- 14 Temmuz 2020 Salı 18:36

BAU, e-mahkeme projesinin tanıtımını gerçekleştirdi

A
A
A
BAU, e-mahkeme projesinin tanıtımını gerçekleştirdi

Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) geliştirdiği e-mahkeme projesini, TBB Başkanı Metin Feyzioğlu’nun katılımıyla tanıttı.

Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) geliştirdiği e-mahkeme projesini, TBB Başkanı Metin Feyzioğlu’nun katılımıyla tanıttı. Proje ile açılan davaların online olarak görülmesi hedefleniyor.



BAU Siber Güvenlik Merkezi, Hukuk Fakültesi işbirliğiyle tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüs nedeniyle ara verilmek zorunda kalınan adalet sisteminin kesintisiz ve güvenli işlemesini sağlayacak e-mahkeme modelini geliştirdi. Sistemin detayları, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu’nun katılımıyla düzenlenen tanıtım toplantısında paylaşıldı. BAU Siber Güvenlik Merkezi’nin uzman yazılımcıları tarafından geliştirilen e-mahkeme dijital platformu, açılan davaların online platformda görülmesini sağlayacak. Duruşmalara dair tüm katılımcıların yer alacağı fiziksel mekandan bağımsız mahkemelerde, avukatlar, davacı, davalı ve davaya bakan sorumlu hakim, savcılar duruşmalara istedikleri yerden katılım sağlayabilecek.



Ayrıca toplantıya Bahçeşehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şirin Karadeniz, Bahçeşehir Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Enver Yücel, öğrenciler ve davetliler katıldı.



“Uçtan uca şifrelenmiş güvenli bir platform’’


Sistem hakkında bilgi veren Rektör Şirin Karadeniz, ‘’Siber güvenliğin merkezde olmadığı bir yazılımın yaşaması ve hayata geçmesi mümkün değil. Siber Güvenlik Merkezi’ndeki uzmanlarımız ve öğrencilerimizle beraber bu süreci öncelikle güvenlik açısından, adalet sistemi olduğu için daha hassas davranarak yani siber güvenliğini sağlayarak oluşturmaya başladık. Ardından hukuk fakültesi, akademisyenlerimizin, hocalarımızın desteğiyle bu süreçte neler olması gerektiğine karar verdik. Yaptığımız ürün, herhangi bir mahkeme salonuna ihtiyaç duymadan tamamen dijital platformda bir mahkeme salonunda ne oluyorsa onların yapılmasını sağlayan, uçtan uca şifrelenmiş güvenli bir platform. Bir avukat belge ve bilgi sunuyorsa, hakim söz veriyorsa, kimlikler doğrulanarak içeriye alınıyorsa, bir tutanak tutuluyorsa ve bu süreç kaydediliyorsa işte bunların hepsini yapabilen bir platformumuz olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim’’ dedi.



Rektör Karadeniz sözlerine şöyle devam etti: “Bu ürünün iki amaçla kullanılabileceğini düşünüyoruz. Birincisi biz eğitim kurumuyuz. Hukuk fakültesinden geleceğin hukukçularını yetiştiriyoruz. Burada öğrencilerimiz için oluşturduğumuz fiziksel mahkeme dışında bu dijital platformda öğrencilerimizin hem hocalarıyla beraber dava simülasyonu yapmalarını bekliyoruz hem de dünya ve Türkiye’de alanda çalışan profesyonellerle vakalar üzerinden çalışmasını bekliyoruz. İkinci hayalimiz, eğer gerçek olursa bunu ülkemize armağan etmek isteriz. Özellikle kendi adalet sisteminde bunun kullanılabileceğini düşünüyoruz. Uygunsa kendi adalet sistemimizin içine yedirilebilir.”



