GENEL - 08 Haziran 2018 Cuma 11:04

Best of Kültür 2018 Ödül Töreni ünlüleri ağırladı

A
A
A
Best of Kültür 2018 Ödül Töreni ünlüleri ağırladı

Bu yıl ikincisi düzenlenen Best of Kültür 2018’de yıl boyunca başarılar elde eden Kültür2000 ve Kültür Koleji öğrencileri onur plaketlerini ünlü isimlerin elinden aldı.

Bu yıl ikincisi düzenlenen Best of Kültür 2018’de yıl boyunca başarılar elde eden Kültür2000 ve Kültür Koleji öğrencileri onur plaketlerini ünlü isimlerin elinden aldı.


İstanbul Kültür Üniversitesi’nin ev sahipliğini yaptığı “Best of Kültür 2018 Ödül Töreni” ünlüler geçidine sahne oldu. Yaşları 9 ila 18 arasında değişen Kültür Koleji ve Kültür2000 Koleji’nin başarılı öğrencileri, ödüllerini Türkiye’nin en tanınmış isimlerinden aldı. Törene Güneri Civaoğlu, Çağla Şikel, Gökçe Bahadır, Gani Müjde, Ziynet Sali, Oğuzhan Koç, Abdullah Avcı gibi isimler katıldı.


Törene katılan isimlerin kendi hayatlarından kesitlerin de anlatıldığı gecede duygusal anlar yaşandı. Aralarında haberci, futbolcu ve şarkıcıların da bulunduğu ünlü isimlere sürpriz ise öğrencilerden geldi. Her biri kendi alanında önemli başarılar elde etmiş 16 isme belirlenen kategorilerde ödülleri öğrenciler tarafından verildi. “En İyi Kadın Oyuncu Ödülü”nü Gökçe Bahadır’a veren öğrenciler; Yılın En İyi Yabancı Single Ödülü’nü Ziynet Sali’ye, En İyi Erkek Pop Şarkıcısı Ödülü’nü Oğuzhan Koç’a, Yılın En İyi Bilim İnsanı Ödülü’nü Ayşe Ören’e, Yılın Çok Yönlü Kadını Ödülü’nü Çağla Şikel’e, En İyi Teknik Direktör Ödülü’nü Abdullah Avcı’ya, Gazetecilikte Rol Model ve Onur Ödülü’nü Güneri Civaoğlu’na verdi.


Oğuzhan Koç ve Ziynet Sali’nin şarkılarıyla renk kattığı törende öğrenciler tüm yılın yorgunluğunu attı. Renkli görüntülerin yaşandığı törende konuşan İstanbul Kültür Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Üyesi Lale Akıngüç, “Best of Kültür, oldukça iddialı bir isim. Her sektör için en iyinin tanımı değişebilir. Ancak bir eğitim kurumu için ‘en iyinin’ tanımında evrensel düzeyde değişmez, dokunulmaz ve sorgulanmaz bazı ilkeler vardır. Bizim için, Kültür ailesi olarak “en iyinin” tanımında; 58 yıldır etik, insana, emeğe, haklara, özgürlüklere saygı, hukuka güven, temiz rekabet, özetle taşıdığımız ismin zenginliğini doğru temsil edebilmek değişmez ilkelerimiz arasındadır” şeklinde konuştu.


“300’ün üzerinde öğrencimiz 50 farklı kategoride ödül aldı”


Gecenin detaylarını İhlas Haber Ajansı’na aktaran İstanbul Kültür Eğitim Kurumları Okullar Koordinatörü Biriz Kutoğlu, geçen sene ilkini gerçekleştirdikleri Best of Kültür ile yola çıkma amaçlarını şu ifadeler ile açıkladı: “Öğrencilerimizin ders yılı boyunca bilimde, sanatta, sporda ve akademik platformlarda çok sayıda elde etmiş oldukları başarıları burada aileleriyle, arkadaşlarıyla ve öğretmenleriyle kutlamalarını istedik. Çünkü öğrencilerimiz bu başarılarını bizden bağımsız objektif bir platformda yani okul dışında kazanıyor. Fakat bu başarılarını kazandıkları anda diğer arkadaşlarıyla bunu paylaşamıyorlar ve aileleri ya da diğer öğretmenleri belki yanlarında olamıyor. Öte yandan anaokulundan üniversiteye uzanan K12 seviyesinde birbirlerinden de haberleri olamayabiliyor. Biz de Kültür ailesi olarak ders yılının sonunda okul dışında kazanılmış tüm bu başarıları bir bütün olarak sergilemek istedik. Bu sebeple bu akşam 300’ün üzerinde öğrencimizin bu başarısı, birer onur plaketiyle taçlanacak. Böylece tüm okul, veliler ve öğretmenler bu anlamda keyifli bir akşam geçirecekler. Öğrencilerimiz ödüllerini kendilerine rol model seçtikleri ünlülerden alacaklar. 50’nin üzerinde kategoride ödüller verilecek. Son derece önemli başarılarımız var. Bu gece hep birlikte bunu kutlayacağız” ifadelerinde bulundu.


