GENEL - 25 Mayıs 2019 Cumartesi 10:06

Bakan Cahit Turhan’dan İstanbul Havalimanı eleştirilerine yanıt

A
A
A
Bakan Cahit Turhan’dan İstanbul Havalimanı eleştirilerine yanıt

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, İstanbul Havalimanı hakkında yapılan olumsuz eleştirilere ilişkin, “Vay efendim, Mimarlar Odası uyarmıştı da burada havalimanı yapılamazmış da, bak rüzgardan uçaklar inemiyormuş.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, İstanbul Havalimanı hakkında yapılan olumsuz eleştirilere ilişkin, “Vay efendim, Mimarlar Odası uyarmıştı da burada havalimanı yapılamazmış da, bak rüzgardan uçaklar inemiyormuş. Bu havalimanının yapılmasına karar verenler, hepsi mimar ve mühendis. Her risk ve her ihtimalin hesapları yapılıyor. Şimdi bütün bu saydıklarım kişi veya yapılar havalimanının yapılmasının uygun olmayacağını göremedi de sadece bazı muhalif gruplar mı gördü? Bırakın bu işleri” dedi.


Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, İstanbul Havalimanları Muhabirleri Derneği’nin düzenlediği geleneksel iftar programına katıldı. İstanbul Havalimanı’nda gerçekleştirilen iftar yemeği öncesi derneğin havalimanında faaliyete geçen basın odasının resmi açılışını da gerçekleştiren Bakan Turhan, burada görevli basın mensuplarıyla bir süre sohbet etti. İstanbul Havalimanları Muhabirleri Derneği’nin geleneksel iftar yemeğine İstanbul Havalimanı Mülki İdare Amiri Ahmet Önal, Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdür Vekili Mehmet Ateş, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Müşaviri Orhan Birdal, İGA İcra Kurulu Başkanı ve CEO’su Kadri Samsunlu, Uniffre CEO’su Ali Şenher ve çok sayıda davetli de katıldı.


“Kanatlarımızı açtık ve ne kadar büyük olduklarını gördük”


İstanbul Havalimanı’nın Türk sivil havacılığına yapacağı katkıya da dikkat çeken Bakan Turhan, “Dünyanın en büyük havalimanlarından olacak İstanbul Havalimanı’nın 29 Ekim 2018 tarihinde 90 milyon yolcuya hizmet verecek ilk etabını açtık. Kanatlarımızı açtık ve ne kadar büyük olduklarını gördük. Bu noktada kanatlarımızı en çok güçlendiren ise tabi ki İstanbul Havalimanı olacak. Çünkü havayolunda ülkemizin yaşadığı büyümeden en çok payı kuşkusuz İstanbul almış bulunuyor. İlk etabı geçtiğimiz ay başında tam anlamıyla hizmete girmesine karşın sadece 1,5 ay gibi kısa bir sürede 49 binin üzerinde uçak trafiğine ulaştı ve 19 Mayıs’a kadar 1 milyon 785 bin yolcu iç hatlarda, 5 milyon 906 bin yolcu dış hatlarda olmak üzere toplam 7 milyon 691 bine yakın yolcu ağırladı. Dünyanın birçok ülkesinde büyük havalimanları 1 yılda bu kadar yolcu ağırlamıyor. Bakınız, uçuşların İstanbul Havalimanı’na alınması ile 9 ülkeden 10 firma ilk defa İstanbul’a sefer düzenlemeye başladı” diye konuştu.


“İlk ‘Merhaba’ dediklerinde “Havalimanınız mükemmel” cümlesi arkasından geliyor”


Almanya’da katıldığı ulaştırma bakanları toplantısında İstanbul Havalimanı’na ilişkin yapılan yorumları da aktaran Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan, “Dün Almanya’daydım. Dünya ulaştırma formunda ulaştırma bakanları toplantısına katıldım. Birçok ülkenin ulaştırma bakanı, bakan yardımcısı özellikle havacılık sektöründeki kişilerle görüşme fırsatı buldum. İlk ‘Merhaba’ dediklerinde “Havalimanınız mükemmel” cümlesi arkasından geliyor. Bu benim için çok büyük bir onur ver gurur kaynağı oldu” şeklinde konuştu.


