GÜNDEM - 15 Aralık 2021 Çarşamba 11:02

WhatsApp yazışmaları delil niteliğinde sayıldı: İşçiler tazminatsız işten çıkartıldı

A
A
A
WhatsApp yazışmaları delil niteliğinde sayıldı: İşçiler tazminatsız işten çıkartıldı

İzmir'de korona virüs önlemleri kapsamında uygulanan kapanmalarda, sağlık çalışanlarının konaklaması için hizmet veren otel personelleri WhatsApp üzerinden işe geri çağrıldı. WhatsApp üzerinden gelen mesajların geçerliliğinin olmadığını ileri süren ve tüm uyarılara rağmen işe gelmeyen, bu sebeple de iş akitleri feshedilen personeller soluğu mahkemede aldı. Yerel mahkeme ise Yargıtay'ın aldığı emsal karara atıfta bulunarak, WhatsApp yazışmalarını delil sayıp, işvereni haklı buldu.

Geçtiğimiz dönem tüm yurtta, korona virüs (Covid-19) önlemleri kapsamında çeşitli sektörler kapanmaya giderek, hizmete ara verdi. Bu sektörlerden birisi de konaklama sektörü oldu. Ancak Sağlık Bakanlığı'nın aldığı karar doğrultusunda, korona virüs tedavisinde görev alan sağlık çalışanları ile tedaviye muhtaç, yalnız yaşayan yaşlı vatandaşlara otellerin hizmet verebilmesi konusunda istisnai bir durum söz konusu oldu. Önce kapanmaya giden ardından bu istisna doğrultusunda sağlık çalışanı ve yardıma muhtaç kişilere hizmet vermeye başlayan oteller, izne çıkardıkları personelleri geri çağırdı. Bu otellerden birisi de İzmir'deydi. İzmir'de hizmet veren bir otel, bu durum doğrultusunda yeniden hizmet verme kararı alarak, izne çıkardığı personelleri Whatsapp üzerinden geri çağırdı. Bazı personeller yapılan çağrı üzerine işlerine geri dönerken, bazı personeller ise sağlık açısından ne gibi önlemler alındığını sorgulayarak ve WhatsApp üzerinden yapılan çağrılmanın geçerli olmadığını iddia ederek işlerine geri dönmedi.

İş akitleri feshedildi

Bazı otel personellerinin yapılan tüm uyarılara rağmen, çağrılara kulak asmayarak işe gelmemesi sonucu otel yönetimi, bu personellerin iş akdine son verdi. İşten çıkartılan personeller ise soluğu mahkemede aldı.

Emsal karar: WhatsApp yazışmaları delil niteliğinde

İş akitlerine son verilen personellerin otele karşı açmış olduğu davanın karar duruşması İzmir 5. İş Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada taraf avukatları yer alırken, savunmalar dinlendi. Taraf avukatlarının iddialarının ardından mahkeme heyeti, Yargıtay'ın 'Yasada; Uyuşmazlık konusu vakıaları ispata elverişli yazılı veya basılı metin, senet, çizim, plan, kroki, fotoğraf, film, görüntü veya ses kaydı gibi veriler ile elektronik ortamdaki veriler ve bunlara benzer bilgi taşıyıcıları bu Kanuna göre belgedir' yazılıdır. Bu düzenleme ile mail yazışmaları da belge olarak kabul edilmiştir' kararına atıfta bulunarak, WhatsApp yazışmalarını delil niteliğinde saydı. Otelin korona virüs tedbirleri kapsamında önlem aldığını, turuncu çember sertifikasını bulundurduğuna da kanaat getiren mahkeme, personellerin tazminatsız işten çıkarılmalarını haklı buldu.

