GENEL - 22 Nisan 2019 Pazartesi 15:35

“Girişimsel radyolojinin ayrı bir branş olması gerekiyor”

A
A
A
“Girişimsel radyolojinin ayrı bir branş olması gerekiyor”

Türk Girişimsel Radyoloji Derneği’nin (TGRD) düzenlediği girişimsel radyolojideki son gelişmelerin değerlendirildiği toplantı İstanbul’da gerçekleşti.

Türk Girişimsel Radyoloji Derneği’nin (TGRD) düzenlediği girişimsel radyolojideki son gelişmelerin değerlendirildiği toplantı İstanbul’da gerçekleşti. TGRD Başkanı Prof. Dr. Mehmet Halil Öztürk, "Girişimsel radyolojinin ayrı bir branş olması gerekiyor. Girişimsel radyoloji ayrı bir branş olduğu takdirde hastaların direkt olarak bize başvurması tedavi açısından daha faydalı olacaktır" dedi.



Türk Girişimsel Radyoloji Derneği’nin düzenlediği toplantıda girişimsel radyolojide güncel durum, inme tedavisinde yeni gelişmeler, tümör yakma tedavilerinde girişimsel radyolojinin yeri, girişimsel radyolojinin ABD’de durumu gibi konular ele alındı. Türk Girişimsel Radyoloji Derneği tarafından bu yıl 14.’sü gerçekleşen yıllık toplantıya alanlarında uzman bilim insanları katıldı. Toplantıda girişimsel radyoloji alanında son gelişmeler, güncel uygulamaların sunulması ve karşılaşılan sorunlara karşı üretilen çözümler değerlendirildi.



“Girişimsel radyolojinin ayrı bir branş olması gerekiyor”


Toplantıda konuşma yapan Türk Girişimsel Radyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Halil Öztürk girişimsel radyolojinin birçok hastalıkta en uygun tedavi yöntemi olduğunu belirterek, “Girişimsel radyoloji, radyolojik görüntüleme eşliğinde teşhis ve tedavi yöntemli işlemdir. Uygulama alanları oldukça geniştir. Damar hastalıklarına yönelik anjiyo işlemleri girişimci radyolojinin alanıdır. Girişimsel radyolojinin ilgilendiği damar tedavileri, kalp damarları dışındaki tüm damarları kapsar. Hastalıkların tanısını koyulduktan sonra tedavisi içinde uygulamalar girişimsel radyolojinin çalışma sahasıdır. Vücutta hastalıklı damarları kapatmak ve açmak, tümörleri ciltten girerek yakma işlemi, vücutta bulunan apseleri tedavi etmek gibi durumlar girişimsel radyoloji ile tedavi edilebiliyor. Hastalar Türkiye’deki sistem gereği önce diğer branş hekimleri tarafından görülüyor, onlar eğer kendileri açısından uygun bulmadıkları takdirde hastaları girişimsel radyolojiye yönlendiriyorlar. Bu durum hastalar için zaman kaybı oluyor. Girişimsel radyolojinin ayrı bir branş olması gerekiyor. Girişimsel radyoloji ayrı bir branş olduğu takdirde hastaların direkt olarak bize başvurması tedavi açısından daha faydalı olacaktır. Türkiye’de girişimsel radyoloji dünya ile aynı anda başlamıştır ama bürokrasi açısından ilerleme kaydedilmediği için öncü olduğumuz bir alanda geri kalma ile karşı karşıyayız” dedi.



“Girişimsel Radyoloji ile hastalar normal yaşamına kısa sürede dönebilir”


Girişimsel radyoloji ile geçekleştirilen operasyonlarda, klasik ameliyatların aksine büyük kesilerin olmadığına da değinen Öztürk, “Sadece bir iğnenin ve arkasından kateter dediğimiz plastik boruların geçeceği kadar küçük kesiler yoluyla operasyonlar gerçekleştirilir. Ancak işlemler sırasında, yukarıda bahsedilen değişik görüntüleme cihazları ile sürekli kontrol vardır ve vücut içine gönderilen iğne veya kateterlerin nereye gittiği sürekli takip edilir. Ayrıca, işlemler çoğunlukla lokal anestezi ve hastanın narkozsuz uyuması ile yapılır. Bu sayede hastalar normal yaşama ya da işine çok daha kısa sürede dönebilir” diye konuştu.



