GÜNDEM - 19 Şubat 2020 Çarşamba 10:43

Üç ülkenin balıkçı tekneleri Ordu’da üretiliyor

A
A
A
Üç ülkenin balıkçı tekneleri Ordu’da üretiliyor

Ordu’da bir tersanede inşa edilen balıkçı tekneleri, Türkiye'nin yanı sıra 3 farklı ülkeye de gönderiliyor. Yaklaşık 80 kişinin istihdam edildiği ve boyları 12 ile 50 metre arasında değişen tekneler Gürcistan, Moritanya ve Umman’a satılıyor.

Ordu’da yaklaşık 80 kişinin istihdam edildiği tersanede üretilen istihdam edildiği tersanede 12 metre ile 50 metre uzunluğundaki balıkçı tekneleri üretiliyor. Teknelerin boyutuna göre bir ay ile bir yıl kadar süren üretim, Türkiye sınırları içerisinde olduğu kadar yurt dışından ad talep görüyor. Şuana kadar yaklaşık 300 balıkçı teknesinin üretildiği, 20 yıldır çelik tekne tersanesi olarak hizmet veren ve Gürcistan, Moritanya ve Umman’a da gönderilen tekneler, müşterilerin talepleri doğrultusunda hazırlanıyor.

“Talep her geçen gün artıyor, 50 metreye kadar tekne üretilebiliyor”

Tersanenin ortaklarından Mustafa Göksal, tersanede genellikle boyları 12-50 metre arasında değişen balıkçı teknelerini ürettiklerini söyledi. Şuanda Türkiye’de kendileri gibi aktif çalışan 3 tersane olduğunu ifade eden Göksal, “Trabzon, Zonguldak ve Ordu’da var. Teknelerimiz yurt dışına da gidiyor. Gürcistan’a giden var, Moritanya’ya giden ve yeni dönemde de Umman’a giden teknelerimiz var. Talep son 3 yıldır güzel, biraz balıkçılık da güzel olduğu için talep artıyor” dedi.

“İlk olarak ahşap kayık imalatı olarak başlandı”

“Kültür balıkçılığı bu sektörü biraz canlandırıyor” diyen Göksal, “Bu ara da onlar rövanşta. Bizim firmamız 1979 yılında ahşap kayık üzerine kuruldu. Yaklaşık 20 yıldır da çelik tekneye döndü. Bu bizim ata mesleği. Büyük gemi yapan tersanelerden ziyade bu birebir çocuktan babaya ve toruna şeklinde devam ediyor” şeklinde konuştu.

“Büyük tekneler bir yıl zaman alabiliyor”

Teknelerin yapım aşamasının boyutuna göre değiştiğini ve boyutuna göre bir yıla kadar zaman alabildiğine dikkat çeken Mustafa Göksal, “Bir ayda da yaptıklarımız var, çok büyükleri bir yılı bulabiliyor. Deniz olduğu zaman bu gibi yerler her zaman var olmaya devam edecek” diye konuştu.

Üç ülkenin balıkçı tekneleri Ordu’da üretiliyor

“Baba mesleğimi severek yapıyorum”

Tersanede üretilen teknelerde kaynak ustası olarak çalışan Mecnun Duman da, “Burada sıfırdan balıkçı tekneleri ve onların tamiratı yapılıyor. Burada üretilen teknelerimiz yurt dışına da gönderiliyor. İşimizi daha da geliştirerek büyük tekneler yapmaya başladık. Şuanda yapımına devam ettiğimiz tekne ağ kayığı. Ben bu mesleğe 25 yılımı verdiğim ve baba mesleğim olduğu için bana zor gelmiyor” ifadelerine yer verdi.

"Teknelerin bütün aşaması bizim elimizden geçiyor"

Tersanede çalışan Mutlu Keskin, insanların istekleri doğrultusunda üretim gerçekleştirdiklerini söyledi. Keskin, montajcı olarak görev yaptığı tersanede proje üzerinden tekneleri imal ettiklerini belirterek, “Bütün aşama bizim elimizden geçiyor. Üzerinde olduğumuz kayık yaklaşık 40 metre. Başlayalı iki ay oldu, yaklaşık iki ay sonra da hazır hale gelecek” diye konuştu.

