GÜNDEM - 26 Eylül 2021 Pazar 13:32

Otizmli Enes aldığı eğitim sayesinde konuşmaya başladı

A
A
A
Otizmli Enes aldığı eğitim sayesinde konuşmaya başladı

Kocaeli'de 3,5 yaşındayken konuşmadığı için gittiği psikolog tarafından otizm teşhisi konulan Enes, aldığı eğitim sayesinde kısa sürede konuşmaya, çevresindekilerle iletişim kurmaya başladı. Oğlunun gelişimi ile yaşadığı mutluluğu ifade eden Şükran Satıcı, "Benim çocuğumun bana ilk kez 'anne' dediği o anda yaşadığım duyguyu size anlatamam. Bana dünyaları bahşettiler" dedi.

Kocaeli'de yaşayan Şükran ve Recep Satıcı çiftinin 5 yaşındaki çocukları Enes, 3,5 yaşına kadar konuşamaması ve çeşitli davranış bozuklukları yaşaması sebebiyle annesi tarafından hastaneye götürüldü.

Gittikleri hastanede doktor, yaptığı tetkiklerin ardından Enes’i bir psikoloğa götürmeleri gerektiğini söyledi. Daha sonra gittikleri psikolog tarafından Enes’e otizm tanısı konuldu.

Psikoloğun tavsiyesi üzerine bir rehabilitasyon merkezinde eğitim almaya başlayan Enes, çeşitli kelimeleri söylemeye başladı. Merkezdeki eğitimin yetersiz gelmesi üzerine aile Enes’i Kocaeli’nin Başiskele ilçesinde bulunan Atlantis Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezine götürdü.

Merkezde eğitim almaya başlayan Enes, kısa sürede konuşmaya, cümleler kurmaya başladı. Davranış bozukluklarında da büyük ölçüde azalma yaşanan Enes, artık arkadaşları ve çevresindeki insanlarla iletişim kurup konuşabiliyor.

"Bana ilk kez 'anne' dediği o anda yaşadığım duyguyu size anlatamam"

Anne Şükran Satıcı, aldığı eğitim sayesinde oğlunun konuştuğunu belirterek, "Enes 3 yaşına yaklaşmıştı. Hala konuşmuyordu. Bu sebepten dolayı çocuk doktoruna gittik, orada bütün testleri yapıldı. Bazı vitamin ve kan değerleri düşük çıktı. Bizi çocuk psikoloğuna yönlendirdiler. Aynı gün içerisinde gittiğimizde psikolog bana çeşitli sorular sordu. Ben soruları cevapladıktan sonra otizm belirtileri olduğunu söyledi. Bize iki aylık süreç verdi, onun söylediği bütün şeyleri uyguladık. O süreç içinde konuşmaya başladı. İlk kelimesi 'hediye' oldu. Ondan birkaç gün sonra biz balkonda oturuyorduk. Dışarıda siyah bir tavuk vardı, onun yüksek bir yerden atladığını gördü. Bana, 'Siyah tavuk aşağı atladı, mama yedi' diye cümle kurdu. Çocuğun 'anne' demesi herkese normal geliyor. Benim çocuğumun bana ilk kez 'anne' dediği o anda yaşadığım duyguyu size anlatamam. Bana dünyaları bahşettiler. Çok güzel bir duyguydu. O bir tek kelimeyi duymak inanılmazdı. Dedim ki sabaha kadar konuşsun, hiç susmasın. O kadar bekledik ki konuşmasını, ilk kez konuştuğunda 3 buçuk yaşındaydı" dedi.

