SAĞLIK - 14 Mart 2019 Perşembe 14:09

Böbrek kanserinde önemli gelişmeler

A
A
A
Böbrek kanserinde önemli gelişmeler

Üroloji ve Üroonkoloji Uzmanı Prof.

Üroloji ve Üroonkoloji Uzmanı Prof. Dr. Can Öbek, dünya çapında böbrek kanserine dikkat çekmek için Mart, farkındalık ayı ve ayın 14’ü ise Dünya Böbrek Günü olarak kutlandığını belirterek, gittikçe artan hastalığa dair en güncel bilgileri paylaştı, uyarılarda bulunuyor.


Böbrek kanseri konusunda son yıllarda tıp dünyasında günlük pratik standartları değiştirecek kadar önemli yeni gelişmeler olduğunu kaydeden Prof. Dr. Can Öbek, “Bunların arasında ise en önemlisi, hastalığın ilerlediği ve böbrek dışına çıktığı, yani metastaz yaptığı evre için geçerli. Son iki yılda tamamlanan ve sonuçları yayınlanan uluslararası çalışmalar, metastazı olan böbrek kanserli hastaya yaklaşımı değiştirdi. Önce böbreği ameliyatla çıkartıp sonra ilaç tedavisi vermek yerine artık, istisnai durumlar dışında, tedaviye önce sistemik ilaç tedavisi ile başlanıyor ve alınacak yanıta göre sonrasında cerrahi için tekrar bir değerlendirme yapılıyor. Bu gelişme, tarihi ve önemli bir değişimdir” dedi.


Prof. Dr. Can Öbek, metastazlı hastalar için bir diğer önemli gelişme ise kullanılan ilaç tedavilerinde görüldüğünü dile getirerek, “Birkaç yıldır kullanılan ve son yılların altın standardı kabul edilen ‘akıllı ilaç’ların artık tek başına en iyi tercih olmadığı öğrenildi. Şubat 2019’da ABD’de San Francisco’da yapılan “Amerikan Kanser Derneği Genito-Üriner Kanser Toplantısı”nda iki çok değerli çalışmanın verileri açıklandı ve aynı gün yayınlandı. Buna göre, akıllı ilaç ve bağışıklık sistemi üzerinden etkili olan immünoterapi ilaçlarının birlikte kullanımının, tek başına akıllı ilaçtan çok daha etkili olduğu ve yaşam süresini ciddi olarak uzatabildiği gösterildi. Bu gelişme, ileri evredeki hastalar için son derece ümit verici güzel bir haber olarak değerlendirilmelidir” diye konuştu.


Üç bela: Sigara, obezite, yüksek tansiyon


Prof. Dr. Can Öbek, böbrek kanserinin tüm kanserler içinde yüzde 2-3 oranında görüldüğünü ve son yirmi yılda hastalığın sıklığında artış gözlendiğini belirtti. Prof. Dr. Can Öbek, “Böbrek kanseri tedavi edilmediği takdirde çevre doku ve uzak organlara yayılabiliyor. Bu nedenle erken evrede tanı konması, tedavinin başarılı olması ve iyileşme şansının yükselmesinde de etkili oluyor. Sigara tüketimi, obezite ve yüksek tansiyonun böbrek kanserine yol açtığı saptanmış üç çevresel faktör. Bu faktörlerin dışında bazı böbrek kanseri tipleri ailevi geçişli olabilir.


Hastalık erkelerde kadınlara göre biraz daha sık gözleniyor (oran olarak 1,5 : 1 ). Hastalığın sıklık olarak zirve yaptığı yaş aralığı ise 60-70 arası, fakat daha genç ve daha yaşlılarda da görülüyor. Böbrek kanserleri genellikle evresi ilerlediği dönemlerde bulgu veriyor. İdrarda kanama, bel bölgesinde ağrı ve/veya şişlik bu hastalığın belirtileri olabilir.” diye konuştu.


Erken teşhis önemli!


