GÜNDEM - 19 Şubat 2010 Cuma 19:11

"Türkiye krizde ipin ucunu kaçırmadı"

A
A
A
"Türkiye krizde ipin ucunu kaçırmadı"

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün İzmir ziyaretinin ikinci programında İZTO Şubat ayı Olağan Toplantısı'na katıldı.

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün İzmir ziyaretinin ikinci programında İZTO Şubat ayı Olağan Toplantısı'na katıldı. İZTO Meclis Başkanı Necip Kalkan tarafından kürsüye "Çok çocuklu bakan" hitabı ile çağırılan Bakan Ergün, "Çok çocuklu değil ama 4 çocukluyum" dedi. Konuşmasında küresel krize de değinen Bakan Ergün, küresel kriz ortamında Türkiye'nin ipin ucunu kaçırmadığını belirterek, "Küresel ekonomik kriz Türkiye'yi sadece biraz yavaşlatmıştır" dedi.


İzmir Ticaret Odası'nın (İZTO) Şubat ayı Olağan Meclis Toplantısı, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün'ün de katılımıyla yapıldı. İZTO Meclis Başkanı Necip Kalkan'ın, Bakan Ergün'ün özgeçmişini okuduğu sırada ''evli ve 4 çocuk babası'' yerine ''evli ve çok çocuk babası'' sözleri toplantı salonunda kahkahalara neden oldu. Daha sonra kürsüye çıkan Bakan Ergün, "Çok çocuk değil ama 4 çocuk babasıyım" düzeltmesinde bulundu.

İzmir'in Anadolu coğrafyasının en eski ticaret merkezlerinden biri olduğunu söyleyen Bakan Ergün, "17. yüzyıldan itibaren dünya ticaretine İzmir'in belirgin bir rolü vardır. Geçtiğimiz cumartesi Denizli'de gerçekleştirdiğimiz Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısında İzmir'in de sorunlarını masaya yatırdık. Ülkede 7 yıldır kalkınma özel sektörle gerçekleşiyor ve iktisat politikalarını bu gerçeğe göre oluşturuyoruz. Reformlarımızı da esas olarak özel sektörün sağlam zemin üzerine oturmasını sağlamayı amaçlıyoruz" diye konuştu.



"KRİZDE İPİN UCUNU KAÇIRMAYAN ÜLKELERDENİZ"

 

Güven ve istikrarın olmadığı bir ekonomide iş yapmanın en büyük zorluğunu iş adamlarının yaşadığına dikkat çeken Bakan Ergün, "Nasıl sisli havada denize açılmak riskliyse, belirsiz ortamlarda iş yapmak da zordur. Bunu en iyi sizler biliyorsunuz. İş adamlarımız zor şartlar altında ülkemize yatırım yaptılar, istihdam oluşturdular. Biz de riski indirmek için mücadele verdik, ekonomiye istikrar taşıdık. Küresel kriz ortamında dahi ipin ucunu kaçırmayan, önünü görmeyi başaran ülkelerden biri olduk. Özel
sektörün rolü büyüktür bunda. Birçok ülkenin yaşadıklarına bakınca bu gerçeği görebiliyoruz. İspanya, İrlanda, Yunanistan gibi" dedi.


Türkiye'de 2009 yılında önemli bir bütçe açığı oluştuğunu hatırlatan Ergün, şunları kaydetti:

 

''Bu açık bizim kontrolümüzde oluşan bir açıktır. 10 milyar açık öngördük. Krize baştan teslim olan bir ülke görüntüsü vermek istemedik, mücadele edeceğimizi göstermek açısından böyle bir tablo ortaya çıktı. Sonra açık 50 milyara ulaştı. Biz bunu 10 milyarda tutabilirdik, ama bilinçli olarak kısmadık. Vergi gelirlerindeki azalmaya rağmen kamu harcamalarında önemli bir kısıntıya gitmedik, piyasada rahatlık meydana gelmesini temin etmiş olduk. Gevşeme olmamıştır, bilinçli olarak ortaya çıkmış bir açıktır.
İpin ucu kaçırılmış olsaydı, Türk ekonomisi başka ülkelerle aynı noktada olurdu. Kriz ortamında kamuda aşırı sıkı politikalar uygulanırsa, özel sektörün sıkıntı yaşayacağını biliyorduk. İç talebi artıracak, vergi gelirini artıracak önlemler üzerinde durduk" şeklinde konuştu.

"MORALLERİ BOZMAYIN AŞIRI TEMKİNLİ OLUP GERİDE KALMAYIN"

 

Bakan Ergün, iş dünyasının, yatırımcıların bu bilgiler doğrultusunda hareket etmesi gerektiğini, moralleri bozmaya, geride durmaya, aşırı temkinli davranmaya gerek olmadığını söyleyerek, iş adamlarına telkinde bulundu. Ergün, "Tartışmaların içinde boğulup, sıkışıp kalıyoruz. Toplamda ne olup bittiğini görmek için biraz yukarıdan bakmak, dünyayı daha net bir şekilde görmek, adımları da buna göre atmak gerekiyor. Tedbiri elden bırakmadan cesur, kararlı, akılcı hareket ederek ve ülkenin imkanlarına güvenerek hareket etmeliyiz. Karamsarlıkla, içe kapanarak, birbirimizin eteğinden çekerek bir yere varamayız'' dedi.


