POLİTİKA - 16 Haziran 2019 Pazar 22:40

Ortak yayında iki aday birbirine soru sordu

A
A
A
Ortak yayında iki aday birbirine soru sordu

İsmail Küçükkaya’nın moderatörlüğünde gerçekleşen ortak yayında AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım ve CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu karşılıklı birbirine soru sordu.

AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım ile CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu’nun Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Merkezinde gerçekleştirilen ve bütün kanallara açık olan ortak yayın saat 21.00’de İsmail Küçükkaya moderatörlüğünde başladı. 

Ortak yayında Ekrem İmamoğlu rakibi Binali Yıldırım’a, “Anadolu Ajansı o akşam yaptıkları sizin için neyi ifade ediyor, bunun cevabı benim için önemli, gece yarısı bakanlarla yaptığınız görüşmeleri doğal karşılarken, AA görüşmediğinizi ifade ediyorsunuz, sabaha karşı İBB bütün bilboardları gönül belediyeciliği kazandık talimatı kim tarafından hangi yetkiyle verildi. Ben çaldılar muhatabını merak ediyorum” diye sordu. 

AK Parti’nin adayı Binali Yıldırım, “AA yayın kesmesinin sebebini AA yetkilileri açıklamalı, bu benim işim değil, normal bir şey değil kabul ediyorum. Sorumlusu ben değilim. 25 tane belediye kazandı AK Parti. Büyükşehir belediye başkanlığı meclis üyesinin 180 tanesini kazandı. Millet ittifakı 130 tane kazandı. Ne yapacaktık yani kaybettik mi diyecektik. 25 belediye kazandık. Büyükşehir belediyesinde 50 fazla meclis üyesi kazandı. Ben anlamakta zorlanıyorum. Çok açık söylüyorum 39 belediyenin 25’ini kazandık. Nüfusun yüzde 65’ine teşkil ediyor kazandık. İBB meclis üyesi sayısı 320, 180’ni kazanmışız, arada 50 fark var. Çoğunluk cumhur ittifakının yani sonuç buyken, kaybettik mi diyecektik, tabi ki kazandık. O afişler partimiz tarafından asıldı. Bir iki gün sonra onlarda astılar. Sonuçlar onlar asınca YSK kararı vermemişti. En fazla 3 gün için de onlar da astılar” diye yanıtladı. 

Binali Yıldırım ise rakibine, “Ekrem Bey siz gelir gelmez hemen büyükşehir bütün veri tabanını kopyalama talimatını neden verdiniz, bunun kişisel verileri koruma kanununa aykırı olduğunu bilmiyor muydunuz, yoksa sizin hukukçular yanılttı mı?” diye sordu. 

İmamoğlu, “Özellikle ben sayın Yıldırım’a şunu hatırlatmak isterim. Kendi cümleleriyle hatırlatıyorum. O da şu cevabı verdi. ‘Bir belediye başkanı her türlü işlemi yapabilir’ diye açıklama yaptı. Tekrar izah ediyorum; bu veri yedekleme işlemidir. Veri yedekleme için kopyalama yapılır. Verdiğimiz talimatta 31 Aralık yani yılbaşı 31 Mart arası 18 Nisan mazbata teslim edildiği gün milat kabul ederek veri tabanlarını yedeklenmesi ve büyükşehirde korunması, afaki değişiklik yapılabilir. Bize ihbarlar geldi. Bu yetişmedi. Hemen hukuksuz bir karar, çünkü hiç ilgisi olmayan bir kişinin muhatabı olmayan bir kişinin hukuksuz bir karardır. Veri yedekleme, bu kadar basit, kolay bir işlemi başka bir yere taşımak, hiçbir riski yok. Büyükşehir belediyesinde yedeklenerek muhafaza edildiği yer orası olacak. Bu işlemi istediğimizde daire başkanı teknoloji bilgiler verdi. Sanki ajanlar basmış, ayıp yazık günah. Bu iş üzerinden kavram üretmek, sayın Yıldırım süreci daha iyi analiz etmesini ve ilk fikrine dönüp bu süreci yönetmesini talep ederim” şeklinde yanıtladı. 