Selim Kuşcu
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Malatya Yeşilyurt Kızılay Şubesi, Küçük misafirlere moral oldu Malatya Yeşilyurt Kızılay Şubesi, gönüllülerle birlikte Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Polikliniği’nde yatan küçük hastalar için özel bir etkinlik düzenledi. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla gerçekleştirilen etkinlikte, çocuklara kırtasiye setleri hediye edilerek yüzlerinde gülümsemeler oluşturuldu. Palyaçolar eşliğinde oyunlar oynandı, şarkılar söylendi ve neşe dolu anlar yaşandı. Kızılay’ın bu anlamlı jestiyle, hastanede tedavi gören küçüklerin moral ve mutluluklarına katkıda bulunulduğu gibi, özel bir günleri unutulmaz kılınmış oldu. Türk Kızılay Yeşilyurt Şube yönetimi hastanede tedavi gören çocukların 23 Nisan Çocuk Bayramı’nı kutlayarak, geleceğimizin teminatı çocuklarımızın sağlıklarına bir an önce kavuşmasını diledi. Yeşilyurt Genç Kızılay Başkanı Dilara Şahin, “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı coşkuyla kutladık, onların yüzlerindeki tebessümlere ortak olduk. Miniklerimize hediyeler hazırladık. Gülümsemelerimizle onların yanında yer aldık. Palyaçolarımızla eğlenceli vakit geçirerek, kalplerine neşe serptik. Bu güzel günü, çocuklarımızın mutluluğuyla taçlandırdık ve onların yanında olduğumuzu hissettirdik" dedi. Türk Kızılay Yeşilyurt Şube Malatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi gören çocuklarla neşeli saatler geçirerek hasta yatağındaki her çocukla tek tek ilgilendi.
Kocaeli Bekçi ile boksör arasında ’ağızlıksız pitbull’ kavgası : O anlar kamerada Kocaeli’nin İzmit ilçesinde bekçi ile pitbull cinsi köpeği ağızlıksız çocuk parkında dolaştırdığını iddia ettiği boksör arasında kavga çıktı. Bekçi sağ elini ısıran köpeğe yerden aldığı sopayı savurdu. Bunun üzerine boksör eline geçirdiği o sopayla bekçi ve arkadaşının kafasına vurdu. Boksörün sopayla bekçiye vurduğu anlar güvenlik kamerası tarafından kaydedilirken, taraflar yaşananları anlattı. Olay, 5 Nisan Cumartesi günü saat 18.00 sıralarında Yenişehir Mahallesi Yılmaz Sokak’taki çocuk parkında meydana geldi. Pide almaya fırına giden bekçi M.B. (30) ile arkadaşı A.K. (33), pitbull cinsi köpeği parkta ağızlıksız gezdirdiğini iddia ettikleri boksör Ayhan Cinasoğlu’nu (57) uyardı. Bunun üzerine M.B., A.K. ile Cinasoğlu arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesiyle yaşanan arbede esnasında pitbull cinsi köpek M.B’nin sağ elini ısırdı. A.K. ise yere düşen M.B.’yi giysisinden tutarak geri çekti. 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulunan M.B. arkadaşı A.K. ile birlikte, evine doğru yönelen Cinaslıoğlu’nun peşinden gitti. M.B.’nin yerden aldığı sopayı köpeğe doğru savurması sebebiyle ikili arasında kavga çıktı. Olayın akabinde Cinaslıoğlu eline geçirdiği o sopayla M.B. ile A.K’nin kafasına vurdu. Köpeğin de pençe darbesiyle M.B. sağ gözünün çevresinden de yaralandı. Polis ekiplerince gözaltına alınan Cinaslıoğlu karakola götürüldü. M.B. ve