EKONOMİ - 18 Ocak 2019 Cuma 16:07

Türkiye’nin önde gelen girişimcileri 3’üncü kez ‘Zero to One’da

A
A
A
Türkiye’nin önde gelen girişimcileri 3’üncü kez ‘Zero to One’da

Girişimciliğe dair her detayı katılımcılara sunma hedefiyle yola çıkan Zero to One ‘Girişimcilik ve İnovasyon Zirvesi’ Türkiye’nin önde gelen girişimcilik etkinliklerinden biri olarak dikkat çekiyor. Bu yıl 600 kişinin katılımının beklendiği Zero to One, 9 Mart Cumartesi günü gerçekleşecek, birbirinden farklı hikayeleri olan yıldız girişimcileri ağırlayacak.

Koç Üniversitesi’nin Girişimcilik Kulübü tarafından üçüncüsü düzenlenecek olan Zero to One 'Girişimcilik ve İnovasyon Zirvesi', 9 Mart Cumartesi günü Rumelifeneri Kampüsü’nde yer alan Sevgi Gönül Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek. İsmini girişimcilik dünyasının en önemli kitaplarından biri olan, Peter Thiel’in Zero To One’dan alan etkinlik, girişimcilik dünyasında insanları ‘sıfır olmaktan bir olmaya taşımayı’ amaçlıyor.

Organizasyon yetkililerinin açıklamalarında göre etkinlikte Türkiye’nin başarılı ve öncü girişimcileri bir araya gelerek, profesyonel yaşamlarında edindikleri tecrübeleri ve ilham veren hikayelerini seminerler aracılığıyla üniversite öğrencilerine aktaracak. Katılımcılar farklı kariyer yollarını ve bakış açılarını deneyimleme, bir girişimcinin hayatını yakından görme fırsatı bulacak. Aynı zamanda etkinlik boyunca ana sahnedeki konuşmalara eş zamanlı olarak, başarılı startup’ların ve çeşitli firmaların organize ettiği workshoplara ve örnek olay incelemelerine yer verilecek. Katılımcıların etkinliğe düşünsel düzeyde dahil olacağı interaktif bir ortam sağlanırken, eğitimler sayesinde de girişimcilik alanındaki becerilerin geliştirilmesine imkan sağlanacak.

Bu yıl 600 katılımcı bekleniyor

Geçtiğimiz yıl Webrazzi kurucusu Arda Kutsal, Onedio kurucusu Kaan Kayabalı, Seri Girişimci ve Lidyana.com CEO’su Hakan Baş, 500 Startups İstanbul General Partner Rina Onur gibi yıldız girişimcileri ağırlayan Zero To One etkinliğinde 430 katılımcı yer aldı. Bu yıl 600 kişinin katılması beklenen etkinlik; TUSİAD Başkanı Erol Bilecik, Aslanoba Capital Kurucusu Hasan Aslanoba, Markafoni Kurucu Ortak Tolga Tatari, Mekan.com ve Fırsat Bu Fırsat Kurucusu Reyhan Cepik gibi iş dünyasının önde gelen konuşmacılarını ağırlayacak.

Özgün hikayelere sahip girişimcilere ev sahipliği yapıyor

Bugüne kadar Zero to One’da bir araya gelen nitelikli konuşmacı portföyü sayesinde katılımcılar girişimciliğin farklı alanları hakkında bilgi sahibi oldu. Etkinlik başta Koç Üniversitesi öğrencileri olmak üzere Boğaziçi, İTÜ ve Sabancı gibi Türkiye’nin en başarılı üniversitelerinden gelen katılımcıları girişimcilik yolundaki hedeflerinde bir adım ileri taşımayı ve girişimcilik vizyonu etrafında birleştirmeyi amaçlıyor. Girişimcilik ekosistemindeki bütün parçaları bir araya getirerek genç girişimcilerin, melek yatırımcıların, girişimciliğe ilgi duyanların ve başarılı iş adamlarının etkileşim içinde bulunduğu bir ortam oluşturuyor.  

