GÜNDEM - 27 Haziran 2019 Perşembe 09:17

Yavru ayı yola indi, Arap turistler şaştı kaldı

A
A
A
Yavru ayı yola indi, Arap turistler şaştı kaldı

Gümüşhane’nin Torul ilçesi sınırlarındaki Zigana dağı eteklerinde yer alan Limni Gölü Tabiat Parkına ulaşımı sağlayan yola inen yavru boz ayı saatlerce yolun kapanmasına neden oldu.

Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) ekipleri tarafından gözetim altına alınan yavru ayı gece karanlığında annesi tarafından bulunduğu yerden alındı. 

Ormanlık alanda öğlen saatlerinde çoban köpekleri tarafından sıkıştırılarak annesinden uzaklaştığı tahmin edilen yavru ayı, Zigana dağı ile Limni Gölü Tabiat Parkı arasındaki yola indi. 

Yavru ayı yola indi, Arap turistler şaştı kaldı

Beton yolun ortasında dakikalarca duran yavru ayı bitkinlikten çok fazla hareket edemezken, tesis işletmecileri tarafından kendisine verilen suya da kendince saldırarak karşılık verdi. 

Yavru ayı yola indi, Arap turistler şaştı kaldı

Yavru ayı yola indi, Arap turistler şaştı kaldı

Bölgeye akın eden Arap turistlerin şaşkın bakışları arasında yoldan çıkarılmak istenen yavru ayı insanlara aldırış etmezken, minik cüssesine rağmen çıkardığı sesler ve ani hareketlerle kendine yaklaşanları korkuttu.
Görülür görülmez Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Gümüşhane Şube Müdürlüğü ekiplerine haber verilmesinin ardından olay yerine gelen uzman ekipler önce bölgedeki insan kalabalığını bölgeden uzaklaştırıldıktan sonra yavru ayıyı sakinleştirerek yoldan altına bulunan kayalıklara bıraktı. 

İnsanlar orada olduğu için anne ayı orada olsa bile yavrusunu almaya gelmediği için DKMP ekipleri gece yarısına kadar insanların bölgeden uzak tutarak hem yavru ayının strese girmesini engelledi hem de anne ayının yavrusuna ulaşmasını sağladı. 

Limni Gölü Tabiat Parkına gitmek isteyen yaklaşık 40 aracın yolunu keserek saatlerce beklemelerine neden olan yavru ayının çoban köpekleri tarafından sıkıştırıldığı ve strese girdiği tahmin ediliyor.  

Recep Ergin
 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.