GÜNDEM - 16 Ağustos 2022 Salı 08:16

Ticaret Bakanlığından İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Yönetmelikte değişikliği hakkında açıklama

A
A
A
Ticaret Bakanlığından İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Yönetmelikte değişikliği hakkında açıklama

Ticaret Bakanlığı, Resmi Gazete’de yayımlanan ve yürürlüğe giren İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Yönetmelikte değişikliği hakkında "İlk tescil tarihinden itibaren altı ay ve altı bin kilometreyi geçmeyen otomobil ve arazi taşıtlarının ticari faaliyet kapsamında satışı önlenmektedir” açıklamasında bulundu.

Ticaret Bakanlığı, dün gece Resmi Gazete’de yayımlanan ve yürürlüğe giren İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Yönetmelikte değişiklik yapılmasına dair yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, motorlu kara taşıtları piyasasında yaşanan arz ve talep dengesizlikleri aşırı ve adil olmayan fiyat artışlarına ve stokçuluk faaliyetlerine neden olabildiği belirtildi. Faaliyetlerin engellenmesine yönelik Bakanlığa ulaşan talepler ile konuya ilişkin kamuoyu beklentilerinin karşılanmasını teminen İkinci El Motorlu Kara Taşıtlarının Ticareti Hakkında Yönetmelikte değişiklik yapıldığı aktarıldı.

Bakanlıktan yapılan açıklamada, ikinci el motorlu kara taşıtı ticareti ile ilgili sektör paydaşlarının görüş ve katkılarıyla hazırlanan Yönetmelik değişikliğinde öne çıkan hususlar şu şekilde sıralandı:

“İlk tescil tarihinden itibaren altı ay ve altı bin kilometreyi geçmeyen otomobil ve arazi taşıtlarının ticari faaliyet kapsamında satışı önlenmektedir. Oto galeriler, yetkili bayiler ve araç kiralama firmaları ile ticari faaliyet kapsamında ikinci el otomobil ve arazi taşıtı satışı yapan kişiler tarafından 1 Temmuz 2023 tarihine kadar ilk tescili yapılan otomobil ve arazi taşıtlarının pazarlaması veya satışı, ilk tescil tarihinden itibaren altı ay ve altı bin kilometre geçmedikçe yapılamayacaktır. Getirilen pazarlama ve satış kısıtlaması 1 Temmuz 2023 tarihinde sona erecektir. Düzenlemenin yürürlük tarihinden önce ikinci el motorlu kara taşıtı ticareti ile iştigal edenler adına tescil edilen otomobil ve arazi taşıtları 15 Eylül 2022 tarihine kadar herhangi bir kısıtlama olmaksızın pazarlanabilecek ve satılabilecektir.

İkinci el motorlu kara taşıtı ticareti ile iştigal edenlerin hâlihazırda kendi adlarına tescilli taşıtların 15 Eylül 2022 tarihine kadar satılabilmesine imkân sağlanmıştır. Söz konusu taşıtların satışının 15 Eylül 2022 tarihine kadar gerçekleşmemesi halinde, bu taşıtların pazarlaması ve satışı da ilk tescil tarihinden itibaren altı ay ve altı bin kilometre geçmediği sürece yapılamayacaktır.”

Bireysel satışlara kısıtlama getirilmemiştir.

Açıklamada, “Nihai tüketiciler tarafından yapılan ikinci el motorlu kara taşıtı satışları bu düzenlemenin dışında olacaktır. Ancak, nihai tüketiciler tarafından bir takvim yılı içinde yapılan üçten fazla otomobil ve arazi taşıtı satışları da ticari faaliyet kapsamında değerlendirilebileceğinden, bu taşıtların satışı ilk tescil tarihinden itibaren altı ay ve altı bin kilometre kısıtlaması kapsamında yer alabilecektir. Yapılan düzenleme ile yalnızca otomobil ve arazi taşıtlarının pazarlanması ve satışı kısıtlanacaktır. Kamyon, otobüs, kamyonet vb. taşıt türleri bu kısıtlama kapsamında yer almamaktadır. İkinci el motorlu kara taşıtı ticaretiyle iştigal edenler tarafından kendileri üzerine alınan taşıtların yanı sıra, herhangi bir üçüncü kişi üzerine tescil ettirilen taşıtların ikinci el motorlu kara taşıtı ticaretiyle iştigal edenler aracılığıyla pazarlanması veya satışı da bu kısıtlama kapsamında değerlendirilecektir. Örneğin, ikinci el motorlu kara taşıtı ticareti ile iştigal edenler tarafından verilen ilanlar da pazarlama faaliyeti kapsamında değerlendirileceğinden denetime tabi olacaktır” ifadelerine yer verildi.

