GÜNDEM - 03 Temmuz 2020 Cuma 10:39

'Sosyal medya düzenlemesinde Z kuşağının fikri alınmalı'

A
A
A
'Sosyal medya düzenlemesinde Z kuşağının fikri alınmalı'

Türk stratejist-yazar Cem Bağcı, sosyal medya platformları hakkında düzenlemelere ilişkin tartışmaları stratejik bir yaklaşımla ele aldı.

Sosyal medyada toplumun huzuruna kasteden bir kesim olduğunu söyleyen Bağcı, "Sosyal medya düzenlemesinde Z kuşağının fikri alınmalı. Sosyal medyayı engellemek yerine empati kurmak daha önemli. Aksi halde sosyal medya özgürlüğünü tamamen kısıtlayıcı ‘biyopolitik karantina’ gündeme gelir. Ahlak ve edep sınırlarını koruyarak, çoğulculuktan korkmamalıyız." dedi.

Türk stratejist-yazar Cem Bağcı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sosyal medyaya yönelik kapsamlı hukuki düzenleme açıklamasının ardından yapılan tartışmalara ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. "Sosyal medyada toplumun huzuruna kast eden bir kesim var. Bunu bilinçli olarak yapıyorlar. Toplumun sinir uçlarına, yaralarına dokunuyorlar." diyen Bağcı, "Şiddet, cinsellik, istismar, terör, iftira ve hakaret dolu bir ortamdan bahsediyoruz. Yani bu tür suçlar konusunda potansiyel barındıran herkes böyle bir ortamda itibar suikastçısı, iftiracı ve belki terörist olabilir. Sosyal medyayı bir provokasyon alanı olmaktan çıkarmak gerekiyor." ifadelerini kullandı.

"Sosyal medyayı sonlandırmak toplumsal reflekslere yol açar"
Cem Bağcı, Z kuşağına ve özgürlüklere dikkat çekerek, sosyal medyanın tamamen sınırlandırılmasının dünyada olumsuz yansımalara yol açacağını söyledi.

Herkesin bilgi alma ve ifade özgürlüğü hakkı olduğunu vurgulayan stratejist, sosyal medyayı yasaklamak yerine siber suçlarla ilgili bilgilendirici ve yönlendirici uygulamaların hayata geçirilmesinin önemine değinerek, "Koronavirüs pandemisi sürecinde dijital sistemlerin ve online uygulamaların önemini tüm dünya ile birlikte biz de müşahede ettik. İnsanlarda özellikle sosyal medya alışkanlığı oluştu. Bu akımı ve yönelişi tamamen sonlandırmak toplumsal reflekslere yol açabilir. Tüm dünyanın araladığı veya sonuna kadar açtığı bir kapıyı kapatmak yerine alternatif yerli soysal medya platformları geliştirmemiz gerekiyor. Mevcut uluslararası platformlarda da bazı düzenlemelerle en azından itibar suikastçılığı, veri ve bilgi güvenliği gibi konularda farkındalık oluşturulabilir."

"Sosyal medya pazarlaması göz ardı edilmemeli"
Dünya genelinde 3 milyardan fazla kişinin sosyal medya kullandığını; 2023 yılında bu rakamın 3,5 milyara ulaşmasının öngörüldüğünü vurgulayan Cem Bağcı, "Sosyal medya dünya genelinde en popüler online etkinliklerden biri. Türkiye’de yaklaşık 38 milyon kişi sosyal medya kullanıyor. Twitter’ı en çok kullanan ülkeyiz. İnsanlarımız günde ortalama 3 saatini sosyal medyada harcıyor. Bu rakamlar yadsınamaz. Hem toplumumuzda hem de Dünya'da öngörülemeyen bir şekilde artan dijital bağımlılık söz konusu. Sosyal medya, bu bağımlılıkta başat rol oynuyor. İnsanları bu alandan yoksun bırakmak farklı reaksiyonlara yol açacaktır." sözlerini kaydetti.