İstanbul Havalimanı eleştirilerine yanıt


Geçtiğimiz günlerde olumsuz hava koşulları nedeniyle uçuşlarda yaşanan aksamalar üzerinden kamuoyunda çıkan eleştirilere de yanıt veren Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan, “Geçtiğimiz hafta hava koşulları nedeniyle İstanbul’daki havalimanlarına inmesi gereken bazı uçakları başka illerdeki havalimanlarına yönlendirmiştik. Çünkü bir bölgede CB bulutu olarak bilinen ve Pilotların Katil Bulut olarak tarif ettikleri bu bulutlar bulunuyorsa oraya asla uçak indirtilmez. 17 Mayıs Günü havalimanın üzerinde ve hatta İstanbul’da bu bulutlardan vardı ve bazı uçakların inişlerine izin verilmedi. Bu durum aynı zamansa Sabiha Gökçen Havalimanı için de geçerli idi. Vay efendim, Mimarlar Odası uyarmıştı da burada havalimanı yapılamazmış da, bak rüzgardan uçaklar inemiyormuş. Bir sürü tezvirat. Bu havalimanının yapılmasına karar verenler, projelendirenler, yapım işini üstlenenlerin hepsi mimar ve mühendis. Her risk ve her ihtimalin hesapları yapılıyor. Uluslararası kuruluşlar da takip ediyor. Bu büyüklükteki yapılara kredi veren kuruluşlarda her türlü risk hesaplamalarını yaptıktan sonra kredi veriyor. Şimdi bütün bu saydıklarım kişi veya yapılar bu havalimanının burada yapılmasının uygun olmayacağını göremedi de sadece bazı muhalif gruplar mı gördü? Bırakın bu işleri. Ülkemiz için faydalı olan her işi yapacağız ve insanımızın hizmetine sunacağız” ifadelerine yer verdi.


“Dünya, İstanbul Havalimanı’nın değerini anlıyor, ancak bazı kesimler değersizleştirme peşinde”


Turhan, “Ülkemizdeki bazı muhalif yapılar havalimanını eleştirirken, havalimanımız dünyadaki ödülleri toplamaya doymuyor. Daha yapım aşamasında birbirinden önemli ödüllerin sahibi olan İstanbul Havalimanı, geçtiğimiz hafta da ABD merkezli aylık seyahat dergisi "Global Traveler" tarafından Üstün Yenilik" Kategorisinde "Özel Başarı Ödülü"nün sahibi oldu. Dünya, İstanbul Havalimanı’nın değerini anlıyor. Ancak hala bazı kesimler İstanbul Havalimanı’nı değersizleştirmenin peşinde. Maalesef hala bu kesimler havalimanını birkaç yıl içerisinde ülkemize sağlayacağı ekonomik yararı da göremiyor; ya da görmek istemiyor" dedi.


“Amacımız 2020 yılında havalimanına ulaşım sıkıntısını tamamen ortadan kaldırmış olmak”


İstanbul Havalimanı için yapımı süren metro çalışmalarına ilişkin bilgiler de veren Cahit Turhan, “Raylı sistem altyapısına da hız verdik. Gayrettepe-Yeni Havalimanı arasındaki metro altyapısını da Bakanlık olarak kuruyoruz. Amacımız 2020 yılında bu hattı hizmete vererek İstanbulluların havalimanına ulaşım sıkıntısını tamamen ortadan kaldırmış olmak. Ayrıca Halkalı-Yeni Havalimanı arasında da raylı sistem altyapısını kuruyoruz. Onun da yer teslimini Mart ayında gerçekleştirdik. 2022 yılında hizmete vermiş olacağız” dedi.


“Haberlerimizi ülkemizin değerlerini koruyarak yapmaya devam edeceğiz”


İfrat programında ilk olarak kürsüye gelen İstanbul Havalimanları Muhabirleri Derneği Başkanı Dernek Başkanı Celal Uçan, “Bizler bugüne kadar haberlerimizi ülkemizin değerlerini koruyarak ilkelerimizden ve etik kurallarımızdan vazgeçmeyerek yaptık ve yapmaya da devam edeceğiz. Atatürk Havalimanı’na yapılan terör saldırısı, 15 Temmuz kalkışması olmak üzere ikisi de havalimanındaki beraberliklerimizi bozmadı. Biz burada dayanışma ve yardımlaşma duygumuzu üst seviyeye çıkardık” ifadelerine yer verdi.


Konuşmaların ardından İstanbul Havalimanları Muhabirleri Derneği Başkanı Dernek Başkanı Celal Uçan, başta Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan olmak üzere protokol üyelerine katkılarından dolayı plaket takdim etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.