SAĞLIK - 17 Mayıs 2022 Salı 11:39

Türkiye Avrupa'nın en obez ülkesi

A
A
A
Türkiye Avrupa'nın en obez ülkesi

Genel Cerrahi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alihan Gürkan, Türkiye'nin Avrupa'nın en obez ülkesi olarak kabul edildiğinin altını çizerek, "Obezite bir sağlık sorunu, insanların ömrünü kısaltıyor, ani ölümlere neden oluyor, bir hastalık ve bu çözülmelidir. Kesinlikle teşvik edilmeli ve yapılmalı, burada da en etkin çözüm cerrahidir" dedi.

Memorial Antalya Hastanesi Genel Cerrahi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alihan Gürkan, son dönemlerde kamuoyunu sıklıkla meşgul eden ve çağın hastalığı olarak nitelendirilen obezite hakkında açıklamalarda bulundu. Gürkan, obezitenin kilo fazlalığı olduğunu belirterek, bunun birden fazla kategorisi ve alt gruplarının olduğunu söyledi.

Vücut kitle endeksi 35 ve üzerinde olan kişilerin tedavisinde cerrahinin devreye girdiğini dile getiren Gürkan, “Obezite sadece Türkiye’nin değil dünyanın sorunudur. Bizdeki sorun giderek öne çıkmaya başladı. Türkiye artık Avrupa’nın en obez ülkesi kabul ediliyor. Ülkemizin üçte ikisi yüksek kilolu, bunlarında yarısı obez sınırında. Obezite ciddi bir sağlık problemi ve çağın vebası olarak kabul ediliyor. Cerrahinin burada çok iyi kullanılması gerekiyor” diye konuştu.

Cerrahi anlamında Avrupalıların Türkiye’ye ilgi gösterdiğinin altını çizen Gürkan, “Obeziteden kurtulmak isteyen Avrupalıların birçoğu Türkiye’ye geliyor. Çok fazla yabancı hastamız var. Burada önemli olan şu, bir sağlık hizmetini sunarken mutlaka batılı şartlarda ve bunun tıbbi, vicdani, hukuki normlarına sahip olarak bu işi yapmakta fayda var. Vücut kitle endeksi 35’in altında olan insanların bu ameliyatın adayı olmadığını bilmemiz lazım” dedi.

Gürkan, vücut kitle endeksi 35’in altında olan kişilerin, az bir kilolarından kurtulmak için operasyon geçirmek istemeleri ve tıbbi otoritelere baskı kurmalarının yanlış olduğunu dile getirdi.

Türkiye Avrupa'nın en obez ülkesi

"Obezitenin en etkin tedavisi cerrahidir"

Obezitenin sağlık sorunu olduğunu ve estetiği etkilediğine değinen Gürkan, “Ama birinci aşamada bir sağlık sorunudur. Bu kriterler ışığında insanlar ameliyat edilmelidir. O kadar çok başvuru var ki ama kriter bellidir. Bunların dışına çıkılmamalıdır. Bu durum toplumun sağlık yapısıyla ilgili bir durum. Yüzde 60’ı fazla kilolu, bunların da yarısı obez olan ülkede ister istemez, obezitenin cerrahi tedavisine yönelenler var. Obezitenin cerrahi tedavisi tıbbi şartlar içinde yapıldığı sürece gerçekten obezitenin en etkin tedavisidir. Kesinlikle teşvik edilmeli ve yapılmalı. Obezite bir sağlık sorunu, insanların ömrünü kısaltıyor, ani ölümlere neden oluyor, bir hastalık ve bu çözülmelidir. Burada da en etkin çözüm cerrahidir” diye konuştu.

"Beslenmemiz değişti"

Her önüne gelen adayın, şişmanın cerrahi aday olduğunu söylemenin yanlış olduğunun altını çizen Alihan Gürkan, “Bizde obezite hızla yükseliyor. Beslenme çeşitliliğimiz değişti, Akdeniz diyeti ile beslenen kırsal nüfusumuzu kaybediyoruz. Artık şehirli batılı tarzında beslenen, hızlı yiyen, katkı maddeleri ile büyüyen bir neslimiz var. Hiç yerimizden kalkmıyoruz, hareket etmiyoruz, az enerji harcıyoruz ve obezite kaçınılmaz” dedi.

"Obezite de kanserden farksız"

Obezitenin ülkenin ciddi bir sağlık sorunu olduğunun bilincinde olunulması gerektiğine vurgu yapan Gürkan, “Küçük çocukları beslenme aşamasından, büyükleri organize etmeye kadar bir takım öğretiler, hatta yaptırımlar gelmelidir. Tüketilen yiyeceklerin kontrolünden, toplumsal spor aktivitelerine kadar her şeyi yönlendirmek zorundayız. İnsanlar şunu bilmeli, kanser olmakla, şişman yaşamak arasında, ölüm oranı açısından çok da büyük fark yok. İkisi de öldürücü bir hastalık. Çocukların beslenme noktasında eğitilmesi bir kuşağın kazanılması açısından önemlidir” ifadelerine yer verdi.

İsa Akar - Gazi Taş
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Reklam Kurulu, aldatıcı reklamlar ve haksız ticari uygulamalar için 3,5 ayda 94 milyon TL ceza kesti Reklam Kurulu’nun 16 Nisan 2024 tarihinde gerçekleştirilen 344 sayılı toplantısında, tüketicileri aldatan, yanıltan, tecrübe ve bilgi eksikliklerini istismar eden reklamlar ile haksız ticari uygulamalar incelendi. Toplantıda görüşülen 161 adet dosyadan 139’u mevzuata aykırı bulunurken, söz konusu reklam ve ticari uygulamalar hakkında durdurma cezası ile birlikte toplam 28 milyon 884 bin 143 lira idari para cezası uygulanmasına karar verildi. Ticaret Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Reklam Kurulu, yılın ilk 3,5 ayında toplam 639 adet dosya hakkında görüş ve değerlendirmelerde bulundu. Aldatıcı reklam veya haksız ticari uygulama olduğu tespit edilen 554 adet dosya hakkında durdurma cezasının yanı sıra, toplam 94 milyon 139 bin 110 lira idari para cezası uygulanmasına karar verildi. Son toplantının gündem konusunu tüketicileri yanıltan indirimli satış reklamları oluşturdu Açıklamada, çok sayıda üründe çeşitli oranlarda indirimlerin yapılacağının ilan edildiği indirimli satış kampanyalarının, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de çokça tercih edilen bir pazarlama yöntemi olduğuna dikkat çekilerek çeşitli ürünlere uygun şartlarda ulaşabilmeye imkan sağlayan çevrimiçi alışveriş kanallarının yaygınlaşmasıyla birlikte indirim kampanyalarının sıklaştığı ve çeşitlendiği, bununla beraber çeşitli tüketici mağduriyetlerinin de arttığı gözlemlendiği vurgulanarak, "Bu çerçevede, yakından takip edilen tüketicileri aldatan, yanıltan, gerçekte olduğundan daha fazla indirim yapılıyormuş algısı oluşturulan indirimli satış reklamları ve uygulamaları hakkında incelemelere devam edildi. Nisan ayı kurul gündeminde görüşülerek karara bağlanan dosyalarla birlikte yılın ilk dört ayında Reklam Kurulu tarafından 51 adet indirimli satış dosyası hakkında durdurma cezası ve toplam 11 milyon 457 bin 805 lira idari para cezası uygulanmasına karar verildi" denildi.