POLİTİKA - 09 Mayıs 2022 Pazartesi 21:29

TBMM Başkanı Mustafa Şentop: “Türkiye’ye yeni bir anayasa gereklidir”

A
A
A
TBMM Başkanı Mustafa Şentop: “Türkiye’ye yeni bir anayasa gereklidir”

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Türkiye’ye yeni bir anayasanın gerekli olduğunu belirterek, “İçerikten bağımsız olarak tamamen, halkın serbest oylarıyla seçilmiş parlamentonun bir anayasa yapması gerekiyor. Türkiye bunu hak ediyor şu andaki anayasa ne kadar değişiklikler yapılmış olsa da askeri dönemde yapılmış bir anayasa” dedi.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, bilim, kitap, sanat, film, spor ve kariyer festivalinin açılışına katılmak için geldiği Sakarya’da üniversite öğrencileriyle bir araya geldi. ‘Türkiye’de Anayasalar ve Siyaset’ başlıklı söyleşi gerçekleştiren Şentop, Türkiye’nin yeni bir Anayasa’ya ihtiyacı olup olmadığına değindi. 2011 seçimleri öncesinde başlayan yeni Anayasa tartışmalarının ardından Meclis’te Anayasa Uzlaşma Komisyonu kurulduğunu belirten Şentop, komisyona AK Parti’nin “Başkanlık Sistemi” önerisini getirdiğini söyledi.

“Türkiye’ye yeni bir anayasa gereklidir”

Türkiye’ye yeni bir anayasanın gerekli olduğunu belirten TBMM Başkanı Şentop, “İçerikten bağımsız olarak tamamen, halkın serbest oylarıyla seçilmiş parlamentonun bir anayasa yapması gerekiyor. Türkiye bunu hak ediyor şu andaki anayasa ne kadar değişiklikler yapılmış olsa da askeri dönemde yapılmış bir anayasa. Zaman içinde yapılmış değişikliklerle bütünlüğü bozulmuş diye de söylenebilir. Ama bunun yapılabilmesi için belli bir çoğunluğa ihtiyaç var. Dolayısıyla yeni anayasa konusunda en azından prensip olarak mutabakat lazım. Meclis bunu yapabilir, ama samimiyetle bir yaklaşım ortaya koymak lazım. Anayasayı somutlaştıran devletin kurumsal mimarisi ile ilgili bölümdür. Devlet yetkilerinin kullanımıyla, kullanacak olanların birbirleriyle ilişkilerine dair düzenlemelerdir. Kurumsal mimariyle, teşkilatla ilgili bölüm içermeyen bir metin Anayasa olamaz, derler. O bölüm içinde de en önemli kısım hükümet sistemiyle ilgili kısımdır. Önceki dönemde 61 ile başlayan anayasal sistemde, siyasetin alanını daraltan, vesayetçi sistemin işleyebilmesi için parlamenter sistemden yararlanmışlardır. Parlamento içindeki dengeleri değiştirdiğiniz zaman hükümet kurdurup hükümet düşürtebiliyorsunuz. Çünkü hükümet parlamento içi dengelere bağlı, bağımlı” dedi.

“En temiz iş, arabayı değiştirmek”

Hükümet sistemi, başkanlık sistemi tartışmalarının yıllar boyunca sürdüğünü belirten Şentop, “Bir de bunun dışında gizli saklı tehditlerle parlamento içinde dengelerle oynayan, hükümetlere etki eden birçok durum yaşanmıştır Türkiye’de. Hükümet sistemi değişikliğinde tartışmanın tarihi bir arka planı, tarihi ve siyasi bir derinliği var. Çok daha temelde bir tartışma var. Bu sebeple hükümet sistemi, başkanlık sistemi tartışmaları 1969’dan bu yana mevcuttur. Yeni bir konu değil bu. Sürücü eğitimi verilen arabalara benzetiyorum ben. Sağdaki aparatları sökmek lazım arabayı normalleştirmek için. Cumhurbaşkanımız gelince sağdaki adama bir dakika deyip adamı indirdik. Sağ taraftaki aparat durdukça birileri sağ tarafa oturmayı isteyecek. FETÖ buydu işte. Sola kim oturursa otursun, sağa oturmak istiyorlar. En temiz iş, arabayı değiştirmek, olmazsa aparatları sökmek. Hükümet sistemi değişikliği o müdahale aparatlarını sökmektir. Sistem normalleşti. Geri döndürelim demek, suyu tersine akıtmak gibi bir şeydir” diye konuştu.