“Yılın Çok Yönlü Kadın Ödülünü” Çağla Şikel’e


Çağla Şikel, Yılın Çok Yönlü Kadın Ödülünü aldı. Hayatında aldığı en önemli ödülün çocukları olduğunu söyleyen Şikel, burada aldığı ödülün diğer ödüllerden daha önemli olduğunu dile getirdi. Yaz için çocuklarıyla tatil yapacağını vurgulayan Şikel, Emre Altuğ ile tatil programlarının olduğunu söyledi.


“En İyi Erkek Pop Sanatçısı Ödülü” Oğuzhan Koç’a


Oğuzhan Koç, En İyi Erkek Pop Sanatçısı Ödülünü aldı. Koç: “Gençlerden ödül almak çok güzel. Aldığım bütün ödüller benim için çok değerli” dedi. Yaz için pop bir şarkı hazırladığını söyleyen Koç, film için toplantıların devam ettiğini 1 ay sonra çekimlere başlayacaklarını anlattı.


“Yılın En İyi Yabancı Single Ödülü” Ziynet Sali’ye


Ziynet Sali, Yılın En İyi Yabancı Single’ı Ödülü’nü aldı. Çok değerli bir ödül aldığını dile getiren Ziynet Sali, yaz geldiği için rengarenk giyindiğini söyledi. Geçtiğimiz günlerde sosyal medyada paylaştığı mini şortu hakkında konuşan Sali, aşk hayatının kötü olduğunu bu gidişle ölene kadar yalnız olacağını esprili bir dille ifade etti.


Ödül alanların tam listesi ise şöyle;


1. En İyi Kadın Oyuncu Ödülü: Gökçe Bahadır


2. En İyi Senarist Ödülü: Gani Müjde


3. En İyi Yaşam ve Aktüel Programı: Merve Yıldırım


4. En İyi Erkek Pop Şarkıcısı: Oğuzhan Koç


5. Yılın Çok Yönlü Kadını Ödülü: Çağla Şikel


6. Yılın En İyi Bilim İnsanı Ödülü: Ayşe Ören


7. Yılın En İyi Yabancı Single’ı Ödülü: Ziynet Sali


8. En İyi Erkek Ana Haber Spikeri Ödülü: Fatih Portakal (Ödülünü Merve Yıldırım aldı)


9. En İyi Genç Oyuncu Ödülü: Furkan Kızılay


10. En İyi Sabah Haberleri Spikeri Ödülü: İsmail Küçükkaya (Ödülünü Merve Yıldırım aldı)


11. En İyi Kadın Ana Haber Sunucusu Ödülü: Pınar Erbaş


12. En İyi Teknik Direktör Ödülü: Abdullah Avcı


13. En İyi Sosyal Proje Ödülü: Ömür Sabuncuoğlu


14. Gazetecilikte Rol Model ve Onur Ödülü: Güneri Civaoğlu


15. En İyi Dizi Ödülü: Ali Bilgin-Deniz Yorulmazer (Ufak Tefek Cinayetler)


‘Ufak Tefek Cinayetler’ dizisi ile En İyi Yönetmen Ödülü: Ali Bilgin-Deniz Yorulmazer