Günümüzde böbrek kanserlerinin yarısından fazlasının teşhis edilmesi, başka nedenlerle gerçekleştirilen radyolojik görüntülemelerde (US, tomografi veya MR) tesadüfen saptanmasıyla olduğunu ifade eden Prof. Dr. Can Öbek, açıklamasını şöyle sürdürdü;


“Tesadüfen saptanan tümörler genellikle daha erken evrededir ve tedavi edilmesi daha kolaydır. Böbrek kanserleri bazen vücutta sistemik bazı bulgulara da yol açabilir (paraneoplastik sendrom). Yüksek tansiyon, kilo kaybı, ateş, kansızlık veya kan sayımında yükseklik, kan kalsiyum seviyesi yükselmesi bunlardan bazılarıdır.


Diğer taraftan böbrekte saptanan kitlelerin hepsi kanser değildir, fakat günümüzdeki radyolojik görüntüleme yöntemleri ile de genellikle hangisinin iyi huylu, hangisinin kötü huylu olduğunun ayırımını kesin olarak yapabilmek mümkün değildir. Tümör kitlesinin çapı büyüdükçe, kötü huylu olma olasılığının arttığı biliniyor. Çapı dört santimin altında olan kitlelerin iyi huylu olma oranı ise yaklaşık yüzde 30 civarındadır.


Genel anlamda böbrekte kitle varlığında biyopsi standart bir uygulama değildir, fakat kişisel bazda ve özel durumlarda yapılması gerekebilir.


Robotik cerrahi ideal tedavidir


Böbrek kanserinde temel tedavi cerrahidir. Mümkün olan tüm durumlarda kanserli bölgenin çıkartılıp, sağlam böbrek dokusunun korunması esastır ve bu durum hastanın uzun vadede kalp hastalıkları riskini de azaltır. Bu ameliyat günümüzde robot yardımlı ve kapalı yöntemle güvenle gerçekleştiriliyor. Robotik cerrahi sonrası hastanın iyileşme süreci çok daha hızlı ve kolay olup hasta günlük aktivitesine hızla dönebiliyor. Kitlenin büyük olduğu ve sadece kitlenin çıkartılmasının mümkün olamadığı durumlarda, hastalıklı böbreğin tamamı çıkartılıyor. Kişi tek sağlam böbrekle her türlü fonksiyonunu sürdürebilir. Yaşlı ve/veya genel durumu iyi olmayan kişilerde, 4cm altındaki tümörlerde ameliyat yapmadan belirli aralarla hastalığın seyrini izlemek bir seçenek olabilir.”


Prof. Dr. Can Öbek böbrek kanseri konusunda son olarak şu öneride bulundu;