Binali Yıldırım, bunun üzerine, “İsmail Bey, İstanbullular vatandaşlarımız bilsin biraz teknolojiyle aram iyidir. İnternet alt yapısını biz yaptık. Veri yedekleme kopyalama ayrı iştir. Veriler yedekleniyor hem de bir yerde değil iki yerde yedekleniyor. Hiçbir şekilde veri saklanamaz güvenlik meselesidir. Her an veriler kaybolabilir. Bir bilgisayarda bile yedekleme sistemi vardır. Benim söylediğim cümlenin ön kısmını Ekrem Bey ifade etti. Tabii ki belediye başkanı her şeyi inceleme yetkisi var. Ancak devamında niye kopyalama ihtiyacı duyuyor? İstediği zaman bilgiyi alır getirir. Belediye başkanından bilgi saklayacak halleri yok. Benim söylediğimle aynı şey değil. Kaldı ki mahkeme kararı da tanımıyor gibi öyle de bir algı o mahkeme kararı da yanlış dedi. İlgisiz biri dedi, Eyüpsultan’dan seçilen belediye başkanın meclis üyesi avukatı, veri kopyalama işi FETÖ taktiğidir. FETÖ bunu geçmişte yaptı. 3 tane dışarıdan uzmanla görevlendirme yaptı. Devlet umurundan böyle bir şey yok. En hassas yerlere kozmik odalar dışarıdan adam tayin edemezsiniz” şeklinde konuştu.  