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Uzman jinekologdan kadınlar için önemli uyarı: "Normal saymayın" Jinekolog Elifnur Özak, menopoz sonrası görülen vajinal kanamalara dikkat çekti. Bu dönemde görülen kanamaların genellikle iyi huylu nedenlere bağlı olduğunu belirten Uzm. Dr. Özak, “Ancak bazı kötü huylu hastalıklar ve kanserler kendilerini vajinal kanamalar ile belli edebilirler. Menopoza girildikten sonra, artık vajinal kanamalar ‘normalimiz’ olmaktan çıkar, göz ardı edilmemelidir.” diyerek kadınları uyardı. Acıbadem Kent Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Elifnur Özak, menopozun kadınların doğal yaşam döngüsünün bir parçası olduğunu hatırlattı. Adet kanamasının kesilmesine menopoz denildiğini, tıbbi açıdan ise menopozun yumurta ve hormon üretiminin sona ermesi anlamına geldiğini vurgulayan Uzm. Dr. Özak, kadınların bu yeni dönemi için, "Kadınlarda ortalama 40’lı yaşlardan itibaren reprodüktif çağın menopozal kısımları başlar. Adetlerimiz, belirgin bir problem olmadığı sürece, bir anda kesilmez, yavaş yavaş araları açılarak gider. 2 ayda bir, 3 ayda bir, 6 ayda bir... ’Pre- menopoz’ dediğimiz bu menopoz öncesi dönemde kadınlarda “vazomotor semptom” olarak bilinen sıcak basmalarıyla, ani ve yoğun terlemelerle, ani sinirlilik haliyle, geceleri uyku problemleriyle, vajinal kurulukla sıklıkla karşılaşırız. Bunlar, vücutta azalan östrojen düzeylerinin bedenimizde oluşturduğu sonuçlardır. Premenopozal dönemdeki bu sorunların hemen hepsinin tedavisi mümkündür. Ne zaman ki bir sene hiç adet görülmez, ancak o şekilde ‘menopoza girdim’ diyebiliriz. Bu dönem de ortalama 45-55 yaşları arasına denk gelmektedir" bilgilendirmesinde bulundu. Normal kabul etmeyin, sebebini öğrenin Menopoz sonrasında vajinal kanamalar görülebildiğini, bunların pek çok kadın tarafından “normal” kabul edilip, doktor kontrolüne gerek duymadığını belirten Uzm. Dr. Özak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kadınlar özellikle doğurganlık süreçlerinde, hamilelik öncesinde ve hamilelikte kadın hastalıkları ve doğum uzmanı kontrolünde olmayı önemserler. Menopoza girdikten sonra ise artık jinekologla işlerinin bittiğini düşünürler, muayenelerini ihmal ederler. Menopoza girdikten sonra kanama sorunu yaşadıklarında bunu göz ardı ederler. Oysa bu dönemdeki kanamalar masum olmayabilir. Menopoz sonrası vajinal kanamalar genellikle iyi huylu sebeplere bağlı olsalar da bazı kötü huylu hastalıklar ve kanserler kendilerini vajinal kanamalar ile belli edebilirler. Menopoz sonrası kanama durumunda, jinekolojik muayene ve bu muayene sonuçlarına bağlı olarak rahim içinden (endometriyum) örnekleme yapmak, biyopsi alarak kötü huylu bir hastalık olup olmadığını değerlendirmek gerekebilir. Endometriyum kanserleri erken dönemde kendisini kanama ile belli ettiği için, çoğu zaman bu kanamalar sayesinde erken evrelerde yakalanır ve pek çok hastada kemoterapi ihtiyacı dahi olmadan, sadece ameliyatla cerrahi olarak tedavi edilebilir. Kötü rüya görmemek için bu kanamaların nedenlerinin belirlenmesi gerekir."
İzmir Üretken yapay zeka teknolojisi, en çok fotoğrafçılığı etkiliyor İki yıl önce hayatımıza hızlı bir giriş yapan üretken yapay zeka teknolojisi fotoğraf sanatı başta olmak üzere grafiksel anlamda çeşitli görseller üreten sektörler üzerinde etkisini giderek arttırıyor. Özellikle reklam tanıtım sektöründe obje, ürün veya bir olayın fotoğraflarını üretmek stüdyo ortamı yerine bilgisayarın başında birkaç satırlık komut yazarak sanayiler içinde gerçekleştiriliyor. İzmir Ekonomi Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Müdürü Öğretim Görevlisi Emre Küheylan üretken yapay zeka teknolojisinin prodüksiyon maliyetlerini düşürmesi gibi faydasının yanında gerçeklikten uzaklaşma ve manipülasyon gibi tehlikeleri de beraberinde getirdiğini söylüyor. “Yapay zeka prodüksiyon maliyetlerini düşürüyor, üretim süreçlerini hızlandırıyor” Aynı zamanda reklam ajanslarının en çok başvurduğu stok fotoğraf ajansları ve buralara görsel üreten fotoğrafçıları ekonomik anlamda olumsuz etkilediğini söyleyen Meslek Yüksekokulu Müdürü Öğretim Görevlisi Emre Küheylan; “Üretken yapay zeka ile buluşmamız 2022 yılının ortaları gibi çok yakın bir zamanda oldu. Üretken yapay zeka ile üretilen ilk fotoğraflar ve grafikler gerçeklik bakımından önceleri hatalar barındırıyor kollar, eller gibi farklı uzuvların canlandırılmasında bozukluklara rastlayabiliyorduk. Ancak çok kısa bir sürede üretken yapay zeka programlarının yeni sürümleri piyasaya sürüldükçe bu hatlarında hızlıca giderildiğini çok daha gerçekçi görüntülerin üretilebildiğini gördük. Şu anda işin uzmanları dışında kimsenin neredeyse gerçekle ayırt edemeyeceği kusursuz görseller üretilmeye başlandı. Özellikle fotoğraflar gerçeklik açısından kusursuza yaklaşmış durumdalar. Üretilen bir insan fotoğrafının gerçek mi yapay mı olduğunu anlamak oldukça güçleşti. Yapay zeka ile üretilen gerçekliği yüksek fotoğraflar sosyal medya hesaplarını yönetenleri, haber sitelerini ve çeşitli reklam şirketlerini önemli bir prodüksiyon maliyetlerinden kurtarırken üretim süreçlerini hızlandırdı. Ancak işin gerçeklik açısından baktığımızda özellikle işleri gerçeği aktarmak olan haber, medya siteleri ve yüksek takipçili sosyal medya hesaplarını yeni tehlikeler bekliyor. Bu teknoloji kişileri ve toplumları ciddi şekilde manipüle etmede kullanabiliyor. Bu da beraberinde sayısız hukuk davlarını beraberinde getiriyor. Bu yolla üretilen görsellerin altına mutlaka uyarıcı yazıların konulması ya da uzmanlar tarafından gözden geçirilmeleri gerekiyor.” dedi. Ekonomi Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Müdürü Öğretim Görevlisi Emre Küheylan, bilgisayarının başında uygulamalı olarak yapay zeka yazılımlarıyla “orman yangınından kaçan geyik” ve “çölde gezen kutup ayısı” gibi örnek görsellerin komut satırı yazarak nasıl oluşturulduğunu paylaştı.