ÇEVRE - 28 Mart 2021 Pazar 14:32

Su kanalındaki çok sayıda balık telef oldu

A
A
A
Su kanalındaki çok sayıda balık telef oldu

Antalya'da daha önce de balık ölümlerinin yaşandığı yağmur suyu tahliye kanalı, ölü veya can çekişen balıklarla doldu.

Manavgat ilçesinde Bahçelievler Mahallesi çevre yolu üzerinde bulunan yağmur suyu tahliye kanalında balık ölümlerinin önüne geçilemiyor. Bu sabah evlerinin önüne çıkan mahalle sakinleri, kanalda ölmüş onlarca balığı görünce şaşkına döndü. Son 2 ayda yaşanan balık ölümleri karşısında ne yapacaklarını şaşıran mahalle sakinleri yetkililerin yardımını bekliyor.

Su kanalındaki çok sayıda balık telef oldu

18 Şubat 2021 tarihinde ilk balık ölümlerinin yaşandığını belirten mahalle sakinlerinden Nuri Karayel, o gün 9 yaşındaki kızıyla birlikte can çekişen balıkları kovaya topladıklarını, su takviyesi yapıldıktan sonra kanala geri bıraktıklarını belirterek,“Daha sonra da balık ölümleri oldu. Ama bugüne kadar böylesine büyük bir balık ölümünü görmedik. Binlerce balık suyun dibinde ters dönmüş vaziyette, çok sayıda balık da can çekişiyor. Bu kanal kime aitse, temizliğini yapsın sonra da bu ölümlerin sebebini bulsunlar. Burada yılan balıkları, kaplumbağa ve diğer canlılar ölüyor. Lütfen duyarsız kalmayalım” diye konuştu.

Su kanalındaki çok sayıda balık telef oldu

 

Balık ölümleri karşısında çaresiz kaldıklarını belirten 9 yaşındaki Ecrin Karayel, “Ben balıkların öldüğünü görmek istemiyorum. Onların da canı var. Lütfen artık duyarsızlığı bırakalım. Benim canım acıyor. Bakın binlerce balık ölmüş vaziyette. Can çekişenler var” dedi.

Nuri Karayel, halat yardımıyla su kanalına inerek elleriyle topladığı ölü balıkları gösterip yardım istedi. İhbarların ardından Manavgat Orman İşletme Müdürlüğü ekipleri, Manavgat Irmağından aldığı suyu kanala bırakarak balıkların oksijen almalarını sağladı.

