GÜNDEM - 18 Şubat 2019 Pazartesi 16:33

Onlar 'el bebeklerin' ailesi

A
A
A
Onlar 'el bebeklerin' ailesi

Elazığ'da bulunan ve Doğu Anadolu bölgesine hizmet veren Fırat Üniversitesi (FÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Yeni Doğan Bakım Ünitesinde, sağlık personeli, prematüre bebeklere ailesi gibi bakıyor.

FÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Yeni Doğan Yoğun Bakım Ünitesi, 7 doktor 36 hemşire ile Elazığ, Bingöl, Muş, Kars, Ardahan ve Erzurum olmak üzere Doğu Anadolu Bölgesine hizmet veriyor. 40 kuvözü ile bölgenin merkezi durumu haline gelin ünitede bakılan ve yüzde 80’ini prematüre bebekler oluşturduğu yaklaşık bin bebeğe bakılıyor. 2-3 ay erken doğan bebekler, annelerinin karnında geçirmesi gereken süreyi doktorların ve hemşirelerin kollarında geçiriyor. Anne şefkati ile bakılan ve beslenen bebekler, sağlıklı duruma gelmesinin ardından taburcu edilerek ailelerine teslim ediliyor. 

Yeni Doğan Yoğun Bakım Ünitesinde yılda yaklaşık bin bebeğe hizmet verdiklerini belirten Uzman Dr. Atika Çağlar, “Bunların yüzde 80’ini prematüre doğan bebekler oluşturmaktadır. Bunun dışında zamanında doğmuş bebeklerde var. Bunlardan solunum sıkıntısı, ameliyat ihtiyacı ve beslenme problemleri gibi çeşitli nedenlerle yatanlarda var. Başta Muş, Bingöl, Tunceli olmak üzere Kars, Ardahan ve Erzurum gibi tüm illerimizden sevk taleplerini karşılamaktayız. Hastalar uzaktaki illerden de hava ambulansları vasıtasıyla ünitemize geliyor” dedi.

"Anne şefkati ile yaklaşıyorlar" 

Şu anda ünite 40’a yakın bebek bulunduğunu dile getiren Dr. Çağlar, “Bunlardan kilosu 700 gram olan da var. Zamanında doğmuş fakat başka hastalıklarla savaşan bebeklerimiz de var. Prematüre bebekler, annelerinin karnında geçirmesi geçiren zamanı burada geçirmek zorunda kalıyorlar. Çoğu 2-3 ay öncesinden erken doğmuş oluyorlar. Ailelerinden ilk fırsatta hemen anne sütünü sağlamalarını istiyoruz. Mümkün oldukça anne ile bebeğin buluşmasını istiyoruz. Emmese bile annesinin kalp atışlarını, vücudunun sıcaklığı hissetmesini istiyoruz. Bunlarda bebeğin buradaki sürecini hızlandırıyor” ifadelerini kullandı. 

Öğle arası ve yemek saati gibi kavramlarının olmadığını aktaran Çağlar, “Yemek gelmişse bile yeri geldiğinde bebeklerimize ilgilendiğimiz için kendimizi ikinci plana atıyoruz. Hastalar her zaman bizim için ön planda. Onlara anne şefkati ile yaklaşmaya çalışıyoruz” diye konuştu.  