“Düzenlenmesi gereken bir alan”

Şentop, sosyal medya ile ilgili tartışmalar konusunda da, “Bir yaşadığımız sanal alem var, bir de yaşadığımız gerçek alem var. Gerçek alem ile sanal alem arasında yapılan işlerin hukuki durumu bakımından bir fark olmaması lazım. Sanal alemde yapılan yanlışlar, hakaretler için de gerçek hayatta olduğu gibi müeyyideler uygulanmalı. Hukuki düzenlemelerde genel olarak bazı eksikler var, bütün dünyada var. Hukuk daha çok tanımlar üzerinden hareket ediyor. Tanıma dahil olanları içine alan kurallar getiriyor, dışında kalanları ilgilendirmiyor. Bir gazetede tekzip yazısı yapabiliyoruz, ama internetten yayın yapan medya kuruluşuna bunu yaptıramıyoruz çünkü onunla ilgili özel hüküm yok. Düzenlenmesi gereken bir alan. Bu sadece bizim sorunumuz mu, değil. Bir çok uluslar arası toplantıya katıldık. Bir çok meclis başkanı da bizimle aynı şeylerden şikayetçi oldu. Afrika’dan, Amerika kıtasından gelen arkadaşlar da aynı şeylerden şikayetçi oldu. Yeni gelişen alanlar olduğu için hukuk sistemi bu konuyu arkadan takip ediyor. Bu alanlarda faaliyet gösteren çok uluslu şirketler, birçok ülkenin ulusal mevzuatını da tanımıyor bazen. Hem ulusal mevzuat, hem uluslararası sözleşmelerle bir hukuk düzeni oluşturmak lazım” şeklinde konuştu.

“Meclis Başkanı’na mehteranlı karşılama”

Üniversiteli öğrencilerle bir araya gelen TBMM Başkanı Şentop, daha sonrasında Sakarya Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret etti. Mehteran takımıyla karşılanan Şentop, başkanlık makamında ağırlandı. Gerçekleşen ziyaret sırasında AK Parti Milletvekilleri Çiğdem Erdoğan Atabek, Recep Uncuoğlu, Vali Çetin Oktay Kaldırım, SASKİ Genel Müdürü Yiğit Turan, Sakarya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcıları Ali Oktar, Bedrullah Erçin, Doç. Dr. Furkan Beşel ve Ziya Cevherli eşlik etti. Ziyarette Sakarya’da son 3 yılda 3 milyar TL yatırımla yapılan 143 farklı proje anlatılırken, kentin potansiyeli ve özellikle son dönemde Sakarya’nın ismini ön plana çıkaran tarım hamleleri konuşuldu. Buradaki bilgi alış verişi sonrasında Şentop, Sakarya Valiliği’ni ziyaret etti. Şeref Defteri’ni imzalayan Şentop, Vali Çetin Oktay Kaldırım ve protokolle gerçekleştirdiği sohbet sonrasında Sakarya’dan ayrıldı.