Hasibe Karadağ - İsmail Coşkun - Ahmet Faruk Sarıkoç
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Kurum’dan otobüs şoförlerine müjde: “Göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz” İBB Başkan Adayı Murat Kurum, Sancaktepe’de düzenlenen ‘Özel Halk Otobüsçüleri Sahuru’ programında vatandaşlarla bir araya geldi. Programda konuşan Kurum, “Hiç merak etmeyin, hiç üzülmeyin. 1 Nisan’dan sonra göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz. Bu Murat Kurum sözüdür. Boş yere kesilen cezaları da göreve gelir gelmez iptal edeceğiz” dedi. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan Adayı Murat Kurum, Sancaktepe’de düzenlenen ‘Özel Halk Otobüsçüleri Sahuru’ programında vatandaşlarla bir araya geldi. Programa Kurum’un yanı sıra Sancaktepe Belediye Başkanı Şeyma Döğücü, AK Parti Sancaktepe İlçe Başkanı Turgay Akpınar, Tüm Özel Halk Otobüsleri Birliği Dernek Başkan Vekili Göksal Ovacık, ÖZULAŞ Başkanı Sedat Şahin, milletvekilleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Programda ilgiyle karşılanan Kurum vatandaşlarla hatıra fotoğrafı da çektirdi. “İstanbul’daki otobüs sayısı, vatandaşımızın mevcut talebine istese de yetmiyor” Programda konuşan İBB Başkan Adayı Kurum, “Bugün İstanbul’da yaklaşık 3 bin halk otobüsümüz var. Yüzbinlerce yolcuyu taşımaya çalışıyorsunuz. İstanbul’un bu yükünü almak için çaba sarf ediyorsunuz ama her geçen gün bu yük bir kat daha artıyor. İstanbul’daki otobüs sayısı, vatandaşımızın mevcut talebine istese de yetmiyor. Biz, hem özel halk otobüsü emekçilerini hem de İstanbulluları uğraştıran değil ulaştıran İstanbul diyerek rahatlatacağız. İstanbullu kardeşlerimiz sizlere emanet. Genç kızlarımız, kadınlarımız otobüse bindiğinde saat geçse, durak evine uzaktaysa şoför kardeşlerim gerekirse evinin önüne kadar bırakacak. Bu hedef öyle sadece yatırım ve buradaki hizmetlerden müteşekkil değildir. Biz bir yandan yeni ulaşım yatırımları yaparken bir yandan da İstanbul’un trafik sorununa dair, çok önemli adımlar atacağız. Ben ulaşım sektöründeki esnafımızın sorunları için aylarca çalıştım. Bu konudaki tüm uzmanlarla esnaf odalarımızla istişare ettim” dedi. “Göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz” Otobüsçülerin yaşadığı sorunlara değinen Kurum, müjdeleri hakkında da şöyle konuştu: “Sizler, 40 yıldır yaşadığınız sorunları, dertleri şu beş yılda yaşadınız. Ücretlerinizi iki ay geç aldığınızı biliyorum. Çok büyük mağduriyetler yaşıyorsunuz. 2023 zammını hala alamadınız. Her bir özel halk otobüsümüzün 1 milyon TL alacağı var. Alamadığınız ödemelerinizden dolayı araçlarınıza bakım yapmakta zorlanıyorsunuz. Vatandaşlarımızı taşımak için gereken her türlü fedakarlığı yapıyorsunuz. Yanan ve bozulan otobüsler olduğunda mevcut İBB yönetimi bu sorunları görmezden geliyor. Sen otobüsçünün hakkını ödemezsen bu esnaf otobüsüne nasıl bakım yaptıracak. Mevcut İBB yönetimi sizin eksiklerinizle alakalı bırakın bir irade ortaya koymayı sorunları görmezden geliyor. Yetmiyor, bir de size boşu boşuna cezalar kesiyor. İETT yönetimi, ezan okunurken aracında su içip orucunu açan özel halk otobüsü şoförüne neden ceza keser? Eğer kötü niyetliyseniz, eğer bu milleti sevmiyorsanız elbette kesersiniz. Hiç merak etmeyin, hiç üzülmeyin. 1 Nisan’dan sonra göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz. Bu Murat Kurum sözüdür. Boş yere kesilen cezaları da göreve gelir gelmez iptal edeceğiz” “Sizlere sağladığımız uygun kredilerle otobüslerimizi yenileyeceğiz” Müjdelerini saymaya devam eden Kurum, “Otobüslerinizi yenileyemediğinizi çok iyi biliyorum. Toplu taşıma kanununu ve mülkiyet probleminin çözümüyle ilgili kanunu meclise bu kardeşiniz taşıdı. Bu konunun takibini yapacağız ve mülkiyet sorununu tamamen çözeceğiz. Göreve gelir gelmez devlet bankalarımızla yapacağımız protokollerle sizlere sağladığımız uygun kredilerle otobüslerimizi yenileyeceğiz. Hem