GÜNDEM - 18 Şubat 2023 Cumartesi 10:28

'Türkiye Tek Yürek' bağışlarıyla 170 bin daire yapılabilir

A
A
A
'Türkiye Tek Yürek' bağışlarıyla 170 bin daire yapılabilir

Kahramanmaraş merkezli depremlerle dikkatler yeniden riskli yapılara çevrildi. Dr. Öğretim Üyesi Hakan Koman, İstanbul’da 1999 öncesi tüm yapıların aciliyetle güçlendirilmesi veya yeniden inşa edilmesi gerektiğini söyledi. Koman, “İstediğim bir kampanyada İstanbul için yapılsın ve şehrimizi depreme hazırlayalım” dedi. Koman, Türkiye Tek Yürek kampanyasıyla toplanan 115 milyar lira ile 100 metrekarelik 170 bin daire yapılabileceğini söyledi.

Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası 10 ilde ağır hasar oluştu. Depremden dolayı binlerce can kaybı yaşandı. Depremden etkilenen 10 ilin yeniden ayağa kaldırılması için Türkiye tek yürek oldu. Toplanan bağışlarla depremzedelerin ihtiyaçlarının giderilmesi ve şehirlerin yeniden ayağa kaldırılması amaçlanıyor. Önceki gün Türkiye Tek Yürek kampanyasında 115 milyar lirayı aşan bağış toplandı. Yaraları sarmaya bir nebze de olsa destek vermek isteğiyle Türkiye’nin her köşesinden bağış ve yardım yağdı.

“İstanbul için güçlendirme kampanyası başlatılmalıdır”

Ancak sadece deprem sonrasında değil öncesinde de önlem almak gerekiyor. İstanbul Aydın Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Hakan Koman, beklenen İstanbul depremi öncesinde önemli bir çağrıda bulundu. Koman, İstanbul’daki 1999 yılı öncesi tüm binalarda güçlendirme çalışmaları için kampanya başlatılması gerektiğinin altını çizdi. Koman, “İstanbul için konuşursak 1999 yılı öncesi tüm binalarda güçlendirme kampanyası başlatılması gerekiyor. Güçlendirilmiş yapı ülkemizde pek tercih edilmiyor fakat yeni yapılmış bir bina kadar dayanıklı olabilir ve maliyeti daha az olur. Bu yaşanan depremde yeni binaların bile yıkıldığını gördük. İstediğim bir kampanyada İstanbul için yapılsın ve şehrimizi depreme hazırlayalım” dedi.

“Riskli yapı stokumuz çok fazla”

Türkiye’de riskli yapı stokunun çok fazla olduğunu anlatan Koman, “Özellikle 2013 öncesi binalar çok riskli. Deprem yönetmeliklerinin mantığı yapıların hiç hasar almaması değildir. Büyük depremler olduğunda yapılar hasar alacaktır fakat insanlar içinden sağ çıkacaktır. Bizim depremle ilgili hedefimiz bu” diye konuştu.

“Yapılara betonarme perde duvar konulmalı”

Türkiye’de şantiyelerdeki demir işçiliğinin gerektiği gibi yapılmadığına dikkat çeken Koman, “1967 Adapazarı, 1999 Kocaeli, Düzce depremi, 2011 Van depremi ve 2023 Kahramanmaraş depreminde de gördüğümüz üzere demir işçiliğini kaliteli yapamadığımız için ve denetimin eksik olduğu için bu dediğimiz durumu sağlayamıyoruz. O zaman bizim başka bir strateji geliştirmemiz gerekiyor. Benim önerim; yapılara betonarme perde duvar konulmalı. Gördük ki; TOKİ evlerinde yıkım az oldu. Çünkü betonarme perde duvar güçlü ve hatalara toleranslı yapılardır. Perde duvarlı yapılar depremde ayakta kaldı. Bu durumu yaşadığımız depremde de gördük. Bunu her binaya uygulayabiliriz tecrübemizde bu konuda var. İlk etapta perde duvar yapımını çoğaltmamız lazım” dedi.