“İnmede erken teşhis ile felç kalmadan, yaşamını kaybetmeden tedavi mümkün”


Toplantıda yaptığı konuşmada inme ve inme tedavisinde güncel tedavi yöntemleri hakkında bilgi veren Prof. Dr. Kıvılcım Yavuz ise inmenin beyni besleyen damarlardaki tıkanma ile oluştuğunu erken tanı ile tedavisinin yapılmadığı takdirde felç haline dönüşebileceğini belirtti.



İnme hastalığının belirtilerinden de bahseden Yavuz “Konuşmada bozulma, anlamsız konuşma, kol veya bacaklarda uyuşukluk, yüzün simetrisinde bozukluk ani bozukluk, mide bulantısı, görme bozuklukları inmenin belirtileri olabilir. Bu belirtiler olduğunda hastaların hızlı bir şekilde doktoruna görünmesi gerekiyor. İnmenin iki çeşit tedavi yöntemi var. Bunlardan biri medikal tedavi, damardan pıhtı eritici ilacın verilmesiyle gerçekleşen bir tedavi, genellikle küçük tıkanıklarda yeterli tedavi olabiliyor. Bir diğer tedavi yöntemi ise girişimsel tedavi yöntemidir. Kasık damarından girip beyin damarına ulaşarak pıhtıyı çıkarma işlemidir. Hastanın tedavisi için hangi yöntemin uygulanacağı konusunda hastaya hangi tedavi yönteminin uygun olacağı hastaya iletiliyor. Hastanın bilgilendirilmesinin yanında uygun olan tedavi yöntemine ilgili hekim karar veriyor. İnme erken teşhis ile felç kalmadan yaşamını kaybetmeden tedavisi mümkün olan bir hastalıktır. Erken teşhis hayat kurtarıyor” sözlerini ifade etti.



Tümör yakma tedavisinden bahseden Prof. Dr. Devrim Akıncı ise “Tümör yakma tedavisinin en sık kullanıldığı alanlar karaciğer, akciğer, böbrek, kemik, böbreküstü bezidir. En sık karaciğerde, karaciğerin kendi kanseri olan hepatoselüler kanser ve kalın bağırsak, meme, mide gibi kanserlerin metastazlarında uygulanmaktadır. Cerrahi tedavi bu hastaların yaklaşık yüzde 20’sine uygulanabildiğinden, cerrahi uygulanamayan hastalar için bu tümör yakma tedavisi ciddi bir alternatif oluşturmaktadır. Benzer durum akciğer kanserlerinde ve akciğerdeki metastatik tümörlerde de söz konusudur. Tümör yakma yöntemleri, görüntüleme yöntemleri kılavuzluğunda böbrek, kemik, böbreküstü bezi tümörlerinde başarılı bir şekilde uygulanmaktadır. Tümör yakma tedavilerini uygulanabilmesi tümörün boyutu, sayısı ve yerleşimine bağlıdır. Tümör yakma tedavisinin, uygulanabileceği hastalarda genel anestezi gerektirmemesi, iğne deliğinden yapılabilmesi, hastanın aynı gün veya ertesi gün evine gidebilmesi ve normal hayatına dönebilmesi gerekirse birden fazla kez tekrarlanabilmesi açısından cerrahi tedaviye göre bazı avantajları vardır” açıklamalarında bulundu.



