SAĞLIK - 13 Mayıs 2022 Cuma 10:51

Hemşireler Günü’nde “Hastanenin Enleri”ni seçtiler

A
A
A
Hemşireler Günü’nde “Hastanenin Enleri”ni seçtiler

Büyükçekmece Mimar Sinan Devlet Hastanesi’nde 12 Mayıs Hemşireler Günü dolayısıyla salgın sürecinin başından bu yana büyük özveriyle görev yapan hemşireler için “Hastanenin Enleri” ödül törenini düzenlendi.

Büyükçekmece Mimar Sinan Devlet Hastanesi’nde 12 Mayıs Hemşireler Günü dolayısıyla salgın sürecinin başından bu yana büyük özveriyle görev yapan hemşireler için “Hastanenin Enleri” ödül törenini düzenlendi. Renkli törende hemşirelere en cesur, çalışkan, hızlı, en fedakar, yardımsever gibi kategorilerde ödüller verildi.


Sağlık çalışanları 2 yılı aşkın süredir korona virüsle mücadelede en ön saflarda görev yapıyor. Hemşireler de gece gündüz demeden özveriyle hastalarla yakından ilgilenirken kimi zaman ailelerinden uzak kaldı, kimi zaman Covid-19’a yakalandı. Büyükçekmece Mimar Sinan Devlet Hastanesi’nde de 12 Mayıs Hemşireler Günü’nde çalışanlara motivasyon olması amacıyla “Hastanenin Enleri” ödül töreni düzenlendi. Törene Büyükçekmece Mimar Sinan Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Fatih Mehmet Velibeyoğlu, Başhekim Yardımcısı Dr. Nuray Özgür Abravcı ile çok sayıda sağlık çalışanı katıldı.



En cesur, en hızlı hemşireler seçildi


Tören Türk Halk Müziği sanatçısı Erdal Şahin ve orkestrasının konseriyle başlarken İstiklal Marşı ve saygı duruşuyla devam etti. Ardından “Hemşireyim Çünkü” başlıklı hemşirelerin kendilerini anlattığı videonun gösterimi yapıldı. Sonrasında hemşireler en çalışkan ve hızlı, en çevik, en fedakar, en uyumlu, en dinamik, yardımsever gibi kategorilerde ödüller aldı. Törenin ardından konuşan hemşireler salgın sürecinde yaşadıkları zorlukları anlatırken tüm meslektaşlarının 12 Mayıs Hemşireler Günü’nü kutladı.



“Enleri seçerken çok zorlandık"


Temizlik görevlisinden teknisyenine, hemşiresinden doktoruna sağlık hizmetlerinin bir ekip işi olduğuna dikkat çeken Büyükçekmece Mimar Sinan Devlet Hastanesi Başhekim Yardımcısı Dr. Nuray Özgür Abravcı, “Gerçekten hastalarımıza kendi yakınlarının ilgilenmediği kadar baktılar. Onların emeğini asla hiçe sayamayız, bu meslek bu süreçte bizim için daha bir anlam kazandı. 2 yıldır Hemşireler Günü’nü pandemi nedeniyle kutlayamıyorduk. Bu vesileyle pandemiden çıkmış bir hastane olarak hemşire arkadaşlarımızın da bu özel gününde bir kutlama yapmak istedik. Gerçekten hepsinin o kadar güzel özellikleri var ki birini birinden ayıramıyorum. Bütün enerjileriyle mücadele eden arkadaşlarımız, enleri seçerken çok zorlandık. Özellikle hemşire arkadaşların seçmesine gayret ettik, tek tek seçecektik ama çok olduğu için hepsinden birkaç tane seçmek durumunda kaldık. Pandemi süreci anlatılmaz yaşanır bir süreçti, doktor, hemşire arkadaşlarımız çoğu evlerine gidemediler, çocuklarını göremediler. Anne babalarına hastalık taşımaktan korktular. Hemşire arkadaşlarımız bu işin gerçekten olmazsa olmazı, çünkü onlar bakan, dokunan, seven, okşayan her şeyi yapan kişiler onlar, o yüzden iyi ki varlar” ifadelerini kullandı.



