SAĞLIK - 13 Eylül 2021 Pazartesi 13:19

Otizmle 4 duvar arasında baş etmek mümkün değil

A
A
A
Otizmle 4 duvar arasında baş etmek mümkün değil

Özel eğitimde çocukların dört duvar arasında kalmayıp, hayvanlar ve sosyal ortam ile uyaran eksikliğinin giderilmesi gelişimlerine büyük katkı sağlıyor. Özel çocukların eğitimlerinin kapalı ortamla sınırlandırılmaması gerektiğini belirten uzmanlar, “Çocuğun sadece dört duvar arasında değil, sosyalleşmesi için sosyal ortamlarda da eğitim alması gerekir” yorumunda bulundu.

Çocukların doğal ortamda aldıkları eğitim gelişimlerine büyük katkı sağlıyor.Çocukların hayvanlarla etkileşim kurması, doğa ile iç içe olması ise gelişimlerinde büyük rol oynuyor. Uyaran eksikliği olan çocukların hayvanlarla temas kurması, iletişim becerilerine de önemli ölçüde katkı sağlıyor. Dört duvar arasında kalmadan sosyalleşen çocukların gelişimlerinde olumlu yönde etkiler gözlemleniyor. Hayvanlarla etkileşim kuran, doğa ile iç içe eğitim alan çocuklar birçok problemini bu şekilde aşabiliyor.

“Bizim Almanya’da bulamadığımız bir ortam”

Oğlu Mahir’in eğitimi için Almanya’dan Türkiye’ye gelen Sema Bostancı, doğa ortamında olmasının oğlunun neşeli olmasını ve eğitimine daha çok odaklanmasına katkı sağladığını belirterek, “Oğlum zaten doğayı çok seviyor. Burada ata her gün binmesi ona çok büyük etki ediyor. Eve daha çok sevinçle geliyor. Burada köpeklerin, tavukların peşinde koşturmasını biz Almanya’da dört duvar arasında bulamayız. Hayvanlarla göz teması kurarak etkileşimi artıyor. Hayvanlarla daha çok vakit geçiriyor. Doğa ortamındayız. Bizim Almanya’da bulamadığımız bir ortam” dedi.

“Çocuklarımız birebir temas ediyorlar”

Eğitim alan Mehmet Basri’nin annesi Medine Üstün ise, hayvanlar ve doğa ile iç içe olmanın hem çocuklara hem de kendilerine katkı sağladığını kaydederek, “Burada biz aileler olarak da çok rahat ediyoruz. Pikniğe geliyormuşuz gibi oluyoruz. Benim çocuğumun duyusal eksikleri olduğu için koyunu, ineği bilmiyordu. Şimdi ‘sev oğlum’ dediğim an dokunuyor. Burada hayvanlarla oynuyor. Onlara dokunduğu zaman kendisini geri çeken çocuk, şimdi kendisi dokunuyor. Burada çimenlerde yürütüyoruz. Bunların hepsinin duyusal olarak girdileri oluyor. Normalde duyu sınıfına girdiği zaman plastiklerin üzerinde geziyor. Ama burada çimenlerin üzerinde geziyor. Çocuğun birçok katkısını burada sağladılar. Keşke Gebze’de, başka illerde de böyle bir ortam olsa. Burada biz kendimiz de rehabilite oluyoruz. Bir sürü hayvan var. Ben flamingoyu hayatımda ilk kez burada gördüm. Çocuklarımız birebir temas ediyorlar. Buranın farkını sosyal çevresi olarak düşünüyorum” diye konuştu.

“Hayvanları görünce göz temasının da arttığını görüyoruz”

Oğlu Hakan için merkezde eğitim alan anne Zeynep Sandıkçı, “Buraya geldiğimizde Hakanımızın hiçbir teması yoktu. Buraya gelince her şeyle temas kurmaya başladı. Bu sebeple ikinci kez buraya geldik. Burada çocuğumuz doğa içinde, kendisini çok huzurlu hissediyor. Hayvanlarla iletişim kuruyor ve kendisini çok daha rahat hissediyor. Hayvanları görünce göz temasının da arttığını görüyoruz. Bu bizi çok mutlu ediyor. Korkmuyor” şeklinde konuştu.

“Çocuklar hayvanlarla iletişime geçtiğinde uyaran olarak harekete geçmektedirler”

Çocukların sadece sınıf ortamında değil, sosyal ortamlarda da eğitiminin sürdürülmesinin faydaları ile ilgili bilgiler aktaran Atlantis Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’nden Çocuk Gelişimcisi ve Eğitimcisi Sena Nur, “Çocuğun sadece dört duvar arasında değil, sosyalleşmesi için sosyal ortamlarda da eğitim alması gerekir. Bizim kurumuzda çocuk dört duvar arasına kapatılmadan, birçok hayvanla beraber zengin uyaranların olduğu ortamda eğitim almakta. Otizmde uyaran eksiklikleri çok fazla olduğu için çocuklar hayvanlarla iletişime geçtiğinde uyaran olarak harekete geçmektedirler. Bununla birlikte çocukların sosyal ilişkilerinde de gelişmeler gözlenir. Çocuk dört duvar arasına girdiğinde daha gergin ve telaşlı hissedebilmekte. Ama sosyal ortamda kendisini daha rahat hissettiği için kendisini daha rahat ifade edebilmektedir. Özel eğitim sadece okulda verilen bir eğitim değil, evde de devam etmesi gereken bir eğitimdir. Ailelerin de keyiflerinin ve morallerinin yüksek olması ve çocukları ile evde eğitime devam etmeleri gerekiyor. Ailelerin morallerinin de yüksek tutulması, çocukların evdeki eğitimlerini olumlu yönde etkiliyor” ifadelerini kullandı.

“Doğa ile iç içe olması, hayvanlarla teması önemli”

Okul öncesi öğretmeni Ayşe Tavşancı ise, “Bizim için fiziki uyaranlar çok önemli. Özellikle otizmli çocuklarımızda bu durumu mümkün oldukça az seviyeye indirmeye çalışıyoruz. Çünkü normal bir bireyde bile uyaran eksikliği durumunda, çocuğumuzun becerilerinde gerileme yaşayabiliyoruz. Bu otizmde daha belirgin oluyor. Çocuğumuzun sosyal becerilerinde, psikomotor becerilerinde gerilemeye neden olabiliyor. Uyaranların çok fazla olması çocukların becerilerini destekliyor. Çocuğa farklı yaşantılar sunmak bizim temel amacımız. Çocuğa dört duvar arasında sürekli olarak bir şeyler dayatarak biz eğitimde başarı elde edebileceğimizi düşünmüyoruz. Farklı uyaranlar sunarak beceri alanlarını geliştirmeyi amaçlıyoruz. Doğa ile iç içe olması, hayvanlarla teması önemli. Çocuklarımız bu durumda kendilerini daha rahat hissedebiliyorlar. Ne kadar çocuklara uyaran sunarsak, o kadar geri dönüşler alıyoruz” dedi.

Murat Kanber-Cihan Atik
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.