GÜNDEM - 01 Ocak 2019 Salı 15:56

Türkiye'den 3 milyon kişiye temiz su!

A
A
A
Türkiye'den 3 milyon kişiye temiz su!

İHH İnsani Yardım Vakfı, 2018 yılı içerisinde 21 ülke ve bölgede 807 adet su kuyusunu hizmete açtı. Yıl içerisinde açılan su kuyuları ile birlikte İHH’nın tüm dünyada açtığı su kuyularından yaklaşık 3 milyon kişi istifade etmeye başladı.

Dünyada her 10 kişiden biri suya erişemiyor. Kuraklık, yokluk, hızlı nüfus artışı ve kirlilik içilebilir temiz su kaynaklarını tehdit ediyor. Milyarlarca insanın sağlıklı suya sahip olamadığı dünyamızda kitlesel hastalıklar giderek artıyor. İHH İnsani Yardım Vakfı ise dünya üzerinde su sıkıntısı problemi yaşayan milyonlarca insanın temiz suya ulaşabilmesi için çalışmalar yapmaya devam ediyor. Bu çalışmaların başında ihtiyaç bölgelerinde su kuyusu açmak geliyor.

Tarihten bugüne 7 bin 422 adet su kuyusu

2018 yılı içerisinde de su kuyusu çalışmalarına ara vermeden devam eden İHH, bu dönemde de Afrika ve Asya’da su kuyuları açarak yüz binlerce insana umut oldu. İHH, 2018 yılında 21 ülke ve bölgede 807 su kuyusunu mağdurların hizmetine sunarak 322 bin 800 kişinin günlük temiz su ihtiyacını karşıladı. Yıl içerisinde açılan su kuyuları ile birlikte İHH’nın 2000 yılından bu yana 36 ülkede açtığı su kuyusu sayısı 7 bin 422 adete ulaşırken kuyulardan günlük istifade eden sayısı da genel toplamda 2 milyon 968 bin 800 kişiye ulaştı.

İHH’nın 2018 yılında su kuyusu açtığı 21 ülke ve bölge isimleri ise şu şekilde: Etiyopya, Somali, Burkina Faso, Nijer, Çad, Sudan, Sierra Leone, Gine, Kenya, Tanzanya, Uganda, Ruanda, Brundi, Zimbabve, Mali, Gana, Hindistan, Bangladeş, Afganistan, Irak, ve Moro.

Türkiye'den 3 milyon kişiye temiz su!

Özellikli (derin) su kuyusu

Standart kuyuları açmanın ihtiyacı karşılamadığı bölgelerde ve durumlarda devreye sokulan daha kapsamlı su kuyularına özellikli su kuyusu deniyor. Depo, tesisat, güneş enerjisi sistemi, jeneratör, ve benzeri özelliklerle birlikte inşa edilen bu kuyular; yaklaşık 5 ila 10 bin kişinin ihtiyacını karşılayabiliyor. Bugüne kadar 100’ün üzerinde derin su kuyusu açan İHH’nın bu kuyularından da yaklaşık 500 bin kişi istifade ediyor.

Bir su kuyusu insan hayatında neleri değiştirir?

Dünyanın birçok bölgesinde eve su getirmek kadının işi. Bu durum su krizinden en çok kadınların etkilenmesine neden oluyor. Çocuklarından feragat ederek yalnızca su taşımaya çalışan bir kadın hem ailenin hem de toplumun dışında kalıyor. Su krizinin çözülmesi ise en çok onların işine yarıyor. Çad’ın 3 farklı bölgesinde yaşayan 3 kadın, İHH’nın açtığı su kuyularının hayatlarında neleri değiştirdiğini anlattı.

Türkiye'den 3 milyon kişiye temiz su!

“Suya yolculuklarım çocukken başladı”

Meryem İbet: “24 yaşındayım. Suya yolculuklarım çocukken başladı. Yıllardır tek isteğim suya yakın olabilmekti. Eskiden günün 6 saatini bu işe ayırmak zorundaydım. Hava çok sıcaktı, eziyetli bir yolculuk yapıyordum. Şimdi o günler geride kaldı. Bir yıldır suya kolayca ulaşabiliyorum. 6 çocuğum var artık onlarla ilgileniyorum ve eşime tarlada yardım ediyorum.”

