SAĞLIK - 14 Ocak 2020 Salı 09:03

Kalp Damar Hastaliklari erken tanı ve yaşam tarzı değişikliği ile kontrol altına alınıyor

A
A
A
Kalp Damar Hastaliklari erken tanı ve yaşam tarzı değişikliği ile kontrol altına alınıyor

Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Uzmanı Yrd.

Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Hatice Kemal Günsel, kalp damar hastalıklarının dünyada ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer aldığını bu nedenle düzenli aralıklarla yaptırılacak Kalp Check-Up’ı sayesinde, ani ölüme yol açabilecek sorunların önlenebileceğini ifade etti.


Dünyadaki ölüm nedenleri arasında kalp damar hastalıkları ilk sırada


Kalp damar hastalıklarının dünyada ölüm nedenleri arasında birinci sırada yer aldığını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Hatice Kemal, birçok kalp damar hastalığının erken tanı ve yaşam şekli değişikliği ile kontrol altına alınabileceğini ifade etti. Düzenli check- up yaptırmanın erken tanıdaki önemine değinen Yrd. Doç. Dr. Hatice Kemal Günsel, kalp damar hastalıklarının erkeklerde kadınlara göre daha erken yaşta ortaya çıktığını belirterek şöyle devam etti; “Bu sıklık özellikle erkek hastaların kırklı yaşlarından itibaren artmaktadır. Kadınlarda ise menopoz sonrası belirgin risk artışı görülmektedir. Ailesinde erken yaşta kalp hastalığına bağlı ölüm veya nedeni bilinmeyen ani kayıplar bulunan kişiler, kalp damar hastalıkları açısından daha yüksek risk altındadır. Bu ve benzeri nedenlerle kırk yaş sonrası herkesin en az yılda bir kez kalp hastalıkları açısından check-up yaptırması gerekmektedir.”



Check-up ile ani ölüme yol açabilecek birçok sorun tespit ediliyor


Kalp check-up’ı yaptırırken mutlaka kan şekeri, kolesterol, böbrek ve karaciğer fonksiyonlarının da kontrol edilmesi gerektiğini söyleyen Yrd. Doç. Dr. Günsel, kişinin fiziksel kısıtlılığı olmadığı sürece efor testinin de uygulanması gerektiğini belirtti. Efor testinin kişilerin kalp damar hastalıkları ve fiziksel kapasitesini öğrenmesi açısından önemli bir uygulama olduğunu söyleyen Yrd. Doç. Dr.Günsel, kalp check-up’larında her hastaya, kalp ritmini gösterir EKG çekilmesi gerektiğini de belirtti. Yrd. Doç. Dr. Hatice Kemal Günsel açıklamalarına şöyle devam etti; “Kalp check-up’larında normalin dışında, doğuştan veya sonradan gelişen, farklı yaş gruplarında hayatı tehdit eden ve yaşam kalitesini bozan ritim bozuklukları tespit edilebilmektedir. Mutlaka kalp ultrasonografisi olarak bilinen ekokardiyografinin yapılması önemlidir. Ekokardiyografide kalp kapak hastalıkları, kalp delikleri, doğumsal kalp hastalıkları, kalp kasılma bozukluğu, kalp boşluklarında büyüme olup olmadığı ve aort hastalıkları ayrıntılı olarak değerlendirilebilir. Check-up sayesinde, ani ölüme yol açabilecek, kalp yapısında doğumsal kaynaklı bir rahatsızlık olup olmadığı anlaşılabilir, kalp damarlarında erken yaşta oluşabilecek bir tıkanıklık, ailesel kolesterol yüksekliği, şeker hastalığı varlığı, kontrol altında olup olmadığı ve damar içinde pıhtı oluşumuna yatkınlık oluşturabilecek bir durumun mevcut olup olmadığı gibi önemli soruların yanıtları alınabilir”dedi.