A.K., sağlık ekiplerince ilk müdahalesinin ardından ambulansla Kocaeli Şehir Hastanesi’ne sevk edildi. Tedavilerinin ardından kafasına 2 dikiş atılan M.B. ve A.K, aldıkları darp raporuyla karakola giderek Cinaslıoğlu’ndan şikayetçi oldu. Cinaslıoğlu, ifadesinin alınması ve gerekli işlemlerinin ardından serbest bırakıldı. O anlar kamerada Öte yandan, bir iş yerinin güvenlik kamerasınca kaydedilen görüntüde; milli boksörün elindeki sopa ve köpeğiyle parktan uzaklaştığı görülüyor. Peşinden gelen bekçi ve arkadaşına boksörün sopayla vurduğu anlar da saniye saniye kaydedildi. Konunun tarafları M.B. ve Ayhan Cinaslıoğlu, yaşananları anlattı. "Köpek beni sağ elimden ısırdı" Parkta çocukların bulunduğu gerekçesiyle pitbull cinsi köpeğin tehdit oluşturduğunu ifade eden M.B., “Çocuk parkının içerisinde yürüyordum, karşıdan gelen bir beyefendi ağızlıksız pitbull cinsi köpeğinin tasmasını saldı. Bizde ’beyefendi köpeği tutar mısınız ? hem pitbull cinsi köpekle çocuk parkında dolaşıyorsunuz yasak hem de ağızlıksız zarar verebilir. Çocukları da tehlikeye atıyorsunuz’ dedik. Küfür ederek karşılık verdi, köpeği tutması ve konuşma üslubunu düzeltmesi konusunda tekrardan uyardık. Küfürlere devam ederek köpeği üzerimize atlattı. Köpek beni sağ elimden ısırdı, yanımdaki arkadaşım beni köpekten kurtarmak için sırtımdan tutup geriye doğru çekti. Şahıs köpeğiyle üzerimize gelmeye devam ederken ben geri geri kaçtım ve 112 Acil Çağrı Merkezi’ni aradım. Şahıs köpeğiyle beraber olayın olduğu ters istikamete kaçmaya çalıştı. Sonradan öğrendim ki evi oradaymış. Evine doğru gitti" dedi. "Sopayı yerden alıp benim ve arkadaşımın kafasına vurdu" Köpeğin kendisini ısırması ve maruz kaldığını küfürler sebebiyle Cinaslıoğlu’nun peşinden gittiğini söyleyen M.B., "’Bekle 112’yi aradım polis ve sağlık ekibi gelecek’ dememe rağmen kaçmaya devam etti. Bir anda geri döndü, köpeği bana doğru saldırtmaya çalıştı. Ben de yerde bulduğum sopayı köpeğe savurdum. Şahıs benin savurduğum sopayı yerden aldı. Benim ve arkadaşımın kafasına vurdu. Kafamda dikişler var. Küfürler ederek, köpeği de saldırttı. Köpek hem ısırdı hem de bana pençe attı. Kaşımın ve gözümün kenarından yaralandım. Şahıs akabinde evine kaçtı. Polis ekipleri şahsı gözaltına aldı. Beni de ambulansla hastaneye sevk etti. Oradan da gerekli şikayetler için avukatımla polis merkezine intikal ettik. Adli süreç devam ediyor fakat şahıs hali hazırda pitbull cinsi köpeğini ağızlıksız bir şekilde dolaştırıyor” diye konuştu. "Tehdit ettiğimi ve vuracağıma dair ibareler kullandığımı söylüyor" Cinaslıoğlu’nu tehdit etmediğini belirten M.B., "Polis ekiplerince şahıs gözaltına alındığı esnada ben ambulanstan ’seninle görüşeceğiz’ dedim. Şahıs sosyal medyada ve yakın çevresine polislerin önünde onu tehdit ettiğimi ve vuracağıma dair ibareler kullandığımı söylüyor. Devlet memuru birinin böyle ibare kullanma lüksü yok, hatta kimsenin yok. Bu beyanlarının tamamı yalan ve iftira. Köpeğinin elinde alınmaması uğruna