SAĞLIK - 09 Kasım 2019 Cumartesi 13:12

Bu sorunlar kadınların yaşam kalitesini etkiliyor

A
A
A
Bu sorunlar kadınların yaşam kalitesini etkiliyor

Jinekolog, Cinsel Terapist, Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op.

Jinekolog, Cinsel Terapist, Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Esra Demir Yüzer, vajen ve rahim sarkmasının kadınların yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilediğini belirtti.


Op. Dr. Esra Demir Yüzer, “Vajina 8-10 cm uzunluğunda esnek bir organdır. Vajina genişlik açısından kişisel farklılık gösterir. Ancak vajen doğum yapmamış bir kadında genellikle iki parmağın sıkıca girişine müsaittir. Bazı kadınlarda vajen yapısal olarak geniş olurken , İlerleyen yaşla beraber, gebelikler ve özellikle de normal doğumlara bağlı olarak vajende sarkmalar , esneme ve genişlemeler meydana gelebilir. Bunun yanında kronik barsak hastalıkları (kronik kabızlık, ülseratif kolit gibi) , astım, KOAH gibi kronik öksürüğe neden olan akciğer hastalıkları da rahim ve vajen sarkmalarına neden olabilir” dedi.


Vajenin ön duvarında mesanenin vajene doğru sarkmasına sistosel adı verildiğini anlatan Op. Dr. Esra Demir Yüzer, “Vajenin arka üst duvar sarkmalarına enterosel, arka alt duvar sarkmalarına rektosel denir. Vajen ve rahim sarkmalarının 3 derecesi vardır. Sarkma derecesine ve tipine göre tedavi değişir” diye konuştu.


Op. Dr. Esra Demir Yüzer, Vajen ve rahim sarkması, genişlemesi , bollaşması kadınlarda hangi şikayetlere neden olduğu konusunda şunları söyledi;


“Erkek ve kadında cinsel ilişkide haz kaybı olur. Cinsel ilişki esnasında vajenden hava sesi gelir. Kadın oturup kalkarken vajenden gaz çıkardığını söyler. Büyük tuvaletini yaparken perine dediğimiz vajen ile makat arasındaki bölgeye bastırma ihtiyacı duyar. Stres tipi idrar kaçırma dediğimiz öksürürken hapşırırken idrar kaçırma şikayeti olur. 3. derece dediğimiz sarkma ve genişlemelerde sanki bir şey çıkacakmış gibi , bir kitlenin üzerine oturuyormuş gibi hissettiğini söyler.


Her ne kadar günlük konuşma dilinde vajen ve rahim sarkması aynıymış gibi konuşulsa da farklı şeylerdir. Rahim sarkması, rahmin bizzat kendisi vajen girişine kadar hatta vajen dışına doğru sarkmasıdır. Rahim ve vajen sarkması çoğunlukla birlikte görülürler.


Op. Dr. Esra Demir Yüzer, vajen ve rahim sarkması ameliyatlarına karar verirken nelere dikkat edilmesi gerektiği konusunda ise; “Vajen sarkmasının tipi ,derecesi tam olarak belirlenmelidir. Ameliyatta vajen bütün olarak onarılmalı. Vajen girişinden 3-4 cm. sine kadar muayenehane şartlarında yapılan ameliyatlar asla yeterli ve yüz güldürücü ameliyatlar değildir. Ameliyatın kalıcılığı için vajen sarkmasına neden olan kas yırtıklarının onarımlarının yanında mutlaka kalça kemiğindeki sağlam bağlara asıcı ameliyatlar yapılmalı. Asma ameliyatları yapılmadığında 1-2 sene gibi çok kısa sürede vajen genişlemesi tekrarlayacaktır. Ameliyatta kullanılan materyaller kalıcı ve sağlam olmasını sağlayacak nitelikte olmalı. Vajen ve rahim sarkması ameliyatları mutlaka hastane şartlarında yapılmalıdır.