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul DNA hasarını önlemek mümkün olabilir mi Hücrelerin genetik materyalinin depolandığı bir molekül olan DNA’nın kalıtımın temelini oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Burcu Irmak Yazıcıoğlu, kalıtsal hastalıkların önlenmesinden kişiselleştirilmiş tedavilere kadar pek çok alanda kullanılan DNA ile ilgili çalışmaların önemini vurguladı. DNA hasarıyla bazı hastalıkların oluşabileceğini belirten Prof. Dr. Irmak Yazıcıoğlu, doğru beslenmek, sigara ve alkol tüketimine dikkat etmek, kimyasal maddelerden ve radyasyondan kaçınmak, güneşten korunmak, düzenli egzersiz yapmak ve stresten uzak durmanın DNA hasarını önlemede etkili olabileceğini söyledi. İstanbul Atlas Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Burcu Irmak Yazıcıoğlu, 25 Nisan Dünya DNA Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada DNA ile ilgili yürütülen bilimsel çalışmalara ilişkin değerlendirmede bulundu. DNA kalıtımın temelini oluşturur DNA’nın hücrelerin genetik materyalinin depolandığı bir molekül olduğunu ve kalıtımın temelini oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Burcu Irmak Yazıcıoğlu, “Canlı organizmaların, organların ve hücrelerin fenotipik yansımaları, türler arası farklılıklar ve adaptasyonlar DNA dizilimi ve bu dizilimin ifadesi ile ilgilidir. Bu nedenle, DNA’nın yapısı ve fonksiyonu, biyoloji ve genetik biliminin temelini oluşturur” dedi. DNA pek çok alanda etkin rol oynuyor DNA’nın türler arasındaki çeşitliliğin temelini de oluşturduğunu kaydeden Prof. Dr. Burcu Irmak Yazıcıoğlu, “Canlıların gelişimi ve işlevi, kalıtım, genetik çeşitlilik, tıbbi araştırmalar, hastalık tanısı ve tedavisi ve evrimsel araştırmalar gibi canlılığın anlaşılmasını gerektiren alanların temelinde DNA’nın önemi büyüktür. DNA’daki genlerin ifadesi, RNA ve proteinlerin sentezlenmesi yoluyla hücrelerin fonksiyonlarını belirler. DNA, türler arasında çeşitliliğin temelidir. DNA analizi, genetik hastalıkların tanısı, tedavisi ve önlenmesinde etkin rol oynar. Ayrıca, kişiselleştirilmiş terapilerin geliştirilmesine ve ilaçların etkinliğinin artırılmasında rol oynar” diye konuştu. Kalıtımsal hastalıkların önlenmesine katkı sağlayabilir DNA ile ilgili yapılan çalışmaların özellikle sağlık alanında birbirinden farklı sorunların çözümüne katkı sağlayabileceğini ifade eden Prof. Dr. Burcu Irmak Yazıcıoğlu, “Sağlık hizmetlerinin daha etkili, kişiselleştirilmiş ve erişilebilir olmasını hedeflemek sağlık sektöründeki öncelikli amaçlardandır. Güncel teknolojileri kullanarak DNA alanında yapılan araştırmalar ve analizler kalıtımsal hastalıkların önlenmesi yönünde katkı sağlar. Kalıtımsal hastalık riski taşıyan bebekler doğmadan önce genetik danışmanlık ile değerlendirilip embriyo seçimi veya genetik düzenleme gibi uygun yöntemler aileye tavsiye edilebilir” dedi. Farmakogenetik bilim alanı da DNA analizlerini kullanıyor Son yıllarda öne çıkan kişiselleştirilmiş tedaviler ile DNA çalışmaları arasındaki ilişkiye de değinen Prof. Dr. Burcu Irmak Yazıcıoğlu, “Her bireyin ayrı bir genetik yapısının olması nedeniyle kişiye özel ilaç tedavisini öngören farmakogenetik bilim alanı, DNA analizlerini kullanarak ilaçların etkinliğini artırmak ve aynı zamanda yan etkileri azaltmak için kişiselleştirilmiş tedavilerin geliştirilmesine yönelik genetik faktörleri ortaya çıkarır” diye konuştu. DNA’daki mutasyonların belirlenmesi neden önemli DNA üzerindeki mutasyonların belirlenerek kanserin moleküler mekanizmalarının açığa çıkarıldığını belirten Yazıcıoğlu, “Böylece