GÜNDEM - 15 Haziran 2019 Cumartesi 13:05

Tamamlandığında Türkiye'nin en uzun plajı olacak

A
A
A
Tamamlandığında Türkiye'nin en uzun plajı olacak

Tamamlandığında Türkiye'nin en uzun sahili olacak Karacabey Boğazı plajı görücüye çıkmak için gün sayıyor. 22 kilometre uzunluğu ile Samandağ ve Patara plajlarının önünde Türkiye'nin en uzun plajı konumunda olan Karacabey Boğazı, plajı ince sarı kumu ve pırıl pırıl denizi ile turizmcilerin gözde merkezi olmaya hazırlanıyor. Karacabey Belediye Başkanı Ali Özkan, boğazın Marmara'nın incisi olacağını söyledi.

Karacabey Boğaz’ında bulunan tek parça halindeki 22 kilometrelik sahil, Türkiye’nin en uzun sahilleri Samandağ ve Patara sahillerini geride bırakmaya hazırlanıyor.

Tatilcilerin gözde mekanları arasına girmeye hazırlanan Karacabey Boğaz sahili, Marmara Denizi’nin bilinmeyen güzelliklerini ve yanı başındaki longoz ormanları yerli ve yabancı turistleri ağırlamak için gün sayıyor.

Karacabey Belediye Başkanı Ali Özkan, Bursa Büyükşehir Belediyesi ile birlikte sahil projesini hayata geçirdiklerini ve tatilin süresini uzatmayı hedeflediklerini belirterek, “Bu çerçevede konaklama ihtiyaçlarının giderilmesi noktasında gayret gösteriyoruz. Özel bir müteşebbise sahil projemiz sayesinde konaklama alanları yaptırdık. Yine Büyükşehir Belediyesinin katkılarıyla konaklama tesislerini önümüzdeki günlerde hizmete açıyoruz. Şu anda arkamızda gördüğünüz orman kampı olarak bilinen, daha önce içerisinde bir butik oteli ihtiva eden ama yıllardan beri bir mezbelelik görüntü arz eden bir mekan vardı.

Biz yaklaşık 5 yıldan beri bunun Karacabey Belediyesi’ne kazandırılması noktasında gayet gösterdik ve bu noktada da sonuca ulaşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bunu Tarım ve Orman Bakanlığı Orman Müdürlüğümüzden Karacabey Belediye’mize kazandırdık. Şu anda proje noktasında çalışmalar gösteriyoruz. Buraya bir butik otel, bungalov evler, aqua park, sosyal tesisleri bir müteşebbis aracılığıyla kazandırmak ve konaklama noktasındaki sorunu da bu tesis vasıtasıyla çözmek istiyoruz” dedi.

Özkan sözlerini şöyle sürdürdü: “Karacabey’de konaklama konusunda sıkıntılarımız vardı. Dört yıldızlı bir oteli yine yap-işlet-devret modeliyle 2 ay sonra kazandırmanın mutluluğunu yaşayacağız. Yine burada takip ettiğimiz 2 tane kamu kurumuna ait atıl vaziyette alan var. Bu orman kampını turizme kazandırdıktan sonra oraları da kazandırma gayreti içerisinde olacağız. İşte bu konaklama ihtiyaçlarını giderdikten sonra buradaki tatil süresinin uzayacağını ümit ediyoruz. Büyükşehir Belediyemizle gerçekleştirdiğimiz sahil projemiz var. Bildiğiniz gibi en uzun sahiller bizde. Burada yaklaşık 2 kilometrelik yürüyüş alanı, bisiklet yolu yaptık. Vatandaşlarımız buranın toparlanmasından, hizmete sunulmasından gayet mutlu. Biz sınırsız ihtiyaçları, kıt imkanlar doğrultusunda en kısa sürede hizmete sokmanın gayreti içerisindeyiz”

Yapılan çalışmalarla Bayramdere, Boğaz, longoz ormanları, defne ve ıhlamur ormanlarının Bursa’nın ve ülkenin gündemine girmesi için ellerinden geleni yapacaklarının altını çizen Özkan, “Biz proje çalışmalarına önümüzdeki hafta son noktayı koyacağız. Ondan sonra ihaleye çıkıp, yap- işlet - devret modeliyle burayı kazandıracağız. Önümüzdeki sezona bu tesisin biterek Karacabey turizminin hizmetine sunulduğunu inşallah göreceğiz” dedi.  