"Doğa ile iç içe olması gelişimi için çok önemli bir faktör"

Oğlunun sınıf ortamında kalmayarak, hayvanlar ve doğa ile iç içe bir eğitim almasının da gelişimine büyük katkı sağladığını ifade eden Şükran Satıcı, "Buradaki eğitim sayesinde çok büyük değişiklikleri oldu. Eve kimse gelsin istemiyordu, misafirleri görünce ağlıyordu. Şimdi eve gelenleri çok güzel bir şekilde karşılıyor. Dışarıda hiç tanımadığı insanlara bile yakınlık gösteriyor, yanlarına gidip sarılıyor. Gelişimi, el becerileri çok gelişti. Şimdi cümle kurabiliyor. Sorulan soruları çok güzel algılayıp, hemen cevap veriyor. Buraya gelmeden önce psikoloğun bizi yönlendirdiği başka bir merkeze gittik. Orada dört duvarla kapalı bir sınıfta eğitim görecekti. Küçücük bir odadaydı. Oranın verimli olabileceğini düşünmüyordum. Burada hayvanlarla koşuyor, onları seviyor. Buranın doğa ile iç içe olması gelişimi için çok önemli bir faktör. Mesela eskiden su istediğinde eli ile gösteriyordu, şimdi 'anne bana su ver' diyor. Onu ilk duyduğumda çok şaşırdım. Önce sarıldım öptüm" diye konuştu.

Otizmli Enes aldığı eğitim sayesinde konuşmaya başladı

"Erkek çocuklarının geç konuştuğunu düşünüyordum"

Erkek çocuklarının geç konuştuğunu düşünerek Enes’in eğitim almasına tereddütle baktıklarını ancak eğitime başlaması ile birlikte oğlundaki gelişimi kısa sürede gördüklerini dile getiren baba Recep Satıcı ise, "Sürekli 'erkek çocukları geç konuşur' diyorlar. Onun rahatlığı ile böyle eğitim almayı düşünmüyordum. Onun da etkisi vardı. Sonuçta konuşur diye düşünüyordum. Ama buraya gelmek ona çok iyi geldi. 'Baba' demesi, gelip bizimle konuşması çok güzel bir şey" şeklinde konuştu.

"Eğitim sonucunda şu an kendisini güzel bir şekilde ifade edebiliyor"

Enes’in eğitim süreciyle ilgili bilgi veren okul öncesi öğretmeni Ayşe Tavşancı, "Enes ilk geldiğinde 3 buçuk yaşlarındaydı. Hece çıktılarımız vardı ama bunlar işlevsel değildi, kendisini ifade edemiyordu. Çevreye, kendisine karşı farkındalığımız düşüktü. Daha sonra Enes, sürekli ve devamlı bir eğitim aldı. Bu eğitim sonucunda şu an kendisini güzel bir şekilde ifade edebiliyor. Farkındalığı çok iyi, çevreye karşı iletişim becerilerimiz gelişti. Bu süreçte eğitimlerimizin devamlılığı çok önemliydi. Enes istikrarlı bir şekilde eğitime gelmeye devam etti" ifadelerini kullandı.