Rahim sarkması ile birlikte rahim boynu uzamasının olup olmadığına kesin tanı konmalı. Bazen rahim boynu uzaması rahim sarkması gibi görünebilir. Kalıcı tedavi için mutlaka kalça kemiğindeki sağlam bağlara asıcı ameliyatlar yapılmalıdır. Kadının ameliyat sonrası estetik olarak da kendini beğenmesi ve buna bağlı olarak psikolojik olarak iyi hissetmesi için doğum dikişi izleri de mümkün olduğunca düzeltilmelidir. Dış genital estetiği bozan küçük dudaklarda sarkma asimetri varsa labioplasti dediğimiz ameliyat da vajen ameliyatı ile eş zamanlı olarak yapılabilir.


İleri derece sarkmalarda rahim ağzı ve vajen sarkan kısmı vajen dışına doğru çıkar . Bu bölgedeki doku dış travmalara korunaklı olmadığından iç çamaşırına değen vajen ve rahim ağzında ülser dediğimiz yaralar oluşur. Ülserlerin tedavisi yapılmadan ameliyat yapılamaz. Vajen ve rahim sarkmalarının tedavisi ileri yaşlara bırakılırsa ileri yaşla ortaya çıkan yüksek tansiyon, diabet gibi sistemik hastalıklar nedeniyle anestezi ve dahiliye doktorlarının onay vermemesi nedeniyle ameliyat edilemeyebilir. Bu durumda peser dediğimiz plastik halkalar kullanılarak rahim vajen içine doğru ittirilmeye çalışılır ki peser kullanımı ,günlük temizliği kadın için oldukça zor olabilir. Evlilikte cinsellik çiftlerin mutluluğu için önemlidir. Eğer vajen ve rahim sarkmaları düzeltilip vajen kalıcı olarak daraltılamazsa evliliklerde de sorunlar yaşanacaktır.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Toplu ulaşımda örnek şehir Konya Konya Büyükşehir Belediyesi, toplu ulaşımda hizmet kalitesini artırmak amacıyla teknolojik imkanlardan yararlanarak harita tabanlı uygulamalar geliştiriyor. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Konya’da toplu ulaşımın güçlenmesi için bir taraftan 181 yeni otobüsü Büyükşehir Belediyesi’nin filosuna dahil ettiklerini, bir taraftan da yeni köprülü kavşaklar ve caddeler açtıklarını hatırlattı. Justice Projesi Avrupa’da Konya ile birlikte 3 şehirde uygulanıyor Şehir içi toplu ulaşım hizmetlerinde hayata geçirdikleri uygulamalarla Türkiye’ye model olmaya devam ettiklerini kaydeden Başkan Altay, “Avrupa Birliği’nin desteklediği ve TÜBİTAK tarafından finanse edilen Justice Projesi’ne Konya Büyükşehir Belediyemiz ortak olarak katılıyor. Proje kapsamında toplu ulaşım erişilebilirliğini ve kapsayıcılığını artırmaya yönelik geliştirilen uygulamalardan biri de harita tabanlı analiz çalışmaları. Avrupa’da Brüksel ve Strazburg’la birlikte projenin uygulandığı şehirlerden birisi de Konya’mız. Hazırlanan yazılımla şehir merkezlerinde toplu ulaşım araçları kullanılarak belirli noktalara ulaşımla alakalı analizler gerçekleştiriliyor. Projede harita üzerinde oluşturulan ulaşım süreleri ile kişinin bulunduğu noktadan gitmek istediği yere Büyükşehir’e ait toplu ulaşım araçlarıyla ne kadar sürede ulaşabileceği tespit ediliyor. Çalışmada ayrıca fiziksel ve görme engellilere yönelik de analizler bulunuyor” dedi. Projenin şehir içi ulaşımın verimliliğini artıracağını ve trafik yoğunluğunun azalmasında etken olacağını vurgulayan Başkan Altay, “Proje şehrin toplu taşıma ağının daha etkin ve erişilebilir hale gelmesine de katkıda bulunacak” ifadelerini kullandı. Avrupa Birliği destekli Justice Projesi Proje çerçevesinde harita üzerinde ulaşım süreleri farklı renk tonları ile gösteriliyor. 