"WhatsApp yazışmalarının delil niteliğinde olduğu tartışmasız"

Mahkemenin aldığı kararın önemine vurgu yapan otelin taraf avukatı Ali Onar, WhatsApp yazışmalarının artık Türk hukukunda yazılı delil niteliğinde kabul edilmesinin tartışmasız olduğuna değindi. Avukat Ali Onar, "Bilindiği gibi pandemi döneminde bazı sektörler kapanmaya gitti. Bu sektörlerden biri de otelcilik sektörüydü. Ancak burada Sağlık Bakanlığı tarafından istisnai bir durum oluşturuldu. Bakanlık, sağlık çalışanlarına ve tedaviye muhtaç, yalnız yaşayan yaşlı vatandaşlara otellerin hizmet vermesi konusunda izin verdi. Bu çok faydalı bir hizmetti. Bu hizmeti verecek olan oteller de tabi ki kapanmalarını iptal ederek personellerini geri çağırdılar. Müvekkili olduğumuz otel de personellerini WhatsApp üzerinden bilgilendirerek işe geri çağırdı. Bu bilgilendirme ve geri çağırmanın ardından bir kısım personel işine geri döndü ancak işine geri dönmeyen personeller de oldu ve işe geri başlamadılar. Bunun üzerine yasal prosedür işlendi ve çalışanların hizmet akitlerine son verildi. Hizmet akitlerine son verilmesinin akabinde ilgili otele dava açıldı. Açılan davada gerekli tedbirlerin alınmadığı ve WhatsApp üzerinden yapılan bilgilendirmenin geçerlilik taşımadığı iddia edildi. Yargılama neticesinde iki temel dayanak kuruldu. Bu temel dayanaklardan bir tanesi, otelin almış olduğu tedbirlerin, Sağlık Bakanlığının kriterlerine uygun olduğu; yani başka bir deyişle Sağlık Bakanlığının kriterlerine göre sözleşmenin yapıldığı ve turuncu çember sertifikası almış bir otelin iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini yerine getirdiğine kanaat getirildi. Bir diğer önemli husus ise WhatsApp üzerinden yapılan bildirimlerin, artık Yargıtay kararları doğrultusunda geçerli bir bildirim olduğu, delil niteliğinde olduğu yönünde karar verilmiş oldu. Bizim açımızdan iş hukuku anlamında, iki temel hususta da mahkeme değerli ve önemli bir karar vermiş oldu. Mahkeme böylelikle WhatApp yazışmalarının artık Türk hukukunda yazılı delil niteliğinde kabul edilmesinin tartışmasız olduğuna karar vermiş oldu" açıklamasında bulundu.

"Mahkeme, Yargıtay'ın vermiş olduğu kararlara atıfta bulunarak bu kararı verdi"

Avukat Ali Onar, yerel mahkemenin, Yargıtay'ın verdiği emsal karara atıfta bulunarak bu kararı aldığını söyleyerek, "Bu yerel mahkeme tarafından verilen bir karar ancak, iş sağlığı ve güvenliği bakımından mahkeme, Yargıtay'ın vermiş olduğu kararlara atıfta bulunarak bu kararı verdi. Özellikle WhatsApp yazışmaları, güncel hukukumuza yeni giren kararlardan birisi. İş sağlığı ve güvenliği bakımından mahkeme de özellikle pandemi koşullarını değerlendirerek, bu şekilde Yargıtay kararlarına atıfta bulunmuş oldu" diye konuştu.