Denetimler sıklaştırılacaktır

Denetimlerin sıkılaşacağını vurgulan Bakanlık, “Pazarlama ve satış kısıtlamasına aykırı faaliyetlerin tespitine yönelik Bakanlığımızca satış kayıtları üzerinden yapılan denetimler ile saha denetimleri artırılacaktır. Ayrıca vatandaşlarımızdan gelen şikayetler derhal işleme alınacaktır. Düzenleme ile hâlihazırda sektörde yaşanan aşırı ve adil olmayan fiyat artışlarının önüne geçilmesi hedeflendiğinden, bu yönetmelik hükmü 1 Temmuz 2023 tarihine kadar geçici bir süre yürürlükte kalacaktır. Bakanlığımızca, piyasa koşulları ve kamuoyu beklentileri dikkate alınarak bu düzenlemenin uygulaması altı aya kadar uzatılabilecektir” açıklamasında bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Çayırova’da Sıfır Atık Yaşam Sokağı kuruldu Çayırova’da Sıfır Atık Yaşam Sokağı kuruldu. Boyanan ve süslenen sokakta lastik, sürahi, bot, palet, küvet kabini, klozet gibi ürünler, mahalle sakinlerince saksı olarak kullanıldı. Çayırova Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü ekipleri, pilot bir uygulamayı devreye aldı. Özgürlük Mahallesindeki 243/3 Sokak’ta yapılan pilot uygulama sonrasında alan "Sıfır Atık Yaşam Sokağı" olarak belirlendi. Sokak sakinleri ve Çayırova Belediyesinin iş birliğiyle oluşturulan Sıfır Atık Yaşam Sokağında atıklardan oluşturulan saksılar ve ağaç süsleri renkli görüntüler oluşturdu. Çayırova Belediyesi ekiplerince boyanan ve süslenen sokakta lastik, sürahi, bot, palet, küvet kabini, klozet vb. ürünler, mahalle sakinlerince saksı olarak kullanıldı. Ayrıca sokakta yer alan ağaçlar da süslenerek çok güzel bir görüntü elde edildi. Oluşturulan Sıfır Atık Yaşam Sokağını inceleyen Çayırova Belediye Başkanı Bünyamin Çiftçi, çalışmalarından ve çevreye karşı duyarlı davranışlarından dolayı mahalle sakinlerine teşekkür ederek, bu çalışmanın yaygınlaşması adına gayret göstereceklerini belirtti. Bünyamin Çiftçi, "Gelecek nesillere bırakacağımız en büyük miras, temiz bir çevredir. Çevreye duyarlı ve bilinçli nesillerin yetişmesi amacıyla komşularımızla birlikte Özgürlük Mahallemizde pilot uygulama olarak kurduğumuz Sıfır Atık Yaşam Sokağı ilçemize hayırlı olsun" dedi.
Erzurum Bir babanın çocuğuna yaptığı akıl almaz görüntüler Erzurum’da bir babanın çocuğunu halı sahada feci şekilde darp etmesi saniye saniye kameralara yansıdı. Yakutiye Hilalkent semtinde meydana gelen olayda, bir şahsın küçük yaşlardaki çocuğu feci şekilde dövmesi vatandaşlardan tarafından cep telefonu ile kaydedildi. Halı sahada gerçekleşen olayda; bir adamın çocuğu tekme tokat darp ettiği görülüyor. Alınan bilgilere göre; olayın ortaya çıkmasından sonra H.K’nın darp ettiği talihsiz çocuğun oğlu H.İ.K. (9) olduğu belirlendi. Çocuğunu tekmeleyerek yere düşüren baba, oğlunun boğazına sıktıktan sonra yeniden yere fırlattı ve sonrasında tekrar sırtına tekme attığı görüldü. H.İ.K.’nin halı saha içerisinde ilerleyerek top oynamaya devam ettiği anlarda ise hıncını alamayan baba H.K.’ye yeniden saldırdı. Çocuğuna bu sefer de kafa atan baba, ardından yeniden tokat atıp tekmelemeye devam etti. Bu anları kameraya alan vatandaşın tepki dolu sözleri de gözlerden kaçmadı. Erzurum İl Emniyet Müdürlüğüne bağlı Çocuk Şube Müdürlüğü ekipler ihbar üzerine harekete geçti ve yapılan çalışma sonucu babanın kimliğini belirlendi. Polis, baba hakkında ‘kasten yaralama’ suçundan işlem yaptı. Baba H.K., verdiği ilk ifadesinde oğlu H.İ.K.’nın küçük kardeşine küfür ettiği için darp ettiğini söyledi. Savcılığa sevk edilen baba hakkında soruşturma devam ediyor.
