GENEL - 22 Nisan 2019 Pazartesi 10:03

23 Nisan’da öğrencilerden anlamlı proje

A
A
A
23 Nisan’da öğrencilerden anlamlı proje

Ortaokul öğrencileri, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda kanser tedavisi gören çocuklar için ’Umut’ oldu.

Ortaokul öğrencileri, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda kanser tedavisi gören çocuklar için ’Umut’ oldu. Memorial Şişli Hastanesi Sanat Galerisi’nde sergilenmeye başlayan ’Umut Sergisi’nin gönüllü ressamları, kanser hastası yaşıtları için hissettiklerini tuvale döktü.



Çözüm Akademi Okulu öğrencileri tarafından KAÇUV yararına hazırlanan ’Umut’ isimli resim sergisi Memorial Şişli Hastanesi Sanat Galerisi’nde ziyarete açıldı. 5,6,7 ve 8’inci sınıf öğrencilerinin yaptığı resimlerin satışından elde edilen gelir vakfa bağışlandı. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda bir sosyal sorumluluk projesi hayata geçiren öğrenciler; ne hissettikleri, ne olmak istedikleri ya da şu an nerede olmayı umut ettikleri ile ilgili hayallerini 40 adet resimle anlatarak kanser konusunda farkındalık oluşturmayı amaçlıyor.



’’Çocuklardan empati kurmalarını istedik’’


Proje hakkında bilgi veren Resim Öğretmeni Ayşe Yüksel Kayalı, ’’Biz aslında KAÇUV’un, ’nerede yaşam varsa, orada umut vardır’ sloganından yola çıkarak, kanser tedavisi gören çocuklarımızın yaşamında bir ışık olmak için harekete geçtik.Kanserli çocuklarla empati kurmak ne demek? Bunu hissetmeleri ve anlamaları gerekiyordu. Öğrencilerim ile kanser farkındalığı ve bu projenin, kanser tedavisi gören çocuklar için hem maddi hem de manevi desteğinin önemini konuştuk. Hepsi çok heyecanlandılar ve projeye; 5,6,7 ve 8’inci sınıflar dahil oldu. KAÇUV’dan, hazırlamak istediğimiz resim sergisi içim bazı cümleler istedik. Tedavi gören çocukların ne hissettiklerini, ne olmak istediklerini ya da şu an nerede olmak istediklerini dair cümleler istedik. O cümleleri, benim öğrencilerim hayata geçirdiler. Umarım onların hayalindeki gibi resimler ortaya çıkmıştır. Birçok okul bu şeklide projelerde yer alır ve öğrenciler de bu tür sosyal sorumluluk projelerini daha çok gerçekleştirirlerse daha çok kişiye ulaşırız. Çocuklar da bu konunun önemini ne kadar anlarsa bir sonraki nesle de daha çabuk anlatır’’ şeklinde konuştu.



’’İyilik ve bağış yapmanın eğitimini aldılar’’


Projeye destek veren, Memorial Şişli Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez şöyle konuştu: ’’Okulun 10-14 yaş öğrencileri, KAÇUV’a bağışta bulunmak için resimler yaptılar. Sergide çok güzel, çok anlamlı resimler bulunuyor. Kanser hastası çocukların ideallerini ve hayallerini gerçekleştiren resimler bunlar. Davetlilerimize, ’’Torunlarınız gelsin, torunlarınız satın alsın’’ demiştik. Torunlar, harçlıklarından biriktirdikleri küçük bağışlar yaptı ve üstünü de dedelerle büyükanneler tamamladı. Bu o kadar güzel ve anlamlı bir tablo ki. Torunum Buse de bu güzel projeye destek verenler arasında yer aldı ve onunla gurur duyuyorum. Hem resimleri yapanlar hem de resimleri satın alanlar, iyilik yapmanın ve bağış yapmanın eğitimini almış oldular’’.



Prof. Dr. Bingür Sönmez’in torunu Buse Sönmez de KAÇUV’un gönüllü en küçük destekçilerinden biri oldu. Beğendiği resim kendisi için satın alındıktan sonra Buse, biriktirdiği harçlığının bir miktarını vakfa bağışladı.