kişiselleştirilmiş kanser tedavileri geliştirilerek, kanserli hücrelere yönelik hedefli tedavilerin önü açılır. DNA mutasyon tayini ve dizi analizi sonucunda bireye ve topluma özgü genetik hastalıklara yatkınlıklar belirlenerek erken teşhis ve tedavi sağlanması önemlidir” dedi. Kanserin moleküler düzeyde anlaşılmasını sağlıyor DNA ile ilgili bilimsel araştırmaların kanserin moleküler düzeyde anlaşılmasını sağlayarak ilgili genlerin belirlenmesinde önemli bir rol oynadığını ifade eden Yazıcıoğlu, “DNA analizleri ile bireylerin kansere kişisel ve ailevi yatkınlıklarının, epigenetik ve genetik profillerinin ve mutasyonlarının belirlenmesi erken tanı, tedavi, hedefe yönelik kişiselleştirilmiş terapilerin geliştirilmesi, tedaviye direnç mekanizmalarının ortaya çıkarılması, potansiyel terapötik hedeflerin belirlenmesi ve yeni ilaç tasarımları açısından önemli katkı sağlar” diye konuştu. DNA hasarıyla bazı hastalıklar ortaya çıkabiliyor DNA’nın çeşitli faktörlerle hasar görebileceğini belirten Yazıcıoğlu, “Hücresel stres olarak bilinen oksidatif stres, bazı kimyasal karsinojenler, metabolizma ile ortaya çıkan serbest radikaller, güneş ışığı, röntgen gibi tıbbi görüntüleme prosedürleri ve radyoterapi gibi kaynaklardan iyonlaşan radyasyon DNA’da hasar oluşturabilir. Hasarlı DNA’nın onarılamaması sonucunda mutasyonlar birikerek gen ifade ve fonksiyonu etkiler. Bu durum, genetik bozukluklar ile ortaya çıkan kanser, nörodejeneratif hastalıklar, kalp, kas ve kan hastalıkları gibi istenmeyen durumlar ile sonuçlanabilir” dedi. Bu önlemlerle DNA korunabilir DNA hasarını önlemek için birtakım tedbirlerin alınabileceğini ifade eden Prof. Dr. Burcu Irmak Yazıcıoğlu, “Doğru beslenmek, sigara ve alkol tüketimine dikkat etmek, kimyasal maddelerden ve radyasyondan kaçınmak, güneşten korunmak, düzenli egzersiz yapmak ve stresten uzak durmak DNA hasarını önlemek için önemli tedbirlerdir. Bu tür kişisel önlemler sonucu sağlıklı çalışan hücresel mekanizmalarımız ile hücre dışı ve hücre içi kaynaklı serbest radikallerin önüne geçebileceğimiz için DNA hasarına sebep olacak toksik madde ve mutajen maruziyetimiz azalacaktır. Bu önlemler, DNA hasarlarını önlemeye yardımcı olabilir fakat bazı DNA hasarlarını tamamen önlemek mümkün olmayabilir, bu nedenle düzenli sağlık kontrolü yaparak, potansiyel DNA hasarlarını erken tespit etmek ve müdahale etmek doğru bir yaklaşım olacaktır” diye konuştu.
Elazığ Bakır-Maden-Der Başkanı Seyrek’ten, Maden’deki 26 kültür varlığı için koruma vurgusu Maden ilçesinde bulunan 26 tescilli kültür varlığından 14’ünün merkezde, 12’sinin köylerde yer aldığını dile getiren Bakır Maden-Der Başkanı Süleyman Deniz Seyrek, “Yöneticilerimiz, ilçemiz değerlerinin korunması noktasında gerekli inceleme ve tespitleri yaparak vatandaşlarımıza rehberlik etmeli, yol göstermelidir. Aksi takdirde tarihi öneme sahip geleneksel Maden Evleri başta olmak üzere birçok değerimizi kaybetmiş olacağız” dedi. Bakır Maden Kültür, Turizm, Kalkınma ve Dayanışma Derneği Başkanı Süleyman Deniz Seyrek, 2020 Elazığ ve 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra verilen ağır hasar raporlarına dikkat çekerek, ilçenin kültürel mirasının korunmasının önemine vurgu yaptı. Depremler sonrası yürütülen yıkımlar hakkında basın açıklaması yapan Başkan Seyrek, bu noktada il yöneticilerine seslendi. Dernek Başkanı Seyrek söz konusu açıklamasında, “Bakır Maden-Der olarak ilçemiz değerlerinin tespit edilerek koruma altına alınması ve geleceğe taşınması için birçok tespit ve tescil çalışmasını yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Bugün itibariyle ilçemiz sınırlarında 26 tane tescilli kültür varlığı bulunmaktadır. Bu eserlerin 14 tanesi ilçe merkezinde, 12 tanesi köylerimizde yer almaktadır. 