“Aktif spor yapan kişiler düzenli şekilde check - up yaptırmalı”


Check-up sonuçları normal olan kişilerin kırk yaşına kadar check-up’ı beş yılda bir yaptırmasının yeterli olabileceğini söyleyen Yrd. Doç. Dr. Günsel, kırk yaşından sonra ise kalp damar hastalığı açısından risk faktörü taşıyan, ailesinde ve birinci derece akrabalarında kalp hastalığı olan, sigara içen, şeker hastalığı bulunan, tansiyon ve kolesterol yüksekliği olan kişilerin check-up’ ı yılda bir kez yaptırmalarının önemine dikkat çekerek şöyle devam etti; “Ayrıca toplu taşıma araçları kullananlar, pilotlar, cerrahlar, yöneticiler de yıllık check-up programlarına dahil olmalıdır. Spora yeni başlayan kişilerle aktif spor yapan kişilerin ve profesyonel sporcuların da belirli aralıklarla check- up yaptırmaya dikkat etmesi gerekmektedir.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul TOGG’un yeni SUV modelinin ismi belli oldu: T8X Türkiye’nin otomobili TOGG’un yeni SUV modelinin ismi belli oldu. TOGG CEO’su Gürcan Karakaş, sedan modelinin ardından yeni B-SUV modeli T8X için çalışmaların başladığını söyledi. Türkiye Gazetesi’nin haberine göre, Karakaş, 2021 yılı Mayıs ayında TOGG Europe GmbH’yı kurduklarını hatırlatarak, “2024 sonu itibarıyla Avrupa’da yavaş yavaş yer almak üzere faaliyetlerimize devam ediyoruz. T10X’in Avrupa’daki ön satışlarına bu sene sonunda başlayıp, 2025 takviminde teslimata başlamak hedefindeyiz. Yurt dışı stratejimiz pazar dinamiklerine uygun şekilde güncelleniyor. İskandinav ülkelerinden başlamak niyetindeydik. Bu planımızı güncelledik. Çünkü sektör çok hızlı gelişiyor ve Çinli markalar çok hızlı bir şekilde her yere yayılıyor. Dolayısıyla özellikle Avrupa’nın en büyük pazarı olan Almanya, Fransa, İtalya üçgeni tamamıyla dolmadan biz daha yolun başındayken o pazarlarda var olma kararı aldık” dedi. 2023 hedefi 18 saatte satıldı Karakaş, ilk modeli satışa sunduklarında rekor bir talep gördüklerini ifade ederek, “18 saatte 2023 yılındaki üretmeyi planladığımız bütün araçları sattık. İlk 8 saatte 2022 yılında satılan tüm elektrikli otomobillerin sayısından daha fazlasını satıldı. Siparişlerin yüzde 80’den fazlası en donanımlı versiyon için geldi ve biz 2023 Nisan ayından yılın sonuna dek ilk 20 binin teslimatını yaptık. Dünyada, Avrupa’da, Amerika’da, Çinli şirketler arasında, ilk üretim yılında 20 bin adet üretmiş ve satmış başka bir şirket bildiğimiz kadarıyla yok. O açıdan hem ülkemiz için hem de hepimiz için iyi bir başarı, iyi bir başlangıç daha doğrusu. Bundan sonra da arkasını getirmek için de gece gündüz çalışıyoruz” diye konuştu. Karakaş, açıklamasında, bu başarının yeni modellerle devam edeceğini belirterek ikinci ve üçüncü modeller hakkında ön bilgi verdi. Ocak ayında T10F’yi sergilediklerini dile getiren Karakaş, “Sergilemeden bir sene önce bu modelin çalışmalarını yaptık. Şimdi aynı şekilde T10F’nin sonrasının da çalışmalarını yapıyoruz. Şimdi sırada B segmentindeki SUV modelimizin çalışması var. Seneye bu vakitler T10F’nin satışları başladıktan bir müddet sonra da T8X’i de göstermeye hazır hâle gelebiliriz” ifadelerini kullandı.