Zonguldak Polisliği bırakıp dünya turuna çıktı, Malezya’da kaçırıldı 13 saat dehşeti yaşadı Zonguldak’ta yaşayan Melih Bektaş, 5 ay önce polislik mesleğini bırakarak dünya turuna çıktı. 12 ülke gezen Bektaş, Malezya’da bıçaklı gaspa uğradı. Tapınakta 13 saat rehin tutulan gencin, kamera, dron, ehliyet ve pasaportunu çalan zanlılar, bankadan da 62 bin lirasını aldı. Malezya Polisi ile zanlılardan 2’sini yakalatan Bektaş, başlattığı hukuk mücadelesini sürdürüyor. 31 yaşındaki Melih Bektaş, dünyayı gezmek için 10 yıl boyunca görev yaptığı polislik mesleğinden 5 ay önce istifa etti. Dünya turuna çıkan Bektaş, bir taraftan da sosyal medyada içerik üretmeye başladı. Türkiye’de bulunduğu zamanda birçok gezgini evinde ağırlayan Bektaş, Güney Amerika ziyaretinin ardından Asya kıtasına ziyaretler gerçekleştirdi. Hindistan, Sri Lanka ülkelerinin ardından Malezya’ya geçen Bektaş, burada otostop çekerek yoluna devam etmek istedi. Kendisini görünce duran bir kişinin “Gideceğin yere kadar bırakırım” demesiyle aracına binen Bektaş, “On dakika arkadaşıma uğrayıp para alacağım” diyerek gittikleri yerde çetenin bulunduğu bölgeye geldiklerini fark ettiğini anlattı. Polislik mesleğinin tecrübesiyle arkadaşına konum attı Etrafını saran kişilerin “Kaçma; seni öldürürüz” diye tehditlerde bulunduğunu anlatan Melih Bektaş; “Beş ay önce istifa ettim. Asya’yı gezmeye başladım ve Asya kıtasındaki ülkeleri gezmek için yola çıktım. İlk durağım Hindistan’dı, Hindistan’dan sonra, Sri Lanka’dan Malezya’ya geçtim. Malezya’da da üçüncü günümde başıma böyle bir olay geldi. Orada kaçırıldım, gasp edildim. Ben uzun süredir gittiğim ülkelerde de otostopla seyahat ediyorum. Yine çok merkezi bir yerde bu hızlı geçiş işlemlerin altında kameraların olduğu bir yerde bir otostop çektim. Bir şahıs durdu. Arabanın içerisinde bir şahıs vardı. Ve şahıs beni gideceğim yere kadar bırakacağını söyledi. Çok otostop çektiğim için herhangi bir şüphe görmedim durumda. Sonra sadece yolda giderken on dakika arkadaşına uğramak istediğini, ondan para alacağını söyledi. Oraya gittiğimizde de artık zaten örgüt içerisindeydim. Beni gasp eden bir tane uyuşturucu karteli ve yanında bulunan beş kişi vardı. Bunlar beş kişiydi. Etrafımda, başımda bekleyenler vardı. ‘Kaçma. Bak seni öldürürüz’ diyen bazı insanlar vardı. Orada beni gasp ettiler, bıçakla gasp ettiler bu arada. Elimdeki bütün malzemeleri zorla aldılar. Olayı anladığım esnada artık tamam. Melih yani on yıllık mesleğin verdiği tecrübeyle de. Arkadaşıma konum atmıştım. Zaten o da son konum oldu” dedi. Malezya’da polislik yapıp zanlılardan ikisini yakalattı Önce bir süre Hindu tapınağında tutulduğunu, burada ensesinden bıçaklandığını, başında bıçak bilendiğini anlatan Bektaş, çetenin elinden kurtulduktan sonra Malezya Polisi ile birlikte polislik yapıp zanlılardan ikisini yakalattığını anlattı. Havanın aydınlanmasının ardından gözleri ve elleri bağlı şekilde ıssız