Türk Girişimsel Radyoloji Derneği’nin (TGRD) düzenlediği 14. TGRD Yıllık Toplantısı; 19-23 Nisan 2019 tarihleri arasında, İstanbul’da, EVIS 2019 (EndoVascular and Interventional Symposium) ile birlikte ortak uluslararası toplantı şeklinde düzenleniyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Uşak Uşak’ta 23 Nisan coşkusu Çocuk Kent’te kutlandı Uşak Belediyesi’nin Çocuk Kent’te düzenlediği 23 Nisan Çocuk Şenliği unutulmaz anlara ev sahipliği yaptı. Bando ile başlayan renkli etkinlikler hız kesmeden devam etti. Alanda; palyaço ve maskotlar, kukla gösterisi, ateş adam gösterisi, çocuk oyunları ve halk oyunları gösterileri katılımcılara keyifli anlar yaşattı. Ayrıca çocuklar; Resim Atölyesi’nde, Minik Bahçıvanlar Atölyesi’nde, Sünger Ayı Yapım Atölyesi’nde ve Maske Yapım Atölyesi’nde farklı etkinlikler yaparak güzel anılar biriktirdi. Birçok etkinlik çeşidiyle bu özel güne hazırlanan programda adeta festival havası esti. Çocuklar alan içerisinde halat çekme yarışması, çuval yarışması ve kum atma oyunu gibi birbirinden heyecanlı aktivitede vakit geçirirken, aileler güzel havanın tadını çıkardı. “Çocuklarımız için daha çok çalışacak, yarınlarında olmaya devam edeceğiz” Çocuklar ve aileleri ile yakından ilgilenen dolu dolu program içeriğiyle keyifli vakit geçiren Uşak belediye Başkanı Özkan Yalım ise konuşmasında; “Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği bu özel günde siz değerli Uşak halkını burada görmekten mutluluk duyuyor, bu kalabalığa ve yoğun ilginize bir kez daha minettar olduğumu belirtmek istiyorum. Bugün geleceğimizin teminatı, aydınlık yarınlarımız olan çocuklarımızın günü. Bizlerde Uşak Belediyesi olarak, çocuklarımızın mutlu olmaları, gülümsemeleri için kentteki tüm yaşam alanlarını daha güvenli, eğlenceli, keyifli hale getireceğiz. Onlar için eğitici, öğretici, önemli projelere, çalışmalara imza atacağız. Her zaman daha iyisini yapmaya çalışacak ve hep yanlarında olmaya devam edeceğiz. Bugün Uşak’ımızın güzel çocuklarıyla birlikte güzel etkinliklerde her beraber olarak, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın coşkusunu paylaşacağız. Yaşasın Cumhuriyet, yaşasın 23 Nisan.“ ifadelerini kullanan Başkan Yalım, ayrıca programda emeği geçen herkese teşekkürlerini iletti.
İstanbul Bahçeşehir Koleji, FIBA Europe Cup’ta ikinci oldu Bahçeşehir Koleji, FIBA Europe Cup final rövanş maçında evinde karşılaştığı Alman ekibi NINERS Chemnitz’i uzatmalarda 105-95’lik skorla mağlup etti. İlk müsabakayı 85-74 kaybeden kırmızı-lacivertliler bu sonuçla sezonu 2. olarak tamamladı. FIBA Europe Cup final rövanş maçında Bahçeşehir Koleji, Ülker Etkinlik ve Spor Salonu’nda Alman takımı NINERS Chemnitz ile karşılaştı. Karşılıklı sayılarla geçilen ilk periyodu Chemnitz 19-18 önde tamamladı. İkinci periyotta savunmada rakibini durduran, hücumda daha etki olan kırmızı-lacivertliler bir ara farkı 19 sayıya çıkarsa da devreye 55-38 önde girdi. Üçüncü periyotta hücumda sayı bulmakta zorlanan Bahçeşehir Koleji farkı koruyamadı. Alman temsilcisi etkili hücumlarının yanında birçok kez de serbest atış noktasına geldi