SAĞLIK - 10 Mayıs 2018 Perşembe 17:11

Prof. Dr. Ketenci: 'Cips, katkı maddeli gıdalar ve kızartmalar vücuttaki ağrıyı artırıyor'

A
A
A
Prof. Dr. Ketenci: 'Cips, katkı maddeli gıdalar ve kızartmalar vücuttaki ağrıyı artırıyor'

Prof. Dr. Ayşegül Ketenci, ''Cips, katkı maddeli gıdalar, kızartmalar, sucuk ve salam gibi işlenmiş kırmızı etler, kızarmış tavuk ve patates gibi kızartılmış gıdalar fibromiyalji hastalarımızda vücuttaki ağrıyı arttıran faktörler'' dedi.

Türkiye Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Derneği, Dünya Fibromiyalji Günü nedeniyle bu konuda farkındalığı artırmak için İstanbul'da basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Türkiye Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Derneği Başkanı Prof. Dr. Ayşegül Ketenci, Türkiye Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Derneği İkinci Başkanı Prof. Dr. Dilşad Sindel ve Türkiye Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Deniz Evcik katıldı. Toplantıda fibromiyalji hastalığı hakkında bilgiler paylaşıldı.

Prof. Dr. Ayşegül Ketenci, Fibromiyalji Sendromu'nu (FMS), yaygın kas ağrıları ve vücudun birçok bölgesinde aşırı hassasiyetle seyreden kronik bir ağrı sendromu olarak tanımlarken, fibromiyalji'nin sadece Türkiye'de değil, dünyada hastalar, toplum ve hekimler arasında çok net bilinmeyen bir hastalık olduğunun altını çizdi.

''Ödemi çözen, bağırsak bakterileri için olumlu etki yapan kuruyemişleri öneriyoruz'' 

Fibromiyaljide beslenmenin önemine değinen Prof. Dr. Ketenci, ''Özellikle ödemi çözen, bağırsak bakterileri için olumlu etki yapan kuruyemişleri öneriyoruz; ceviz, badem ve fındık gibi. Yiyecekler arasında kırmızı meyveleri; çilek, kiraz gibi gıdaları öneriyoruz. Beraberinde ıspanak ve lahana önerdiğimiz gıdalar arasında. Karpuz da olumlu etki yapan gıdaların arasında. Ama cips, katkı maddeli gıdalar, kızartmalar, sucuk ve salam gibi işlenmiş kırmızı etler, kızarmış tavuk ve patates gibi kızartılmış gıdalar bu hastalarımızda ağrıyı arttıran faktörler'' şeklinde konuştu.

''Fibromiyalji hastalarımızın büyük çoğunluğunda bağırsak rahatsızlığı var'' 

Fibromiyaljinin bağırsak ağrılarıyla olan ilişkisini değerlendiren Prof. Dr. Ketenci, ''Bağırsaklarımız artık ikinci beynimiz olarak tanımlanıyor. Beyindeki hormonların özellikle serotonin hormonlarının büyük bir kısmı bağırsaklarda da salgılanıyor. Vücuttaki serotonin hormonunun yüzde 91'i bağırsaklarımız salgılıyor. Buna bağlı olarak bağırsaklarda bir sıkıntı olduğu zaman birçok sorunu da beraberinde getiriyor. İrritabl bağırsak dediğimiz; ishal, kabız ataklarıyla giden bir hastalık. Fibromiyalji hastalarımızın büyük çoğunluğunda var. Özellikle bağırsak bakterilerini bozulması bu hasta gruplarında şıkça rastladığımız bir problem'' dedi.

Prof. Dr. Ketenci sözlerin şöyle tamamladı: ''Fibromiyalji, ciddi iş gücü kaybına, insanlarda engelliliğe sebep oluyor. Aynı zaman bir grup kanser türünün de bu hastalarda daha fazla olduğu gösteriyor. O nedenle hafife alınmayacak bir hastalık. Uygun hekime ulaşıp doğru tedavi olmak önemli''.

''En önemli bulgulardan bir tanesi yaygın ağrının olması'' 

Hastalığın belirtileri hakkında bilgi veren Prof. Dr. Deniz Evcik, ''En önemli bulgulardan bir tanesi yaygın ağrının olması. Yaygın ağrıyla birlikte uyku bozukluklarına, bilişsel dalgalanmaların yer alması önemli. Bunlara eşlik eden bulgular da var; çarpıntı hissi, kollarda ve bacaklarda uyuşukluk, karıncalanma ve yanma hissinin olması, İdrar yaparken yanma, baş ağrısı, çene ekleminde ağrı olması, bağırsak fonksiyonlarında değişimler, depresyon, anksiyete gibi bulgular eşlik etmekte'' diye konuştu.

''Tanı için doğru hekime ve doğru uzmanlık alanına başvurmak önemli'' 

Tanısının nasıl konulduğu anlatan Prof. Dr. Evcik, ''Tanı için yapılan çalışmalar göstermiş ki; hiçbir tenkit, hiçbir görüntüleme yöntemi fibromiyaljiye özel değil. Tanı için doğru hekime ve doğru uzmanlık alanına başvurmak önemli. Bunun yanı sıra hastanın klinik bulguları, şikayetlerinin değerlendirilmesi ve fizik muayenesi önemli. Dünyada bununla ilişkili olarak bazı tanı kriterleri var. Bu tanı kriterlerine göre hastanın yaygın ağrı skalası, semptom şiddet skalası ve fibromiyalji skalası olarak değerlendiriliyor. Fibromiyalji bütün yaş gruplarında görüyoruz. 50 yaş üzerinde daha sık karşımıza çıkıyor. Erkeklere göre kadınlarda daha sık rastlıyoruz'' şeklinde konuştu.

Fibromiyalji hastalığının tedavisinde en önemli basamaklardan bir tanesinin egzersiz yapmak olduğunun altını çizen Prof. Dr. Dilşad Sindel ise şöyle konuştu: ''Egzersizin yararı; kasları güçlendirmek, zayıf olan enduransı arttırmak, kısalmış kasların gerilmesini azaltmak, aerobik egzersizlerle büyük kas gruplarını çalıştırmak. Sonuç olarak hem uyku probleminin ortadan kaldırmak hem de hastalarımızın mutluluk hormonlarını salgılanmasını attırarak ağrıların ortadan kalmasına destek olmaktır. Büyük kas guruplarını çalıştıran; yürüyüş, yüzme, koşma, bisiklet ve tenis önemli. Hastayı, hastalığı konusunda bilinçlendirdikten sonra hangi aktiviteyi daha rahat yapabiliyorsa ona yönlendirmeyi sağlamak önemli. Hastalarımızın bilinçli olması ve hekimi tarafından verilecek egzersizleri kademeli olarak ve düzenli olarak yapması önemli''.  

Adem Gürer
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.