EKONOMİ - 22 Haziran 2021 Salı 15:51

Bakan Pakdemirli: “Ülkemizde de, meteorolojik afetlerin sayıları ve şiddeti artış göstermeye başladı, gelecekte de bu artışların devam edeceğini söyleyebiliriz”

A
A
A
Bakan Pakdemirli: “Ülkemizde de, meteorolojik afetlerin sayıları ve şiddeti artış göstermeye başladı, gelecekte de bu artışların devam edeceğini söyleyebiliriz”

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Iğdır Meteoroloji Bölge Müdürlüğünün açılış programında konuştu.

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Iğdır Meteoroloji Bölge Müdürlüğünün açılış programında konuştu. Bakan Pakdemirli, “Ülkemizde de, meteorolojik afetlerin sayıları ve şiddeti artış göstermeye başladı, gelecekte de bu artışların devam edeceğini söyleyebiliriz” dedi.


Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli bir dizi incelemede bulunmak üzere Iğdır’a geldi. Bakan Pakdemirli, ziyaretlerin ardından Iğdır Meteoroloji Bölge Müdürlüğünün açılış programına katıldı.


“Bütün dünyada olduğu gibi, ülkemizde de, meteorolojik afetlerin sayıları ve şiddeti artış göstermeye başladı”


Programın açılışında konuşan Bakan Pakdemirli, “Meteoroloji 16’ıncı Bölge Müdürlüğümüzün, başta stratejik öneme sahip Iğdır’ımız olmak üzere, ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Bildiğiniz gibi, biz; tarım, gıda, su, orman ve hava gibi 5 önemli ve hayati alandan sorumlu bir Bakanlığız. Her biri yaşamın vazgeçilmez birer unsuru. Tabi, özellikle meteoroloji ve iklim konusu, son dönemde sadece bizde değil, tüm dünyada gündemin ilk sıralarında yer alıyor. Özellikle; hızlı nüfus artışı, artan enerji kullanımı ve sanayileşmeyle birlikte, bu konuların önemi daha iyi anlaşılmaya başlandı. Nitekim sanayi devrimi sonrasında iklim değişikliği ve küresel ısınma her geçen yıl etkisini daha çok hissettirmeye başladı. Son 10 yıl ise, tüm zamanların en sıcak dönemi oldu. Tabi bu durum, afetleri ve daha önce hiç alışkın olmadığımız hava olaylarını da beraberinde getirdi. Dünyada, 1970-2019 yılları arasındaki doğal afetlerin yaklaşık yüzde 79’u, meteorolojik olaylarla doğrudan veya dolaylı olarak ilişkiliydi. Yine bu doğal afetler sonucunda, can kayıplarının yüzde 56’sı ve ekonomik kayıpların da yüzde 75’i meteorolojik afetlerden kaynaklandı. Bütün dünyada olduğu gibi, ülkemizde de, meteorolojik afetlerin sayıları ve şiddeti artış göstermeye başladı. Ülkemizin iklim değişikliğinden olumsuz etkilenecek olan Akdeniz Havzası’nda yer alması nedeniyle, gelecekte de bu artışların devam edeceğini söyleyebiliriz. Dolayısıyla her şeyden önce, meteorolojik karakterli doğal afetlere karşı azami ölçüde hazırlıklı olmalıyız. Doğal afetler elbette Allah’ın takdiri. Ama afeti tahmin etmek de, Allah’ın insanoğluna bahşettiği bir lütuf. Bu nedenle; meteoroloji candır, hayat kurtarır, diyorum. Yani; her meteorolojik veri binlerce canı korur ve kurtarır. Bu sebeple, tüm vatandaşlarımızın ve sektörlerin meteorolojik verilere anlık ulaşması için birçok uygulamayı devreye aldık. Bugün cep telefonumuza meteoroloji mobil uygulamasını indirerek, tüm verilere rahatlıkla ulaşabiliyoruz. Nasıl her sabah evden çıkarken, kapımızı kilitleyip evimizi koruyorsak, aynı şekilde her sabah cep telefonumuzdan meteoroloji uygulamasına bakarak da, günümüzün güvenliğini sağlamamız gerekiyor. Tabi meteorolojik veri, başta insan hayatı olmak üzere; tarım, savunma ve diğer sektörler için de oldukça önemli. Örneğin; bitkisel üretimde, tesis ve işletme planları yapılırken, öncelikle o bölgenin iklim özellikleri dikkate alınır. Bir bölgede yetiştirilecek bitki çeşidinin seçimi, toprak işleme, ekim, dikim, budama, çapalama, sulama, ilaçlama ve hasat işlemlerinde; meteorolojik veriler yönlendirici ilk faktördür. Hayvancılık alanında da, sıcaklık değerlerinin, hayvanlarda ölüm oranları, yem ve ilaç tüketim miktarları, canlı ağırlık, et-süt üretim ve verimi ile gebelik oranları üzerinde etkili olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla tarım ve hayvancılıktaki bütün planlamalarımızda, meteorolojik veriler sayesinde elde ettiğimiz referans bilgileri kullanıyoruz. Ayrıca taşkın koruma tesisi, baraj ve gölet inşa ederken de, tesisin taşkın payını doğru ortaya koymak adına meteorolojik verilerden yararlanıyoruz. Diğer taraftan, orman yangınlarına müdahale edecek ekiplerimizi konuşlandırırken, yıllık ve mevsimlik sıcaklık değerlerini, en önemli kriter olarak değerlendiriyoruz” diye konuştu.