İzmir'in ticaretini en çok tarihte Macellan tarafından keşfedilen Ümit Burnu'nun etkilediğini kaydeden Bakan Ergün, "Tarihte en çok Macellan'ın Ümit Burnu'nu keşfetmesi İzmir'in ticaret şeklini değiştirmiştir. Çünkü İzmir Limanı dünyanın en önemli limanlarından biriydi. Ve İpek Yolu'ndan Hindistan ve Çin istikametinden gelen bütün ürünler Avrupa pazarına İzmir Limanı'ndan açılıyordu. Ümit Burnu açılınca gelen ürünler azaldı, fiyatlar arttı. Dünyadaki bu gelişme bakın nasıl etkiledi'' diye konuştu.

 

Bakan Ergün, Osmanlı İmparatorluğu'nun en önemli sorununu açık denizlere çıkmamış olması, iç denizlerdeki hakimiyeti yeterli görmesi olduğunu belirterek, ''Okyanuslara açılsaydı durum daha değişik olacaktı. Bugün o nedenle 'içe kapanmayalım, okyanusları aşmalıyız' diyoruz. Sanayi ve ticaret erbabı okyanuslara açılırsa, yelkenine rüzgar doldurmak bizim işimiz diyoruz. Dünyaya açık olmak mecburiyetindeyiz'' dedi.

"DANIŞTAY İZMİR LİMANI İÇİN OLUMLU GÖRÜŞ VERMEMELİYDİ"

 

Tartışılan İzmir Limanı hakkında Danıştay'ın kararına da değinen Bakan Ergün şunları söyledi:

 

"Keşke Danıştay İzmir Limanı'nın özelleştirmesine 2,5 yıl sonra olumlu görüş vermeseydi. Keşke 2,5 yıl önce olumsuz görüş vermiş olsaydı, daha iyi olacaktı. Bu işler gecikmeye gelmez. 1 milyar doların üzerinde bir ihale gerçekleştirilmiş, bu parayı bulmak kolay değil. Dünyada ekonomik daralma olduğunda firmalar finansman bulup, işletme konusunda tedirgin davrandılar ve bu mesele gerçekleşmedi. Yargının, ticaretin ve ekonominin gerçeklerini görmeye ihtiyacı var. Yargının dünyada ticaret nasıl gerçekleşiyor bunu görmeye, ekonomik aktörlerle daha fazla işbirliği içinde olmaya ihtiyacı var. Bakın yargı nasıl istemeden de olsa Türkiye ekonomisinin önüne engel çıkarabiliyor. Yargı mensuplarımızı Türkiye'nin ekonomik gerçeklerini görerek hareket etmeye çağırmamız lazım. İzmir Limanı en açık göstergesi değil mi? Bu meselenin halledilmesin arda tutabilirdik, ama bilinçlii diliyorum.''



DEMİRTAŞ İSTEKLERİNİ SIRALADI

 

İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş ise, konuşmasına bir öneride bulunarak başladı. "Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın adı Sanayi, Ticaret ve Teknoloji Bakanlığı olarak değiştirilmesi gerekiyor" diyen Demirtaş, Kredi Garanti Fonu'nun KOBİ'lere destek vermesini talep etti. En önemli taleplerinin ise ''Alışveriş Merkezleri, Büyük Mağazalar ve Zincir Mağazalar Kanunu''nun bir an önce çıkarılması olduğunu dile getiren Demirtaş, semt pazarları konusunda da düzenleme yapılması beklentisinde olduklarını dile getirdi.


TGB'LİLER PROTESTO ETTİ

 

Toplantının sonlarına doğru İZTO binasının deniz tarafındaki kapısında toplanan ''Türkiye Gençlik Birliği'' (TGB) üyesi 10 kişilik grup, pankartlarla slogan atarak, basın açıklaması yaptı. Çevik kuvvet ekiplerinin oda önüne geçişine izin vermediği grup adına basın açıklaması yapan Ezgi Sağcan, vatanı satılığa çıkaranlara ve cumhuriyetin yıkılmasına engel olacaklarını söyleyerek, Erzincan Cumhuriyet Savcısı'na yapılanları kabul edemeyeceklerini ifade etti. Grup daha sonra olaysız şekilde dağıldı.

 

İZTO Şubat Ayı Olağan Toplantısı'nın ardından Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, İzmir Valisi Cahit Kıraç, İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş ve AK Parti İzmir İl Başkanı Ömür Kabak ile parti ve oda temsilcileri eşliğinde Dokuz Eylül Üniversitesi İnovasyon Kurulu tarafından düzenlenen 'Araştırma-Buluş-Patent Yolunda Üniversite Sempozyumu'na katıldı. Sempozyumda araştırma buluş eşliğinde patentlerini elde eden 36 çalıştay üyesi, plaketlerini Bakan Ergün'ün elinden aldı.

 


ALEV HAMİTOĞULLARI - İZMİR

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.