

Okulların eğitime ara verdiği bu dönemlerde, çocukların ve gençlerin kafein içeren gıdalardan öğleden sonra uzak durması gerekiyor. Çünkü bu gıdaların etkileri 12 saate kadar devam etmektedir. Araştırmalara göre beslenme düzeni kurgulanmayan öğrencilerin dikkat sürelerinin kısalmasına bağlı olarak akademik başarılarında sapmalar meydana gelmektedir. Akademik başarının yanı sıra sağlıklı nesiller yetiştirebilmek için çocukların ve gençlerin beslenme düzenleri kurgulanmalıdır. Okul döneminde beslenme düzeninde sapmalar yaşayan öğrencilerin bu dönemde mümkün olduğunca protein ağırlıklı, bol su ve yeşillik ile desteklenen bir beslenme alışkanlığı benimsemesi gerekir."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Başkan Aktaş: “Biz gençlerimize güveniyoruz” Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, bu dönemde olduğu gibi yeni dönemde de gençlerin hayatına değer katacaklarını dile getirerek, “Nitelikli ve kaliteli mekanlardan oluşan gençlik merkezi sayımızı 15’den 50’ye çıkarıyoruz. 6 olan YKS kurs sayımızı 15’e çıkararak genç kardeşlerimizi başarıya daha da yaklaştıracağız” dedi. Bursa’da eğitime ve gençlere yönelik çalışmaları her zaman ön planda tutan Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı Bursa büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, şehri geleceğe taşıyacak çalışmaları yeni dönemde de hayata geçirmeye hazırlanıyor. Türkiye’nin geleceği olan gençlere yönelik birçok projesini açıklayan Başkan Alinur Aktaş, genç ve kadın girişimcilere 100 bin TL hibe desteği sağlayacaklarını, Bursa Kariyer ve İstihdam Ofisi (BİKO) marifetiyle gençlere iş garantili staj imkânı sunacaklarını, senede 2 kez seyahat desteği vereceklerini, 16 bin öğrenciyi burs imkanından yararlandıracaklarını, başarılı genç sporculara da kriter gözetmeksizin burs vereceklerini hatırlattı. Gençlik merkezleri sayısı artıyor Gençlere yönelik müjdelerinin bunlarla da sınırlı olmadığını belirten Başkan Alinur Aktaş, özellikle üniversiteli gençlerin daha konforlu ve güvenli bir ortamda ders çalışabilmeleri amacıyla şehrin farklı noktalarına gençlik merkezleri kazandırdıklarını dile getirdi. Sınav dönemlerinde 24 saat kesintisiz hizmet vermesi, ücretsiz internet, çay, kahve ve çorba ikramlarıyla üniversitelilerin merkezleri yoğun olarak kullandığını söyleyen Başkan Aktaş, “Türkiye’nin geleceği, bugünün gençleri elinde şekillenecek. Biz gençlerimize güveniyoruz. Gençlere yapılan her hizmetin aynı zamanda ülkenin geleceğine yapıldığını biliyoruz. Gençlik merkezleri, millet kıraathaneleri, ücretsiz internet imkanları sağlıyoruz, yeni kütüphaneler açıyoruz. Deniz kampları, izcilik ve doğa kampları, atölye çalışmaları, şenlikler, festivaller, konserlerle gençlerimizi geleceğe hazırlıyoruz. Gençlerimizin daha konforlu ve aynı zamanda güvenli ortamlarda zaman geçirmesi, ders çalışabilmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Kütüphanesinden kafeteryasına, ders çalışma ve e-spor alanlarına kadar ücretsiz internet, psikolog ve diyetisyen imkanları da dahil olmak üzere nitelikli ve kaliteli mekanlardan oluşan gençlik merkezi sayımızı 15’den 50’ye çıkarıyoruz. Üniversitelerin bulunduğu alanlardaki gençlik merkezleri içerisinde öğrencilerin çamaşırlarını yıkatabilecekleri ‘Çamaşır Cafe’ler de oluşturacağız. Ayrıca şehirdeki