“Tüm sektörlere hizmet etmesi amacıyla 126 Milyon liralık daha yatırım yaptık”


Bilinç ve hassasiyetle meteoroloji alanında, son 19 yılda önemli çalışmalar yaptıklarını ifade eden Bakan Pakdemirli, “Büyük mesafeler kat ettik. Bu sayede ülkemize son 19 yılda, meteoroloji alanında, çok güçlü bir altyapı kazandırdık. 2002’de 81 ilimizin günlük ve 3 günlük hava tahmini yapılırken, bugün 81 ilimizin saatlik, günlük, 5 günlük, haftalık, aylık ve mevsimlik tahminleri ile 973 ilçemizin günlük ve 5 günlük ayrıntılı hava tahminlerini yayınlıyoruz. 2002’de 31 olan otomatik meteoroloji gözlem sistemi sayısını, son 19 yılda yaptığımız önemli çalışmalarla 2 bin 47’ye yükselttik. Yine 2002’de, sadece 1 olan Meteoroloji Radar sayımızı 18’e, Otomatik Meteoroloji Gözlem İstasyonu sayımızı da 1.711’e çıkardık. 2002’de 7 olan yüksek atmosfer gözlem istasyonu sayımızı ise 9’a çıkardık. Ayrıca 1 adet mobil yüksek atmosfer gözlem istasyonu tesis ettik. Ben de, bir pilot, kaptan ve çiftçi olarak, meteorolojinin tarım, havacılık ve denizcilik sektörü için ne denli önemli olduğunu çok iyi biliyorum. Bu nedenle, meteoroloji yatırımlarımızı planlarken, havacılık ve denizcilik faaliyetlerini ön planda tutmaya özen gösteriyorum. Bu kapsamda; havalimanlarına kurulan meteoroloji gözlem istasyonu sayısını, 74’e yükselttik. Denizlerimizde de, 88 noktaya şamandıra ve Deniz Otomatik Meteoroloji Gözlem İstasyonu, İstanbul Anadolu ve Avrupa yakasına 2 adet Deniz Radarı kurduk. 41 adet yıldırım tespit ve takip sistemi 100 adet elde taşınabilir otomatik meteoroloji gözlem istasyonu ve 2 adet toz gözlem sistemi de inşa ettik. Olumsuz hava olaylarından en çok etkilenen sektör, şüphesiz tarım sektörü. Bu nedenle son 3 yılda, başta tarım sektörü olmak üzere meteorolojik veri ihtiyacı duyan tüm sektörlere hizmet etmesi amacıyla 126 Milyon Liralık daha yatırım yaptık. Tarımsal Hava Tahmini sayfasının mobil uygulamasını geliştirdik ve bu uygulamayı 2020 yılı sonunda vatandaşlarımızın kullanımına sunduk. Türkiye Ziraat Odaları Birliği ile meteorolojik uyarıların 4,8 milyon çiftçiye SMS ile iletilmesi için eğitim ve iş birliği protokolü imzaladık. Meteorolojik uyarılarımızı 50 bin yetkiliye SMS ile ulaştırırken Sayın Cumhurbaşkanımızın “Vira Bismillah” diyerek açtığı balıkçılık av sezonunda, 2 bin 500 denizci ve balıkçımıza da bu SMS’leri ulaştırmaya başladık. 422 ilçe için uyarı veren Zirai Don Uyarı Sistemini, bütün ilçelerimizi kapsayacak şekilde, 15 Mart 2020’de güncelleyerek çiftçilerimizin hizmetine sunduk. Böylece çiftçilerimizin gerekli tedbirleri almalarını sağlayarak tarım sektörünün ve ülke ekonomimizin uğrayabileceği zararları en aza indiriyoruz. Avrupa’da yaygın olarak kullanılan Meteo-alarm sistemini yerli ve milli imkânlarla geliştirerek, METEOUYARI sistemini devreye aldık. Son yıllarda milli savunma sanayiine de, yerli ve milli imkânlarla üretilen insansız hava araçlarımız (İHA-SİHA) için meteorolojik destek veriyoruz. Yine bu yıl gerçekleştirdiğimiz Türk Dünyası Çevrimiçi Meteoroloji Formunda, Türk Dünyası ile Meteoroloji Birliği kurulmasına yönelik çalışmalarımızı da başlattık. Ayrıca ülkemizde bir ilki geçekleştirdik; kendi kurduğumuz ekipmanlarla, Uluslararası Uzay istasyonunda görevli astronotla görüşme gerçekleştirdik. İşte hamdolsun, Bakanlık olarak meteoroloji alanında, A’dan Z’ye tüm ihtiyaçlarımızı detaylı analiz ettik. Makine-ekipmandan insan kaynağına, gözlem istasyonundan veri iletimimize kadar her bir konuyu detaylıca çalıştık. İhtiyaçlarımızı yeniledik ve uluslararası seviyeye yükselttik. Personelimizin teknik kapasitesini geliştirdik. Bugün, Meteoroloji Genel Müdürlüğümüz, Türkiye’nin en başarılı kurumlarından biri haline gelmişse ve tahminleri bu kadar doğruysa, arkasında işte bu çalışmalarımız vardır” dedi.