“Sağlıklı bir yaşam tarzını benimseyin! Temiz su tüketin, egzersiz yapın, sağlıklı beslenin, sigara kullanmayın. Kan şekerinizi ve tansiyonunuzu kontrol altında tutun. Düzenli sağlık kontrollerini ihmal etmeyin. Eğer doğru önlemler alınırsa birçok böbrek hastalığı öngörülebilir, ertelenebilir veya kontrol altına alınabilir.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Erzurum coğrafi işarette yarışıyor Erzurum’da bu güne kadar 55 ürün coğrafi işaret aldı. 13 ürün ise tescil için Türk Patent ve Marka Kurumu’ndan onay bekliyor. Ülkemizde Gaziantep ve Konya’dan sonra en fazla coğrafi işaretli ürüne sahip olan Erzurum’da son yıllarda artan turizm hareketliliği ve ziyaretçi sayısı özellikle kent merkezinde gastronomiye dair olumlu gelişmeleri de beraberinde getirdi. Tüketiciler için ürünün kaynağını, karakteristik özelliklerini ve ürünün söz konusu karakteristik özellikleri ile coğrafi alan arasındaki bağlantıyı gösteren ve garanti eden kalite işareti olan coğrafi işaret son yıllarda rağbet görüyor. Ülkemizde Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından yürütülen coğrafi işaret tescili ile kalitesi, gelenekselliği, yöreden elde edilen hammaddesi ile yerel niteliklere bağlı olarak belli bir üne kavuşmuş ürünlerin korunması sağlanıyor. Erzurum’un bu anlamda ülkemizde ilk üç şehir içinde olması kentin zengin kültürü, kadim tarihi, coğrafi konumu ve yıldızı hızla parlayan Palandöken Kayak Merkezi ile daha güçlü hale geliyor. 15 ürün coğrafi işaret için bekliyor Ülkemizde Gaziantep 105, Konya 73 ve Erzurum 55 tescilli ürün ile listenin ilk üçünde bulunuyor. Son olarak Tortum Ekşi Pestili tescil ettiren Erzurum’da 55 ürün coğrafi işaretli oldu. Bunlardan 49’si mahreç işareti alırken, 6 ürün menşei adı aldı. Erzurum’da halen 13 ürün coğrafi işaret için sırada bekliyor. Bu 13 ürün; Erzurum Kahvaltısı, Erzurum Un Helvası, Karayazı Balı, Bardız Kilimi, Erzurum İspir Gobdini, Narman Yeşil Mercimeği, Erzurum Burması/Erzurum Burma Bileziği, Erzurum Yufka Yağlaması, Hınıs Köftesi, Erzurum Babaanne Pastası (Erzurum Pastası) , Erzurum Kelecoşu, Erzurum Kuru Kayısı Kaysefesi ve Erzurum Patates Boranisi şeklinde sıralanıyor. 55 ürün coğrafi işaret aldı Hem gastronomi hem de kültürel miraslar açısından zengin olan Erzurum’da bu güne kadar 55 ürün Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından coğrafi işaretle tescillendi. Bunlar ; Erzurum Pekmezli Baklavası, Erzurum Ayran Aşı Çorbası, Erzurum Ayva Yahnisi / Erzurum Ayva Kalyesi, Erzurum Aşmalı Yahni, Erzurum Aşotu, Erzurum Civil Peyniri, Erzurum Cılbıra / Erzurum Çılbır, Erzurum Demir Tatlısı, Erzurum Dut Çullamas,ı Erzurum Ehram Dokuma Kumaşı, Erzurum Ekşili Dolma, Erzurum Eriştesi, Erzurum Et Kavurması, Erzurum Gliko, Erzurum Hasıta / Erzurum Hasuta, Erzurum Herle Aşı Çorbası, Erzurum Hink Yemeği, Erzurum Hurma Tatlısı, Erzurum Kadayıf Dolması, Erzurum Kara Fatma Çorbası, Erzurum Kavut Haşılı, Erzurum Kaz Lokması, Erzurum Kesme Aşı Çorbası, Erzurum Ketesi, Erzurum Küflü Civil Peyniri (Göğermiş Peynir), Erzurum Kıtlama Şekeri, Erzurum Lavaş Ekmeği / Erzurum Ecem Ekmeği / Erzurum Acem Ekmeği, Erzurum Mantısı /Erzurum Hıngeli, Erzurum Pastırması, Erzurum Pekmezli Kadayıfı, Erzurum Peynir Helvas,ı Erzurum Su Böreği, Erzurum Sucuğu ,Erzurum Tatar Böreği, Erzurum Tel Helvası, Erzurum Tereyağı, Erzurum Tuzlu Lokumu, Erzurum Yumurta Pilavı, Erzurum Çaşır Kavurması, Erzurum Çaşır Salamurası ,Erzurum Çeç Pancarı, Erzurum Çiriş Yemeği, Erzurum Çortutu Pancarı ,Erzurum Şalgam Dolması, Hasankale Lavaşı, Hınıs Fasulyesi, Karnavas Bezi, Karnavas Dut Pekmezi, Narman Şeker Fasulyesi, Oltu Cağ Kebabı, Oltu Taşı, Pasinler Yaprak Döner, Tortum Ekşi Pestili, İspir Kaymağı ve İspir Kuru Fasulyesi olarak karşımıza çıkıyor.
