EKONOMİ - 27 Şubat 2020 Perşembe 16:18

Tıbbi maskede fiyat patlaması

A
A
A
Tıbbi maskede fiyat patlaması

Koronavirüs nedeniyle maske gibi tedbir amaçlı kullanılan ürünler karaborsaya düştü. Satıcılar ürün temininde sıkıntılar yaşadıklarını belirterek 5 liraya aldıkları maskeleri 70-80 liraya alabildiklerini söylediler.

İlk olarak Çin’de görülen ve birçok ülkeye hızla yayılan Koronavirüs tehlikesi maske gibi koruyucu ürünlerin de karaborsaya düşmesine neden oldu. İstanbul’da eczacılar ve medikaller maskelerin temin edilmesi konusunda sıkıntı yaşadıkları gözlendi. Vatandaşlar maske bulmakta zorlanırken, medikal ve eczaneciler fahiş fiyatlardan dolayı satmakta zorlanıyorlar.

Maskelerin çok yüksek fiyatlara satıldığını ifade eden medikal ürün satıcısı Ramazan Budak, "Koronovirüs'ün birçok ülkeye yayılmasıyla maske karaborsaya düştü. Piyasayla alakası olmayan kişiler dahi maske işine girdi. 5 liraya aldığımız 1 kutu maskeyi şuan 150 liraya alabiliyoruz. Maske eskiden medikal sektörünün sattığı üründü, şimdi ise ürünün kimin elinde olduğunu dahi bilemiyoruz." dedi.

"Maske satışlarını ranta çevirmek isteyenler var"

Maske satışlarını karaborsada ranta çevirmek isteyenler olduğunu belirten Eczacı Şafak Çoban ise "50’li pakette 2 katlı maskeyi 8 liraya alıyorduk, şuan güncel fiyatı 80 lira oldu, bu sebeple almamaya karar verdik. Maske teminatında ve fiyatında sıkıntılar yaşıyoruz. Hastalar dışında bize farklı sektördeki insanlar geliyor, maske almak istiyorlar. Çok miktarda maskeyi satın alıp karaborsa satış yapmak istiyorlar. Maske satışlarını ranta çevirmek isteyenler var." ifadelerini kullandı.

"Ortaya çıkan durum hem vatandaşı hem eczacıları mağdur etti"

Türk Eczacıları Birliği Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, halkın endişesini, ranta ve fırsatçılığa dönüştürenlere yönelik mücadele verilmesi ve cezai yaptırımlar uygulanması gerektiğini söyledi.
Çolak, "Henüz ülkemizde virüse rastlanmadığını ve bunun yanı sıra olası durumlara karşı gerekli önlemlerin alındığı yetkililer tarafından belirtiliyor. Tüm dünyayı saran endişe, vatandaşlarımıza da yansımış durumda. Ancak vatandaşımız maske ve çeşitli dezenfektanlar gibi tedbirlere ulaşmakta sıkıntı çekiyor. Aynı şekilde eczacılarımız da bu ürünleri temin etme noktasında güçlük yaşıyor. Ortaya çıkan durum hem vatandaşı hem eczacıları mağdur etti. Bu noktada hazırlıksız yakalandığımızı söyleyebilirim. Bu tarz risklerin her zaman yaşanabileceği gerçeğinden hareket etmeli ve geleceğe yönelik güçlü önlemler almalıyız. Öte yandan, internette Koronavirüs'ten koruduğu iddia edilen pek çok maskenin fiyatlarında fahiş fiyat artışları söz konusu. Halkın endişesini, ranta ve fırsatçılığa dönüştürenlere yönelik mücadele verilmesi ve cezai yaptırımlar uygulanması gerektiğine inanıyoruz." şeklinde konuştu.