24 Ocak 2020 Elazığ ve 06 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremleri sonrasında birçok konuta ağır hasar raporu verildi. Kimi gerçekçi, kimi ise isteğe bağlı olarak düzenlendiği söylentileri toplum içinde konuşulan bu raporlar vatandaşta soru işaretleri oluşturmuş durumda. Sonrasında bilinçsizce ve hızlı bir şekilde yıkım işlemlerine başlandı. Şehri ve vatandaşın geleceğini düşünmeden yapılan bu işlemler geri dönüşü olmayan zararlar verebilir" diye konuştu. İdarecilerin çok yönlü düşünerek dönüşümü yapması gerektiğini vurgulayan Seyrek, "Aksi takdirde bugün büyükşehir olarak isimlendirilen yerleşimler gibi ruhsuz ve insanları mutsuz olan şehirler oluşabilir. Yöneticilerimiz ilçemiz değerlerinin korunması noktasında gerekli inceleme ve tespitleri yaparak vatandaşlarımıza rehberlik etmeli, yol göstermelidir. Aksi takdirde tarihi öneme sahip geleneksel Maden Evleri başta olmak üzere birçok değerimizi kaybetmiş olacağız. Bazı vatandaşların bilinçli ve duyarlı davranarak tarihi öneme sahip evlerine sahip çıktıklarıyla karşılaşıyoruz. Fotoğraflarda görüldüğü gibi hemşerilerimiz geleneksel evlerinin kültür varlığı olarak tescillenmesi için ilgili yerlere başvurmuş, karar alınana kadar konutlarının yıkılmaması için evlerine uyarı yazısı asmışlar. Tescilli kültür varlıkları hak sahiplerine deprem sonrasında devletimiz tarafından önemli destekler veriliyor. Bu sebeple öncelikli olarak tespitlerin yapılması ve derhal gerekli tescil başvurularının yapılması gerekiyor. Bu hususta geçmişteki deneyimlerimiz ve gönüllü akademisyen hocalarımızla sürece katkı sunmaya canı gönülden hazırız. Fakat en önemlisi ilçemizdeki mülki ve mahalli idare makamlarının duyarlılık göstermesidir. Bu hususta kamuoyunun da duyarlı davranmasını rica ediyor, saygılar sunuyoruz” şeklinde konuştu.
Ankara Gölbaşı’nda park ve bahçelere bahar bakımı Gölbaşı Belediyesi ekipleri, ilçedeki park ve bahçelerde temizlik, bakım, boyama ve ışıklandırma çalışması yaptı. Gölbaşı Belediyesi, vatandaşların sosyalleştiği, çocukların vakit geçirdiği park ve bahçelerin daha modern ve temiz hale gelmesi için çalışmalarına devam ediyor. Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekipleri, ilçede yer alan parklarda temizlik ve bakım çalışması yaptı. Oyun grupları, yaya yolları, kamelyalar tazyikli su ile yıkanırken, çimler biçildi, çöpler çalı süpürgeleri ve üfleme makineleriyle toplanarak araçlara dolduruldu. Park ve bahçelerdeki ışıklandırmalar da elden geçirilirken, bozuk olan aydınlatma lambalarının yerine yenileri takıldı. Yeşilin merkezi Gölbaşı’nın parklarında ağaçlar da budandı. Park ve bahçelerin çevresindeki paslanmış ve yıpranmış demir teller ekipler tarafından boyanarak görüntü kirliliği ortan kaldırıldı. “Tüm park ve bahçelerde çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz” Gölbaşı Belediye Başkanı Yakup Odabaşı, “Gölbaşı bizim evimiz. Ancak Gölbaşı parklarıyla, bahçeleriyle, doğasıyla sadece ilçe sakinlerini değil, tüm Ankara’yı ağırlıyor. Biz de belediye olarak ilçedeki tüm park ve bahçelerde çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Parklarımızı pırıl pırıl yaparak misafirlerimizi en iyi şekilde ağırlıyoruz. Göreve geldiğimiz ilk günden itibaren başlattığımız temizlik çalışmalarına gece gündüz devam ediyoruz. Hemşehrilerimize sağlık ve temiz bir ortam, gelecek nesillere temiz bir Gölbaşı bırakmak için çalışıyoruz, çalışacağız” diye konuştu.