Kanser tedavi sürecinde okul yaşamından bir süre uzak kalan yaşıtları için büyük bir gönüllülük örneği gösteren öğrenciler de duygularını şu sözlerle dile getirdi:



5’inci sınıf öğrencisi Mert Ali Kaya, ’’Bu proje kanserli çocuklara umut olabilmek için yapıldı. Bu resimlerin satın alınması hem bizim için hem de kanserli çocuklar için çok daha iyi olacak. Büyüklerimden tek istediğim şey, kanserli çocukların geleceği için bu resimleri satın almalarını istiyorum’’ dedi.



8’inci sınıf öğrencisi Zeynep Zülal Kaya, ’’Aslında bu sene bizim için çok zorlu ama biz yine de yemek aralarında olsun, her fırsatta bu resimleri yapmak istedik. Çünkü gerçekten çok güzel bir farkındalık oluşturduk’’ dedi.



7’nci sınıf öğrencisi Eylül Akdeniz, ’’Bu projeyi duyduğum zaman bana biraz farklı gelmişti. İlk defa yaptığım için beni biraz zorladı. Ama hocamızın desteğiyle kendimi geliştirdim ve yaptığım resim ile kendimle gurur duyuyorum. Bize bu sergi için destek olan Memorial Hastanesine teşekkür ediyorum’’ dedi.



7’nci sınıf öğrencisi Batuhan Kurban, ’’Bu resmi kendimi kanserli arkadaşlarımızın yerine koyarak, empati kurarak çizdim. Resmimin konusu baba ve oğul ilişkisiydi. Kendimi anlatarak resmi çizmeye çalıştım. Umarım beğenirler’’ dedi.



