GÜNDEM - 22 Haziran 2021 Salı 15:54

Yerli aşının adı belli oldu!

A
A
A
Yerli aşının adı belli oldu!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Üçüncü faza geçilen bu çalışma ile artık kendi aşımıza sahip olma konusunda son dönemece girmiş bulunuyoruz. Bu aşamanın da öngörülen sürede tamamlanarak aşımızın seri üretimine eve yaygın kullanımına geçilmesini temenni ediyorum” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Erciyes Üniversitesinde Prof. Dr. Aykut Özdarendeli tarafından geliştirilen ve faz-1 ile faz-2 safhaları tamamlanan korona virüs aşısının faz-3 safhasında ilk gönüllüye uygulandı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın da hazır bulunduğu ilk aşı uygulamasına canlı yayınla bağlanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, aşının adının Türkovac isminin uygun olacağını söyledi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, faz-3 safhasına gelen, formülasyon olarak bundan sonra değişmeyecek olan artık bir aşıya sahip olduğumuzu söyleyerek, “Bu gurur milletimize ait. Bundan sonraki safhada gönüllülere yapıp etkinliğini görmüş olacağız” dedi.

“Artık kendi aşımıza sahip olma konusunda son dönemece girmiş bulunuyoruz”

Erciyes Üniversitesi ile Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı tarafından geliştirilen bu aşının halihazırda Türkiye’de en ileri düzeye ulaşmış olan çalışma olduğunun altını çizen Erdoğan, “İlk yerli aşımızın bu seviyeye gelmesinde emeği geçen bilim insanlarımıza ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum. Diğer aşı çalışmalarını yürüten bilim insanlarımızın çalışmalarının da en kısa sürede neticelenmesini diliyorum. Üçüncü fazının ilk uygulaması gerçekleştirilen bu aşımız ile birlikte Türkiye artık bu hususta yeni bir dönemin kapılarını aralamaktadır. Salgınla mücadelede dünyada bilinen en etkili ve yaygın araç aşılardır. Türkiye, Çin ve Almanya başta olmak üzere somut neticeye ulaşan tüm aşıların tedariki ve uygulamasında oldukça ileri düzeydedir. İnşallah birkaç hafta içinde ülkemizdeki 18 yaş üzeri nüfusun tamamını aşılama kapsamına almış olacağız. Salgınla mücadelede ve aşılamada mesafe kat ettikçe kısıtlamaları da kaldırıyor veya azaltıyoruz” dedi.

Salgın boyunca alınan tedbirler ve son olarak sokağa çıkma kısıtlamalarının kaldırılmasını hatırlatan Erdoğan, “Dışarıdan temin ettiğimiz aşılar önemli olmakla birlikte asıl olan kendi aşımızı üretmektir. Bu salgının daha ne kadar süreceği, daha ne kadar mutasyon geçireceği belirsizdir. Ülkemizi salgın cenderesinden bir an önce kurtarmak, milletimizin sağlığını ve refahını güvence altına almak için kendi aşımıza sahip olmamız kritik öneme sahiptir. Üçüncü faza geçilen bu çalışma ile artık kendi aşımıza sahip olma konusunda son dönemece girmiş bulunuyoruz. Bu aşamanın da öngörülen sürede tamamlanarak aşımızın seri üretimine eve yaygın kullanımına geçilmesini temenni ediyorum. Vatandaşlarımızı bir an önce aşılarını olarak kendilerini ve sevdiklerini bu musibetten koruma konusunda sorumluluklarını yerine getirmeye davet ediyorum” diye konuştu.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın aşının isminin ne olacağını sorması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu konuda benim şahsen gönlümden geçen şu olabilir derim; hem ülkemizin tamamında dil noktasında kolaylık açısından 'Türkovac' ismi uygundur derim” ifadelerini kullandı.

Programda gönüllü olan vatandaşa aşısı yapılırken, aşıyı geliştiren Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, ”2013 yılında devletimizin yaptığı yatırımın meyvelerini topluyoruz. Bu, sadece pandemi döneminde değil, gelecekte ortaya çıkabilecek hastalıklar açısından da çok iyi bir deneyim ve alt yapıya sahibiz” dedi.