“7 kilometre yürümek zorundaydım”

Havva Seyid: “Yaşımı bilmiyorum, babam biliyordu. Evlenmeden önce suya gitmeye başladım. Evlendikten sonra eşimin ailesi için su getirdim. Eskiden çok yoruluyordum, kötü günlerdi. Bidonlar çok ağırdı, kaldırmakta zorlanıyordum ama yine de suya gitmeye mecburdum. Su alabilmek için bazen 7 kilometre yürümek zorundaydım. Artık su yanı başımda. Sabah erkenden suyumu alıp tarlaya gidiyorum. 6 çocuğum var, ben evde olmasam bile onlar su alabiliyor.”

Türkiye'den 3 milyon kişiye temiz su!

“Artık çocuklarımla vakit geçirebiliyorum”

Halime Muhammed: “20 yaşındayım ve iki çocuğum var. Eşimin ailesiyle birlikte yaşıyorum. Kalabalık bir aileyiz. Bu yüzden herkesten daha çok su getirmek zorundaydım. Bazen günde iki defa suya giderdim. Getirdiğimiz su çamurluydu. İçerisindeki pisliğin çökmesini bekler öyle içerdik fakat yine de çok acıydı. Artık kuyu yakın. Sabah kalkınca eşim işe gidiyor ben de evdeki işleri yapıyorum. Suyu evden herhangi biri de alabiliyor. Ben de çocuklarımla vakit geçirebiliyorum.”