Kamil Can Kılıç
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildi Batman merkezli 8 ilde Jandarma tarafından düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildi. Operasyonlarda organize suç örgütünün yöneticilerinden Yonca Onat’ın da aralarında bulunduğu 34 şüpheli yakalandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Batman merkezli 8 ilde Jandarma tarafından düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildiğini belirterek Operasyonlarda organize suç örgütünün yöneticilerinden Yonca Onat’ın da aralarında bulunduğu 34 şüphelinin yakalandığını kaydetti. "Aziz Milletimizin Bilmesini İsterim ki; hangi büyüklükte olursa olsun organize suç örgütlerini çökertip, adalete teslim edeceğiz. Şafak sökerken de gün batarken de operasyonlarımız devam edecek" diyen Bakan Yerlikaya operasyonla ilgili şu detayları paylaştı: "Batman Cumhuriyet Başsavcılığı, Jandarma Genel Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde; Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığının desteğiyle Batman İl Jandarma Komutanlığınca yapılan çalışmalar sonucu; Batman merkezli Adana, Aydın, Mersin, Hakkâri, Van, Mardin ve İzmir’de eş zamanlı olarak düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında “Bilişim sistemlerini kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık” suçunu örgütlü olarak işleyen organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; Sosyal medya üzerinden sahte kiralık Bungalov ev ilanı vererek dolandırıcılık yaptıkları, mağdurlardan elde ettikleri gelirleri önce yasal bahis platformlarındaki hesaplara, daha sonra bahisten kazanılmış gibi gösterip kendi banka hesaplarına aktararak paranın izini kaybettirmeye çalıştıkları ve toplam 18 bin 635 vatandaşımızı mağdur ettikleri tespit edildi. MASAK ile koordineli yapılan çalışmalar sonucu; suçtan elde edilen mal varlığı değerlerinin aklanması kapsamında; ilk belirlemelere göre 34 milyon 530 bin TL değerinde işlem hacmine sahip, şüphelilere ait 1.283 banka hesabına el konuldu. Operasyonlarda; ruhsatsız tabanca, çok sayıda cep telefonu, sim kart, banka ve kredi kartı ile çok sayıda dijital materyale el konuldu. Batman Cumhuriyet Başsavcılığımızı ve operasyonları gerçekleştiren Kahraman Jandarmamız ile MASAK çalışanlarını tebrik ediyorum. Allah ayaklarına taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle."
Erzincan Dağlarda çiriş otu bereketi Doğu Anadolu Bölgesinde ve Erzincan’da bu günlerde çarşı pazarda sıkça görülen çiriş otu dağlarda yaban hayvanlarının da ilgisini çekiyor. Bahar ayları ile birlikte Erzincan’ın yüksek kesimlerinde ortaya çıkan çiriş otu vatandaşlar tarafından toplanmaya başlandı. Munzur Dağlarında yerli ve yabancı birçok kişiye rehberlik yapan Murat Aydemir, yaptığı gözlemlerde dağ keçilerinin de çirişi yediğini ifade etti. Dağlarda doğal olarak yetişen çirişten birçok yemek yapıldığını anlatan Aydemir, çirişten yapılan turşunun ayrı bir lezzet olduğunu söyledi. İnsanlar yüzyıllardır yaşamın neredeyse her alanında bitkilerden faydalanıyor. Bazı bitkiler tıbbi faydaları sebebiyle sağlık alanında kullanılırken bazı bitkiler besin bazıları ise boya ya da süs bitkileri olarak kullanılıyor. Çiriş otu da bu bitkilerden bir tanesi. Latincede Asphodelus aestivus L. olarak bilinen ve Zambakgiller familyasına ait olan çiriş otu, çoğu bölgede güllük, dağ pırasası, kirkiş otu, sarı zambak, yabani pırasa ve yeling otu olarak biliniyor. Toplumun büyük bir kısmı bazı hastalıkların tedavisinde tıbbi bitkilere başvuruyor. Bitkisel tedavi yöntemlerinin yan etkilerinin olmadığı ya da daha az olduğu düşünülmesi buna büyük bir etken olarak gösteriliyor. Çiriş otu da bölgede halkın tercih edilen bitkilerin başında yer alır. Çirişten birçok yemek yapılıyor Meryem Badayman, Ekin Dinçel ve Ayla Ünver Alçay tarafından yapılan bir araştırmada çirişin; yabani bir ot olup yenilebilmesinin yanında vitamin, antioksidan, lif ve mineral içerikleri ile vücudu besleyen özelliğe sahip olması sebebiyle yaygın olarak tüketildiği belirtildi. Çiriş otu, Afrika, Arap ülkeleri, Türkiye, Mısır ve Avrupa’nın bazı bölgelerinde görülen bir bitki türü. Türkiye’de Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetişiyor. Çiriş otu genel olarak zararsız ve faydaları ile ön planda olan bir bitki olarak biliniyor. Bunun yanında çirişin yaprakları henüz tazeyken de yenilebiliyor. Ayrıca çirişten çorba ve birçok yemek de yapılıyor. Haşlandıktan sonra yumurta ile kavrulması ya da peynirle de karıştırılarak yufka ekmek içinde yeniliyor. Ayrıca kaşila diye adlandırılan bir yemeği de yapılıyor. Sevilen yemeklerden biri olan kaşila, çirişin kaynatılıp, içerisine bulgur katılarak, katılaşıncaya kadar pişirilmesiyle yapılıyor. Katılaştıktan sonra içi çukurlaştırılarak yağ dökülüp ve servis edilip yeniliyor.