Murat Ergin - Uğur Çetin
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Turizmde Sivas hızına hız katacak Sivas Ticaret ve Sanayi Odası öncülüğünde hazırlanan ‘Turizmde Sivas’ın Hızına Yetiş Projesi’ açılış toplantısı, STSO Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Özdemir Başkanlığında gerçekleştirildi. Sivas Ticaret ve Sanayi Odası (STSO) öncülüğünde hazırlanan ve kentin turizm rakamlarını artıracağı düşünülen Turizmde Sivas’ın Hızına Yetiş Projesi’nin açılışı yapıldı. STSO’da gerçekleştirilen açılış toplantısına; Sivas Kültür ve Turizm Müdürü Aziz Erdoğan, Oran Kalkınma Ajansı Sivas İl Koordinatörü Yunus Emre Şeker, Buruciye AŞ Genel Müdürü Mustafa Altun ve Turizm tesislerinin personel ve yöneticileri katıldı. Projeyi Oran Kalkınma Ajansı ile birlikte yürüttüklerini belirten Başkan Özdemir, “Sivas’ın Hızına Yetişin” projemizin başlığında yer alan hız kavramı, Yüksek Hızlı Trenin ilimize gelmesiyle oluştu. Yüksek Hızlı Trenimizin Sivas’a getirdiği en önemli katkı, turizm sektörüne yapacağı katkıdır. Sivas’a daha çok turist getirmek adına turizm sektörüne eğitim anlamında faydalı olmak istedik. Hocalarımızın bilgilerini sektör yöneticilerine ve çalışanlarına aktarmak adına bu projeyi yaptık” ifadelerini kullandı. Programda konuşan Oran Kalkınma Ajansı Sivas İl Koordinatörü Yunus Emre Şeker, Sivas TSO’nun şehrin önemli meselesine dayanan bir proje hazırlayarak destek almaya hak kazandığını ifade etti. Programların projeler geldikçe var olduğunu belirten Şeker, projelerdeki üst amacın Hızlı Tren odağında Sivas’ın turizm hamlesine katkı sunmak dedi. Sivas İl Kültür ve Turizm Müdürü Aziz Erdoğan ise, Turizm sektörünün gelişmesinde Sivas TSO’na teşekkür ederek, projenin sonucunda güzel bir çıktı elde edileceğine inanıyorum dedi. Sivas’ta bulunmaktan ve böyle bir proje yer almaktan memnuniyet duyduğu ifade eden Eğitmen Doç. Dr. İrfan Mısırlı, verilecek olan eğitimler hakkında bilgiler verdi. Sekiz gün sürecek olan eğitimlerde; Konukla İletişim, Müşteri Memnuniyeti, Sosyal Davranış Kuralları ve özellikle Misafir ve İnsan İlişkileri konuları üzerine eğitimler verilecek. Eğitim programını tamamlayan katılımcılara sertifika verilecek.
Ankara YÖK Başkanı Özvar: "2027 yılına kadar üniversitelerimizin tamamına yakınının akreditasyon süreçlerini tamamlamasını bekliyoruz" Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, "2027 yılına kadar üniversitelerimizin tamamına yakınının akreditasyon süreçlerini tamamlamasını bekliyoruz" dedi. Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İletişim Fakültesi Itri Konferans Salonu’nda Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Uluslararası Kalite Güvencesi ve Akreditasyon Konferansı gerçekleştirildi. Konferansta konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, yükseköğretime kayıtlı örgün ve açık öğretime devam eden yaklaşık 7 milyon öğrenci ve 185 bine yakın akademik personel olduğunu belirterek, "Sahip olduğumuz bu kapasiteyle Avrupa Yükseköğrenim Alanı içinde önde gelen ülkelerden biri konumundayız. Ancak bizler ulaştığımız noktayı yeterli görerek yavaşlayacak bir anlayışta olamayız. Yükseköğretim Kurulu olarak bir yandan kapasitemizi iş dünyası ile öğrencilerin eğilim ve beklentileri doğrultusunda düzenlerken, diğer yandan üzerinde hassasiyetle durduğumuz kalite güvencesi standartlarımızı yükseköğretim sistemimizin bütün alanlarına yaygınlaştırmaya çalışıyoruz" dedi. "350 bine yaklaşan uluslararası öğrenci sayımız var" Uluslararasılaşma ve kalite bağlamında üniversitelerin uluslararası görünürlüklerini artırmayı hedeflediklerini aktaran Özvar, şunları kaydetti: "Uluslararası sıralamalardaki üniversite sayımızı yükseltmek, akademisyenlerimizin yer aldığı uluslararası projeler ile nitelikli ve etki değeri yüksek yayınların sayısını çoğaltmak; akademisyenlerimizin ve öğrencilerimizin uluslararası hareketliliğini artırmak öncelikli hedeflerimiz arasındadır. Bu alanlarda sağlayacağımız başarı, bir taraftan yükseköğretimimizin kalitesini artıracak, diğer taraftan çok daha fazla sayıda nitelikli uluslararası öğrencinin üniversitelerimize ilgi göstermesini sağlayacaktır. Böylece 350 bine yaklaşan uluslararası öğrenci sayısıyla dünyada ilk 10 içinde yer alan ülkemiz, ilk 5 ülkeden biri olma hedefine bir adım daha yaklaşmış olacaktır." "İyi bir seviyeye ulaşmış olsak da daha atmamız gereken adımlar var" Üniversitelerin yüzde 35’inde kurumsal akreditasyon olduğunu hatırlatan YÖK Başkanı Özvar, "Bu anlamda iyi bir seviyeye ulaşmış olsak da daha atmamız gereken adımların var olduğu anlaşılmaktadır. 2027 yılına kadar üniversitelerimizin tamamına yakınının akreditasyon süreçlerini tamamlamasını bekliyoruz. Hiç şüphe yok ki kalite süreçleri sonu olmayan ve sürekli iyileşmeyi ilzam eden bir uğraşı alanıdır. Program bazındaki akreditasyonlar ise YÖKAK tarafından yetkilendirilen 24 ulusal ve 13 uluslararası akreditasyon kuruluşu tarafından yürütülmektedir. Mevcut durumda yükseköğretim sistemimizde akreditasyondan geçen programların sayılarının artmasını beklediğimizi ifade etmek isterim" dedi. Konuşmaların ardından YÖK Başkanı Erol Özvar, üniversite rektörleriyle hatıra fotoğrafı çektirdi.