“Betonarme sünek tasarım şartlarına uyulsaydı, kolonlar kesme kırılmasıyla kırılmazdı”

Hali hazırdaki yapıların bir çok yöntem bulunduğunu anlatan Koman, “Mevcut yapıları depreme dayanıklı hale getirmek için yenilikçi yöntemlerden birisi olan karbon fiber sargılarla kolonlar sarılabilir. Yapılara sönümleyici ve izolatör eklenebilir. Karbon fiber sargı kolonun kesmeden dolayı kırılmamasını sağlıyor. Depremlerde gördüğümüz katların üst üste yıkılması durumunun önüne geçiyor. Bunun sayesinde yapının hasar alıp yıkılmamasına imkan sağlıyor. Yapı yönetmeliğinde bir problem yok, sorun işleyiştedir. Biz yapıların hasar alacağını baştan kabul ediyoruz ve buna göre tasarımı yapıyoruz. Betonarme sünek tasarım şartlarına uyulsaydı, kolanlar kesme kırılmasıyla kırılmazdı, katlar üst üste yıkılırdı, bina ayakta kalırdı. Yapı terk edilebilirdi” diye bilgi verdi.

“Toplanan 115 milyar lirayla 170 bin daire yapılabilir”

Koman, toplanan 115 milyar lira ile kaybedilen yapıların yüzde 30’unun yeniden inşa edilebileceğini belirterek, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Mimarlık ve Mühendislik için rakamlarını baz alırsak konut türü bir yapının metrekare maliyeti 6 bin 850 liradan hesap edilirse 100 metrekarelik bir konut yaptığımızı var sayalım; buna göre yaklaşık 170 bin daire yapılabilir. Bir binada 10 daire düşünürsek toplamda 17 bin bina yapılabilir. Deprem yaşanan illerde toplam 60 bin yıkılan ve ağır hasarlı yapı olduğunu biliyoruz: Kaybedilen binaların bu durumda yaklaşık yüzde 30’unu bu bağışlarla karşılayabiliriz. Bu deprem Kocaeli ve Düzce depremlerine göre yapılarda daha kuvvetli bir ivme oluşturdu. Tasarım esnasında yapıların hasar alacağını baştan kabul ettiğimiz için bu problem değil” şeklinde konuştu.

'Türkiye Tek Yürek' bağışlarıyla 170 bin daire yapılabilir

Ali Canberk Özbuğutu - Furkan Serttaş

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.
Bayburt Bayburt’ta 4 kişinin yaralandığı trafik kazası güvenlik kamerasına yansıdı Bayburt’ta iki otomobilin çarpıştığı ve 4 kişinin yaralandığı trafik kazası, güvenlik kamerasına yansıdı. Kaza, Bayburt merkez Tuzcuzade Mahallesi, Sıla Kent Konutları önünde meydana geldi. Kazada ikisi sürücü olmak üzere toplam 4 kişi yaralandı. Camları, aynaları paramparça olan, kaput kısmı tamamen hurdaya dönen iki aracın karıştığı kaza ise etrafta bulunan iş yeri güvenlik kameralarına yansıdı. Bayburt merkez Köprülü Kavşak yönüne seyir halinde bulunan 69 AG 003 plakalı otomobil, şehir merkezi istikametine gelen 69 AS 030 plakalı otomobile dönüş yaptığı esnada çarptı. Çarpmanın etkisiyle yoldan çıkan otomobil etrafta marketin, evlerin bulunduğu yola devrildi. 69 AS 030 plakalı otomobil içerisinde bulunan 1’i sürücü 3 kişi, 69 AG 003 plakalı otomobildeki sürücü yaralandı. Market çalışanlarının ve etraftan geçen vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Devrilen otomobilde sıkışan bir kişi ve diğer 2 yaralı araçtan çıkarıldı, sağlık ekiplerince yaralılara ilk müdahaleleri olay yerinde yapıldı. Yaralılar ambulanslarla Bayburt Devlet Hastanesine tedavileri yapılmak üzere götürüldü. Hurdaya dönen otomobil, olay yerine çağrılan çekici yardımıyla yoldan kaldırıldı. İş yeri güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedilen görüntülerde, anayoldan gelen 69 AG 003 plakalı kırmızı aracın, hatalı dönüş yapan 69 AS 030 plakalı araca sert bir şekilde çarptığı görüldü.
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.