MAGAZİN - 29 Kasım 2021 Pazartesi 11:22

Ünlü fenomen Murat Övüç’ün oğluna hapis cezası talebi

A
A
A
Ünlü fenomen Murat Övüç’ün oğluna hapis cezası talebi

Sosyal medya fenomeni Murat Övüç’ün oğlunun da aralarında bulunduğu 4 sanığın polislere karşı ‘görevini yaptırmamak için direnme’ suçundan yargılandığı davada Cumhuriyet Savcısı mütalaasını açıkladı.

 Sanıklardan birinin 11 yıla kada, Övüç’ün de aralarında olduğu 3 kişinin ise 7 yıla kadar hapisleri talep edildi. Sosyal medya fenomeni Murat Övüç’ün oğlu Burak Can Övüç’ün de aralarında bulunduğu 4 sanığın polis memurlarına karşı ‘görevi yaptırmamak için direnme’ suçundan yargılanmalarına devam edildi. İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi’nde geçtiğimiz günlerde görülen duruşmada tutuksuz sanıklar Burak Can Övüç, Ahmet Bağrıyanık, Alptuğ Kayı, Ergin Ergin ve müşteki polis memurları M.P., S.Y., M.G. ile sanık avukatı hazır bulundu.

"Sanıklar ile ekip arkadaşlarımız arasında boğuşma vardı’’

Duruşmada beyanda bulunan müşteki polis memuru M.G. olay tarihinde takviye ekip olarak olay yerine gittiğini söyleyerek, "Biz gittiğimizde sanıklar ile ekip arkadaşlarımız arasında boğuşma vardı. Müdahale ettik, sanıklardan Ahmet Bağrıyanık küfürler etti. Hep birlikte bize direndiler. Ayrıca ‘sizi sürdürürüz, gününüzü göreceksiniz’ gibi tehditlerde bulundular" dedi.

“Kelepçe takamadık”

Müşteki polis memuru M.P. beyanında, "Olayın üzerinden uzun zaman geçtiği ve birden fazla olaya müdahale ettiğimiz için detaylarını hatırlamıyorum. Sanıklara kelepçe takmaya çalıştık ancak 4 sanık birden üzerimize saldırdı, bu nedenle takamadık" ifadelerini kullandı. Müşteki polis memuru S.Y. ise şikayetinin devam ettiğini belirtti.

Murat Övüç’ün oğluna 7 yıla kadar hapis talebi

Duruşmada mütalaasını açıklayan Cumhuriyet savcısı, sanıklardan Ahmet Bağrıyanık’ın müştekilere karşı hakarette bulunduğu sabit olduğundan ‘hakaret’ suçundan 2 yıl 1 aydan 11 yıl 3 aya kadar hapisle cezalandırılmasını isterken, tüm sanıkların ‘kamu görevlisine görevi yaptırmamak içi direnme’ suçundan 10 aydan 7 yıl 9 aya kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti.

Müştekilerin beyanlarına katılmadığını söyleyen sanık avukatı, mütalaaya karşı savunma yapmak üzere süre talep etti.

"Karakola kendi aracımla gittim"

Mütalaaya karşı diyecekleri sorulan sanıklar beraatlarını talep ederken, sanık Burak Can Övüç savunmasında, "Polis memurlarının beyanlarını kabul etmiyorum. Direnmiş isem beni neden karakola almamışlar? Karakola kendi aracımla gittim, kamera görüntüleri incelenebilir. Suçlamaları kabul etmiyorum’’ ifadelerini kullandı.
Mahkeme, sanıkların avukatına mütalaaya karşı savunma yapması için süre verilmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, şüpheli Ahmet Bağrıyanık’ın ‘kamu görevlisine hakaret’ ve ‘görevini yaptırmamak için direnme’ suçlarından, şüpheliler Burak Can Övüç, Alptuğ Kayı ile Ergin Ergin’in ise ‘görevi yaptırmamak için direnme’ suçundan cezalandırılması talep edildi.

Sema Demir
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.