0-10 dakika, 10-20 dakika, 20-30 dakika gibi 10 dakikalık ulaşım sürelerine göre oluşturulan harita çalışmalarında, kişinin bulunduğu noktadan gitmek istediği yere Konya Büyükşehir Belediyesi’nin toplu ulaşımda kullanılan otobüs ve tramvayları ile ne kadar bir sürede ulaşabileceği gösteriliyor. Bu çalışma, hem mevcut durumun daha da iyileştirilmesi hem de yeni yapılacak toplu ulaşım yatırımlarının, şehir ulaşımında nasıl bir etki oluşturacağına dair projeksiyonlar ortaya koyması açısından önem arz ediyor. Proje, dezavantajlı grupların toplu ulaşıma erişilebirliğini artıracak Üç şehirde 36 ay sürecek Justice Projesi, temelde dezavantajlı grupların toplu ulaşım imkanlarına erişilebilirliğini artırmak ve daha kapsayıcı bir yaklaşımla toplu ulaşım sisteminin dizaynını amaçlıyor. Bu sebeple katılımcı bir anlayışla sivil toplum kuruluşlarının da katkıları ile fiziksel engelli, görme engelli, yaşlılar ve düşük gelir sahipleri ile birlikte toplu ulaşım yolculukları yapılarak onların da görüşleri proje çalışmalarının önemli bir kısmını oluşturuyor.
Ankara Dışişleri Bakanlığından ABD Dışişleri Bakanlığınca Yayımlanan 2023 İnsan Hakları Raporu’na tepki Dışişleri Bakanlığı, ABD Dışişleri Bakanlığınca Yayımlanan 2023 İnsan Hakları Raporu hakkında “Asılsız iddialara, gerçek dışı bilgilere ve önyargılı yorumlara yer verilmektedir” açıklamalarında bulundu. Dışişleri Bakanlığı, ABD Dışişleri Bakanlığınca Yayımlanan 2023 İnsan Hakları Raporu hakkında açıklama yaptı. Açıklamada, ABD Dışişleri Bakanlığının 22 Nisan 2024 tarihinde yayımladığı ve 200’e yakın ülke hakkında bölümler içeren “2023 İnsan Hakları Raporu”nda, geçmiş yıllarda olduğu gibi, Türkiye’ye yönelik asılsız iddialara, gerçek dışı bilgilere ve önyargılı yorumlara yer verildiği belirtildi. Bu yıl da kaynağı belirsiz iddialar ile terör örgütleriyle iltisaklı çevrelerin söylemleri temelinde hazırlanmış olan bu rapora itibar etmediğimizin bir kez daha vurgulandığı açıklamada, “Ülkemiz, demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü ilkelerine bağlılığını, karşı karşıya bulunduğu çok yönlü ve ağır terör tehditlerine rağmen kararlılıkla sürdürmektedir. Meşru müdafaa hakkımız temelinde yürüttüğümüz terörle mücadele operasyonları tamamen terörist unsurlar ile bunların terör faaliyetlerinde kullandıkları yeteneklere yöneliktir. ABD’nin, terörün her türüne karşı sürdürdüğümüz haklı ve meşru mücadelenin kapsamını iyi bilen bir müttefik olarak gerçekleri çarpıtan tutarsız iddialarda ısrarını anlamak mümkün değildir” ifadelerine yer verildi. Ayrıca raporda, Gazze’de devam eden ve yalnızca Filistin halkının asli haklarına değil aynı zamanda tüm insanlığın ortak değerlerine büyük bir darbe vuran insanlık dışı saldırılara layıkıyla yer verilmemesini büyük endişeyle karşılandığı ifade edildiği açıklamada, sözkonusu raporun tarafsızlık ve objektiflikten uzak bir şekilde, siyasi saiklerle hazırlandığını açıkça gösterdiği aktarıldı. Açıklamada, ABD’nin insan hakları konusunda kendi siciline odaklanması ve terör örgütleriyle kurduğu ortaklıklar ile insan hakları konusunda izlediği çifte standartlı politikayı sonlandırması çağrımızı yinelendiğinin altı çizildi.