Ankara Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’i resmi törenle karşıladı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier’i resmi törenle karşıladı. Konuk Almanya Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier’in içinde bulunduğu makam aracını Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin önündeki caddede karşılayan süvariler, Steinmeier’e protokol kapısına kadar eşlik etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Steinmeier‘i Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin ana giriş kapısında karşıladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Steinmeier’in tören alanındaki yerlerini almalarının ardından 21 pare top atışı eşliğinde iki ülkenin milli marşları çalındı. Steinmeier, Muhafız Alayı Tören Kıtası’nı ’Merhaba asker’ diyerek selamladı. Törende, tarihte kurulan 16 Türk devletini temsil eden bayraklar ve askerler de yer aldı. Heyetlerini birbirine takdim eden Erdoğan ve Steinmeier, merdivenlerde Türkiye ve Almanya bayrakları önünde gazetecilere poz verdi. Ardından baş başa görüşmeye geçen Erdoğan ve Steinmeier, ikili ve heyetlerarası gerçekleştirecekleri görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenleyecek. Törende Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Metin Kıratlı, Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Cumhurbaşkanı Güvenlik ve Dış Politika Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç ile Ankara Valisi Vasip Şahin de yer aldı.
Bursa İnegöl arıcılığında yeni dönem başladı İnegöl Belediyesi’nin Bursa ve İlçeleri Bal Üreticileri Birliği ve UÜ Arıcılık Geliştirme, Uygulama ve Araştırma Merkezi ile “İnegöl ve Köylerinde Arı ve Arı Ürünlerinin Geliştirilmesi ile Üretimin Artırılması” protokolünü imzalamasının ardından eğitimler başladı. İnegöl Belediyesi, İnegöl’e özgü Karaçalı Balının coğrafi işaretinin alınması noktasında katkı sağlayacak bir adım atarak Mart ayında Bursa ve İlçeleri Bal Üreticileri Birliği ve UÜ Arıcılık Geliştirme, Uygulama ve Araştırma Merkezi ile “İnegöl ve Köylerinde Arı ve Arı Ürünlerinin Geliştirilmesi ile Üretimin Artırılması” protokolünü imzalamıştı. Protokol çerçevesinde eğitimler başladı. İnegöl Belediyesi Kırsal Hizmetler Müdürlüğü organizasyonuyla pazartesi günü yeni belediye hizmet binası çok amaçlı salonunda ilki yapılan eğitimler çerçevesinde yeni teknik ve yöntemlere dayalı arıcılığın geliştirilmesi, İnegöl’de ve köylerinde gelişen teknolojilere uygun arıcılık işletmeleri kurulabilmesi amaçlanıyor. Yapılacak eğitimlerde arıcılara ana arı yetiştirme ve arı sütü üretme teknikleri ile arı zehri üretim teknikleri öğretileceği ifade edilirken, ayrıca İnegöl’e özgü ana arı ırkının yetiştirilmesi ve İnegöl yöresine ait “Karaçalı Balının” coğrafi işaretinin alınabilmesi için de ortak çalışmalarda bulunulacağı ifade edildi. Eğitimlerin de bu düşünceyle yeni teknolojiler, arı ve arı ürünleri ile arı zararlıları hakkında seminerlerle devam edeceği kaydedildi. 20 günlük eğitim programı başladı Öte yandan, İnegöl’deki arıcıların Uludağ Üniversitesi Arıcılık Geliştirme-Uygulama ve Araştırma Merkezinin imkânlarından faydalanması da sağlanacak. Prof. Dr. İbrahim Çakmak nezaretinde başlayan eğitimler, toplamda 20 gün boyunca devam edecek. Yapılacak eğitim, seminer ve çalışmalarla İnegöl arıcılığının marka değerinin artması, arıcıların imkân ve kabiliyetlerinin çoğalması, yeni iş alanları oluşturulması ile üretimde kalite ve niteliğin artması hedefleniyor.