“Meteoroloji 16. Bölge Müdürlüğü Iğdır, Kars ve Ağrı’ya hizmet verecek”


Türkiye’de 2 bin 47 noktada, meteorolojik ölçüm ve gözlem yapıldığını kaydeden Bakan Pakdemirli, “Bugün açılışını gerçekleştirdiğimiz; Ağrı, Iğdır ve Kars illerimizin bağlı olduğu Meteoroloji 16. (Iğdır) Bölge Müdürlüğü’müzün de, bölgemize, ülkemize katkısı çok büyük olacaktır. Özellikle bölgedeki 37 gözlem sisteminin, zorlu coğrafi koşullar nedeniyle ulaşımında yaşanan aksaklıklar sona erecek, işletilmeleri, bakım ve kalibrasyonları daha verimli şekilde yürütülecektir. Bölge Müdürlüğümüzce, Kara Kuvvetleri Komutanlığı, 5. Hudut Alay Komutanlığının İHA/SİHA operasyonlarına da, meteorolojik bilgiler aktararak, uçuş güvenliğine katkı sağlayacağız. Şüphesiz savaşı kazanmanın en önemli unsuru havayı iyi bilmek. Bunu yakın zamanda gördük. O yüzden 4 ülkenin kesişim noktasında Meteoroloji Bölge Müdürlüğü kurmamızın stratejik önemi çok büyük. Meteorolojik şartlar nedeniyle uçuş iptali ve gecikme olayların daha fazla yaşandığı başta Iğdır Şehit Bülent Aydın Havaalanı olmak üzere, Kars Harakâni Havaalanı ile Ağrı Ahmed-i Hânî Havaalanında da, mezkûr aksaklıkların azaltılması sağlanacaktır. Meteorolojik kaynaklı afetlere yol açabilecek hadiselerin takibi ve yönetimi, ilgili birimlerin koordinasyonuyla daha etkin bir biçimde gerçekleşecektir. Iğdır’ın mikro iklim özellikleri dikkate alınarak, tarımsal faaliyetler konusunda, üniversitelerle işbirliği çalışmaları yürütülerek, yerinde ve etkin destek sağlanacaktır. Diğer taraftan, malum; Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya arasında Kasım 2020’de varılan anlaşmaya göre, Azerbaycan, ülkenin batısı ile Nahçıvan arasında bir koridor oluşturacaktır. Bu kapsamda, Ulaştırma Bakanlığımız da, Nahçıvan üzerinden, ülkemizi Orta Asya ülkelerine kesintisiz, hem kara yoluyla hem de demir yolu ile bağlayacağını açıklamıştır. Biz de, her iki proje için önemli bir durak olacak olan Iğdır’ın hızla gelişeceğini; kara, hava ve demir yolu sektörleri açısından meteorolojik hizmetlere ihtiyacın artacağını değerlendirmekteyiz. Bu anlamda, Bölge Müdürlüğümüzün kuruluşunun önemi, vereceğimiz meteorolojik destekle, ilerleyen dönemde daha iyi anlaşılmış olacaktır. Tabi; Ermenistan, Nahçıvan ve İran ile sınır komşusu olan Iğdır, üç ülkeyle sınırı olan tek ilimizdir. Bu bakımdan Iğdır, Bölge Müdürlüğünün kuruluşuna bağlı olarak, Türk Dünyası ülkelerine yönelik, uluslararası eğitim ve uygulama merkezi gibi roller de üstlenecektir. Bu minvalde; 16. Bölge Müdürlüğümüzün hayırlı uğurlu olmasını diliyorum” ifadelerini kullandı.


