GÜNDEM - 23 Kasım 2020 Pazartesi 17:47

Şehit aileleri ve gazilerden Bülent Arınç’a tepki mektubu

A
A
A
Şehit aileleri ve gazilerden Bülent Arınç’a tepki mektubu

Bülent Arınç’ın bir televizyon programında Kavala ve Demirtaş hakkında yaptığı açıklamaya Şehit Aileleri ve Gazi Vakfı sitem dolu mektup gönderdi. Tüm şehit aileleri ve gaziler adına konuşan Şehit Aileleri ve Gazileri Vakfı Genel Başkanı Lokman Aylar, "Biz tüm şehit aileleri ve gaziler adına söylüyorum; hakkımızı Bülent Arınç’a helal etmiyoruz" dedi.

Selahattin Demirtaş’ın cezaevinden tahliye edilmesine ilişkin sözler sarf eden Bülent Arınç’ın yaptığı açıklamalara tepki gösteren Başkan Lokman Aylar, "Şehit aileleri ve gazilerimizle ilgili hangi çalışmayı yapmış? Hangi kitabı okumuş? Hangi şehit evine gitmiş de dramını, şehidimin evlatlarının, eşinin, annesinin, babasının yüreğindeki acıyı hissetmiş? Bülent Arınç’a diyoruz ki; Gülhane Askeri Tıp Akademisi'ne (GATA) gitsin bu uğurda bedel ödeyen, gözlerini, ellerini, bacaklarını kaybeden gazilerimizi dinlesin” şeklinde konuştu.

“Terör örgütleriyle en etkin mücadele verdiğimiz şu günlerde bu söylemler bile ihanettir”

Selahattin Demirtaş’tan 'kravatlı terörist' olarak bahseden Genel Başkan Lokman Aylar, “Siyasi söylemlerle terör örgütlerine moral verenler, yeniden açılım süreci isteyenleri harekete geçirmişlerdir. Biz vatan kahramanları olarak uyarıyoruz. Terör örgütleriyle en etkin mücadele verdiğimiz şu günlerde bu söylemler bile ihanettir. Yakılan fitne ateşine benzin dökmektir. Herkes aklını başına devşirsin. Terör örgütünde üst düzey yöneticilik yapan birine beraat istemek kimsenin hakkı da haddi de değildir. Bizler vatan kahramanları olarak atılacak adımların karşısında olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

“Terör örgütlerine sahip çıkmak sizin ne haddiniz ne de hakkınızdır”

Bülent Arınç’ın Türk halkının Selahattin Demirtaş’ın ‘Devran’ isimli kitabını okumasını önermesi üzerine konuşan Aylar, "Biz bugün Bülent Arınç’ın adresine iki kitap göndereceğiz. Bir tanesi Şehadete Koşanlar kitabı. Bu kitabın içinde şehitlerimizin hayallerinin dramları, yaşadıkları övünçleri, bu ülkeye ödedikleri bedelleri anlatan sözleri var. Bunu okusun Bülent Arınç. Terör örgütlerinin yazmış olduğu kitapları değil. Bülent Arınç’a göndereceğimiz diğer bir kitap da şehitlerimizin ailesine yazmış oldukları mektuplardır. Yani Vakfımızın çıkarmış olduğu şehit mektupları kitabıdır. Bu kitabı da Bülent Arınç’a gönderiyoruz. Buradan diyoruz ki; Bülent Arınç bu kitapları iyi okusun, ondan sonra çıksın terör örgütlerinin abiliğini yapmaya kalkışsın, terör örgütlerini içeriden çıkarmak için cübbesini giysin, mahkemeye gitsin onları savunsun. Bu vatanın ekmeğini yiyorsanız, suyunu içiyorsanız bunlar şehitlerimizin sayesindedir. Bu topraklarda yaşıyorsanız; bu, topraklara kanını döken şehitlerimiz ve gazilerimiz sayesindedir. Bu topraklara bizler bedel ödedik, sizler sefasını sürüyorsunuz. Sefasını sürerken terör örgütlerine sahip çıkmak sizin ne haddiniz ne de hakkınızdır. Aklınızı başınıza alın! Size bu toprakları, bu vatanı dar ederiz. Gidin terör örgütünü savunacaksanız Kandil’e çıkın. Orada onlarla beraber yemek yiyin, onların suyunu için. Bu vatanın ekmeğini yiyorsanız bu ülkenin evlatlarına, bu ülkenin topraklarına ihanet etme hakkınız yoktur. Biz tüm şehit aileleri ve gaziler adına söylüyorum. Hakkımızı Bülent Arınç’a helal etmiyoruz” ifadelerine yer verdi.

