TEKNOLOJİ - 10 Şubat 2020 Pazartesi 14:56

Turkcell’in sürdürülebilirlik ipuçlarını bir haftada 1 milyondan fazla kişi izledi

A
A
A
Turkcell’in sürdürülebilirlik ipuçlarını bir haftada 1 milyondan fazla kişi izledi

Turkcell’in, 3-9 Şubat arasında BiP’teki #senyapdiye kanalı üzerinden yayınladığı sürdürülebilirlik farkındalığını artıracak öğretici videoları 1 milyondan fazla kişi izledi.

Bugüne kadar sunduğu dijital ürün ve servislerle sürdürülebilirlik konusunda yaptığı çalışmalar ile öne çıkan Turkcell, müşterilerini sürdürülebilir bir yaşam tarzına teşvik etmek ve toplumsal farkındalığı artırmak için bir video serisi hazırladı. Turkcell’in ‘Sürdürülebilirlik Haftası’ olarak iletişime taşıdığı 3-9 Şubat’ta BiP’teki #senyapdiye kanalı üzerinden yayınladığı videoları, bir haftada 1 milyondan fazla kişi izledi.

Yayınlanan videolarda kaynakların verimli kullanılması, kağıt ve enerji tasarrufu, geri dönüşüm, sorumlu tüketim gibi konularda ipuçları veriliyor. Bunun yanı sıra Turkcell’in sürdürülebilirlik açısından topluma katkı sağlayan projelerinden bahsedilirken, günlük hayatımızda yapacağımız ufak değişikliklerle dünyamızın geleceği için büyük değişimler oluşturabileceğimiz anlatılıyor.

Yiş: “Daha iyi bir gelecek için sorumluluklarımızın farkındayız”
Turkcell Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ömer Barbaros Yiş hazırladıkları videolarla müşterilerini sürdürülebilir bir geleceğe ortak etmekten büyük mutluluk duyduklarını dile getirdi. Yiş “Turkcell olarak çocuklarımıza ve çevremize iyi bir gelecek bırakabilmek için sürdürülebilirliği her zaman temel iş stratejimizin odağında tutuyoruz. Operasyonel faaliyetlerimizden kaynaklanan olası çevresel etkileri önlemek için girişimlerde bulunuyor, ofis uygulamalarını ve iş süreçlerini sürdürülebilir inovasyon prensiplerine göre geliştiriyoruz. Bu sürece tüm çalışanlarımız ve ailelerini, tedarikçilerimizi, yatırımcılarımızı ve müşterilerimizi de dahil etmeyi işimizin bir parçası olarak görüyoruz. Tüm bunların ötesinde sürdürülebilirlik mesleki sorumluluklarımızın da ötesinde iyi bir anne-baba, iyi bir insan olma ödevimiz. Daha iyi bir gelecek adına sorumluluklarımızın farkındayız ve güçlü kaslarımızı sürdürülebilirliği desteklemek ve toplumsal farkındalığı artırmak için kullanmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

70 bin GB hediye internet
Turkcell’in BiP #senyapdiye kanalı üzerinden yayınladığı, sürdürülebilir yaşam biçimi ipuçlarını izleyen her gün ilk 10 bin kişiye toplam 10 bin GB internet hediye edildi. Hafta boyunca hediye edilen internet paketleri toplamda 70 bin GB’ı buldu.

Sürdürülebilirliği öncelikli iş stratejileri arasında gören Turkcell, BIST Sürdürülebilirlik Endeksi’nin ilk günden bu yana paydaşı ve her yıl karbon ayak izi ölçümlemesi programı CDP’ye raporlama yapıyor. Bunların yanı sıra geliştirdiği teknolojiler ile de sürdürülebilirliği destekleyen Turkcell, Filiz uygulamasıyla çiftçi müşterilerinin verimliliğini artırırken, Kopilot servisiyle araç sahiplerinin yakıt tasarrufu yapmalarına yardımcı oluyor. Turkcell ayrıca, sunduğu dijital ürün ve servislerle müşterilerinin kağıt atık tüketimini azaltmasına önayak oluyor, ‘Gülümse Yeşert’ ve ‘Tekno Atık’ gibi projeleriyle de daha yeşil bir çevreye katkıda bulunuyor.

Zafer Okay

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.