Hatay Amik Ovası’nda sıcak havada zorlu hasat: Soğan tarlada 17 TL’den alıcı buluyor Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde bereketli Amik Ovası’nda soğan hasadı başladı. Sıcak havada zorlu şartlarda sökülen soğan tarlada 17 TL’den alıcı buluyor. Türkiye’nin en bereketli topraklarından olan ve birçok ürünün yetiştiği Hatay’ın Amik Ovası’nda baharın gelmesiyle ürünler hasat edilmeye başlandı. Reyhanlı ilçesinde çiftçiler tarafından yüzlerce dönüm araziye ekilen kuru soğanda hasat başladı. Çiftçi Hüseyin Elmas, 100 dönümlük alana yaptığı soğan ekiminde 500 ton ürün almayı başardı. Tarlada kilosu 17 TL’den satılan soğanlar, depremin etkilediği bölgeye ekonomik katkı sağlamaya devam ediyor. "Şu an soğanın tarlada kilosu 17 TL" Soğan hasadının Nisan ayı itibarıyla başladığını dile getiren Hüseyin Elmas, 100 dönümlük alanda 500 ton ürün elde ettiğini belirterek, "Biz burada soğan hasadı yapıyoruz. Soğanın rekoltesi az olduğu için işçi çalışmasında sıkıntı var. Soğan hasadı Reyhanlı’dan başlıyor. Hasat, Nisan gibi başlar Aralık gibi biter. Şu an soğanın tarlada kilosu 17 TL’dir. Bu işi herkes yapamaz, meşakkatlidir. Bu sene rekolte az olduğu için günlük yevmiyeler düşük, yaklaşık 500 liradır. Şu an burada 100 dönüm tarla var. Ortalama 500 ton da soğan var" dedi. "Bu işi kolay gören bazı arkadaşlar var ama gerçekten çok zor" Soğan söküm mesaisinin sabah 6 itibarıyla başladığını söyleyen Mustafa Kılınç, havaların ısınmasıyla beraber çalışmaların zorlaştığını dile getirerek, "Biz buraya Şanlıurfa’dan geldik. Burada çalışıyoruz, soğan işi yapıyoruz. Söküyoruz, kesiyoruz ve torbalıyoruz. Günlük yevmiyemiz tarlaya bağlı eğer ot yoksa günlük yaklaşık olarak 500 liraya geliyor. Bu işi kolay gören belki bazı arkadaşlar var ama gerçekten çok zor. Sabah 6 gibi gelip, akşam 6’da bırakıyoruz. Şimdi havalar biraz serin birkaç gün sonra havalar sıcak olunca insan toprağa ayakkabısız basamıyor. O günlerin gelmesini istemiyoruz. Gerçekten çok sıcak, sıcaklık 40 dereceyi geçiyor" şeklinde konuştu. Güneşin altında sabahtan akşama kadar çalışmanın çok zor olduğunu söyleyen Fehmi Tutkal da, "Sabah 6’da kalkıyoruz minibüslere binip tarlaya geliyoruz. Soğanları söküyoruz. Burada yevmiye 445 lira civarında, güneşin altında sabahtan akşama kadar çalışmak çok zor bir şey. Sabah 6 gibi başlıyoruz, akşam 6 gibi bırakıyoruz. Günün 12 saati buradayız" dedi.
Kahramanmaraş Depremzedeler yeni yuvalarına yerleşiyor Kahramanmaraş’ta depremzede aileler, asrın felaketi 6 Şubat depremleri sonrası yapımı tamamlanıp anahtar teslimleri yapılan deprem konutlarına yerleşmeye başladı. Depremzede vatandaşların bir kısmı yeni yuvasına taşınırken, bir kısmı ise eşyalarını bıraktığını ve kısa sürede taşınacağını ifade etti. Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana gelen 6 Şubat tarihli depremlerin üzerinden 14 ay geçti. Depremler sonrası çadır ve konteyner kentlerin oluşturulması ile beraber şehirde ağır hasarlı binaların yıkımı ve enkaz kaldırma işlemleri de gerçekleştirildi. Depremin hemen ardından kalıcı deprem konutlarının inşaatına başladı. İl geneli toplam yapılacak olan 112 bin 414 kalıcı konut ve köy evi inşaatlarından tamamlanan konutlar hak sahiplerine teslim edilmeye başlandı. Deprem sonrası yeni yuvalarına kavuşan afetzede ailelerin mutluluğu ise gözlerinden okundu. Kimi depremzedenin anahtar teslimi