Kuyularla birlikte gönüller fethediliyor

Açılan su kuyuları, halkın temiz ve içilebilir su ihtiyacını sağlamakla birlikte, özellikle hayvancılık ve küçük tarımsal faaliyetlerde de kullanılarak bölge insanları için geçim kaynağı oluyor. Susuzluk ve kıtlığın önlenmesinde önemli bir faktör olan su kuyuları ile bölgelerde gönüller fethediliyor ve bölge halkı ile bağışçılar arasında gönül bağı kuruluyor. Açılan her su kuyusu Müslümanlarla birlikte yaşayan gayrimüslimlerin de gönüllerini İslam’a ısındırıyor ve bir hidayet vesilesi oluyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki deprem anı güvenlik kamerasında Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki depremin ardından, Tokat Sulusaray ilçesi Belediye Başkanı Davut Kılıç, ilçede herhangi bir olumsuz durumun bulunmadığını söyledi. Öte yandan deprem anı güvenlik kameralarına yansıdı. AFAD tarafından açıklanan bilgilere göre, saat 01.06’da merkez üssü Sulusaray ilçesi olan 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem, 9,97 kilometre derinlikte kaydedildi. Sarsıntı Sivas ve Yozgat illerinden de hissedildi. Depremi hisseden vatandaşlar büyük bir panik yaşayarak kendilerini dışarı attı. Deprem anı iş yerlerinin güvenlik kameralarına yansırken Tokat Sulusaray Belediye Başkanı Davut Kılıç, açıklamalarda bulundu. Başkan Kılıç, şu ana kadar herhangi bir olumsuz durumun olmadığını fakat dikkatli olunması gerektiğini söyledi. “Yıkılan, hasarlı bir bina yok” Kılıç, ilçede yıkılan ve hasarlı bir binanın olmadığını ifade ederek, “Saat 01.06’da Sulusaray ilçe merkezli 4,7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Şu ana kadar herhangi bir olumsuzluk yok. Yıkılan, hasarlı bir bina yok. Herhangi bir can kaybı ve yaralanma da yok. Köylerimizde de sorun yok. Özellikle vatandaşlarımız bu gece, dikkatli, uyanık olmasını ve mümkünse bu geceyi dışarda geçirmeleri önemli. Vatandaşlarımızı dikkatli olmaları konusunda anons yaparak uyarıyoruz. Deprem ülkemizin gerçeği. İlçemiz de Kuzey Anadolu fay hattına yakın bölgede bulunuyor. Hepimize geçmiş olsun” dedi. Vatandaşlar ise depremi hisseder hissetmez kendilerini evden dışarı attıklarını belirtti.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için toplandı İstanbul’da yüzlerce taksici Sarıyer’de gasp edilip öldürülen meslektaşları Yaşar Yanikyürek için bir araya geldi. İstanbul’un çeşitli noktalarında bir araya gelen taksicilerin katılımıyla, yol kenarında ölüme terk edilen Yaşar Yanıkyürek’in cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı gasilhanesine getirildi. İstanbul’da taksisine aldığı yabancı uyruklu iki şahıs tarafından öldürülüp Sarıyer’de yol kenarına atılan Yaşar Yanıkyürek için yüzlerce meslektaşı bir araya geldi. İstanbul’un farklı noktalarında toplanan taksiciler bir araya gelerek Yaşar Yanıkyürek’in cenazesinin Zincirlikuyu Mezarlığı’na getirilmesine eşlik etti. Farklı noktalarda toplanan taksiciler Beyoğlu’nda bir araya gelerek konvoy halinde Zincirlikuyu Mezarlığı’na hareket etti. Polis ekipleri çevrede güvenlik önlemleri aldı. Zincirlikuyu Mezarlığı önünde toplanan taksiciler burada basın açıklaması yaptı. Konuyla ilgili konuşan İstanbul Taksi Şoförleri Derneği Başkanı Deniz Dündar, “Bugün 14.30 sularında Anadolu Yakası’ndan aldığı yolcu ile Avrupa Yakası Sarıyer Tarabya, bizim Madenler dediğimiz bölgede yabancı yolcusu tarafından katledilen Yaşar Yanıkyürek abi için bütün meslektaşları olarak, arkadaşları olarak buradayız. Cenazemizi yalnız bırakmadık. Bu bizim ilk cenazemiz değil, görünene göre son cenazemiz de olmayacak. İki üç ay önce İzmir’de Oğuz Erge kardeşimiz, yaklaşık 9-10 ay önce Yıldıztabya, Gaziosmanpaşa’da Samet Kubiloğlu kardeşimiz, ondan 1 sene öncesine kadar Aydın Altun abimiz, bu ne ilk ne de son. Biz bir an önce yetkililerden taksicilerin can ve mal güvenliği için ivedi bir şekilde çalışma yapmalarını arzu ediyoruz. Bugün Yaşar abi için buradayız, cenazemizi gasilhaneye teslim ettik. Yarın Feriköy Mezarlığında öğle namazına müteakip defnedip son görevimizi yerine getireceğiz ama bunun son olup olmadığını bilmiyoruz. Ne yazık ki evden helalleşerek çıkıyoruz. Bir an önce yetkililerden, kabinli araç ya da başka bir çözüm bekliyoruz. Buna yetkililer, İstanbul’da taksiyi yönlendiren UKOME kurulu karar verecek. Bizler dernekler olarak, daha önce büyükşehir belediyesine bunun müracaatını yaptık. Bu ilk değil son değil. Biz helalleşerek çalışmak istemiyoruz. Bizler huzur, güven içinde çalışmak istiyoruz. Bizler STK’lar olarak sizler için her şeyi yapıyoruz. Bu işin hızlanması için sizlerin de bir an önce müracaatta bulunmanız gerekmektedir. Lütfen bizim sesimizi artık duyun. Lütfen bizi ciddiye alın" ifadelerini kullandı. "Azrailimizi yanımızda taşıyoruz" Ölümlerin artık son bulması için yetkililerin önlem almasını isteyen ve evden helalleşerek çıkıyoruz diye belirten Deniz Dündar, "Bugün bu, yarın bir başkası, kimi taşıdığımızı bilmiyoruz. Azrailini yanında taşıyan bir meslek grubu haline geldik. Bütün yetkililere, özellikle taksici dostu cumhurbaşkanımıza sesleniyorum; Sayın Cumhurbaşkanım lütfen bu çığlığımızı, bu haykırışımızı duyun” şeklinde konuştu.