Ali İhsan Çiftçi
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki deprem anı güvenlik kamerasında Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki depremin ardından, Tokat Sulusaray ilçesi Belediye Başkanı Davut Kılıç, ilçede herhangi bir olumsuz durumun bulunmadığını söyledi. Öte yandan deprem anı güvenlik kameralarına yansıdı. AFAD tarafından açıklanan bilgilere göre, saat 01.06’da merkez üssü Sulusaray ilçesi olan 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem, 9,97 kilometre derinlikte kaydedildi. Sarsıntı Sivas ve Yozgat illerinden de hissedildi. Depremi hisseden vatandaşlar büyük bir panik yaşayarak kendilerini dışarı attı. Deprem anı iş yerlerinin güvenlik kameralarına yansırken Tokat Sulusaray Belediye Başkanı Davut Kılıç, açıklamalarda bulundu. Başkan Kılıç, şu ana kadar herhangi bir olumsuz durumun olmadığını fakat dikkatli olunması gerektiğini söyledi. “Yıkılan, hasarlı bir bina yok” Kılıç, ilçede yıkılan ve hasarlı bir binanın olmadığını ifade ederek, “Saat 01.06’da Sulusaray ilçe merkezli 4,7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Şu ana kadar herhangi bir olumsuzluk yok. Yıkılan, hasarlı bir bina yok. Herhangi bir can kaybı ve yaralanma da yok. Köylerimizde de sorun yok. Özellikle vatandaşlarımız bu gece, dikkatli, uyanık olmasını ve mümkünse bu geceyi dışarda geçirmeleri önemli. Vatandaşlarımızı dikkatli olmaları konusunda anons yaparak uyarıyoruz. Deprem ülkemizin gerçeği. İlçemiz de Kuzey Anadolu fay hattına yakın bölgede bulunuyor. Hepimize geçmiş olsun” dedi. Vatandaşlar ise depremi hisseder hissetmez kendilerini evden dışarı attıklarını belirtti.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için toplandı İstanbul’da yüzlerce taksici Sarıyer’de gasp edilip öldürülen meslektaşları Yaşar Yanikyürek için bir araya geldi. İstanbul’un çeşitli noktalarında bir araya gelen taksicilerin katılımıyla, yol kenarında ölüme terk edilen Yaşar Yanıkyürek’in cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı gasilhanesine getirildi. İstanbul’da taksisine aldığı yabancı uyruklu iki şahıs tarafından öldürülüp Sarıyer’de yol kenarına atılan Yaşar Yanıkyürek için yüzlerce meslektaşı bir araya geldi. İstanbul’un farklı noktalarında toplanan taksiciler bir araya gelerek Yaşar Yanıkyürek’in cenazesinin Zincirlikuyu Mezarlığı’na getirilmesine eşlik etti. Farklı noktalarda toplanan taksiciler Beyoğlu’nda bir araya gelerek konvoy halinde Zincirlikuyu Mezarlığı’na hareket etti. Polis ekipleri çevrede güvenlik önlemleri aldı. Zincirlikuyu Mezarlığı önünde toplanan taksiciler burada basın açıklaması yaptı. Konuyla ilgili konuşan İstanbul Taksi Şoförleri Derneği Başkanı Deniz Dündar, “Bugün 14.30 sularında Anadolu Yakası’ndan aldığı yolcu ile Avrupa Yakası Sarıyer Tarabya, bizim Madenler dediğimiz bölgede yabancı yolcusu tarafından katledilen Yaşar Yanıkyürek abi için bütün meslektaşları olarak, arkadaşları olarak buradayız. Cenazemizi yalnız bırakmadık. Bu bizim ilk cenazemiz değil, görünene göre son cenazemiz de olmayacak. İki üç ay önce İzmir’de Oğuz Erge kardeşimiz, yaklaşık 9-10 ay önce Yıldıztabya, Gaziosmanpaşa’da Samet Kubiloğlu kardeşimiz, ondan 1 sene öncesine kadar Aydın Altun abimiz, bu ne ilk ne de son. Biz bir an önce yetkililerden taksicilerin can ve mal güvenliği için ivedi bir şekilde çalışma yapmalarını arzu ediyoruz. Bugün Yaşar abi için buradayız, cenazemizi gasilhaneye teslim ettik. Yarın Feriköy Mezarlığında öğle namazına müteakip defnedip son görevimizi yerine getireceğiz ama bunun son olup olmadığını