SAĞLIK - 14 Ağustos 2020 Cuma 13:33

Yaşlılıkta güçlü kemikler için peynir önerisi

A
A
A
Yaşlılıkta güçlü kemikler için peynir önerisi

İleri yaşlarda ortaya çıkan osteoporoz ve hipertansiyon gibi hastalıkların önlenmesinde az tuzlu ve D vitamini ile zenginleştirilmiş peynir tüketiminin faydalı olduğu belirtiliyor. Uzmanlar; en büyük kaynağı güneş ışınları olan D vitamininin vücuttaki eksikliğinin, özellikle menopoz sonrası kadınlar başta olmak üzere ileri yaşlardaki bireylerde görülen ve kemik erimesi olarak bilinen osteoporoz hastalığı için başlıca risk faktörü olduğuna dikkat çekiyor.

Osteoporozun erkeklerden çok kadınlarda, kadınlar arasında da ince kemik yapılı ve açık tenli olan kişilerde sık görüldüğünü kaydeden uzmanlar, osteoporozun risk faktörlerini; genetik yapı, kısa boylu ve zayıf olma, D vitamini eksikliği, yetersiz kalsiyum alımı, fazla tuz tüketimi, hareketsiz yaşam biçimi, sigara içme ve bazı ilaçlar olarak sıralıyor.

Osteoporozun ülkemizin önemli halk sağlığı sorunlarından biri olduğunu belirten Muratbey Beslenme Danışmanı Prof. Dr. Muazzez Garipağaoğlu, D vitamini ile kalsiyumun kemik sağlığı için ayrılmaz ikili olduğunu vurguladı. Ağırlıklı olarak süt ürünlerinin tüketilmesiyle vücuda alınan kalsiyumun kemiklere yerleşebilmesi için D vitaminine ihtiyaç olduğunu kaydeden Garipağaoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

“Osteoporozdan korunabilmek için sağlıklı beslenme ve düzenli fiziksel aktivite ile öne çıkan bir yaşam biçiminin benimsenmesi gerekmektedir. Yaşlı bireylerde D vitamininin deride yapımı ve bağırsaklarda emilimi azalır. Bu nedenle özellikle yaşlı bireylerin, hem bağışıklıklarını güçlendirmesi hem de D vitamini ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için D vitamini ile zenginleştirilmiş peynir çeşitlerini tüketmeleri önemlidir. Çünkü protein ve kalsiyum deposu olan peynir, kemik sağlığının korunmasında en etkili besinlerden biridir.”

"Az tuzlu peynir tercih edilmeli"

Peynirde de az tuzlu peynirlerin tercih edilmesi gerektiğine dikkat çeken Garipağaoğlu, az tuzlu peynirlerin, sadece osteoporoz için değil, hipertansiyon sorunu olan bireyler için de son derece değerli bir besin olduğunu vurguladı. Garipağaoğlu, “Türk toplumunda oldukça çok tüketilen peynir, salamura edilerek saklanan bir besindir. Bu özelliği ile peynir çeşitlerinin birçoğu yüksek miktarda tuz içerebilmektedir. Tuzlu peynir tüketimi, kemik sağlığına zarar vermektedir ve hipertansiyon riskini artırmaktadır. Bu nedenle ileri yaşlarda az tuzlu peynir tüketimi önem taşımaktadır” dedi.

Muratbey Plus ve Muratbey Misto ürünlerinin sadece 100 gramında 5 mcg D vitamini bulunuyor. Her iki ürünün de 100 gramı, T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Beslenme Rehberine (TÜBER) göre 2 yaş üstündeki tüm bireylerin günlük D vitamini gereksiniminin yüzde 33'ünü karşılıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Dağlarda çiriş otu bereketi Doğu Anadolu Bölgesinde ve Erzincan’da bu günlerde çarşı pazarda sıkça görülen çiriş otu dağlarda yaban hayvanlarının da ilgisini çekiyor. Bahar ayları ile birlikte Erzincan’ın yüksek kesimlerinde ortaya çıkan çiriş otu vatandaşlar tarafından toplanmaya başlandı. Munzur Dağlarında yerli ve yabancı birçok kişiye rehberlik yapan Murat Aydemir, yaptığı gözlemlerde dağ keçilerinin de çirişi yediğini ifade etti. Dağlarda doğal olarak yetişen çirişten birçok yemek yapıldığını anlatan Aydemir, çirişten yapılan turşunun ayrı bir lezzet olduğunu söyledi. İnsanlar yüzyıllardır yaşamın neredeyse her alanında bitkilerden faydalanıyor. Bazı bitkiler tıbbi faydaları sebebiyle sağlık alanında kullanılırken bazı bitkiler besin bazıları ise boya ya da süs bitkileri olarak kullanılıyor. Çiriş otu da bu bitkilerden bir tanesi. Latincede Asphodelus aestivus L. olarak bilinen ve Zambakgiller familyasına ait olan çiriş otu, çoğu bölgede güllük, dağ pırasası, kirkiş otu, sarı zambak, yabani pırasa ve yeling otu olarak biliniyor. Toplumun büyük bir kısmı bazı hastalıkların tedavisinde tıbbi bitkilere başvuruyor. Bitkisel tedavi yöntemlerinin yan etkilerinin olmadığı ya da daha az olduğu düşünülmesi buna büyük bir etken olarak gösteriliyor. Çiriş otu da bölgede halkın tercih edilen bitkilerin başında yer alır. Çirişten birçok yemek yapılıyor Meryem Badayman, Ekin Dinçel ve Ayla Ünver Alçay tarafından yapılan bir araştırmada çirişin; yabani bir ot olup yenilebilmesinin yanında vitamin, antioksidan, lif ve mineral içerikleri ile vücudu besleyen özelliğe sahip olması sebebiyle yaygın olarak tüketildiği belirtildi. Çiriş otu, Afrika, Arap ülkeleri, Türkiye, Mısır ve Avrupa’nın bazı bölgelerinde görülen bir bitki türü. Türkiye’de Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetişiyor. Çiriş otu genel olarak zararsız ve faydaları ile ön planda olan bir bitki olarak biliniyor. Bunun yanında çirişin yaprakları henüz tazeyken de yenilebiliyor. Ayrıca çirişten çorba ve birçok yemek de yapılıyor. Haşlandıktan sonra yumurta ile kavrulması ya da peynirle de karıştırılarak yufka ekmek içinde yeniliyor. Ayrıca kaşila diye adlandırılan bir yemeği de yapılıyor. Sevilen yemeklerden biri olan kaşila, çirişin kaynatılıp, içerisine bulgur katılarak, katılaşıncaya kadar pişirilmesiyle yapılıyor. Katılaştıktan sonra içi çukurlaştırılarak yağ dökülüp ve servis edilip yeniliyor.