Samet Doğru - Uğur Uslubaş


 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Uzman jinekologdan kadınlar için önemli uyarı: "Normal saymayın" Jinekolog Elifnur Özak, menopoz sonrası görülen vajinal kanamalara dikkat çekti. Bu dönemde görülen kanamaların genellikle iyi huylu nedenlere bağlı olduğunu belirten Uzm. Dr. Özak, “Ancak bazı kötü huylu hastalıklar ve kanserler kendilerini vajinal kanamalar ile belli edebilirler. Menopoza girildikten sonra, artık vajinal kanamalar ‘normalimiz’ olmaktan çıkar, göz ardı edilmemelidir.” diyerek kadınları uyardı. Acıbadem Kent Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Elifnur Özak, menopozun kadınların doğal yaşam döngüsünün bir parçası olduğunu hatırlattı. Adet kanamasının kesilmesine menopoz denildiğini, tıbbi açıdan ise menopozun yumurta ve hormon üretiminin sona ermesi anlamına geldiğini vurgulayan Uzm. Dr. Özak, kadınların bu yeni dönemi için, "Kadınlarda ortalama 40’lı yaşlardan itibaren reprodüktif çağın menopozal kısımları başlar. Adetlerimiz, belirgin bir problem olmadığı sürece, bir anda kesilmez, yavaş yavaş araları açılarak gider. 2 ayda bir, 3 ayda bir, 6 ayda bir... ’Pre- menopoz’ dediğimiz bu menopoz öncesi dönemde kadınlarda “vazomotor semptom” olarak bilinen sıcak basmalarıyla, ani ve yoğun terlemelerle, ani sinirlilik haliyle, geceleri uyku problemleriyle, vajinal kurulukla sıklıkla karşılaşırız. Bunlar, vücutta azalan östrojen düzeylerinin bedenimizde oluşturduğu sonuçlardır. Premenopozal dönemdeki bu sorunların hemen hepsinin tedavisi mümkündür. Ne zaman ki bir sene hiç adet görülmez, ancak o şekilde ‘menopoza girdim’ diyebiliriz. Bu dönem de ortalama 45-55 yaşları arasına denk gelmektedir" bilgilendirmesinde bulundu. Normal kabul etmeyin, sebebini öğrenin Menopoz sonrasında vajinal kanamalar görülebildiğini, bunların pek çok kadın tarafından “normal” kabul edilip, doktor kontrolüne gerek duymadığını belirten Uzm. Dr. Özak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kadınlar özellikle doğurganlık süreçlerinde, hamilelik öncesinde ve hamilelikte kadın hastalıkları ve doğum uzmanı kontrolünde olmayı önemserler. Menopoza girdikten sonra ise artık jinekologla işlerinin bittiğini düşünürler, muayenelerini ihmal ederler. Menopoza girdikten sonra kanama sorunu yaşadıklarında bunu göz ardı ederler. Oysa bu dönemdeki kanamalar masum olmayabilir. Menopoz sonrası vajinal kanamalar genellikle iyi huylu sebeplere bağlı olsalar da bazı kötü huylu hastalıklar ve kanserler kendilerini vajinal kanamalar ile belli edebilirler. Menopoz sonrası kanama durumunda, jinekolojik muayene ve bu muayene sonuçlarına bağlı olarak rahim içinden (endometriyum) örnekleme yapmak, biyopsi alarak kötü huylu bir hastalık olup olmadığını değerlendirmek gerekebilir. Endometriyum kanserleri erken dönemde kendisini kanama ile belli ettiği için, çoğu zaman bu kanamalar sayesinde erken evrelerde yakalanır ve pek çok hastada kemoterapi ihtiyacı dahi olmadan, sadece ameliyatla cerrahi olarak tedavi edilebilir. Kötü rüya görmemek için bu kanamaların nedenlerinin belirlenmesi gerekir."