siz huzur içerisinde çalışacaksınız hem de İstanbullu kardeşlerimize en güzel hizmeti vereceğiz. İstanbul halk otobüsü bir marka olacak. İstanbul’un yollarında bozulan, yanan otobüs devri 31 Mart akşamı tamamen bitecek” diye konuştu. “İnsanımız bu seçimi, İstanbul’u yeniden emin ellere teslim etmek için çok büyük bir fırsat olarak görüyor” Seçimin iki zihniyet arasında gerçekleşeceğini belirten Kurum, “Bizim şoför esnafımız, kalenderdir. İşte sizler İstanbullunun sorunlarını dinleyen insanlarsınız. Sizlerle yaptığımız görüşmelerde de bu sorunların çözümleri hakkında konuşuyoruz. Konuştuğumuz herkesin ortak bir noktası var. İnsanımız bu seçimi, İstanbul’u yeniden emin ellere teslim etmek için çok büyük bir fırsat olarak görüyor. Nasıl öyle görmesin? Fark ortada. Milletin karşısında sadece iki taraf var. Bir tarafta afet anında tatil beldelerinde gezenler, diğer tarafta sadece Fikirtepe’de, Esenler’de bile toplam 75 bin yeni yuvayı inşa edenler var. Bir yanda kendi geleceği için İstanbul’u kaderine terk edenler, diğer tarafta Kartal Orhantepe’de, Üsküdar’da, Beykoz’da, Ümraniye’de, 39 ilçemizde şantiyelerde arı gibi çalışanlar var. Bir yanda İstanbul’a yapılan tüm büyük ulaşım yatırımlarına karşı çıkanlar var, diğer yanda havalimanını, Marmaray’ı, Avrasya Tüneli’ni yapanlar var. Bu seçimde ya sağlıksız binalarda deprem korkusuyla beklemeyi ya da kentsel dönüşümle huzur içinde yaşamayı seçeceğiz. Bu seçimde ya 5 yılda 5 bin konut bile dönüştüremeyenleri ya da asrın felaketinde 3 ayda 180 bin konutu başlatanları seçeceğiz. Bu seçimde ya milletin kaynaklarını çarçur edenleri, ya da bizim gibi İstanbul’a her alanda 350 milyar lira yatırım yapanları seçeceğiz. Ya İstanbul’un bütçesini kendi için harcayanları, ya da kenti için, harcayanları seçeceğiz. Ben inanıyorum ki İstanbullular 5 yıldır çektikleri çileyi göz önünde bulunduracaklar. Hizmetin ve eserin adresi olan AK Parti’mizi ve Cumhur İttifakı’mızı sandıkta rekor bir oyla seçecektir. Ne yazık ki, son 5 yılda İstanbulluların derdiyle dertlenen, o dertlere çare olmaya gayret eden bir başkanları olmadı. Bu kardeşiniz, sizlerle hem dert ortağı, hem de çözüm ortağı olacak, İstanbul’un dertlerine deva olacak. Esnaf dostu, emek dostu, ekmek dostu bir belediyeciliği sizlere göstermek için bundan önce nasıl gece gündüz çalıştıysak yine aynı anlayışla çalışacağız” diyerek sözlerini tamamladı. “5 yıldır bir tane kavşak yaptırmadık” İlçede yaşanan sıkıntıları dile getiren Sancaktepe Belediye Başkanı Döğücü, “En büyük sıkıntımızı İBB’nin çalışmalarımızda yaşadık. Burada 200.000 nüfusla başlayan bir ilçe süreci var. 10-15 yıllık genç bir ilçeyiz ama o kadar çok nüfus aldık, o kadar çok tercih edildik, nüfusumuz 500 bine geldi. Bu ilçemizin otobüs hatlarının mutlaka düzenlenmesi lazım. Sancaktepe’de ikamet eden tüm vatandaşımız benimle aynı fikirde. Evinden çıkıp bir mahalleden bir mahalleye giderken bile otobüs hatlarında sıkıntı çekiyor. 2-3 tane vesait değiştirmek durumunda kalıyor. Bunlar için büyükşehirle defalarca görüşmemize rağmen hiçbir ilerleme kaydedemedik. Bırakın ilerleme kaydetmeyi gerileme yaşadık. Otobüs hatları iptal ediliyor. Başka güzergahlar daha faydalı olur hatlarımızı düzenleyelim diyoruz ses yok. Gelin yeni hatlar düzenleyelim, Sancaktepe artık kocaman bir ilçe oldu, bunların yeniden planlanması lazım diyoruz ses yok. Bırakın ses vermeyi duraklara giden vatandaşlar mevcut hatlardaki otobüsleri saatlerce bekliyor. Ulaşımda defalarca söylememize rağmen 5 yıldır bir tane kavşak yaptırmadık. 5 yıl önce bu sorunu görmüş kavşaklarımızı, otopark yerlerimizi, projelerimizi belirlememize rağmen bu konularda da hiçbir gelişme ve ilçemize herhangi bir hizmet alamadık. Bir büyükşehir sadece süt dağıtmasıyla övünemez. Biz ilçeleri zaten Sayın Cumhurbaşkanımızın başlatmış olduğu sosyal belediyecilikle mükemmel bir şekilde yönetiyoruz” ifadelerini kullandı.