“Dünyada örnek bir dijital platform oldu’’


Projeyi değerlendiren Mütevelli Heyeti Başkanı Enver Yücel, ‘’Sanal mahkeme hakkında arkadaşlarımız bize bilgi verdiler. Bunun çok önemli bir iş olduğunu söyledim. Çünkü pandemiden sonra eski dünya bir daha gelmeyecek. Yeni bir dünyaya doğru gidiyoruz. Bu durum her sektörü etkileyecek. Adaletin ve hukuk sisteminin bu denli değişebileceğini düşünmemiştim. Baktığımız zaman o kadar önemli bir işe parmak bastık ki; dünyada örnek bir dijital platform oldu. Bu sistemde gündemimize adalet ekonomisi ya da hukuk ekonomisi gelecek. Bu sistem eğer uygulanabilirse, dağ başındaki çobanın ağaç kesmesi ya da herhangi bir iş yapması için 20-30 kilometreden gelmesi yerine muhtarın ofisine gider, sanal ortamda bunu yapabilir. Detaylarını değerli hukukçular çözeceklerdir. Biz artık ülke olarak geride kalmayacağız. Genç nüfusumuz çok fazla. Bizim en büyük artımız da bu nüfus. Bu nüfusla yeni dünyaya rahatlıkla uyum sağlayabiliriz’’ şeklinde konuştu.



“Bu konuda bizim üstümüze düşen neyse yaparız’’