"Sosyal medya, e-ticaret web siteleri için güçlü bir araçtır"
Cem Bağcı, sosyal medyanın ticari boyutuna da işaret ederek, "Bireysel ve kurumsal anlamda sosyal medya pazarlaması yapan çok sayıda hesap mevcut. Bununla yeni bir ekonomik vizyon oluşuyor. Sosyal medya, e-ticaret web siteleri için güçlü bir araçtır. Birçok firma müşterileri ile sosyal medya üzerinden etkileşimde bulunuyor. Bu platformlar üzerinden doğrudan satışlar yapılıyor. Ayrıca, kullanıcılar satın aldıkları ürünleri arkadaşlarıyla veya takipçileriyle paylaşabiliyor. Bu açıdan sosyal medya, farklı ölçeklerdeki firmalar marka sadakati ve topluluk duygusu oluşturmak için aracı rolü üstleniyor. Kampanyalar, indirimler ve satışların gerçekleştiği sosyal medya platformlarındaki sınırlamalar, ticari riskler ortaya çıkaracaktır. Özellikle de kendi ürünlerini pazarlama fırsatı bulan bireysel satıcılar için risk oluşturur. Bu sebeple yapılacak düzenlemelerde sosyal medya pazarlaması gerçeği göz ardı edilmemelidir." sözlerini vurguladı.