Derya Yetim

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Kurum’dan otobüs şoförlerine müjde: “Göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz” İBB Başkan Adayı Murat Kurum, Sancaktepe’de düzenlenen ‘Özel Halk Otobüsçüleri Sahuru’ programında vatandaşlarla bir araya geldi. Programda konuşan Kurum, “Hiç merak etmeyin, hiç üzülmeyin. 1 Nisan’dan sonra göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz. Bu Murat Kurum sözüdür. Boş yere kesilen cezaları da göreve gelir gelmez iptal edeceğiz” dedi. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan Adayı Murat Kurum, Sancaktepe’de düzenlenen ‘Özel Halk Otobüsçüleri Sahuru’ programında vatandaşlarla bir araya geldi. Programa Kurum’un yanı sıra Sancaktepe Belediye Başkanı Şeyma Döğücü, AK Parti Sancaktepe İlçe Başkanı Turgay Akpınar, Tüm Özel Halk Otobüsleri Birliği Dernek Başkan Vekili Göksal Ovacık, ÖZULAŞ Başkanı Sedat Şahin, milletvekilleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Programda ilgiyle karşılanan Kurum vatandaşlarla hatıra fotoğrafı da çektirdi. “İstanbul’daki otobüs sayısı, vatandaşımızın mevcut talebine istese de yetmiyor” Programda konuşan İBB Başkan Adayı Kurum, “Bugün İstanbul’da yaklaşık 3 bin halk otobüsümüz var. Yüzbinlerce yolcuyu taşımaya çalışıyorsunuz. İstanbul’un bu yükünü almak için çaba sarf ediyorsunuz ama her geçen gün bu yük bir kat daha artıyor. İstanbul’daki otobüs sayısı, vatandaşımızın mevcut talebine istese de yetmiyor. Biz, hem özel halk otobüsü emekçilerini hem de İstanbulluları uğraştıran değil ulaştıran İstanbul diyerek rahatlatacağız. İstanbullu kardeşlerimiz sizlere emanet. Genç kızlarımız, kadınlarımız otobüse bindiğinde saat geçse, durak evine uzaktaysa şoför kardeşlerim gerekirse evinin önüne kadar bırakacak. Bu hedef öyle sadece yatırım ve buradaki hizmetlerden müteşekkil değildir. Biz bir yandan yeni ulaşım yatırımları yaparken bir yandan da İstanbul’un trafik sorununa dair, çok önemli adımlar atacağız. Ben ulaşım sektöründeki esnafımızın sorunları için aylarca çalıştım. Bu konudaki tüm uzmanlarla esnaf odalarımızla istişare ettim” dedi. “Göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz” Otobüsçülerin yaşadığı sorunlara değinen Kurum, müjdeleri hakkında da şöyle konuştu: “Sizler, 40 yıldır yaşadığınız sorunları, dertleri şu beş yılda yaşadınız. Ücretlerinizi iki ay geç aldığınızı biliyorum. Çok büyük mağduriyetler yaşıyorsunuz. 2023 zammını hala alamadınız. Her bir özel halk otobüsümüzün 1 milyon TL alacağı var. Alamadığınız ödemelerinizden dolayı araçlarınıza bakım yapmakta zorlanıyorsunuz. Vatandaşlarımızı taşımak için gereken her türlü fedakarlığı yapıyorsunuz. Yanan ve bozulan otobüsler olduğunda mevcut İBB yönetimi bu sorunları görmezden geliyor. Sen otobüsçünün hakkını ödemezsen bu esnaf otobüsüne nasıl bakım yaptıracak. Mevcut İBB yönetimi sizin eksiklerinizle alakalı bırakın bir irade ortaya koymayı sorunları görmezden geliyor. Yetmiyor, bir de size boşu boşuna cezalar kesiyor. İETT yönetimi, ezan okunurken aracında su içip orucunu açan özel halk otobüsü şoförüne neden ceza keser? Eğer kötü niyetliyseniz, eğer bu milleti sevmiyorsanız elbette kesersiniz. Hiç merak etmeyin, hiç üzülmeyin. 1 Nisan’dan sonra göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz. Bu Murat Kurum sözüdür. Boş yere kesilen cezaları da göreve gelir gelmez iptal edeceğiz” “Sizlere sağladığımız uygun kredilerle otobüslerimizi yenileyeceğiz” Müjdelerini saymaya devam eden Kurum, “Otobüslerinizi yenileyemediğinizi çok iyi biliyorum. Toplu taşıma kanununu ve mülkiyet probleminin çözümüyle ilgili kanunu meclise bu kardeşiniz taşıdı. Bu konunun takibini yapacağız ve mülkiyet sorununu tamamen çözeceğiz. Göreve gelir gelmez devlet bankalarımızla yapacağımız protokollerle sizlere sağladığımız uygun kredilerle otobüslerimizi yenileyeceğiz. Hem siz huzur içerisinde