“En hızlı hemşire ödülünü aldım”


Palyatif servisinde görev yapan ve pandemi sürecinde ailesiyle yaşadığı evinden ayrılmak zorunda kaldığını anlatan 27 yaşındaki Mehmet Burak Yamangöz, “Pandemi sürecinde Covid servisinden çıkardığımız hastalar bizi çok mutlu etti. Tabi kaybettiğimiz insanlar da oldu, onlar için çok üzgünüz. Elimizden geleni yaptığımızı düşünüyoruz. Normalde ailemle kalıyordum, ayrı bir yere geçmek zorunda kaldım, otelde kalmaya başladım. Uzun süre arkadaşlarımla dahi görüşemedim. Onlara bulaştırma ihtimalim hem onlar için hem benim için üzücü bir durum olurdu. Tüm hemşirelerimizin gününü kutluyorum, inşallah onları güzel bir ömür, hayat bekler. Hemşireler Günü için bugün hastanemizde beklenmedik bir şey oldu, ödül töreniyle bizi karşıladılar. Güzel bir gün hazırladılar, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. İstediğim bir ödüldü. En hızlı hemşire ödülünü aldım” diye konuştu.



“Gerçekten güzel bir etkinlik, motivasyon oldu”


En cesur hemşire ödülünü alan 7 yıllık hemşire Sinan Cidan, “Korona atlattık, yoğun bakımda çalıştık. 2,5 yıl memlekete gidemedim, sevdiklerimi göremedim. Ben bekarken bu sorunları yaşadım, evli olup evine gidemeyen, çocuklarını görmeyen meslektaşlarımız vardı. Zorlu bir süreçti, sorumlu hemşireler olarak hastayla bizzat biz temas halindeydik. Böyle olunca da bazı fedakarlıklar gerekiyor. Gerçekten güzel bir etkinlik oldu, güzel bir motivasyon oldu. Cesaret ödülü aldım, hemşirelerin bu mesleği seçerken bile cesaretli olması gerektiğini düşünüyorum. Sadece ben bu ödülü aldım diye değil, bütün meslektaşlarımız bu konuda cesur. En cesur hemşire unvanını aldım ama dediğim gibi meslek zaten bunu gerektiriyor” dedi.



“Maalesef 2 defa yakalandım, zorlu bir süreçti”


Törende en cesur hemşire ödülünü alan ve pandemi sürecinde yaşadıklarını anlatan 7 yıllık hemşire Dilay Kocabaş, “Maalesef 2 defa koronaya yakalandım, zorlu bir süreçti. Artan iş yükümüz, çalışma saatlerimiz aynı zamanda hastaların ilerleyen süreçte ağırlaşması; empati kurmakta hemşireliğin bir parçası olduğu için bu süreçte hastaların yerine kendimizi koyduğumuz zaman bizim için de zor oldu. Eve gittiğimde eşime bulaştırır mıyım acaba düşüncesiyle, sürekli izoleyim. Dışarısı için ayrı kıyafetler, ayakkabılar kullanıyorum, eşyalarımı izole bir şekilde evime getiriyorum. Türkiye ve dünyadaki tüm hemşire arkadaşlarımın 12 Mayıs Hemşireler Günü’nü kutluyorum. Bugün En Cesur Hemşire Ödülü’nü aldım. Bu ödülü bana getiren de aslında hızlı karar vermem, atikliğim, çevikliğim oldu. Hastaya bir an önce müdahale etmeniz gerekebiliyor, bazen inisiyatif kullanmak gerekebilir. Bu yüzden biraz cesaret gösterip onu kullanıp bu ödülü aldım" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.