Sergide 40 adet resim bulunurken, resimleri yapan öğrencilere sertifika verildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Ege Bölgesi’ndeki buluşçu öğrencilerin projeleri ilk kez Denizli’de Ege Bölgesinde İzmir’İn dışında ilk kez Denizli’nin ev sahipliğinde düzenlenen ve 100 projenin sergilendiği Ortaokul Öğrencileri Arası Proje Yarışması Bölge Finalinde görücüye çıkan fikirler büyük beğeni topladı. Ortaokul Öğrencileri Arası Proje Yarışması Bölge Finali ilk kez İzmir dışında bir kentin ev sahipliğinde Denizli EGS Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşiyor. Ege Bölgesi kentlerinden İzmir, Aydın, Muğla, Manisa, Uşak ve Denizli’den yarışmaya katılan okullardan toplam 100 proje yarı finale katıldı. Bu yıl 18.’si düzenlenen Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri yarışmasında Ege Bölgesindeki okullarda hazırlanan 887 projeden 100 tanesi jüriler tarafından sergilenmeye değer görülerek, bölge finaline davet edildi. Bölge finalinde başarılı olan projeler ise Türkiye finalinde yarışmaya hak kazanacak. Birbirinden ilginç fikirlerin yer aldığı sergi, Denizli’de 3 gün boyunca yine ortaokul öğrencileri tarafından ziyaret edilebilecek. Muğla’dan başvurdukları 90 proje arasından 13’ü ile yarışmaya katılan Muğla Bilim ve Sanat Merkezi Müdürü Bekir Cevizci, “Ortaokul Öğrencileri Arası Proje yarışması bölge finali heyecanını yaşıyoruz. Öğrenciler yıl boyunca hazırladıkları projelerini sundular ve bunlar bir ön elemeden geçti. Davet edilen projeler ise burada 3 gün boyunca sergilenecek. Perşembe günü gerçekleşecek ödül töreninde dereceye giren öğrenciler Türkiye Finallerine gidecek. Biz bugün 13 proje ile buradayız. Şu an burada 100 proje var. Bunun 13’ü bize ait. Ege Bölgesi’ndeki projelerin yüzde 13’ü Muğla Bilim ve Sanat Merkezi’ne ait. Bilim ve teknoloji kuruluna bu yıl 90 proje ile başvuruda bulunduk. Türkiye bazında en çok proje başvurusu yapan ikinci okuluz. Ege Bölgesi’nde birinci sıradayız. Ege bölgesinde böyle bir başarı yok. Okullardan öğrenciler buraya gelerek geziyorlar. Buradaki projeler günlük hayat problemlerinde çıkardığımız tahlillerdir. Patent ve inovasyon değerine sahip projeler yaptılar” dedi. Yarışmaya katılan Muğla Bilim ve Sanat Merkezi öğrencilerinde Elif Su Demir ise “Benim projem, Bir Doğal Boyar Madde Kaynağı: Xanthoria Parietina. Xanthoria Parietina bir diken türü. Günümüzde sentetik boyar maddelerin özellikle insanlara ve çevreye pek çok etkisi olduğu bilinmektedir. Bu etkileri azaltmak için doğal boyar maddelere ihtiyaç vardır. Xanthoria Parietina’dan elde ettiğimiz doğal boyar maddenin ahşap üzerindeki etkinliğini ortaya koymak projemizin amacıydı ve amacımıza ulaştık. Elbette literatürde bu doğal boyar madde var. Ancak ahşap üzerindeki etkinliğinin olmaması bizim projemizi özgün kılmakta” ifadelerini kullandı.
Sivas Sivaslı kadınlar artık madımak toplamak yerine pazardan satın alıyor Sivas’ta baharın gelmesiyle birlikte dağlardan toplanan madımak otu pazar tezgahlarında satışa sunuldu. Pazar esnafı artık köylerde yeni neslin madımak toplamadığını belirterek, "Şimdiki nesil madımak toplamıyor. Birkaç seneye kadar da bu emekçi kadınlarımız ölürse madımak olayı biter" dedi. Türkiye’nin geleneksel yemek kültüründe önemli bir yere sahip olan ve türkülere dahi konu olan madımak, yıllar boyunca özellikle kırsal bölgelerde yaşayan genç kızlar tarafından doğada tek tek elle toplanırken, günümüzde halk pazarlarında veya marketlerden hazır olarak satın alınıyor. “Şimdiki nesil madımak toplamıyor, hamburger yemeye gidiyor” Pazarda madımak satan Ethem Yıldız, “10 senedir madımak işi ile uğraşıyorum. Madımak nisan ayında toplanmaya başlanır ve haziran ayına kadar devam eder. Bunu toplayan şu an köylü kadınlarımız, emekçi kadınlarımız var. Ne yazık ki o eski kadınlarımız da artık yaşlanıyor ve nesli tükeniyor. Şimdiki nesil madımak toplamıyor. Birkaç seneye kadar da bu emekçi kadınlarımız ölürse madımak olayı biter. Şimdi çocuklar pizza yemeye, hamburger yemeye gidiyorlar. Böylesi zararlı şeyleri yiyorlar ve madımak gibi yararlı bir şeyi yemiyorlar. Önceden kadınlarımız madımağı kendileri severek topluyordu. Şimdi ise nesil değiştiğinden dolayı kadınlarımız da tembelleşti ve madımak toplamıyorlar. Satın almaya geldiklerinde ise ’Bunun toplamasında ne var ki’ diyorlar. Madımağı toplaması kolay değildir. Madımağı topladıktan sonra 1 ay boyunca hasta yatabilirsiniz. Emekçi kadınlarımızın ellerine sağlık, çok teşekkür ediyorum” diye konuştu. “Madımak da pazara düştü” Pazara alışveriş yapmaya gelen Ahmet Turan Yıldırım, “Kadınlar şimdi her şeyin hazırına koşuyorlar. Önceden bizim annelerimiz, nenelerimiz bunu toplarlar, güzelce bıçakla kıyarlardı ve bunun yemeğini yaparlardı kuşbaşı etle. Katı bir yemek olurdu, onu yufka ekmekle sokum ile yerdik. Bakar mısınız madımak da pazara düştü. Bundan köylerde çok var ama toplayan yok” şeklinde konuştu. “Genç kızlar daha madımağın ne olduğunu bile bilmiyorlar” Doğada elleriyle tek tek madımak toplayan Zeynep Gedikli, “Gençken biz topluyorduk, şimdiki cahiller ise daha madımağın ne olduğunu bilmiyorlar. Genç kızlar daha madımağın ne olduğunu bile bilmiyorlar” ifadelerini kullandı.