ASAYİŞ - 06 Eylül 2019 Cuma 14:18

Isparta’daki ‘Troyka Suç Örgütü’ davasının tutuklu sanıklarına adli kontrol şartıyla tahliye

A
A
A
Isparta’daki ‘Troyka Suç Örgütü’ davasının tutuklu sanıklarına adli kontrol şartıyla tahliye

Isparta’da kurdukları 15 Temmuz İnisiyatifi Platformu Derneğiyle, yayın organı ve sosyal medya üzerinden kendilerini FETÖ ile mücadeleye adamış ve devletin yanındaymış gibi göstererek, ‘Troyka isimli organize suç örgütü’ kurdukları iddia edilen 3’ü tutuklu 13 sanığın yargılandığı dava görülmeye devam edildi.

Isparta’da kurdukları 15 Temmuz İnisiyatifi Platformu Derneğiyle, yayın organı ve sosyal medya üzerinden kendilerini FETÖ ile mücadeleye adamış ve devletin yanındaymış gibi göstererek, ‘Troyka isimli organize suç örgütü’ kurdukları iddia edilen 3’ü tutuklu 13 sanığın yargılandığı dava görülmeye devam edildi. Isparta 2.Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, mahkeme heyeti tutuklu 3 sanığın adli kontrol şartıyla serbest bırakılmalarına, diğer tutuksuz sanıkların adli kontrol kararlarının da devamına hükmetti. İddia edilen suç örgütü tarafından mağduriyetleri gerekçesiyle davaya müdahil olma talebinde bulunan TBMM Başkanvekili Süreyya Sadi Bilgiç ve Elazığ İl Emniyet Müdürü Doğan Cangül’ün talepleri de mağduriyetleri gerekçesiyle mahkeme heyeti tarafından kabul edildi.


Isparta 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya tutuklu sanıklar Ali Ç., Ercan M. ve Mehmet G. ile aralarında Isparta’da görev yapan eski il emniyet müdür yardımcısı ile bazı tutuksuz sanıklar ve sanık avukatları katıldı.


Isparta Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlandıktan sonra 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde kabul edilerek, 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülmeye devam edilen davanın iddianamesinde tutuklu sanıklar eski kaymakam Mehmet G., eski gazeteci Ali Ç., Ercan M., bazı iş adamları ve polis memurlarının de aralarında bulunduğu 13 sanığın ‘Silahlı suç örgütünü kurup yönetme, üye olma, görevi kötüye kullanma, iftira, yağmaya teşebbüs, dolandırıcılık, kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme’ suçlarından cezalandırılması istendi.


Duruşmada, mahkeme tarafından istenen dijital materyallerle ilgili raporların geldiği belirtilirken, daha önce mazeretleri gerekçesiyle mahkemeye gelemeyen eski il emniyet müdür yardımcısına yöneltilen belge gönderip göndermediği soruları da yanıt buldu.


Mahkeme huzurunda yöneltilen soruları yanıtlayan eski il emniyet müdür yardımcısı, iddianamede adı geçen polis memuru ile yaptığı görüşmelerin kulaktan dolma ve kamuya açık, herkesin bildiği konular olduğunu ve devlete ait evrak veya bilgilerden oluşmadığı savunmasını yaptı.


Mahkeme heyeti tarafından ayrıca, sanıklardan elde edilen video kamera görüntüleri izletilirken, sosyal medyada yapılan paylaşımlar da gösterime sunuldu.


Mahkeme Başkanı tarafından ayrıca sanıklara, aralarında hiyerarşik ilişki bulunup bulunmadığı konusundaki sorular yöneltildi.


Sanıklar, üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek, herhangi bir örgütsel faaliyette bulunmadıkları savunmasını yaptılar.


Mahkeme heyeti bazı sanıklar tarafından talep edilerek kabul ettiği bazı tanıkları da mahkeme huzurunda dinledi.


Söz hakkı verilen tutuklu sanıklar, cezaevinde bulundukları süreleri işaret ederek, duruşmalara gelmeyen müştekilerin davanın uzamasına neden oldukları yönünde görüş beyan ederek, tahliye talebinde bulundular.



Tutuklu sanıklara adli kontrolle tahliye


Mahkeme heyeti, verdiği ara kararda 3 tutuklu sanığın adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına, diğer adli kontrol tedbiri bulunan tutuksuz sanıklar hakkındaki tedbirlerin devamına hükmetti.


Mahkeme ayrıca, kendi dosyasının davadan ayrılma talebini isteyen eski il emniyet müdür yardımcısı ve avukatının talebini reddederken, iddia edilen suç örgütü tarafından mağduriyetleri gerekçesiyle davaya müdahil olma talebinde bulunan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanvekili Süreyya Sadi Bilgiç ve Elazığ İl Emniyet Müdürü Doğan Cangül’ün taleplerini de kabul etti.


Duruşma, 10 Ocak 2020 tarihinde görülmek üzere ertelendi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.