sonrası eşyaları evine yerleştirdiği görüldü. Boş konutların ise kısa sürede hak sahiplerine teslim edilip yerleştirileceği öğrenildi. Evinin ağır hasar alması sonucu yeni deprem konutuna yerleştiğini ifade eden Mehmet Can, “Doğukent bölgesinde oturuyordum evimiz ağır hasar aldı ve hak sahipliğinden yeni evimiz çıktı. Devletimize teşekkür ederiz. Kurban Bayramı’nı tamamen burada geçirmek istiyoruz. Biz 7 kişilik bir aileyiz yaşlı babam da var. Kalite yönünden her şey çok güzel” dedi. Bir başka afetzede Gülten Şahin ise, “Depremde zor günler yaşattı bizlere fakat ben Ankara’ya gittim ve Eylül ayına kadar orada geçirdik. Hak sahipliğinden evimiz çıktı çok teşekkür ederim. Evimizi aldık ancak eşyaları taşımadık ileri süreçte eşyalarımızı da taşıyacağız” diye konuştu.
Van Van Tarım Fuarı 14. kez kapılarını açıyor İpekyolu Expo Fuar A.Ş. tarafından bu yıl 14. kez kapılarını açacak olan ‘Van Doğu Anadolu Tarım Hayvancılık ve Gıda Fuarı’ için hazırlıklar tamamladı. Konuyla ilgili açıklamada bulunan İpekyolu Expo Fuar A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi ve aynı zamanda Fuar Koordinatörü Veysi Uygun, “2010 yılından itibaren düzenli olarak organize edilen ve Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Ortadoğu ekseninde sektörün buluşma noktası olan fuar, bölgenin en büyük çiftçi buluşması haline gelmiştir. Bölgede tüm çiftçiler ve tarım birimleri tarafından beklenen fuarımız, başta Tarım ve Orman Bakanlığı olmak üzere Van Valiliği, Van Ticaret Borsası, Van Ticaret ve Sanayi Odası, Van Büyükşehir Belediyesi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ve ziraat odaları tarafından desteklenmektedir. Fuarımızda, tarım ve hayvancılık aletleri, yeni teknoloji traktör modelleri, tohum, sulama sistemleri, gıda ve birçok farklı alanda ürünler sergilenecektir. Her yıl traktör satışlarında satış rekorları kıran fuarımıza, başta ilimiz çiftçileri olmak üzere çevre illerinden Hakkari, Ağrı, Iğdır, Muş ve Bitlis’ten çiftçilerimiz fuara davet edilmiştir” dedi. Açıklamasında fuarın önemine değinen Uygun, “Günümüz dünyasında tarım ve hayvancılığın değeri her geçen gün artmaktadır. Sadece bölgenin değil dünyanın sayılı tarım üretimini gerçekleştiren ülkemizde, sektörü yeni teknolojilerle buluşturmak ve üretim kapasitesini artırmak için fuarımızı her geçen yıl büyütüp tarım ve hayvancılık sektörüne katkısını artırmaktayız” ifadelerini kullandı. İpekyolu Expo Fuar A.Ş. olarak fuara çok iyi hazırlandıklarını belirten Uygun, “14’üncüsü düzenlenen fuarımıza tüm bölge tarım ve orman il müdürlükleri, ziraat odaları, ticaret odaları ve ticaret borsalarından ziyaretçi beklenmektedir. Her yıl on binlerce ziyaretçiyi yüzlerce profesyonel katılımcıyla buluşturan fuarımız, 2024 yılında 100 firma ve 150’den fazla markayı 50 bin ziyaretçiyle buluşturmayı hedeflemektedir. Ayrıca fuarımızda Van Tarım ve Orman İl Müdürlüğünün katkılarıyla ‘en güzel kuzu’ yarışması düzenlenecektir. Yarışmada dereceye giren ve ayrıca katılan tüm yarışmacılara ödüller takdim edilecektir. Fuarımıza her yıl gelenek haline gelen ücretsiz fidan dağıtımı Orman Bölge Müdürlüğü tarafından yapılacaktır. 81 ilden gelen yöresel lezzetler fuarda sergilenecektir. Fuar boyunca ücretsiz servislerimiz halkımızın ve çiftçilerimizin hizmetinde olacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle fuarımızın başta çiftçilerimiz olmak üzere tüm halkımıza hayırlı olmasını dileriz. Van Expo Fuar ve Kongre Merkezinde 25-28 Nisan tarihleri arasında düzenlenecek olan bu büyük şölene tüm halkımızı bekliyoruz” diye konuştu.