ücretsiz wifi alanlarımızın sayısını ve kapsama alanlarını genişleterek, gençlerimiz için kesintisiz ve ücretsiz interneti yaygınlaştırıyoruz” diye konuştu. YKS kurs merkezleri 15’e çıkıyor Bursa’da BUSMEK aracılığıyla yaşam boyu eğitim anlayışıyla vatandaşların sanat ve mesleki eğitim ihtiyacına çözüm olmaya devam ettiklerini belirten Başkan Aktaş, BUSMEK ile üniversite sınavlarına hazırlanan gençlere uzman rehber öğretmenler eşliğinde ücretsiz YKS hazırlık kursları da düzenlediklerini hatırlattı. Bugüne kadar binlerce genci YKS kurslarıyla üniversiteye hazırladıklarını anlatan Başkan Alinur Aktaş, “6 kurs merkezimiz oldukça ilgi gördü. Kurslarımızda bütün eğitim materyallerini karşılıyoruz. BUSMEK Hazırlık Kurslarında yüzde 80’lere varan başarı oranı elde edildi. Sınav müfredatını dikkate alarak destek sağlıyoruz. Öğrencilerimizi uzman kadromuz, ücretsiz YKS destek kitaplarımız, eğitime uygun donanımlı sosyal şartlarımız ve rehberlik servisimizle üniversiteye hazırlıyoruz. Deneme sınavlarıyla öğrencilerimizi takip ediyoruz. Psikolojik olarak desteklemeye gayret ediyoruz. Gençler bizim her şeyimiz. Ülkemizin, şehrimizin geleceği. Onları burslarla, farklı imkanlarla buluşturmak adına da altyapımız var. Önümüzdeki dönemde YKS kurs sayımızı 15’e çıkararak şehrimizde üniversiteye hazırlanan genç kardeşlerimizi başarıya daha da yaklaştıracağız. Ayrıca gençlerin eğitimlerinde kendilerini geliştirmeleri için pratik deneyimlerini artıracakları, inovasyon temelli kariyer hazırlığı yapacakları, sosyal bağlar ve işbirliği gibi alanlarda gelişmelerini sağlayacak ‘Genç Ofis’i oluşturuyoruz. Ülkemizin geleceği olan gençlerimizin hayatına değer katalım istiyoruz” dedi.
Kayseri Kayseri’nin pastırma ve sucuk kültürü bu müzede yaşayacak Geleneksel lezzetlerin yaşatılması ve tanıtılması için proje üreten Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, restorasyonu bitmek üzere olan Gön Han’ın içinde Pastırma-Sucuk Atölyesi ve Müzesi’ni hayata geçirecek. “Kayseri’nin ticari hayatı daha da canlanacak” Melikgazi’yi daha ileriye taşıyacak ve Kayseri’ye değer katacak olan vizyon projeleri ile ses getireceklerini söyleyen Başkan Palancıoğlu, “Kayseri, tarihin derinliklerinden beri çemenlenmiş pastırmanın ana vatanıdır. Kayseri pastırması, şehre gelenlerin hem tattığı hem de yanlarında giderken götürdüğü lezzetlerin başında geliyor. Çemeni, baharatı, kurutuluş şekli ve usta ellerde doğranışı ile Kayseri’nin ticari hayatında da önemli rol oynuyor. Pastırma-Sucuk Atölyesi ve Müzesi projemiz ise, pastırma, sucuk, sucuk içi ve çemen kültürünü tescilleyecek. Kayseri dışından gelenler pastırma ve sucuğun nasıl yapıldığını öğrenecek ve görecek. Tadımlar da yapılacak. Kayseri dışından gelen misafirlerimiz sucuk nasıl yapılır, pastırma nasıl dilimlenir öğrenip görecekler. İçinde bulunan lokantasında sucuk ekmek, sucuk içi gibi lezzetlerin tadına bakılabilecek. Çocukluğumuzda evde sucuk doldurmak bizim için güzel anılardı. Evlerde sucuk içi de yapılırdı. Bu kültürümüze sahip çıkmamız lazım. Kayseri’nin pastırma ve sucuk kültürü inşallah burada yaşayacak. Bu projemizi restorasyonu tamamlanmak üzere olan Gön Han’ın içinde hayata geçirmeyi düşünüyoruz. Hem merkezi bir yer hem de pastırmacılara yakın. Esnafımızın da işi bu proje ile daha da canlanmış olacak” dedi.