Arif Kaplan
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Göztepe CEO’su Kerem Ertan: “Şampiyonluğu Bodrum FK maçında kutlayacağız” Trendyol 1. Lig ekiplerinden Göztepe’nin CEO’su Kerem Ertan, her ne olursa olsun şampiyonluğu hafta sonu oynanacak Gençlerbirliği maçında değil, ligin son haftasındaki Bodrum FK müsabakasında kutlayacaklarını ifade etti. Gürsel Aksel Stadyumu’nda basın mensuplarıyla bir araya gelen Göztepe CEO’su Kerem Ertan, Trendyol 1. Lig’in 32. haftasında iç sahada oynanacak Gençlerbirliği maçında şampiyonluklarını ilan etme durumuna ilişkin açıklamalarda bulundu. Alınacak ve çıkacak her türlü sonuca rağmen şampiyonluğu son hafta oynanacak Bodrum FK müsabakasında kutlamak istediklerini belirten Göztepe CEO’su Kerem Ertan, "Gençlerbirliği maçında planlanmış bir kutlama yapmayacağız. Süper Lig’e çıkarsak Bodrum FK maçında kutlama yapacağız. Kupa töreni son maçımızda olacak" dedi. “Bodrum FK maçında sanatçı Levent Yüksel bizimle olacak” Gençlerbirliği mücadelesinde ceza almamak için taraftarları sağ duyulu davranmaya çağıran Ertan, “Pazar günü kutlama yaparsak taraftarımızın sahaya girme ihtimali bulunur. Taraftarımızın sahaya girmesi halinde Bodrum FK maçında cezalı oluruz. Son maçımızı seyircisiz oynama ihtimali ortaya çıkar. Bunu asla istemeyiz. Taraftarımızdan rica ediyoruz, sonuç ne olursa olsun sahaya girişle ilgili bir aksiyon alınmasın. Diğer bir müjdemiz de Bodrum FK maçında sanatçı Levent Yüksel bizimle olacak. Taraftarımız ’Medcezir’ şarkısını gerçek sesinden dinleyecek. O nedenle taraftarımız Gençlerbirliği maçında sahayla ilgili bir aksiyon almasın ki ceza yemeyelim" diye konuştu. “Gürsel Aksel Stadı’ndaki mağazalar için son aşamaya geldik” Kerem Ertan, Urla Adnan Süvari Tesisleri’yle ilgili de müjde vererek, "Dün itibarıyla özel mülkiyete sahip olan ek sahamızın kontratını 1 yıl daha uzattık. Yeni sezonda saha problemimiz kalmadı ama bizim arayışlarımız sürecek. Akademi tarafındaki 70-80 dönümlük kendimizin yapacağı tesis için arazi arayışımız devam edecek. Gürsel Aksel Stadı’ndaki mağazalar için son aşamaya geldik. Bakanlıkların mutabakatlarını aldık. Yönetmelik, Gençlik ve Spor bakanlığı tarafından Cumhurbaşkanımıza sunuldu. Tek beklediğimiz Resmi Gazete’de yayınlanması. Kısa bir süre içerisinde olacağını düşünüyoruz. Resmi Gazete’de yayınlandıktan sonra Gençlik ve Spor Bakanlığı ile sözleşme yapacağız. Her şey düşündüğümüz gibi giderse yılın son çeyreğinde kiralamalar ve kiracıların inşaat işleri başlar. 100. yılımıza dolu işleyen bir kompleksle başlarız” şeklinde konuştu. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı çocuklarla İnciraltı’nda kutladıklarını da aktaran sarı-kırmızılı kulübün CEO’su, sözlerine şöyle devam etti: "İnciraltı’nda inşallah o olimpik branşlara ait, olimpik sporların yapılabileceği ve olimpik ölçütlerde tesislerin yapımına da en kısa sürede başlanacak. 23 Nisan’daki organizasyonu Göztepe olimpik branşlarındaki gençlerin, genç neslin ilk çiviyi çaktığı, temel attığı gün olarak görüyorum."
Kayseri Öğrencilerin geliştirdiği bu proje ile binalar 8 şiddetindeki depreme dayanıyor Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı tarafından düzenlenen 18. Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Kayseri Bölge Yarışması’na Nevşehir’den katılan öğrenciler, binaları 8 şiddetindeki depremde dayanıklı hale getiren çift yönlü sismik izolatörü tanıttı. Kayseri, Aksaray, Nevşehir, Kırşehir, Niğde, Sivas ve Yozgat olmak üzere 7 ilden 101 proje, Süleyman Demirel Spor Salonu’nda ziyaretçilerle buluştu. 18. Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Kayseri Bölge Yarışması’na Nevşehir Halil İncekara Bilim ve Sanat Merkezi’nden katılan 5. sınıf öğrencileri Beren ve Duru, depremde koruyucu etkisi daha yüksek olan çift yönlü sismik izolatöre sahip prototip binalarını tanıtırken, geleceğin mühendislerine de yaptıkları çalışmalarla ilham olmak istiyor. Projenin amacı hakkında bilgi veren Beren Çakacı, “Bu projemizin amacı okullarda deprem afet bilincinin hayata geçirileceği, çocukların mühendislik sürecini takip ederek, simülasyon ortamlarında yaparak ve yaşayarak öğrenecekleri, soruna çözüm ürettiği sağlam, özgün, yıkılmayan bina prototipleri oluşturmalarına katkı sağlamaktır. Bu projede binalar 8 şiddetinde depreme kadar dayanabilecek. Deprem değil, bina öldürür” dedi. Projede görev alan 5. sınıf öğrencisi Duru Karakaya da, geliştirdikleri sistemle geçen yıl yaşanan depremde bile binaların ayakta kalabileceğini düşündüklerini söyleyerek, "Burada görünen izolatörler depremin enerjisinin kuvvetini absorbe ederken, rezonans etkisini de engellemeye çalışırlar. Normal binalarda burada görünen bilyeler oyuk şeklindeki yuvaların içindeyken, bizim binamızda düz yuvaların içinde duruyorlar. Aslında binalarda ya sadece bilye sistemi ya da sadece yay sistemi kullanılabilir. Eğer sadece yay sistemi kullanılırsa da bu sadece yatay düzlemde işlevseldir. Fakat biz bu bina prototipimizde hem bilyeleri hem de yayları kullanarak hem yatayda hem de dikeyde işlevsel olan bir bina prototipi oluşturduk. Geçen sene yaşadığımız Kahramanmaraş depremi de kötü bir tesadüf oldu. O deprem de hem yatay hem de dikeyde meydana gelen bir depremdi. Bu yüzden bu stabil bina prototipimizin Kahramanmaraş depreminde yıkılmadan ayakta kalabileceğini düşünüyoruz” ifadelerini kullandı. Karakaya, “Binamızın alt temelinde 5 tane kolon bulunmakta. Bu 5 kolonun 4’ünün etrafında tavana 45 derecelik açıyla sabitlenmiş yerler var. Bu yerlerin sabitlendiği kolonların üst kısmında sürtünme sarkacı adını verdiğimiz bilye sistemlerimiz bulunmakta. Bu bilye sistemleri de tüm kolonların üstünde bulunmakta. Ortada da ağırlık merkezinden esinlendiğimiz bir kolon daha bulunmakta. Dünyadaki her şey, hatta dünya bile taneciklerden oluşmaktadır ve tanecikler dünyanın üst kısmına yani kuzeye doğru gittikçe hafiflemektedir. Dünyanın en bilinen yapılarından biri olan Pisa Kulesi’nin ağırlık merkezi deplasman alanının yani temas alanının dışına çıkacaktır. Eğer ağırlık merkezi kulenin deplasman alanının dışına çıkarsa kule yıkılacaktır. Bu yüzden halatlarla sabitlenmiştir. Biz binamıza yapay bir deprem vermek için altında ’salınım tabakalı titreşim aracı’ adını verdiğimiz bir spor aleti var. Bu alet binamıza yapay bir deprem veriyor ve bu yapay depremi ölçmek için de bir aplikasyon var. Bu aplikasyonla titreşim aracının ne kadar büyüklükte bir deprem verdiğini ölçebiliyoruz” dedi.