Cihan Atik- Ömer Faruk Kıyak
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya İş insanı Şerif Kaynar: “Liderliği en çok iş hayatında öğreniyorsunuz” Alanya Ticaret ve Sanayi Odası’nın (ALTSO) davetlisi olarak liderlik konulu konferansa katılan iş adamı Şerif Kaynar, “Bugünkü dünyada her pozisyonda bir liderlik aranıyor. Liderliği üç yerde öğreniyorsunuz. Liderliği ilk başta ailede, sonra eğitim hayatında ama en çok iş hayatında öğreniyorsunuz” dedi. Dünyada insan kaynakları alanında, en başarılı danışmanlık şirketlerinden olan Korn Ferry Türkiye Onursal Başkanı Şerif Kaynar, Alanya Ticaret ve Sanayi Odası’nın (ALTSO) davetlisi olarak konferansa katıldı. ALTSO Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen konferansın açılış konuşmasını gerçekleştiren ALTSO Başkanı Eray Erden, Şerif Kaynar’a yoğun programı arasında Alanya’ya geldiği için teşekkür ederek, “Alanya için çok önemli değerli bulduğum bir seminer. İnşallah önümüzdeki süreçte hocamızı bir daha misafir etmek isteriz” dedi. “Bugünkü dünyada her pozisyonda bir liderlik aranıyor” Daha sonra sahneye çıkan Şerif Kaynar, sözlerine kariyeri hakkında bilgiler vererek başladı. Liderlik hakkında bilgiler veren Kaynar, “Her doğan kişide liderlik özelliği vardır. İsterse herkes mükemmel bir lider olur. Bunun için biraz çalışması lazım. Dünyada bir değişim oldu. Şirketlerde veya sivil toplum örgütlerinde eskiden en tepeye iyi bir lider ararlardı. Altı kimse çok önemsemezdi. Bugünkü dünyada her pozisyonda bir liderlik aranıyor. Liderliği üç yerde öğreniyorsunuz. Liderliği ilk başta ailede, sonra eğitim hayatında ama en çok iş hayatında öğreniyorsunuz. İş hayatınızda da beraber çalıştığınız insanlardan öğreniyorsunuz” diye konuştu. “Hayatta devamlı öğrenmeniz lazım” Lider insanın herkesi etkilemesi gerektiğini ifade ederek sözlerine devam eden Kaynar, “Liderlik herkesle iş birliği yapıp yeni işleri geliştirmektir. Yüzde 80 ağırlığı olan bir tane liderlik özelliği var. O özellik yeni şeyler öğrenme kabiliyetidir. Yeni şeyler öğrenmeyi bıraktığınız anda geride kalıyorsunuz. Hayatta devamlı öğrenmeniz lazım. Hayatta her zaman yeni fikirlere açık olun” şeklinde konuştu. Konferansa, Antalya İl Jandarma Komutan Yardımcısı Albay Engin Burak Mindivanlı, ALSO Başkanı Eray Erdem, ALTSO Meclis Başkanı Mehmet Kural ve oda üyeleri katıldı.
Antalya Fatih Çintimar: "Bu önemli şampiyona ile Türkiye’nin dünyaya tanıtımını yapacağız" Türkiye Atletizm Federasyonu (TAF) Başkanı Fatih Çintimar, 21 Nisan Pazar günü Antalya’da yapılacak Dünya Yürüyüş Şampiyonası öncesi medya mensuplarına bilgiler verdi. Fatih Cintimar, "Bu önemli şampiyona ile Türkiye’nin dünyaya tanıtımını yapacağız" dedi. Dünya Yürüyüş Şampiyonası, 21 Nisan 2024 tarihinde 52 ülkeden 431 sporcunun katılımıyla Antalya’da gerçekleştirilecek. Şampiyonanın düzenleneceği EXPO alanında medya mensupları ile buluşan Türkiye Atletizm Federasyonu (TAF) Başkanı Fatih Çintimar, organizasyon ile ilgili bilgiler verdi. Türkiye’nin çok önemli bir şampiyonaya ev sahipliği yapacağını dile getiren Çintimar, "Bu önemli şampiyona ile Türkiye’nin dünyaya tanıtımını yapacağız. 