Ali Nargüner - Yunus Özkan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Uzman jinekologdan kadınlar için önemli uyarı: "Normal saymayın" Jinekolog Elifnur Özak, menopoz sonrası görülen vajinal kanamalara dikkat çekti. Bu dönemde görülen kanamaların genellikle iyi huylu nedenlere bağlı olduğunu belirten Uzm. Dr. Özak, “Ancak bazı kötü huylu hastalıklar ve kanserler kendilerini vajinal kanamalar ile belli edebilirler. Menopoza girildikten sonra, artık vajinal kanamalar ‘normalimiz’ olmaktan çıkar, göz ardı edilmemelidir.” diyerek kadınları uyardı. Acıbadem Kent Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Elifnur Özak, menopozun kadınların doğal yaşam döngüsünün bir parçası olduğunu hatırlattı. Adet kanamasının kesilmesine menopoz denildiğini, tıbbi açıdan ise menopozun yumurta ve hormon üretiminin sona ermesi anlamına geldiğini vurgulayan Uzm. Dr. Özak, kadınların bu yeni dönemi için, "Kadınlarda ortalama 40’lı yaşlardan itibaren reprodüktif çağın menopozal kısımları başlar. Adetlerimiz, belirgin bir problem olmadığı sürece, bir anda kesilmez, yavaş yavaş araları açılarak gider. 2 ayda bir, 3 ayda bir, 6 ayda bir... ’Pre- menopoz’ dediğimiz bu menopoz öncesi dönemde kadınlarda “vazomotor semptom” olarak bilinen sıcak basmalarıyla, ani ve yoğun terlemelerle, ani sinirlilik haliyle, geceleri uyku problemleriyle, vajinal kurulukla sıklıkla karşılaşırız. Bunlar, vücutta azalan östrojen düzeylerinin bedenimizde oluşturduğu sonuçlardır. Premenopozal dönemdeki bu sorunların hemen hepsinin tedavisi mümkündür. Ne zaman ki bir sene hiç adet görülmez, ancak o şekilde ‘menopoza girdim’ diyebiliriz. Bu dönem de ortalama 45-55 yaşları arasına denk gelmektedir" bilgilendirmesinde bulundu. Normal kabul etmeyin, sebebini öğrenin Menopoz sonrasında vajinal kanamalar görülebildiğini, bunların pek çok kadın tarafından “normal” kabul edilip, doktor kontrolüne gerek duymadığını belirten Uzm. Dr. Özak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kadınlar özellikle doğurganlık süreçlerinde, hamilelik öncesinde ve hamilelikte kadın hastalıkları ve doğum uzmanı kontrolünde olmayı önemserler. Menopoza girdikten sonra ise artık jinekologla işlerinin bittiğini düşünürler, muayenelerini ihmal ederler. Menopoza girdikten sonra kanama sorunu yaşadıklarında bunu göz ardı ederler. Oysa bu dönemdeki kanamalar masum olmayabilir. Menopoz sonrası vajinal kanamalar genellikle iyi huylu sebeplere bağlı olsalar da bazı kötü huylu hastalıklar ve kanserler kendilerini vajinal kanamalar ile belli edebilirler. Menopoz sonrası kanama durumunda, jinekolojik muayene ve bu muayene sonuçlarına bağlı olarak rahim içinden (endometriyum) örnekleme yapmak, biyopsi alarak kötü huylu bir hastalık olup olmadığını değerlendirmek gerekebilir. Endometriyum kanserleri erken dönemde kendisini kanama ile belli ettiği için, çoğu zaman bu kanamalar sayesinde erken evrelerde yakalanır ve pek çok hastada kemoterapi ihtiyacı dahi olmadan, sadece ameliyatla cerrahi olarak tedavi edilebilir. Kötü rüya görmemek için bu kanamaların nedenlerinin belirlenmesi gerekir."
