GENEL - 02 Aralık 2019 Pazartesi 10:51

Kartal Belediyesi’nden engelsiz yaşam festivali

A
A
A
Kartal Belediyesi’nden engelsiz yaşam festivali

Kartal Belediyesi, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla engelli bireyler ve aileleri için “Engelsiz Yaşam Festivali” düzenliyor.

Kartal Belediyesi, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla engelli bireyler ve aileleri için “Engelsiz Yaşam Festivali” düzenliyor.


Kartal Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü engelli bireylerin; sosyal, ekonomik ve kültürel hayatın her alanında entegrasyonunu sağlamak ve engelli bireylere yönelik farkındalığı artırmak amacıyla 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla bir dizi etkinlik organize etti.


Saat 12.30’da Kartal Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi önünden Kartal Meydanı’na doğru yapılacak olan ‘Engelsiz Kartal Yürüyüşü’ ile başlayacak olan Engelsiz Yaşam Festivali, saat 13.00’da Kartal Meydanı’nda Ata’ya çelenk sunumu ile devam edecek. Çelenk töreninin ardından ise Türk Özgün Müziği’nin sevilen sesi Onur Akın ve İşitme Engelliler Orkestrası sahne alacak. Avrupa Engelli Dans Şampiyonu Mehmet Sefa Öztürk’ün dans gösterisiyle devam edecek olan etkinlikler kapsamında, işaret diliyle söylenecek şarkılar, dans gösterileri, ritim ve perküsyon performansı, Bilal Göregen konseri ve halk oyunları da “Kartal Engelsiz Yaşam Festivali”ne renk katacak.


Engelsiz bir kent oluşturarak, Kartal’a artı değer katmak için engelli bireyler ile birlikte çalıştıklarını, hayatlarını kolaylaştıracak çalışmaları onlarla birlikte ilçeye kazandıracaklarını belirten Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel, 3 Aralık’ta gerçekleşecek Engelsiz Yaşam Festivali’ne tüm vatandaşları davet etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.