ve periyot 67-67 sona erdi. Son periyotta taraftarının da desteğiyle öne geçen kırmızı-lacivertliler istediği farkı yakaladı ve uzatma periyoduna geçildi (95-84). Bahçeşehir Koleji, uzatmalarda parkeden 105-95’lik skorla galip ayrılsa da Almanya’daki ilk maçı 85-74 kaybettiği için sezonu ikinci olarak tamamladı. Müsabakanın en skoreri Chemnitz’te 29 sayı ile oynayan Kaza Kajami olurken, Bahçeşehir Koleji’nde ise Jerry Boutsiele 24 sayı ile katkı verdi. Karşılaşmayı Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Hidayet Türkoğlu, Türkiye Basketbol Federasyonu Başkan Vekili Ömer Onan, TBF yöneticileri ve Eyüpspor Teknik Direktörü Arda Turan da tribünden takip etti. Salon: Ülker Spor ve Etkinlik Hakemler: Luis Castillo, Nicolas Maestre, Martin Horozov Bahçeşehir Koleji: Muhammed Baygül, George Earl Kell III 21, Jerry Boutsiele 24, Egehan Arna 3, Tony Taylor 20, Phil Scrubb 12, Berkay Candan 3, Tyler Cavanaugh 15, Axel Bouteille 7 Başantrenör: Dejan Radonjic Chemnitz: Aher Uguak 8, Jeffery Garrett 8, Wesley Van Beck 10, Jonas Richter 7, DeAndre Lansdowne 10, Kaza Kajami 29, Tylor Ongwae 4, Ousman Krubally 12, Dominic Lockhart 4, Kevin Yebo 3 Başantrenör: Rodrigo Pastore 1. Periyot: 19-18 (NINERS Chemnitz lehine) Devre: 55-38 (Bahçeşehir Koleji lehine) 3. Periyot: 67-67 Normal süre: 95-84 (Bahçeşehir Koleji lehine) 5 faul alanlar: Kevin Yebo (33.13), Jonas Richter (33. 32), Ousman Krubally (38.52), Jeffery Garrett (41.43) (NINERS Chemnitz)
Trabzon Ziraat Türkiye Kupası: Trabzonspor: 2 - Fatih Karagümrük: 1 (İlk yarı) Ziraat Türkiye Kupası Yarı Final İlk maçında Trabzonspor ile Fatih Karagümrük karşılaşıyor. Müsabakanın ilk yarısı bordo-mavili ekibin 2-1 üstünlüğü ile tamamlandı. Maçtan dakikalar (İlk yarı) 15. dakikada sağ taraftan rakiplerinden sıyrılarak ceza sahası içine giren Visca, şutunda top Sirigu’nun sağından ağlara gitti. 1-0 21. dakikada Mendes’in ceza sahası dışından vuruşunda kaleci Uğurcan Çakır, topu kornere çeldi. 22. dakikada ceza sahası içinde Rohden’in pasında Mendes topu filelere gönderdi. 1-1 41. dakikada Mendy’nin penaltı noktasına gönderdiği topa gelişine vuran Denswill’in şutunda meşin yuvarlak kaleci Sirigu’nin solundan ağlarla buluştu. 2-1 Hakemler: Ali Şansalan, Murat Tuğberk Curbay, Süleyman Özay Trabzonspor: Uğurcan Çakır, Meunier, Mendy, Denswill, Eren Elmalı, Berat Özdemir, Bardhi, Fountas, Visca, Pepe, Enis Destan Yedekler: Muhammet Taha Tepe, Baniya, Fernandez, Umut Bozok, Kerem Şen, Umut Güneş, Onuachu, Göktan Gürpüz, Arif Boşluk, Orsic Teknik Direktör: Abdullah Avcı Fatih Karagümrük: Sirigu, Veseli, Biraschi, Ceccherini, Levent Mercan, Rohden, Feghouli, Emre Mor, Eysseric, Mendes, Güven Yalçın Yedekler: Emre Bilgin, Can Keleş, Emir Tintiş, Nazım Sangare, Salih Dursun, Vinicius, Adnan Uğur, Paoletti, Adnan Uğur, Tarık Tuğyan, Teklic Teknik Direktör: Tolunay Kafkas Goller: Visca (dk. 15), Denswill (dk. 41) (Trabzonspor), Mendes (dk. 22) (Fatih Karagümrük) Kırmızı kart: Enis Destan (dk. 44) (Trabzonspor) Sarı kartlar: Eren Elmalı, Fountas (Trabzonspor), Biraschi, Emre Mor (Fatih Karagümrük)