Proje destek veren TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, “Dünyanın yaşadığı pandemi felaketine yakalandık. Şunu yaşadım: Adalet ekonomisi diye bir şey varmış. Devlet çarkı frene bastığında başımıza ne gelirmiş ve devlet çarkının yavaşlatmanın maliyeti neymiş? Devlet dişlilerden oluşuyor. Bu dişlilerden herhangi biri yavaşladığında, hiç tahmin etmediğiniz öbür dişlilerde durma noktasına geliyor. Biz icraları durdurmak zorunda kaldık, ekonomi bambaşka yere gitti. Tapuları durduramadık, bunu yapamadığımız için mal kaçırma oldu. Hiç yaşamadığımız bir tecrübeydi. Oysa e-duruşma gerçekleştirmiş olabilseydik. Türkiye adalet sahasında en ufak bir sıkıntı çekmeyecekti. O halde bu yapılan doğru bir iştir. Devletin bütün gücüyle bu projeyi desteklemesi lazım. Bu konuda bizim üstümüze düşen neyse yaparız. Bu süreçte müvekkilimizle online konferans yapmayı öğrendik. Önceden bilmedik, yadırgardık ve anlamadık. Online dersi öğrendik, çokta başarılı ve iyiymiş. Bize düşen bir şey olursa bu sistemi arabuluculukta ve tahkimde yaymak isteriz. Türkiye’ye örnek olmak isteriz." diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mardin TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Netanyahu ve çetesinin, savaş suçları mahkemesinde bu katliamın failleri olarak hesap vereceğine inanıyorum" Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, Mardin’de düzenlenen Uluslararası Beytülmakdis Sempozyumu’na katıldı. Kurtulmuş, "Netanyahu ve çetesinin, savaş suçları mahkemesinde bu katliamın failleri olarak hesap vereceğine inanıyorum" dedi. Her yıl farklı ülkede düzenlenen Uluslararası Beytülmakdis Akademik Sempozyumu, Mardin Artuklu Üniversitesinin ev sahipliğinde gerçekleştirildi. TBMM Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un katılımıyla bu yıl 24’cüsü düzenlenen sempozyum ’Akademi ve Siyonizm: Baskılar, Korkular ve İtirazlar’ ana temasıyla gerçekleştirildi. Yurt içi ve yurt dışından katılımlarla hazırlanan Uluslararası Beytülmakdis Akademik Sempozyumu İSRA Beytülmakdis Çalışmaları Vakfı, Unıversıtı Malaya, Academy For İslamic Jerusalem Studies, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi, Universitas Djuanda Bogor, Universiti Utara Malaysia ve Kadim Akademi ortaklığında başladı. Sempozyumda konuşan TBMM Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, insanlık tarihinin gördüğü en büyük ve insanlık dışı soykırımın yaşandığını belirtti. Kurtulmuş, "Siyonizm, baskı, tehdit ve korkutmayla akademi dünyasını etkisi altına alıyor. Siyonizm, elindeki ağır silahların yanında akademik anlamda da elinde bulundurduğu tehlikeli anlayış nedeniyle de dünyanın en yıkıcı zihniyetidir. Siyonizmle mücadelede akademik çalışmaların ve akademik kadroların da çok önemli bir rolü ve sorumluluğu vardır. Yeniden güçlü bir şekilde küresel ölçekte insaf ve izan sahibi akademisyenlerin örgütlenmesi gerekiyor. Siyonist anlayış, baskı, tehdit ve korkutmalarla akademi dünyasını sindirmekte, kendilerine karşı eleştirel bakış gösteren kim olursa etkisiz hale getirmekten çekinmemektedir. Özgü olarak lanse edilen batı akademi dünyasında bir çok başarılı bilim insanı siyonizme karşı tutum gösterdiği için ötekileştirilmiş ve üretemez hale getirilmiştir. Araştırmalar engellenmiş, akademik işbirlikleri Siyonizm baskıları sonucu sonlandırılmıştır. Siyonizm zehirli bir güce sahip olsa da Filistin davası haklılığı itibariyle güçlüdür. Siyonist baskılara rağmen dünyanın bütün ülkelerinde ve başkentlerinde Filistin sempatisi artmaya başlaması da bu haklılığın bir sonucudur" dedi. Mardin’den siyonist baskı altındaki batı akademisyenlerine çağrı yapan Kurtulmuş, Türkiye’nin kapısının baskılar nedeniyle ülkelerinden kaçan bilim insanlarına açık olduğunu söyleyerek, siyonizmin baskısı nedeniyle üretemeyen ve görevini yapamayan bilim insanlarını Türkiye’ye davet etti. TBMM Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: "Netanyahu ve çetesinin savaş suçları mahkemesinde bu katliamın failleri olarak hesap vereceğine inanıyorum. Bütün katliamlarına rağmen bir adım ileriye gidemeyen ve tek bir kişiyi korkutamayan bu katillerin sonu yakındır. Başkenti Kudüs olan, egemen bir Filistin mutlaka kurulacak ve Gazzeliler dünyaya bir zafer yazacaktır." Programda Mardin Valisi Tuncay Akkoyun da bir konuşma yaptı. Kudüs ve Gazze’de yaşanan insanlık dışı soykırımın bir önce sonlanmasını dileyen Vali Akkoyun, aynı medeniyetin eseri olan Mardin ve Kudüs’ün ruhları kardeş iki şehir olduğunu belirterek Mardin’in çok kültürlü sosyal dokusuyla dünyaya örnek bir şehir olmaya devam etmesine karşın Kudüs maalesef bu barış ikliminden uzak bırakıldığını ifade