“Meteoroloji tırı hizmete alındı”


Bakan Pakdemirli, “Yine, bildiğiniz gibi, afet ve acil durumlarda, meteorolojik hizmetlerin kesintisiz yürütülmesi için Meteoroloji Genel Müdürlüğümüz ile AFAD arasında “Mobil Gözlem ve Tahmin Merkezi” yani Meteoroloji Tırı hizmete alınmıştır. Bünyesinde temel meteorolojik gözlemlerin yapıldığı Mobil Otomatik Meteoroloji Gözlem İstasyonu (M-OMGİ) ve Mobil Radyosonde (meteoroloji balonu) sistemi bulunan tırımızla, afet bölgelerinde ihtiyaç duyulan meteorolojik hizmetler 7/24 kesintisiz sağlanacaktır. Bunun yanında; Milli Eğitim Bakanlığı ile de bazı işbirliği protokolleri imzaladık. Bu kapsamda, Meteoroloji Tırımız ile; öğrenci, öğretmen, kursiyer ve çalışanları yerlerinde ziyaret ederek; meteoroloji, iklim ve hava olayları hakkında farkındalıkları artırmayı hedeflemekteyiz. Aynı zamanda, özel yetenekli öğrencilerin meteoroloji konusundaki ilgilerine katkıda bulunmayı amaçlamakta; teorik ve uygulamalı eğitimler verilmesini planlamaktayız. Bu kapsamda, Meteoroloji Tırımız, Iğdırlı vatandaşlarımızın ve öğrencilerimizin hizmetinde, Belediye Binası yanında ziyaretçilerini ağırlamaktadır. Tabi şunu da ifade etmeliyim; “meteoroloji okur-yazarlığını” arttırmak adına Meteoroloji Tırı’mız, Türkiye’de ilk defa, Iğdır’ı ziyaret etmiştir. Bu vesileyle emeği geçenlere ve ilgi gösteren Iğdırlı kardeşlerime de teşekkür ediyorum. En büyük teşekkür ise ülkemize son 19 yılda binlerce eser kazandıran, desteklerini bizlerden esirgemeyen, bilimle ilerleme yolunda, bizlere daima liderlik ve rehberlik eden Saygıdeğer Cumhurbaşkanımıza, sizlerin huzurunda en derin şükranlarımı sunuyorum. Bizler; içinde bulunduğumuz bilgi çağını iyi analiz etmeye, vatandaşımızı, asrın bilimsel nimetlerinden faydalandırmaya tüm gücümüzle devam edeceğiz. Her alanda olduğu gibi, meteoroloji alanında da, bilgi ve teknolojinin gücünü, sahanın dinamikleriyle birleştirerek, ürüne ve katma değere dönüştürmeye devam edeceğiz. Bu vesileyle; Meteoroloji 16. Bölge Müdürlüğümüzün Iğdır’a ve bölgeye hayırlı olmasını diliyor, “Meteoroloji, hayat kurtarır!” diyor, hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum” açıklamalarında bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.