Burak Can Tokyürek - Orkun Kaya

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır 77 kişinin hayatını kaybettiği Serin-2 Apartmanı’nın sanıkları hakim karşısına çıktı Diyarbakır’da geçen yıl 6 Şubat’taki Kahramanmaraş merkezli depremlerde yıkılan Serin-2 Apartmanı’nda 77 kişinin hayatını kaybetmesi, 29 kişinin de yaralanmasına ilişkin biri müteahhit 4 tutuksuz sanığın yargılanmasına başlandı. İddianamede, sanıklar hakkında 22 yıl 6’şar aya kadar hapis isteniyor. Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada, tutuksuz yargılanan binanın müteahhidi Hüseyin B, statik betonarme projeye onay veren Nasir Ç. hazır bulundu, binanın statik proje müellifi Cihan U. da bulunduğu ilden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) duruşmaya katıldı. Diğer tutuksuz sanık olan bina fenni mesulü Ekrem B. ise duruşmaya katılmadı. Duruşma salonunda bazı mağdurlar ve avukatları da hazır bulundu. Kimlik tespitinin ardından savunma yapan sanık Hüseyin B, binanın müteahhitti olmadığını ve söz konusu proje hakkında bilgisinin bulunmadığını ileri sürdü. Mağdur olduğunu savunan Hüseyin B, "Söz konusu apartmanda herhangi bir mülküm yoktur. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum" ifadelerini kullandı. Sanık Nasır Ç. ise, dava konusu binanın proje tarihinde İnşaat Odası Diyarbakır Şubesi’nde yönetim kurulu üyesi olduğunu bildirdi. Üyeleri tarafında uygulanmak üzere hazırlanan projelerin vize işlemleri ile yükümlü olduklarını öne süren Nasır Ç, şöyle devam etti: "Burada projeyi inceleme, onaylama, uygulamaya sevk etmek gibi bir görev ve sorumluluğum yoktur. Projeyi değerlendirmem söz konusu değildir. Tek yaptığımız işlem projeyi hazırlayan kişinin projeyi hazırlamaya ehliyeti olup olmadığına yöneliktir. Projenin kapağına imza atıyoruz. Ancak inceleme yetkimiz ve görevimiz bulunmamaktadır. Bu inşaatın yapımındaki eksiklikler ve deprem nedeniyle yıkılmasında kusurum bulunmamaktadır. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum." Sanık Cihan U. da, binanın sadece statik projesini hazırladığını ve inşaatın statik projesine uygun imal edilip edilmediğini denetleme görevinin belediyeye ait olduğunu savundu. İnşaat yapım aşamasında yıkılan binaya hiç gitmediğini ileri süren Cihan U, şunları kaydetti: "1999 yılında İzmir’e taşındım ve o zamandan beridir proje hakkında bilgim yoktur. Projemizin 1975 yönetmeliğine göre denetlenmesi gerekmektedir. Ancak biz kendimizi sağlama almak adına değerleri hep yüksek girerdik. Bu nedenle üzerime isnat edilen suçlamaları kabul etmiyorum." Mağdur olan müştekiler ise depremde binanın enkazında yakınlarını kaybettiklerini, binanın yakınında köprülü kavşak yapılmasının sarsıntıya sebep olduğunu savundu. Binanın altında bulunan bankada ise kolon kesme iddialarının bulunduğunu aktaran müştekiler, bu konuların araştırılarak, kusuru bulunanların cezalandırılmalarını istedi. Cumhuriyet savcısı, mütalaasında dosyadaki eksikliklerin giderilmesi yönünde görüş bildirdi. Mahkeme heyeti de savunmaların alınmasının ardından ilgili kuruma köprülü kavşak inşaatının bölgedeki yapılara zarar verip vermediğine yönelik araştırma yapılıp yapılmadığının sorulması, Bağlar Belediyesine bölgedeki zeminin bataklık olup olmadığının tespiti ve binanın altında bulunan bankanın da tüm tadilat projeleri hakkında bilgi verilmesi için müzekkere yazılmasını kararlaştırarak, duruşmayı 14 Ekim’e erteledi. Davanın iddianamesinde, tutuksuz sanıklardan binanın müteahhidi Hüseyin B, binanın statik proje müellifi Cihan U, statik betonarme projeye onay veren Nasir Ç. ve bina fenni mesulü Ekrem B. hakkında, "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olma" suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis isteniyor.