21 Nisan günü yapılacak olan bu yarışmanın en önemli özelliği en fazla olimpiyat kotası veren yarışma olması. Ferdi kotalarla beraber toplamda 80’e yakın kota hedefliyoruz. Açık alanda yapılacak olan şampiyonanın tüm hazırlıklarını tamamladık" diye konuştu. "Dünyanın her yerinden katılım sağlanacak" Alan içerisinde organizasyonu en iyi şekilde yapıp, Türkiye’yi en iyi şekilde temsil edeceklerini söyleyen TAF başkanı Çintimar, "Bu şekilde daha fazla organizasyona ev sahipliği yapmak istiyoruz. Yaklaşık 1600 akredite ile dünyanın her yerinden katılım sağlanacak. Pazar günü dünya şöleni yaşayacağız. 2 sporcu rekor hedefliyor. Ülkemizde ilk defa açık alan Dünya Yürüyüş Şampiyonası düzenlenecek. MIX bayrak takımında ilk 6’yı hedefliyoruz. Meryem Bekmez ve Salih Korkmaz bayrak takımında yarışacaklar. Sporcularımız olimpiyat kotası için yarışacak. Hedef, 6 yürüyüşçü sporcu ile ülkemizi Paris’te temsil edebilmek. Ülkemizde bu tarz önemli ve büyük yarışmalar oldu ama olimpik anlamda kota veren en büyük yarışma pazar günü Antalya’da yapılacak" ifadelerini kullandı.
Samsun Kahverengi kokarcaya ‘hunili tuzak’ engeli Samsun’un Çarşamba ilçesinde kahverengi kokarca zararlısı ile ilgili mücadele kapsamında tuzak asılımı gerçekleştirildi. Çarşamba ilçesi Karaağaç Mahallesi’nde, Samsun Büyükşehir Belediyesi ve Samsun İl Tarım ve Orman Müdürlüğü iş birliği ile “Kahverengi Kokarca Acil Eylem Planı” ile “Entegre Mücadele Kapsamında, Kahverengi Kokarca Popülasyonunu İzleme ve Yok Etme Amaçlı Feromon Tuzak Kullanımı Projesi” kapsamında feromon içeren ‘hunili tuzak’ alınarak ve zararlının bir önceki yıl gösterdiği, yoğunluğa göre üreticiye dağıtıldı. “Biyolojik mücadelenin bir öncülüğü” Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam, “Geçtiğimiz yıllarda yoğunluk yaşanan köylere de bu tuzaklardan astık. Astığımız bu tuzaklarla yoğunluğun nerede olduğunu belirlemiş olacağız. Biyolojik mücadele kapsamında önce tespit çalışmaları yapacağız. Ardından yoğun olan bölgelere samuray arılarını bırakacağız. Bu izleme tuzaklarına göre gerekirse kimyasal mücadeleyi nerede yapacağımıza belirleyeceğiz. Sahadaki arkadaşlarımız her gün, her hafta bu tuzakları kontrol edecekler” dedi. “Kimyasal mücadeleyi habersiz yapmayalım” Kimyasal mücadelenin bilinçsizce yapılmasından kaçınılması gerektiğini vurgulayan Müdür Sağlam, “Şu ana kadar yapılan arazi çalışmalarında çok yoğun ilaçlama durumu yok. Olursa da takibini yapacağız. Mevsimlerin çok farklı olması, zararlının ve zararın da çok farklı olacağı anlamına gelecektir. Kimyasal mücadeleyi kesinlikle saha arkadaşlarımızdan habersiz yapmayalım. Bilinçsiz davranmamak gerekiyor. Her zaman zarar gelebilecekmiş gibi takip etmeliyiz” diye konuştu. Samsun’da "Kahverengi Kokarca Eylem Planı" çerçevesinde alınan 250 adet funnel (hunili) tuzak il genelinde dağıtıldı.
Erzincan EBYÜ’de “Would You Mind Set?” adlı uluslararası projenin açılış programı yapıldı Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi’nde, Türkiye Ulusal Ajansı tarafından hibelenmiş olan “Would You Mind Set?” adlı projenin açılış töreni yapıldı. Erdoğan Büyükkasap Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen “Would you mind set?” açılış toplantısına Rektör Prof. Dr. Akın Levent, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. A. Ercan Ekinci, Prof. Dr. Adem Başıbüyük ve Prof. Dr. Çağrı Çırak, Genel Sekreter Doç. Dr. M. Cihat Özgenel, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mücahit Kağan, İl Milli Eğitim Müdürü Hacı Ömer Kartal, akademisyenlerin yanı sıra İspanya, Finlandiya, İtalya, Hacettepe Üniversitesi ve Van Yüzüncü Yıl Üniversitesinden de çok sayıda akademisyen ile öğrenci katıldı. Açılış konuşmasını