İzmir Üretken yapay zeka teknolojisi, en çok fotoğrafçılığı etkiliyor İki yıl önce hayatımıza hızlı bir giriş yapan üretken yapay zeka teknolojisi fotoğraf sanatı başta olmak üzere grafiksel anlamda çeşitli görseller üreten sektörler üzerinde etkisini giderek arttırıyor. Özellikle reklam tanıtım sektöründe obje, ürün veya bir olayın fotoğraflarını üretmek stüdyo ortamı yerine bilgisayarın başında birkaç satırlık komut yazarak sanayiler içinde gerçekleştiriliyor. İzmir Ekonomi Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Müdürü Öğretim Görevlisi Emre Küheylan üretken yapay zeka teknolojisinin prodüksiyon maliyetlerini düşürmesi gibi faydasının yanında gerçeklikten uzaklaşma ve manipülasyon gibi tehlikeleri de beraberinde getirdiğini söylüyor. “Yapay zeka prodüksiyon maliyetlerini düşürüyor, üretim süreçlerini hızlandırıyor” Aynı zamanda reklam ajanslarının en çok başvurduğu stok fotoğraf ajansları ve buralara görsel üreten fotoğrafçıları ekonomik anlamda olumsuz etkilediğini söyleyen Meslek Yüksekokulu Müdürü Öğretim Görevlisi Emre Küheylan; “Üretken yapay zeka ile buluşmamız 2022 yılının ortaları gibi çok yakın bir zamanda oldu. Üretken yapay zeka ile üretilen ilk fotoğraflar ve grafikler gerçeklik bakımından önceleri hatalar barındırıyor kollar, eller gibi farklı uzuvların canlandırılmasında bozukluklara rastlayabiliyorduk. Ancak çok kısa bir sürede üretken yapay zeka programlarının yeni sürümleri piyasaya sürüldükçe bu hatlarında hızlıca giderildiğini çok daha gerçekçi görüntülerin üretilebildiğini gördük. Şu anda işin uzmanları dışında kimsenin neredeyse gerçekle ayırt edemeyeceği kusursuz görseller üretilmeye başlandı. Özellikle fotoğraflar gerçeklik açısından kusursuza yaklaşmış durumdalar. Üretilen bir insan fotoğrafının gerçek mi yapay mı olduğunu anlamak oldukça güçleşti. Yapay zeka ile üretilen gerçekliği yüksek fotoğraflar sosyal medya hesaplarını yönetenleri, haber sitelerini ve çeşitli reklam şirketlerini önemli bir prodüksiyon maliyetlerinden kurtarırken üretim süreçlerini hızlandırdı. Ancak işin gerçeklik açısından baktığımızda özellikle işleri gerçeği aktarmak olan haber, medya siteleri ve yüksek takipçili sosyal medya hesaplarını yeni tehlikeler bekliyor. Bu teknoloji kişileri ve toplumları ciddi şekilde manipüle etmede kullanabiliyor. Bu da beraberinde sayısız hukuk davlarını beraberinde getiriyor. Bu yolla üretilen görsellerin altına mutlaka uyarıcı yazıların konulması ya da uzmanlar tarafından gözden geçirilmeleri gerekiyor.” dedi. Ekonomi Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Müdürü Öğretim Görevlisi Emre Küheylan, bilgisayarının başında uygulamalı olarak yapay zeka yazılımlarıyla “orman yangınından kaçan geyik” ve “çölde gezen kutup ayısı” gibi örnek görsellerin komut satırı yazarak nasıl oluşturulduğunu paylaştı.