etti. Sempozyumda ükemizden ve dünyanın farklı ülkelerinden insan hakları savunucularına ’Cesaret Ödülleri’ verildi. Saldırılarda ailesini kaybeden, kendisi de yaralanan, Gazzelilere yardımlarına ara vermeden devam eden, akademik çalışmalarla yaşanan soykırımı işleyen Dr. Shaima Abu Shaaban, Diyarbakır’dan siyonizme karşı duruşunu göstermek üzere Gazze’ye giderek Han Yunus ile Refah arasındaki bölgede bulunan bir hastanede her gün yoğun bombardıman altında sağlık hizmeti veren Dr. Taner Kamacı, baskılar ve geçirdiği soruşturmalara rağmen bilimi işgal karşısında tavır almaya devam eden Dr. Stephen Sizer ve Gazze’de yaşadığı evin siyonistlerce bombalanması sonucu babasını kaybeden, Gazze’deki tüm dehşete rağmen El-Cezire muhabiri olarak uluslararası kamuoyunu bilgilendirme görevini cesurca ve başarılı bir şekilde yapmaya devam eden Anas Al-Sharif cesaret ödülü aldı. Sempozyuma TBMM Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un yanı sıra Mardin Valisi Tuncay Akkoyun, milletvekilleri, Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özcoşar, il protokolü, Türkiye’den ve farklı ülkelerden bilim insanları ve akademisyenler katıldı.
Antalya Alanyaspor 2. Başkanı Köseoğlu: “Alanyaspor ilçe ekonomisine ve tanıtımına büyük katkı sağlıyor” Alanyaspor 2. Başkanı Kamil Köseoğlu, Corendon Alanyaspor’un, ilçe ekonomisine ve tanıtımına büyük katkı sağlamaya devam ettiğini söyledi. Alanyaspor’un, Trendyol Süper Lig’in 32. haftasında 15 Nisan Pazartesi günü Galatasaray ile oynadığı karşılaşmayı, yayıncı kuruluş üzerinden 5 kıtada 100’den fazla ülkede milyonlarca kişi tarafından izlendiğini belirten Alanyaspor 2. Başkanı Kamil Köseoğlu, “Karşılaşma öncesinde yayıncı kuruluş tarafından başta tarihi Alanya Kalesi ve deniz manzaralı bir nokta olmak üzere 4 kez canlı bağlantı yapılarak Alanya’nın tanıtımına ciddi bir katkı sağlanmıştır” dedi. “Kış döneminde ekonomiye de hareketlilik sağlıyor” Diğer ulusal televizyon kanallarının da maç öncesi haber bültenlerinde Alanya’dan birçok canlı bağlantı yaparak bu tanıtıma katkıda bulunduğunu dile getiren Köseoğlu, “Çevre illerden maça gelen yüzlerce konuk takım seyircisi de hem Alanya’yı gezip görme fırsatı elde etmiş, hem de ilçe ekonomisine katkıda bulunmuştur. Denizi, kumu, güneşi, tarihi ve ören yerleriyle öne çıkan Alanya’mızın Süper Lig’de temsil edilmesi, yılın 12 ayında reklam katkısı sağladığı gibi, turizm gelirlerinin düşük olduğu kış döneminde ekonomiye de hareketlilik sağlamaya devam ediyor” diye konuştu. Kamil Köseoğlu, Süper Lig’de uzun yıllardır mücadele eden tek ilçe takımı olan, ekonomiye ve tanıtıma büyük katkıda bulunan Alanyaspor’un kıymetini şehir olarak bilmek gerektiğini sözlerine ekledi.
İstanbul Çatalca’da tartıştığı kocası tarafından öldürülen Asya son yolculuğuna uğurlandı Çatalca’da tartıştığı kocası tarafından silahla vurularak öldürülen Asya Can, son yolculuğuna uğurlandı. Olay, dün sabah saat 09.00 sıralarında Çatalca Ferhatpaşa Mahallesi Bayır Sokak’ta meydana gelmiş, aralarında anlaşmazlık olan karı koca tartışmıştı. Tartışmanın büyümesiyle Asya Can evi terk etmek istemiş, bu sırada silahını alan Bahattin Can önce karısını, ardından da kendisini vurmuştu. Asya Can olay yerinde hayatını kaybederken, Bahattin Can ise ağır yaralı olarak ambulansla hastaneye kaldırılmıştı. Eşi tarafından silahla vurularak öldürülen Asya Can, bugün Kaleiçi Mahallesi’nde öğlen namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından Kaleiçi Mezarlığı’na defnedildi. “Böyle sevgi olmaz, bu vahşettir, cinayettir” Asya Can’ın amcası Özgür Beyaz, “Bu gençler zaten anlaşamıyorlardı, yıllardır kavga ediyorlardı. Git gel çok oluyordu. Biz bu durumlara alışmıştık. Dün sabah kalktığımızda öğrendik, eşini yatakta üç kurşunla vurmuş. Bizim de bildiğimiz bu kadar. O kişi ardından kendi başına da sıkmış, şu an komadaymış. Abim şöyle diyor; ’24 yaşındaki kızımı ben gelin edeceğime, toprağa koydum. Böyle sevgi olmaz, bu vahşettir, cinayettir.’ Bundan öncesinde yeğenim çok gitti geldi. Kocasından kaçtı, gitti, geldi. Ailesi de istiyordu ki, iki çocuğu olduğu için yuvası devam etsin, bozulmasın istiyordu. Biz çok mücadele ettik ama olmadı. Daha öncesinde abim yeğenimi Trabzon’a götürdü kocasından kaçırmak için ama olmadı. Tekrar orada barınamadılar, geri geldiler. Kız tekrar kocasına gitmek istedi. Tekrar gidip, tekrar geliyordu. Darp vardı, dayak yiyordu. Bu böyle devam etti. Söylentilere göre yeğenimin eşi uyuşturucu madde bağımlısıymış. Olay da bu şekilde olmuş. Olay anında 7 yaşındaki büyük çocuk okula gidiyor. Küçük olan olay esnasında evin içinde cinayete tanık oluyor. Olayı gören tek kişi o” diye konuştu.