yapan proje yürütücüsü, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Eğitim Fakültesi Temel Eğitim Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Dilek İlhan Beyaztaş, proje hakkında katılımcılara bilgi verdi. “Would you mind set?” adlı projenin odak noktasının Fen bağlamında başarı düzeyi düşük olan ortaokul öğrencileri olduğunu söyleyen Beyaztaş, “Bu proje ile dezavantajlı ve başarı düzeyi düşük okullarda görev yapan Fen Bilimleri dersi öğretmenlerine ve öğrencilerine gerekli eğitimler düzenlenerek zekânın doğru yaklaşımlarla geliştirilebileceği öğretilecektir. Yine yapılacak deneysel çalışmalar ile öğrencilerin Fen bilimleri dersi başarılarının artırılması hedeflenmektedir. Ayrıca zekâya ve başarıya ilişkin yanlış algıların yok edilmesi yoluyla zorluklarla karşılaştığında pes etmeden mücadele edebilen, problem çözme becerilerine odaklanan, öğrenenlerin kendi öğrenme süreçlerini ve çalışma becerilerini keşfetmelerine imkân tanıyan kapsayıcı öğretim ortamlarının nasıl oluşturulabileceği ortaya konulacaktır” dedi. Rektör Prof. Dr. Akın Levent “Would You Mind Set?” adlı projenin üniversite için önemine değinerek bu projenin ülkemizin eğitim vizyonu için de çok kıymetli olduğuna vurgu yaptı. Proje kapsamında dezavantajlı bölgelerde çalışan Fen bilgisi öğretmenlerine Zeka Zihniyeti eğitimlerinin verilmesi planlandığını söyleyen Rektör Levent, projenin Fen bilimleri dersi çatısı altında özellikle dezavantajlı öğrencilerin öğrenmeye bakış açılarının değiştirilmesi, sabit zihin yapısından gelişen zihin yapısına geçmeleri için rehberlik edilmesi ve böylece öz yönetimli, öz düzenlemeli, öğrenmeyi öğrenen, öğrenme motivasyonu yüksek bireylerin yetiştirilmesine hizmet edilmesini amaçladığı konusuna dikkat çekti. Rektör Levent, projeye ilişkin oluşturulacak 5 temel neticeye değinerek “Bu proje sonucunda ortaya konulacak fikri çıktılar fen bilimleri eğitimi ile harmanlanarak öğrenmeye yepyeni bir bakış açısını sunacak ve yeni bir öğrenme pratiği ortaya koyacaktır. Bu proje birbirini tamamlayan bir öğretim programı, öğretmen el kitabı, öğrenci çalışma seti, e-öğrenme platformu ve bilimsel çalışmalar olmak üzere 5 farklı fikri çıktı oluşturacaktır” dedi. Üniversitenin himayesinde, 9 farklı kurumun iş birliği ile yürütülecek proje için Rektör Levent, zengin bir ortaklığın ve iş birliğinin önemine değinerek çalışma ekibine başarılar diledi. Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi(Koordinatör), Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi, Ankara Üniversitesi, Erzincan İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Van Gençlik Eğitim Akademisi Derneği, Fondazione Istituto di Formanione Culturale Sant Anna(İtalya), INNETICA(İspanya), Aar Social Development Association(ASDA) RY (Finlandiya) iş birliğinde yürütülen “Would You Mind Set?” projesi kapsamında Fen bilimleri dersine entegre bir program geliştirilecek, geliştirilen programı destekler nitelikte öğretmen el kitabı ve öğrenci çalışma kitapçığı hazırlanacak. Proje kapsamındaki tüm süreçler öğretmen ve öğrencilerin gelişen zihniyete yönelik farkındalıklarını ve eğilimlerini arttırmak amacıyla kullanılacaktır. Aynı zamanda proje kapsamında tüm materyallere ve ek kaynaklara da ulaşım sağlanacak bir dijital platform oluşturulacaktır. Bu platformda Türkçe ve İngilizce olmak üzere iki dilde bilgilendirici video, animasyon, etkinlik önerileri ve etkinlikler yer alacak.