bilmiyoruz. Ne yazık ki evden helalleşerek çıkıyoruz. Bir an önce yetkililerden, kabinli araç ya da başka bir çözüm bekliyoruz. Buna yetkililer, İstanbul’da taksiyi yönlendiren UKOME kurulu karar verecek. Bizler dernekler olarak, daha önce büyükşehir belediyesine bunun müracaatını yaptık. Bu ilk değil son değil. Biz helalleşerek çalışmak istemiyoruz. Bizler huzur, güven içinde çalışmak istiyoruz. Bizler STK’lar olarak sizler için her şeyi yapıyoruz. Bu işin hızlanması için sizlerin de bir an önce müracaatta bulunmanız gerekmektedir. Lütfen bizim sesimizi artık duyun. Lütfen bizi ciddiye alın" ifadelerini kullandı. "Azrailimizi yanımızda taşıyoruz" Ölümlerin artık son bulması için yetkililerin önlem almasını isteyen ve evden helalleşerek çıkıyoruz diye belirten Deniz Dündar, "Bugün bu, yarın bir başkası, kimi taşıdığımızı bilmiyoruz. Azrailini yanında taşıyan bir meslek grubu haline geldik. Bütün yetkililere, özellikle taksici dostu cumhurbaşkanımıza sesleniyorum; Sayın Cumhurbaşkanım lütfen bu çığlığımızı, bu haykırışımızı duyun” şeklinde konuştu.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için eylem yaptılar İstanbul’da bir grup taksici bir araya gelerek, öldürülen taksici Yaşar Yanıkyürek için ve son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetleri, kötü şartları protesto etmek için eylem yaptı. İstanbul Sarıyer’de 34 TFY 89 plakalı taksinin şoförü Yaşar Yanıkyürek, otomobilinde önce gasp edildikten sonra bıçaklanarak yol kenarına atılmıştı. Bu duruma tepki gösteren bir grup taksici bir araya gelerek, son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetler, kötü şartları protesto etti. Göztepe Köprüsü önünde toplanan taksiciler, Beşiktaş Meydanı önüne kadar konvoy yaptı. Göztepe Köprüsü önünde basın açıklaması yapan taksiciler, ardından Beşiktaş Meydanı’na doğru yolu çıktı, oradan tekrar Göztepe Köprüsü’ne gelen taksiciler protestoyu sonlandırdı. Durumla ilgili konuşan taksici Osman Balıkçı, "Burada bugün toplandık, iyi bir şey için toplanmak isterdik ama maalesef ki kötü bir olay için toplandık. Sevdiğimiz bir taksici ağabeyimiz Yaşar ağabeyimiz bugün hakkın rahmetine kavuştu. Bir vatandaş Ataşehir’den binip Sarıyer tarafına gidiyor ve ağabeyimizi katlediyor. Bu üzücü haberi aldıktan sonra bütün taksi camiası olarak toplandık. Şimdi de güzergahımız olarak buradan çıkacağız, artık sesimizin duyulmasını istiyoruz. Biz senelerdir gece çalışıyoruz, burada arkamda duran bütün abilerim, arkadaşlarımız hepsi evlerine ekmek parası götürmek için gece sabaha kadar çalışıyorlar ve hiçbir güvencemiz yok, bugün de gördük ki bu kadar basit bir şekilde, üstelik gündüz vakti bir abimizi kaybettik. Yaşar abimiz hakkın rahmetine kavuştu ancak bu ne ilk ne de son olacak gibi duruyor, burada toplanmamızın amacı sadece insanlara zarar vermek ya da bir şeyleri engellemek değil, sadece sesimizi duyurmak için buradayız. Buradaki bütün arkadaşlar da bu saatten sonra sadece can güvenliklerini ve Yaşar abimiz gibi bir son olmaması için ellerinden geldiğince birbirlerini kolladıkça da bir şeylerin olmasını istiyorlar ama maalesef olmuyor. Buradan yetkililere sesleniyoruz, bugün bir abimizi daha kaybettik, Yaşar Yanıkyürek ağabeyimiz bıçaklanarak katledildi. Bunların yaşanmaması için yetkilileri de artık göreve bekliyoruz. Şu anda Göztepe köprüsü altından çıkacağız, Beşiktaş güzergahında kimseyi rahatsızlık vermeden sessiz bir protesto yapacağız, bu sessiz çığlığımızı lütfen duyun. Toplamda yaklaşık 600-700 araçlık bir grup olacak" ifadelerini kullandı.