"Biyopolitik karantina gündeme gelir"
Bağcı, sözlerini şöyle tamamladı: "Türkiye’de insanlarımızın milli ve ahlaki hassasiyetleri var. Bunları göz ardı ederek, sosyal medyayı her türlü saldırı için bir fırsat olarak görenler hakkında elbette bir düzenleme yapılmalı; ancak bu düzenleme ölçülü düzenleme olmalı. İnsanlar sosyal medyaya erişim engeline ve kapatmaya her zaman karşı çıkacaktır. Bu, Dünya'da itibarımızı zedeleyecektir. Sosyal medya düzenlemesinde Z kuşağının fikri alınmalı. Engellemek yerine empati kurmak daha önemli. Aksi halde sosyal medya özgürlüğünü tamamen kısıtlayıcı ‘biyopolitik karantina’ gündeme gelir. Ahlak ve edep sınırlarını koruyarak, çoğulculuktan korkmamalıyız. Sahte hesaplar üzerinden yapılan hakaretlerin önüne geçmeliyiz; ama sosyal medyada olmak zorundayız. Bu alandan vazgeçemeyeceğiz! Herkesin de orada olma özgürlüğü var. Tüm bu sebeplerle gündemdeki yasa tasarısı bu açılardan bütüncül ve etraflıca bir perspektiften değerlendirilmelidir.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Bakan Işıkhan: "Temmuz ayında emekli aylıklarını tekrar masaya yatıracağız" Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, "Nasıl emeklilerimizin refahını artıracak en iyi ve en yeni uygulamaları bugüne kadar hayata geçirdiysek, bundan sonra da aynı şekilde çalışmaya devam edeceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımız bugün ifade etti. Temmuz ayında emekli aylıklarını tekrar masaya yatıracağız" dedi "Türkiye Yüzyılı’nda Çalışma Hayatı Buluşmaları" çerçevesinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Çorum’da iş dünyasının temsilcileri ile bir araya geldi. Ticaret ve Sanayi Odası’nda gerçekleştirilen programda konuşan Bakan Işıkhan, emekli maaşlarının zammı memur emeklilerinde toplu sözleşmeye göre; SSK ve Bağkur için de enflasyona göre şekillendiğini hatırlatarak, "Biz, ihtiyaçlar ve imkanlar doğrultusunda çoğu zaman bu tutarların çok daha üzerinde emeklilerimiz için adımlar attık. Denge ve disiplin içinde ekonomimizi güçlü bir şekilde yükselttikçe artan refahtan emeklimize daha fazla pay vermeye devam edeceğiz. Ayrıca; daha önce de söylediğimiz gibi, 3600 ek gösterge düzenlemesinin bütün memurları kapsayacak şekilde genişletilmesi yönünde düzenlemeyi hayata geçireceğiz. Yine esnaflarımızın emeklilik için gerekli sigorta prim gün sayısındaki adaletsizliği gidereceğiz" diye konuştu. Hiçbir zaman tutmayacakları sözü vermediklerini dile getiren Bakan Işıkhan, "Bu, başkalarının milleti kandırma taktiği, bizim değil. Biz ne dediysek bugüne kadar yaptık, bundan sonra da adım adım yapmaya devam edeceğiz. Son 5 yılda yaşadığımız bunca afete ve felakete rağmen, vatandaşlarımızı asla mağdur etmeden hizmetlerimize kesintisiz devam edebiliyoruz" ifadelerini kullandı. Çorum’un, tarihiyle, tarımıyla, endüstrisiyle, önemli medeniyetlerin beşiği olması hasebiyle çok güzel ve önemli şehirlerimizden bir tanesi olduğunu hatırlatan Bakan Işıkhan, "Geçtiğimiz günlerde 2023 yılı işgücü verileri açıklandı. 2023 yılında işsizlik oranı 1 puanlık azalışla yüzde 9,4 seviyesine geriledi. İşsizlik oranları son 10 yılın, istihdam oranları son 21 yılın en iyi seviyelerine çıktı. Ayrıca; 2023 yılında Türkiye ekonomisi yüzde 4,5 büyüme ile AB ülkeleri arasında en çok büyüyen ülke oldu. Milli gelirimiz 1 trilyon doları, Kişi başına Milli Gelirimiz de 13 bin 110 doları aşarak tarihimizin en yüksek düzeyini gördü. Bu veriler gösteriyor ki; pandemiye rağmen, bölgemizdeki savaşlara rağmen, geçtiğimiz yıl yaşadığımız asrın felaketine rağmen, doğru yoldayız" şeklinde konuştu. Emeklilere yönelik olarak başlatılan banka promosyonları ile ilgili de açıklamada bulunan Bakan Işıkhan, "Biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, emeklilerimize yönelik olarak başlattığımız promosyon ödemesi uygulamasının kamu bankalarında 2 katına çıkarılarak 8 ile 12 bin lira arasında olacağını duyurmuştu. Bunun dışında ölüm aylığı hak sahiplerine de 5 bin lira promosyon duyurusunu yapmıştık. Bu hafta pazartesi gününden itibaren de promosyonlar için başvurular alınmıştı. Bugün itibariyle kamu bankalarımız emeklilerimize promosyon ödemelerini yapmaya başladılar. Tüm emeklilerimize hayırlı uğurlu olsun. Bununla birlikte, Kamu bankaları haricinde diğer bankalarla da protokol imzalama sürecini tamamladık. Özel bankalar da, kamu bankaları tutarları asgari olmak üzere promosyon miktarlarını güncelleyecekler. Biz, sağlam politikalarla emeklilerimize mümkün olan en iyi hizmeti vermeye gayret ediyoruz. 