Ankara 12 yaşındaki ressamdan şehit babası anısına resim sergisi 2012’de Muş’ta görevi başındayken geçirdiği trafik kazasında şehit olan polis memuru Hüseyin Gül’ün 12 yaşındaki oğlu Talha Gül, çizdiği yağlı boya resimlerini babası anısına düzenlediği sergide sanatseverlerle buluşurdu. Muş’ta 2012 yılında görev sırasında geçirdiği trafik kazası sonucu şehit olan polis Hüseyin Gül’ün oğlu Talha Gül, 50 tane yağlı boya resminin yer aldığı sergisinin açılışını, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) Ada Ankara Fuaye alanında gerçekleştirdi. Babası ve tüm polislerin anısına düzenlediği sergisinde doğa ve manzara temalı resimlerine yer veren Gül’ün eserleri yoğun ilgi gördü. Bir buçuk senede çizdiği resimlerini sanatseverlerin beğenisine sunan Gül’ün sergisinde ailesi, yakınları, emniyet personelleri ve çok sayıda vatandaş yer aldı. 12 yaşında ilk sergi tecrübesini yaşayan Gül’ün eserleri bir hafta boyunca ziyaret edilebilecek. “Resimlerimi babam için çizdim” Mutlu ve heyecanlı olduğunu dile getiren Talha Gül, “Resimleri bir buçuk sene içerisinde çizdim. Genellikle doğa resimleri yapıyorum. En sevdiğim resimler çiçek resimleri oluyor. Şu ana kadar 50 tane resim çizdim. Babamın ve bütün polisler adına sergi açmak istemiştim. Bu sergiyi de onlar için açtım. Fikrimi ilk annemle paylaştım. Sonra da sergimizi açtık. Bu benim ilk sergim. Heyecanlıyım, çok mutluyum. İnşallah güzel geçecek. Sergimde doğa ve çiçek resimleri var. Bir resmi ortalama 4 saatte çiziyorum ama bazen süre uzayabiliyor. Daha küçük yaşlardayken de resim çizerdim, ardından da daha çok çizmeye heves ettim. Çok eğlenceli ve güzel gelmeye başlamıştı. Sonra da çizmeye devam ettim. Yeni sergiler açmayı da düşünüyorum” dedi. Resimlerini şehit babasına armağan ettiğini söyleyen Gül, “Babam çok iyi birisiymiş. Dinine bağlıymış. O da resim çiziyormuş. Bu resimlerin hepsini onun için çizdim” ifadelerini kullandı.
Balıkesir Başkan Hakan Şehirli’nin misafirleri Erasmus öğrencileri oldu Polonya, Portekiz ve Danimarka’dan gelen 18 yabancı öğrenci, Zağnos Paşa Ortaokulu’ndan 13 öğrenci, 17 yerli ve yabancı eğitmen Altıeylül Belediye Başkanı Hakan Şehirli’ye ziyarette bulundu. Başkan Şehirli; Polonya-Danimarka ve Portekiz’den gelen öğrenciler ile bir araya geldi. Sultan Abdülhamid Han Gelişim Merkezi Salonu’nda gerçekleştirilen etkinlikte konuşan Başkan Şehirli, “Öncelikle Altıeylül’ümüze, Balıkesir’imize hoş geldiniz. Sizleri ilçemizde ağırlamaktan büyük mutluluk duyduk” dedi. Başkan Şehirli: “Sizleri ilçemizde ağırlamaktan büyük mutluluk duyduk” Polonya-Portekiz ve Danimarka’dan gelen öğrencilerle bir araya gelen Altıeylül Belediye Başkanı Hakan Şehirli, “Hepinize öncelikli ülkemize, şehrimize ve ilçemize geldiğiniz için teşekkür ediyorum. Sizleri belediyemizde ağırlamaktan büyük mutluluk duyduk. Polonya’dan, Portekiz’den ve Danimarka’dan gelen öğrencilerimize şunu söylemek istiyorum. Şehrimizi, Altıeylül ilçemizi ülkelerinde, ailelerine bizleri, ilçemizi ve Balıkesirimizi anlatın. Gördüklerinizi, gözlemlediklerinizi yaşamış olduğunuz güzellikleri paylaşırsanız hem bizi tanıtmış olursunuz hem de bizleri mutlu etmiş olursunuz” dedi. Başkan Şehirli, “Çocuklarımızın bayramınızı kutlarım” Başkan Şehirli; “Polonya’dan, Portekiz’den ve Danimarka’dan gelen öğrencilerimizin ve tüm çocuklarımızın Ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dünya çocuklarına armağan ettiği önümüzdeki hafta 104. yıl dönümünü kutlayacağımız 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramlarını tebrik ediyorum. Ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk bu önemli günü çocuklara armağan ederek, dünyada ki ilk çocuk bayramını ilan etmiş, toplumun geleceğinin çocuklarda olduğunu vurgulayarak onlara ne kadar güvendiğini ortaya koymuştur” diye konuştu. Bu zamana kadar COMENİUS ve ERASMUS projeleri konusunda düzenlemiş olduğu projelerle adından bahsettiren Zağnos Paşa Ortaokulu İngilizce Öğretmeni Huriye Gündüz, “Öncelikle bizleri Altıeylül Belediyesi’nde ağırlayan ve destek olan Sayın Başkanımız Hakan Şehirli’ye teşekkür ederiz. Zağnos Paşa Ortaokulu olarak 2013 yılından buyana COMENİUS ve ERASMUS projeleri yapıyoruz. Misafirlerimiz Polonya, Danimarka ve Portekiz’den öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz geldiler. Projemiz kapsamında kültürel farkındalık amacımız. 17 adet Birleşmiş Milletlerinin hedeflerine yönelik aktivitelerde bulunuyoruz. Aradaki bağları güçlendirmek için bizim geleneklerimizde bulunan ’Nazar Boncuğu’ etkinliği yaptık. Daha önceki etkinliklerimizde de ‘Yoksulluğu Nasıl Engelleyebiliriz’, ‘Organik Tarım’ gibi etkinlikler ve projeler gerçekleştirdik” dedi.