bir yere bırakıldığını, ellerini çözdükten sonra çantasına baktığında kamera, dron, ehliyet ve pasaportunun olmadığını gören Melih Bektaş, yoldan geçen araçları durdurmaya çalıştığını anlattı. Kendisini görünce yavaşlayan bir motosiklet sürücüsünün telefonuyla Türkiye Büyükelçiliğini aradığını söyleyen Bektaş şöyle devam etti: “Havanın aydınlanmasını beklediler. Yani on üç saat. Neden on üç saat derseniz eğer, artık beni bıraktıkları zaman artık yavaş yavaş hava aydınlanma aşamasına gelmişti. Issız bir yerde bıraktılar beni. Ve ellerim, gözlerim bağlı bir şekildeydi. Ben zaten indikten sonra direkt gözümü açtım. Zaten telefon kablosuyla bağladılar bu arada elimi. Biraz boşluk bırakmıştım. Ondan rahat bir şekilde kurtulup çantamı kontrol ettim. Baktım çantada zaten pasaport falan hiçbir şey yok. Ondan sonra araç durdurmaya çalıştım. Bulunduğum yerde tek tük nadir araçlar geçiyor ve araçlar durmuyorlar korktukları için. Orada da en son bir motosiklet yavaşladı. Yavaşladığını gördüm. Üzerine önüne doğru geçip ellerimi açınca artık orada durdu ve dedim ki lütfen polisi ara. Çünkü baldırım kanıyor. Ensemde, boynumda kan lekesi var. Dedim ki soyuldum, gasp edildim, bıçaklandım, polisi ara. Bir yandan da orada çocuğun telefonundan büyükelçiliğin acil numaraları var. O numarayı bulup oradan büyükelçiliğe telefon ettim.” Samuray kılıcı ile başında bekleyen zanlıların, kendisine ait banka kartlarıyla ATM’den para çektiğini de anlatan Bektaş, Malezya Polisi’ne yaptığı ihbar sonrası tapınağın bulunduğu bölgede iki zanlıyı yakalattığını söyledi. İki haftalık soruşturma sürecinden sonra arkadaşlarının yardımıyla uçak bileti alarak Türkiye’ye gelen Bektaş, başlattığı hukuk mücadelesini sürdürüyor. Bektaş, “Polislerle önce konuma gittik. Konumda orada bir tane şahıs. Onu yakaladılar. Tapınakta. Hemen bir şahsı gördük. O şahıs da benim başımda bekleyen dediğim gibi bana saldırmayın. Ama benim başımda nöbet bekleyen, kaçmayın etmeyeyim diye. Bekleyen bir şahıstı. Ben orada olay olduktan sonra beş altı gün boyunca kaldım. Yani uçak biletini arkadaşlarım aldı. O süreyi bekliyordum. Ve buraya geldim. Ben telefonla oradaki polislerin WhatsApp telefon numarasını aldım. Telefonla iletişime geçmeye çalışıyorum. Açmıyorlar. Yoğun olduklarını söylüyorlar. Ve bu arada onlar bana diyorlardı sana ulaşabilir miyiz filan diye. Şu anda ben burada avukat tuttum. Kendi imkanlarımla iletişime geçmeye çalışıyorum. İçerik ürettiğim için enstrümanım, laptop, telefonum, pasaportum, kimlik kartlarım. Sürücü belgemi aldılar. Aslında avukat tutma sebebi de bir devlet bankasındaki hesabımdan 62 bin lira çekildi. Zarara uğradık. İstediğimiz şey tek adaletin tecelli etmesi, kanunun yürümesi. Bunun için de yetkililere sesimizi duyurmaya çalıştık. Hala bu mücadelem devam ediyor. Çünkü hala mağduriyetim devam ediyor. Biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak bir pasaporta sahibiz ve gittiğimiz yerlerde de başımıza böyle bir olay gelebilir. Umarım kimsenin başına gelmez. Umarım kanun işler ve bu şahıslar bulunur. Malzemelerim bulunur” dedi. Dünyayı gezmeyi sevdiğini, tanıştığı insanlarla kültür alışverişi yaptığını söyleyen Bektaş, gezilerine devam edeceğini sözlerine ekledi.