İzmir Üretken yapay zeka teknolojisi, en çok fotoğrafçılığı etkiliyor İki yıl önce hayatımıza hızlı bir giriş yapan üretken yapay zeka teknolojisi fotoğraf sanatı başta olmak üzere grafiksel anlamda çeşitli görseller üreten sektörler üzerinde etkisini giderek arttırıyor. Özellikle reklam tanıtım sektöründe obje, ürün veya bir olayın fotoğraflarını üretmek stüdyo ortamı yerine bilgisayarın başında birkaç satırlık komut yazarak sanayiler içinde gerçekleştiriliyor. İzmir Ekonomi Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Müdürü Öğretim Görevlisi Emre Küheylan üretken yapay zeka teknolojisinin prodüksiyon maliyetlerini düşürmesi gibi faydasının yanında gerçeklikten uzaklaşma ve manipülasyon gibi tehlikeleri de beraberinde getirdiğini söylüyor. “Yapay zeka prodüksiyon maliyetlerini düşürüyor, üretim süreçlerini hızlandırıyor” Aynı zamanda reklam ajanslarının en çok başvurduğu stok fotoğraf ajansları ve buralara görsel üreten fotoğrafçıları ekonomik anlamda olumsuz etkilediğini söyleyen Meslek Yüksekokulu Müdürü Öğretim Görevlisi Emre Küheylan; “Üretken yapay zeka ile buluşmamız 2022 yılının ortaları gibi çok yakın bir zamanda oldu. Üretken yapay zeka ile üretilen ilk fotoğraflar ve grafikler gerçeklik bakımından önceleri hatalar barındırıyor kollar, eller gibi farklı uzuvların canlandırılmasında bozukluklara rastlayabiliyorduk. Ancak çok kısa bir sürede üretken yapay zeka programlarının yeni sürümleri piyasaya sürüldükçe bu hatlarında hızlıca giderildiğini çok daha gerçekçi görüntülerin üretilebildiğini gördük. Şu anda işin uzmanları dışında kimsenin neredeyse gerçekle ayırt edemeyeceği kusursuz görseller üretilmeye başlandı. Özellikle fotoğraflar gerçeklik açısından kusursuza yaklaşmış durumdalar. Üretilen bir insan fotoğrafının gerçek mi yapay mı olduğunu anlamak oldukça güçleşti. Yapay zeka ile üretilen gerçekliği yüksek fotoğraflar sosyal medya hesaplarını yönetenleri, haber sitelerini ve çeşitli reklam şirketlerini önemli bir prodüksiyon maliyetlerinden kurtarırken üretim süreçlerini hızlandırdı. Ancak işin gerçeklik açısından baktığımızda özellikle işleri gerçeği aktarmak olan haber, medya siteleri ve yüksek takipçili sosyal medya hesaplarını yeni tehlikeler bekliyor. Bu teknoloji kişileri ve toplumları ciddi şekilde manipüle etmede kullanabiliyor. Bu da beraberinde sayısız hukuk davlarını beraberinde getiriyor. Bu yolla üretilen görsellerin altına mutlaka uyarıcı yazıların konulması ya da uzmanlar tarafından gözden geçirilmeleri gerekiyor.” dedi. Ekonomi Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Müdürü Öğretim Görevlisi Emre Küheylan, bilgisayarının başında uygulamalı olarak yapay zeka yazılımlarıyla “orman yangınından kaçan geyik” ve “çölde gezen kutup ayısı” gibi örnek görsellerin komut satırı yazarak nasıl oluşturulduğunu paylaştı.