GENEL - 01 Ocak 2020 Çarşamba 02:13

Yılın ilk bebeğinin doktor babası heyecandan koyduğu ismi unuttu

A
A
A
Yılın ilk bebeğinin doktor babası heyecandan koyduğu ismi unuttu

Türkiye’nin yeni yıla girdiği dakikalarda, Isparta’da yılın ilk bebeği özel bir hastanede dünyaya geldi.

Türkiye’nin yeni yıla girdiği dakikalarda, Isparta’da yılın ilk bebeği özel bir hastanede dünyaya geldi. Bebeğin doktor babası heyecandan, çocuğuna koyduğu ismi unuttu.


Isparta’da özel bir hastanede Merve - Dr.İzzet Demirbaş çifti, yeni yıla 3.çocuklarıyla ‘Merhaba’ dedi. Kentte, özel bir hastanede doğumu gerçekleştirilen ve saat 00.01’de dünyaya gelen Isparta’daki yılın ilk bebeğine ‘Adnan Yiğit’ adı verildi. Yılın ilk bebeğini görüntülemek için hastanede bulunan gazetecilerin sorusu üzerine açıklamalarda bulunan bebeğin babası ve hastanenin başhekim yardımcısı Dr.İzzet Demirbaş, heyecandan dünyaya gelen 3.çocuğunun ismini unuttu.



“2020 yılı hayırlar getirsin”


Hastanede doğumu gerçekleştiren Prof.Dr. Hakan Kaya, “2020 yılının ilk dakikalarında güzel bir doğuma eşlik ettik. Yeni doğan bebeğimize, hekim arkadaşımız Dr.İzzet Bey ve ailesine, bebekle birlikte uzun, mutlu ve güzel yıllar diliyorum. Hastanemiz personeline, bütün inanan insanlara 2020 yılı hayırlar getirsin. Acılar, sıkıntılar, savaşlar ve emperyalizm yerine, geçmişte olduğu gibi özgürlük, barış, mutlu, huzurlu, paylaşan ve yeşillenen bir dünyaya inşallah hep birlikte yürüyelim” dedi.



“Yılın ilk bebeği 00.01’de 3 bin 330 gram olarak dünyaya geldi”


Isparta’da yeni yılın ilk bebeğinin saat 00.01’de dünyaya geldiğini dile getiren Prof.Dr. Kaya, “Yılın ilk bebeği saat 00.01’de, erkek bebek olarak, 3 bin 330 gram olarak dünyaya geldi. Bebeğimiz ve annemiz sağlıklı, herhangi bir problemimiz olmadı, ameliyatımız da güzel geçti inşallah” diye konuştu.



“Her gün mesaisini yapmaya hekim olarak geldiği hastanede, hasta yakını olarak bulunmak ayrı bir heyecanmış”


Her insanın çocuk sahibi olması gariptir, mutluluk vericidir ama her gün mesaisini yapmaya hekim olarak geldiği hastanede, hasta yakını olarak bulunmak ayrı bir heyecanmış. Çok ciddi heyecanlandım. Benim üçüncü çocuğum ama ilk ikisinde bu kadar heyecanlanmamıştım. Muhtemelen kendisi bizlere bir hediyeydi ve yeni yılın ilk dakikalarında bizlere teşrif etmesi bizi çok mutlu etti ve onurlandırdı. Tüm hastane personelimize ve Hakan Hocamıza teşekkür ederiz. Acil bir vakaydı, yerinde tam zamanında, acil bir şekilde, yerinde müdahale edildi. Çok şükür sağlıklı bir bebeğimiz oldu, eşimin durumu da gayet iyi, odaya çıktı. Ben de onların yanına giderek, bu mutluluğu beraber paylaşmaya devam edeceğim” şeklinde konuştu.



“Heyecandan üçüncü çocuğumun adını unuttum”


Gazetecilerin, bebeğin isminin ne olduğunu sorması üzerine heyecandan adını söyleyemeyen baba Dr. Demirbaş adını unutunca, “Anlatmaya çalıştığım heyecan işte buydu. İkinci çocuğumun adı Remzi Mert’ti, bu çocuğumuzun adını da Adnan koyduk ama ikinci ismi unuttum. İkincisi Mert, üçüncü de Adnan Yiğit oldu. Sufleyi de aldık arka planda. Anlatmaya gerek yok, heyecanımı görüyorsunuz, bir an önce çocuğuma kavuşmayı istiyorum” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Polis, dolandırıcılara karşı vatandaşları uyardı Samsun Vezirköprü’de polis ekipleri hırsızlık, dolandırıcılık konularında vatandaşları bilgilendirerek uyarıcı broşürler dağıttı. Vezirköprü İlçe Emniyet Müdürü Ahmet Çelik’in de katıldığı çalışmada birim amirleri ile polisler vatandaşları dolandırıcılık olaylarına karşı yüz yüze bilgilendirdi. Emniyet Müdürü Çelik, "Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin” dedi. İlçe merkezinde gerçekleştirilen çalışmalarda broşür dağıtılarak çok sayıda vatandaşa siber güvenlik, KADES, hırsızlık ve dolandırıcılık konuları hakkında yüz yüze bilgi verildi. Gerçekleştirilen çalışmalar çerçevesinde, özellikle dolandırıcılık konularıyla ilgili; pazar yerlerinde, taksi durakları ile kuaförlerde, kahvehaneler ile kafeler de, iş yerleri ve parklarda vatandaşlarla görüşüldü. Yapılan bilgilendirmede, “Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin. Bu kişiler çünkü dolandırıcıdır. Bu kişiler sizleri inandırmak için kimlik ve adres bilgilerinizi hatta kimlik numaranızı dahi söyleyebilir. Bunlara itibar etmeyin. Bankadan aradığını söyleyerek ’kredi kartı aidatınızı ve dosya masraflarınızı iade ediyoruz’ diyerek kart ve şifre bilgilerini isteyen kişilere inanmayın. İnternet sitelerinden alışveriş yaparken dikkatli olun, güvenilir siteleri tercih edin" ifadelerine yer verildi.
Bolu Bolu’da 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi, Bolu’da düzenlendi. Yoğun katılımın olduğu kongrede Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.