ASAYİŞ - 12 Temmuz 2019 Cuma 12:26

Çifte cinayet davasında sanığın yargılanmasına başlandı

A
A
A
Çifte cinayet davasında sanığın yargılanmasına başlandı

Bahçelievler’de 53 yaşındaki Ayşe Soymaz ile onun 81 yaşındaki annesi Keziban Ercan’ın boğularak öldürülmesine ilişkin Mesut Soymaz’ın yargılanmasına başlandı.

Bahçelievler’de 53 yaşındaki Ayşe Soymaz ile onun 81 yaşındaki annesi Keziban Ercan’ın boğularak öldürülmesine ilişkin Mesut Soymaz’ın yargılanmasına başlandı. Duruşmada konuşan maktul Ayşe Soymaz’ın eşi İsmail Soymaz sanığın idamını istediğini söyledi.


Bahçelievler’de 4 Mart 2019’da Ayşe Soymaz (53) ile annesi Keziban Ercan’ın (81) öldürülmesine ilişkin Mesut Soymaz’ın yargılanmasına başlandı. Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada tutuklu sanık Mesut Soymaz ile müştekiler ve müşteki avukatı hazır bulundu.


Tutuklu sanık Mesut Soymaz, avukatının mesleki mazeret göndermesi nedeniyle duruşmada savunma yapamadı. Mesut Soymaz’ın eşi Leyla Soymaz duruşma salonunda eşine ‘Avukatın yok sakın ifade verme. Kanuna göre avukatın olmadan ifade veremezsin’ diyerek bağırdı. Leyla Soymaz bağırdığı için duruşma salonundan çıkarıldı.



“Sırf para için keyfi öldürdü”


Duruşmada konuşan maktul Ayşe Soymaz’ın eşi İsmail Soymaz ise gözyaşlarına boğularak “Ben bunun idamını istiyorum. Para için hanımımı öldürdü. Benim nasıl yandığımı kimse bilemez hakim bey. 5 çocuk kuş gibi çığırıyor annemiz nerede diye. Eğer bu adam içerden çıkarsa adalet biter bu ülkede. Sırf para için keyfi öldürdü. Benim hanımım bunu kardeş çocuğu diye eve aldı. Kadınları boğmuş öldürmüş ilaçlı bezleri tıkamış ağızlarına. Sizin başınıza gelse ne olurdu. Yanıyorum hakim bey. Ben ateş olmuşum. Ne olur asın bunu hakim bey” şeklinde konuştu.


Müşteki avukatı Afşin Hatipoğlu ise bu davanın bir cinayet davasından öte bir vahşet davası olduğunu söyledi. Hatipoğlu, “Sanık yağma için kendisine güvenen insanların evine girmiş ve en hassas anda Ayşe Soymaz’ı seccadede, yaşlı annesini de oturduğu yerde öldürmüştür. Böyle bir davanın ilk duruşmasında avukatın mazeret bildirerek duruşmaya katılmamasını iyi niyetli görmüyorum. Sanık soğukkanlı bir şekilde iki kişiyi öldürüp paralarını almıştır. Her şey çok açıktır. İki kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almasını ve nitelikli yağma suçundan da cezalandırılmasını talep ediyoruz” dedi.


Mahkeme sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.



“Hanımımı kardeşimin canavarına kaptırdım”


Duruşma çıkışı Ayşe Soymaz’ın eşi İsmail Soymaz “Sütte hile vardı, benim hanımımda yoktu. Öyle temiz bana bir hanım verdi ki Allah bana, canavara kaptırdım, kardeşimin canavarına kaptırdım. Bizim adaletimiz bunu yaşatırsa kahrolsun adaletimiz. Ben bunun idamını istiyorum. Bu canavar sütannesini öldürdü. Eşim onu emzirmişti. Benim çektiğim çileyi bir Allah bilir” şeklinde konuştu.



İddianameden


Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 4 Mart 2019’da Bahçelievler’de yaşayan 81 yaşındaki Keziban Ercan ile 53 yaşındaki kızı Ayşe Soymaz’ın ölü olarak bulundukları tespit edildi. Yapılan incelemelerde anne ve kızın atkı ile boğuldukları ve ağızlarına çorap ya da bez parçası sokularak öldürüldükleri anlaşıldı. Kapı, pencere ya da duvarlarda zorla eve girildiğine dair bir bulgu olmaması üzerine çevrede bulunan güvenlik kameralarının görüntüleri incelendi. Görüntülerde olayın gerçekleştiği eve gelen kişinin Mesut Soymaz olduğu tespit edildi. İddianamede Mesut Soymaz’ın, yengesi maktul Ayşe Soymaz’dan borç aldığı ancak ödeyemediği ve kendisini bu durumdan kurtarmak için bir şeyler yapmak istediğini arkadaşlarına anlattığı da vurgulandı.


11 Mart 2019 tarihinde Mesut Soymaz’ın şüpheli olarak gözaltına alındığının belirtildiği iddianamede, burada olayı itiraf ederek Ayşe Soymaz’dan borç istediğini, parayı vermemesi nedeniyle yaşanan tartışma sonucu yengesi ile onun annesini boğarak öldürdüğünü kabul ettiği aktarıldı. İddianamede ayrıca Mesut Soymaz’ın maktul Ayşe Soymaz’ın beline bağlı olan altın ve para dolu keseyi aldığı da aktarıldı. Mesut Soymaz’ın motosikletinde yapılan aramada 7 bin 300 lira ile bir miktar altın ve altın bileziklerin ele geçirildiği iddianamede açıklandı. Mesut Soymaz hakkında, ‘canavarca hisle veya eziyet çektirerek tasarlayarak öldürme’ suçundan iki kez ağırlaştırılmış müebbet ve ‘konutta gece vakti yağma’ suçundan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.