çalışacaksınız hem de İstanbullu kardeşlerimize en güzel hizmeti vereceğiz. İstanbul halk otobüsü bir marka olacak. İstanbul’un yollarında bozulan, yanan otobüs devri 31 Mart akşamı tamamen bitecek” diye konuştu. “İnsanımız bu seçimi, İstanbul’u yeniden emin ellere teslim etmek için çok büyük bir fırsat olarak görüyor” Seçimin iki zihniyet arasında gerçekleşeceğini belirten Kurum, “Bizim şoför esnafımız, kalenderdir. İşte sizler İstanbullunun sorunlarını dinleyen insanlarsınız. Sizlerle yaptığımız görüşmelerde de bu sorunların çözümleri hakkında konuşuyoruz. Konuştuğumuz herkesin ortak bir noktası var. İnsanımız bu seçimi, İstanbul’u yeniden emin ellere teslim etmek için çok büyük bir fırsat olarak görüyor. Nasıl öyle görmesin? Fark ortada. Milletin karşısında sadece iki taraf var. Bir tarafta afet anında tatil beldelerinde gezenler, diğer tarafta sadece Fikirtepe’de, Esenler’de bile toplam 75 bin yeni yuvayı inşa edenler var. Bir yanda kendi geleceği için İstanbul’u kaderine terk edenler, diğer tarafta Kartal Orhantepe’de, Üsküdar’da, Beykoz’da, Ümraniye’de, 39 ilçemizde şantiyelerde arı gibi çalışanlar var. Bir yanda İstanbul’a yapılan tüm büyük ulaşım yatırımlarına karşı çıkanlar var, diğer yanda havalimanını, Marmaray’ı, Avrasya Tüneli’ni yapanlar var. Bu seçimde ya sağlıksız binalarda deprem korkusuyla beklemeyi ya da kentsel dönüşümle huzur içinde yaşamayı seçeceğiz. Bu seçimde ya 5 yılda 5 bin konut bile dönüştüremeyenleri ya da asrın felaketinde 3 ayda 180 bin konutu başlatanları seçeceğiz. Bu seçimde ya milletin kaynaklarını çarçur edenleri, ya da bizim gibi İstanbul’a her alanda 350 milyar lira yatırım yapanları seçeceğiz. Ya İstanbul’un bütçesini kendi için harcayanları, ya da kenti için, harcayanları seçeceğiz. Ben inanıyorum ki İstanbullular 5 yıldır çektikleri çileyi göz önünde bulunduracaklar. Hizmetin ve eserin adresi olan AK Parti’mizi ve Cumhur İttifakı’mızı sandıkta rekor bir oyla seçecektir. Ne yazık ki, son 5 yılda İstanbulluların derdiyle dertlenen, o dertlere çare olmaya gayret eden bir başkanları olmadı. Bu kardeşiniz, sizlerle hem dert ortağı, hem de çözüm ortağı olacak, İstanbul’un dertlerine deva olacak. Esnaf dostu, emek dostu, ekmek dostu bir belediyeciliği sizlere göstermek için bundan önce nasıl gece gündüz çalıştıysak yine aynı anlayışla çalışacağız” diyerek sözlerini tamamladı. “5 yıldır bir tane kavşak yaptırmadık” İlçede yaşanan sıkıntıları dile getiren Sancaktepe Belediye Başkanı Döğücü, “En büyük sıkıntımızı İBB’nin çalışmalarımızda yaşadık. Burada 200.000 nüfusla başlayan bir ilçe süreci var. 10-15 yıllık genç bir ilçeyiz ama o kadar çok nüfus aldık, o kadar çok tercih edildik, nüfusumuz 500 bine geldi. Bu ilçemizin otobüs hatlarının mutlaka düzenlenmesi lazım. Sancaktepe’de ikamet eden tüm vatandaşımız benimle aynı fikirde. Evinden çıkıp bir mahalleden bir mahalleye giderken bile otobüs hatlarında sıkıntı çekiyor. 2-3 tane vesait değiştirmek durumunda kalıyor. Bunlar için büyükşehirle defalarca görüşmemize rağmen hiçbir ilerleme kaydedemedik. Bırakın ilerleme kaydetmeyi gerileme yaşadık. Otobüs hatları iptal ediliyor. Başka güzergahlar daha faydalı olur hatlarımızı düzenleyelim diyoruz ses yok. Gelin yeni hatlar düzenleyelim, Sancaktepe artık kocaman bir ilçe oldu, bunların yeniden planlanması lazım diyoruz ses yok. Bırakın ses vermeyi duraklara giden vatandaşlar mevcut hatlardaki otobüsleri saatlerce bekliyor. Ulaşımda defalarca söylememize rağmen 5 yıldır bir tane kavşak yaptırmadık. 5 yıl önce bu sorunu görmüş kavşaklarımızı, otopark yerlerimizi, projelerimizi belirlememize rağmen bu konularda da hiçbir gelişme ve ilçemize herhangi bir hizmet alamadık. Bir büyükşehir sadece süt dağıtmasıyla övünemez. Biz ilçeleri zaten Sayın Cumhurbaşkanımızın başlatmış olduğu sosyal belediyecilikle mükemmel bir şekilde yönetiyoruz” ifadelerini kullandı.