Bayburt Sağlık çalışanları ’Kırım-Kongo Kanamalı Ateş’ hastalığına karşı vatandaşları bilgilendirdi Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi enfeksiyonuna karşı Bayburt Devlet Hastanesi girişinde stant açılarak, vatandaşlar konuyla alakalı bilgilendirildi. Hastalığın belirtilerinden ve tedavisinden bahseden sağlık personelleri broşürler dağıtarak, hasta ve hasta yakınlarına bilgilendirme faaliyetinde bulundular. Keneler tarafından taşınan ve keneyle temas halinde vücutta ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal gibi belirti gösteren, müdahale edilmediği takdirde ölümlere neden olabilen bir tür enfeksiyon hastalığı olan Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi(KKKA) enfeksiyonuna farkındalık oluşturmak için Bayburt Devlet Hastanesi poliklinik girişinde stant açıldı. Hasta ve hasta yakınlarına broşür dağıtılarak konu hakkında bilgilendirme yapıldı. KKKA enfeksiyonundan korunmak için yapılması gerekenleri hastaneye başvuran vatandaşlara anlatan sağlıkçılar tarla, bağ, bahçe, orman ve piknik alanları gibi yerlerde vücudu kapatacak şekilde giyilmesi gerektiğini hatırlattılar. Vücuda tutunan kenelerin kesinlikle çıplak el ile koparılmaması, tutunduğu yerden çıkarılmadan hemen sağlık kuruluşuna başvurması gerektiğini söyleyen sağlık personelleri, olası belirtilerden bahsettiler. ’Keneyi hafife almayın, tedbiri elden bırakmayın’ hatırlatmalarıyla sık sık uyarılarda bulunan sağlık çalışanları vatandaşların sorularını da yanıtlamayı ihmal etmediler.
Erzurum Başkan Sekmen ve Rektör Çakmak, Üniversite sanayi iş birliği için buluştu Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen ve Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, üniversite sanayi iş birlikleri kapsamında fikir alışverişinde bulunmak amacıyla bir araya geldi. Erzurum’da kurulması planlanan ileri teknoloji fabrikalar için istişarede bulunmak üzere ETÜ’yü ziyaret eden Başkan Sekmen ve Rektör Çakmak, bölge ve ülke ekonomisine katkıda bulunmak için yüksek katma değerli ileri üretim teknolojileri ve nanoteknoloji tabanlı aygıtların yer aldığı ETÜ Yüksek Teknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi’nde (YÜTAM) incelemelerde bulundu. Fotonik teknolojilerin ve güneş pillerin üretimi için kullanılan 1000 sınıfı temiz odalar hakkında Başkan Sekmen’e bilgi veren Rektör Çakmak daha sonra konuğuna Eklemeli Üretim Laboratuvarlarını gezdirerek burada lazer ergitme cihazıyla üretimi yapılan materyalleri tanıttı. Erzurum’un ikliminin mikro ve nano boyuttaki fotonik aygıtların üretilmesi için son derece uygun olduğunu ifade eden Rektör Çakmak: “YÜTAM’da son derece gelişmiş alt yapı ve laboratuvar imkanlarımız bulunuyor. Burada bilimsel araştırmaların yanı sıra üretimini yaptığımız çeşitli malzemeler var. Önümüzdeki süreçte Ar Ge’sinin üniversitemizde üretiminin ise şehrimizde yapıldığı ileri teknoloji fabrikaların kurulması bizleri ziyadesiyle memnun edecek. ETÜ olarak ülkemize değer katan yerli ve milli teknolojilerin bir parçası olmak için çalışmalarımıza aralıksız devam ediyoruz. Bu merkez milletimizin ve devletimizin parasıyla kuruldu. Bu bilinçle kapılarımızı tüm paydaşlarımıza sonuna kadar açmış bulunuyoruz. Şehrimizde kısa sürede ileri teknoloji fabrikaların kurulması için iş birliğine her daim hazır olduğumuzu belirterek EBB Başkanımız Sayın Mehmet Sekmen’e girişimlerinden ötürü teşekkür ediyorum. Misafirperverliğinden ötürü Rektör Çakmak’a teşekkür eden Başkan Sekmen ise ETÜ’nün Erzurum ve bölgesi için çok önemli bir değer olduğunu belirterek: “YÜTAM’da yapılan çalışmalar ve sahip olduğu imkanlar şehrimiz ve ülkemiz için son derece kıymetli. Rektör hocamız bizlere çok değerli bilgiler verdi. Kendisine ve ekibine bir kez daha teşekkür ediyor ve çalışmalarında başarılar diliyorum” diye konuştu.