yaptığı bir hamle olarak görüyorum. Hiçbir şekilde ’seni vuracağım, sana zarar vereceğim’ diye ibareler kullanmadım” şeklinde konuştu. "Yol daralmasına rağmen yavaşlamayıp bizi sıkıştırdı" Cinaslıoğlu’nun bir youtube kanalında ve yerel gazetede verdiği röportajda pitbull cinsi köpeği çocuk parkında ağızlıksız gezdirdiğini itiraf ettiğini söyleyen M.B., sokak hayvanları beslediğini göstererek boksörün çevresine şirin gözükmeye çalıştığını dile getirdi. Olaydan birkaç gün sonra da milli boksörün aracıyla kendisini ve arkadaşını sıkıştırdığını öne süren M.B., "Cuma namazı çıkışı saat 14.00 sıralarında evimize giderken şahıs karşı yoldan arabasıyla geldi. Köpeği sağ ön koltuktan ağızını dışarıya çıkarmıştı. Ağızlığı yine yoktu, yol daralmasına rağmen yavaşlamayıp bizi sıkıştırdı. Camını indirdi bende ’bizi neden sıkıştırıyorsun, devam et’ dedim. Buna rağmen şahıs küfürler edip, yoluna devam etti. Bizim adli mercilere başvurumuz bu olayda olmadı. Şahıs ise ona saldırdığımızı beyan ediyor" ifadelerini kullandı. "Sopayı aldım ikisinin kafasına geçirdim" Parktaki yeşillik alanda kimsenin olmadığı saatlerde köpeğini dolaştırdığını ifade eden Ayhan Cinasoğlu, "O günde iftar zamanıydı, parkta kimse yoktu. Köpeğin tasması elimdeydi, su verirken yanıma 2 kişi geldi. Bana ’burada ne işin var’ dediler. Bana sert davrandılar ’sizinle muhatap olmak istemiyorum, yürüyün gidin işinize bakın’ dedim. İleri geri konuşmaya devam ettiler, 2 kişilerdi. Köpeğimin üstüne hamle yaptı, köpeğim de onun üzerine hamle yaptı. Fakat köpeğimin tasması elimdeydi. Bu sefer de ’köpek beni ısırdı’ dedi. ’Köpek sana dokunmadı bile, artistlik yapmayın’ dedim. Sopa aramaya gitti bende arkamı döndüm yürümeye başladım. Sopayla köpeğime vurmaya kalktı. Bende arkamı döndüm sopa sağ koluma denk geldi. Sopayı ellerinden aldım, hala daha köpeğime ve bana temas etmeye çalışıyordular. Kavga büyüdü bende sopayı aldım ikisinin kafasına geçirdim" dedi. "’Benim silahımı getir bunu vuracağım’ dedi" Olayın ardından evine kadar takip edildiğini ve tehditlere maruz kaldığını öne süren Ayhan Cinasoğlu, "Telefonla polisi akabinde karısını aradı. ’Benim silahımı getir bunu vuracağım’ dedi. Onlarda bu mahalledenmiş ama ben tanımıyorum. Evime kadar beni takip ettiler. Silah bekliyordu o esnada karısı ve polisler geldi. Polislerin yanında bile ’ben bu adamı vuracağım’ diye bağırıyordu. Biz karakola onlar da hastaneye gitti. Biraz sırtını devlete yaslayan kendini kral sanıyor. Polisler beni saatlerce bekletti, kendileri girip çıktılar yol geçen hanına çevirdiler. 15 kişiyi karakolun önüne yığdılar ayrıca teyzemin oğluna saldırmaya kalktılar” diye konuştu. "Arabamın önünü kesti" Olay olduktan birkaç gün sonra şahısların önünü kestiğini de iddia eden Ayhan Cinasoğlu, "2 kişi benim arabamın önünü kesti. Beni tehdit ettiler, polisi aradım. ’Şu şahıslar arabamın önünü kestiler’ dedim. Polislerin gelmesi 10-15 dakika sürdü, sonra ’biz gideceğiz şikayetçi olacağız’ dediler” ifadelerine yer verdi.