2002 yılında iktidara geldiğimizde, iflas noktasına gelmiş bir sosyal güvenlik ve sağlık sistemi devralmıştık. Bunu en iyi kıymetli emeklilerimiz hatırlar. Attığımız adımlarla, sürdürülebilir bir sosyal güvenlik sistemi inşa ettik. Sağlık sigortası kapsamında, ilaca ve tedaviye erişim noktasında dünyanın en ileri ülkelerinden biri haline geldik" dedi. "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın işaret ettiği, Cumhur İttifakı olarak hedefimiz olan Türkiye Yüzyılı vizyonunu inşallah sizlerin desteğiyle başaracağız" diyen Bakan Işıkhan, şunları kaydetti: "Bu yüzyılı; emeğin, üretimin, çalışmanın yüzyılı yapacağız. Şurası çok önemli; ülkemizin gücü büyük ölçüde yerel yönetimlerimizin gücünden geliyor. Kalkınma yerelden başlar hakikatine istinaden yerelde ne kadar güçlü olursak genel icraatlarimizin de o derece güçlü olacağına inanıyoruz. Çünkü şunu hepimiz çok iyi biliyoruz ki; gelişim, ilerleme ve kalkınma yerelden başlar. Bildiğiniz gibi ülkemizin lideri Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın yönetim vizyonu da belediyecilikten geliyor. Cumhurbaşkanımız liderliğinde AK Parti, ülkemizde belediyecilik anlayışını değiştirmiş, milletimizi gerçek belediyecilikle tanıştırmıştır. Aziz milletimiz ’yaparsa AK Parti yapar, Erdoğan yapar’ diyerek bu hakikati, bu güveni ortaya koymaktadır. İnşallah 31 Mart’ta Çorum gerçek belediyecilikle yola devam edecek. Çorum Belediye Başkanımız Halil İbrahim Aşgın, Çorum’un has evladı, bu şehre emeğini ortaya koyan çok kıymetli bir yol arkadaşımız. Çorumlu hemşehrilerimin bir kez daha görevi AK belediyecilik vizyonu ile Halil İbrahim Başkanımıza vereceğine inanıyorum. Bu şehre Halil İbrahim Başkanımız gibi çalışan, üreten, geliştiren yönetimler yakışır. İnşallah Çorum, 1 Nisan sabahından itibaren Cumhur İttifakı çatısı altına daha büyük projelerle yeni bir icraat dönemine doğru ilerlemeye devam edecek. Cumhurbaşkanımızın işaret ettiği Türkiye Yüzyılı’na da öncülük edecektir, bundan eminiz" dedi.
Antalya Zeynep Sönmez Antalya’da çeyrek finalde 26-31 Mart tarihleri arasında Megasaray Tenis Akademi kortlarında gerçekleşecek WTA 125 kategorisindeki Megasaray Hotels Open’da milli tenisçi Zeynep Sönmez çeyrek finale yükseldi. Antalya Belek’te bulunan Megasaray Tenis Akademi’nin kortlarında gerçekleşen Antalya’nın ilk WTA turnuvası Megasaray Hotels Open’da Zeynep Sönmez ilk turda dünya eski 39 numarası, turnuvanın 8 numaralı seri başı Fransız tenisçi Fiona Ferro’yu yenerek ikinci tura yükselmişti. Zeynep ikinci turda 152 numarayla kariyerindeki en iyi sıralamasında bulunan Alman raket Ella Seidel ile karşılaştı. Seidel’e 2023 yılında Andorra’da WTA 125 turnuvasında 6-1, 6-0 yenilen Sönmez bu kez korttan galibiyet ile ayrılmasını bildi. 2 saat 4 dakika süren karşılaşmada iyi bir geri dönüşe imza atarak Seidel’i 4-6, 6-1, 6-2 ile mağlup eden Sönmez adını son sekiz raket arasına yazdırdı. Zeynep çeyrek finalde dünya 151 numarası Japon raket Moyuka Uchijima ile karşılaşacak. Zeynep Sönmez-Moyuka Uchijima çeyrek final karşılaşması yarın merkez kortta 11.00’de başlayacak. "Bugün kazanabildiğim için çok mutluyum" Dünkü maçı uzun sürdüğü için maça biraz daha yorgun başladığını söyleyen Zeynep Sönmez, “Maç ilerledikçe açıldım. Geçen senenin sonunda yenildiğim bir oyuncuydu. O yüzden bu sefer biraz daha farklı bir taktikle çıktık takımımla konuşup. İyi de işlediğini düşünüyorum. Çok da yetenekli ve genç bir oyuncu. Geleceğinin çok parlak olduğundan çok eminim. Bugün kazanabildiğim için çok mutluyum” ifadelerini kullandı.