SAĞLIK - 21 Kasım 2018 Çarşamba 11:03

“Türkiye’de her 10 bebekten 1’i prematüre doğuyor”

A
A
A
“Türkiye’de her 10 bebekten 1’i prematüre doğuyor”

Doğumun 37’inci gebelik haftasından önce olması, tıpta ‘prematüre doğum’ olarak tanımlanmaktadır. Bebeğin organları tam olarak gelişemeden dünyaya geldiğinden bazı sorunlarla karşılaşma riski bir hayli de artmaktadır”

Prematüre bebekler diğer yeni doğanlara göre çok daha ciddi takip gerektiriyor. Bu bebekler ne kadar erken doğarsa o kadar fazla sağlık problemi yaşıyor. Fakat sağlık problemleri, uzmanlaşmış hekimlerin kontrolünde en aza indiriliyor. Ancak bebek, taburcu edildikten sonra bazı enfeksiyonlar, yetersiz beslenme ve bakım nedeniyle birtakım sorunlar yaşayabiliyor diyen Türkiye Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Esra Çetinkaya Prematüre bebek ve gebeliğe dair bilinmesi gerekenleri anlattı.
 

“3 Aylık Dönem Bizim İçin Çok Önemli”

Prematüre bebeğin 37’inci haftadan daha erken doğduğunu söyleyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Esra Çetinkaya, “Prematüre doğumlarda bebeğe ve anneye karşı risk durumları oluyor. Annede gebelik zehirlenmesi olabiliyor veya hiç nedensiz annede bir enfeksiyon varlığında suyu erken gelebiliyor. İkiz gebelikler ya da üçüz gebelikler, prematüre açısından daha risklidir çünkü; onlar daha erken doğabiliyorlar. Bazı üreme tekniklerinde örneğin tüp bebek dediğimiz yöntem ile doğan bebeklerde de erken doğumu daha sık görüyoruz. Annenin hamile kalmadan önce ki ilk 3 ay ve hamile kaldıktan sonra ki ilk 3 aylık dönemi bizim için çok önemli. O dönemde yaşadıkları stres, enfeksiyonlar ve bunlar gibi nedenler de erken doğumu tetikleyebildiği gibi bebekte meydana gelebilecek birçok kalıtsal hastalığa da neden olabiliyor” dedi.
 

“Prematüre Bebek Bakımının Doğru Ellerde Yapılmasını Çok Önemsiyoruz”

Prematüre bebeklerin çok özel olduklarını ve Türkiye’de her 10 bebekten 1’inin prematüre doğduğunu ifade eden Dr. Çetinkaya, “Prematüre bebekler biz yeni doğan hekimlerinin ellerine doğsun istiyoruz. Çok önemli, çok hassaslar ve gerçekten özel bir bakıma ihtiyaçları oluyor. Çok ciddi kuvöz bakımı ve yine çok ciddi bir tedavi süreçleri oluyor bu sebepten dolayı işi bilen doğru ellerden bakım alsınlar istiyoruz. Prematüre doğacak olan bir bebeğin doğumunda mutlaka çocuk hekimi bulunsun istiyoruz. Dünyaya adaptasyonda sorunlar yaşayabiliyorlar, solunum açısından, kalp açısından desteğe ihtiyaçları olabiliyor. Müdahalenin erken ve doğru zamanda yapılması çok önemli. Tüm bebeklerde olduğu gibi doğduktan sonra ilk 30 saniye onlara vereceğimiz destek hayati önem taşıyor. Bu sebeplerden dolayı prematüre bebek bakımının doğru ellerde yapılmasını çok önemsiyoruz” şeklinde konuştu.
 

“Bağışıklık Sistemi Daha Olgunlaşmadığı İçin Enfeksiyonlara Çok Açık Oluyorlar”

Prematüre bebeğin sağ salim taburcu edilmesine kadar geçen süreçte birçok sorun yaşadıklarını da ifade eden Dr.Çetinkaya, “Solunum problemleri, kalp problemleri, sinir sistemi ile ilgili, gelişimi ve beslenmesi ile ilgili birtakım problemler yaşayabilirler. Taburcu olup eve çıkabilecek olan bir bebeğin bu problemlerinin en düşük seviyeye indirilmiş, ortadan kaldırılmış olması gerekiyor. Biz ancak bu koşullarda eve taburcu ediyoruz ama en ufak bir risk var ise asla taburcu etmiyoruz. Bütün bebeklerde olduğu gibi enfeksiyon önlemlerinin çok iyi alınmasını istiyoruz. Bebekler eve gittiklerinde onları bekleyen ziyaretçi kitlesi oluyor ki bu bizim hiç istemediğimiz bir durum. Prematüre bebeklerde bağışıklık sistemi daha olgunlaşmadığı için enfeksiyonlara çok açık oluyorlar. Ziyaretçi kitlesi ile gelen virüs, solunum yolu enfeksiyonu, öksüren bir erişkin veya ateşli bir çocukla temas bebekte sadece enfeksiyon olarak kalmayabilir. Zatürreye çevirebiliyor, bronşite çevirebilir veya vücuduna yayılıp genel bir kan enfeksiyonuna neden olabilir. En önem verdiğimiz şey aslında hasta kişiler ile temasını önlemek. Bunun yanı sıra annenin sigara kullanımı bir tek prematüre doğum için değil birçok hastalık için risk faktörü. Sigara tek başına bir bebeğin doğumsal defekt ile doğmasına neden olabilir. Akciğer problemi olabilir, kalp hastalığını tetikleyebilir veya doğduktan sonra daha sık bronşit ya da astım olabilir. Bir annenin gebeliği boyunca sigara kullanması, prematüre olsun olmasın söz konusu dahi olmamalı. Sigara kullanmasının yanında sigara içilen bir ortamda bulunması da bizim için aynı riski taşıyor” diyerek cümlelerini sonlandırdı.

DUHA ŞEKEROĞLU - MEHMET BAL

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.