EKONOMİ - 11 Ekim 2018 Perşembe 13:46

Kız çocuklarına destek; 5 yılda 25 milyon dolarlık fon toplanacak

A
A
A
Kız çocuklarına destek; 5 yılda 25 milyon dolarlık fon toplanacak

Vodafone Grup Vakfı ve Girl Effect ayrıca 8 ülkede 7 milyon korunmasız kız çocuğunun mobil teknolojilerle desteklenmesi için 5 yılda toplam 25 milyon dolar fon oluşturulmasını hedefliyor.

Vodafone Grup Vakfı ve Girl Effect ayrıca 8 ülkede 7 milyon korunmasız kız çocuğunun mobil teknolojilerle desteklenmesi için 5 yılda toplam 25 milyon dolar fon oluşturulmasını hedefliyor. Hedeflenen katkının 5 milyon dolarlık kısmını Vodafone Grup Vakfı sağlayacak.



Vodafone Grup Vakfı ve Girl Effect, dünyanın 25 ülkesinde 13-19 yaş arası genç kızların mobil teknolojilere nasıl eriştiklerini ve bu teknolojileri nasıl kullandıklarını ortaya koyan ‘Real Girls, Real Lives, Connected’ adıyla kapsamlı bir rapor yayımladı. 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü vesilesiyle yayımlanan rapora göre, bu ülkelerde cep telefonu sahibi olan erkek çocukların oranı kız çocuklarının 1,5 katı iken, akıllı telefon sahibi erkek çocukların oranı kız çocuklarının 1,3 katına ulaşıyor. MIT D-Lab danışmanlığında hazırlanan raporda, toplumsal önyargılar ve diğer engeller nedeniyle kız çocuklarının mobil teknolojilere erişim ve bu teknolojileri kullanma konusunda erkek çocuklara göre daha katı kısıtlamalarla karşı karşıya kaldığı belirtiliyor.



Vodafone Grup Vakfı’ndan 5 milyon dolarlık destek


Vodafone Grup Vakfı ve Girl Effect ayrıca, raporun sonuçlarından yola çıkarak, 8 ülkede 7 milyon korunmasız kız çocuğunun mobil teknolojilerin gücüyle desteklenmesi için harekete geçti. Bu doğrultuda farklı iş ortakları ve fon sağlayıcılar ile birlikte çalışan Vodafone Grup Vakfı ve Girl Effect, 5 yılda 25 milyon dolara yakın fon yaratılmasını hedefliyor. Hedeflenen toplam katkının 5 milyon dolarlık kısmını Vodafone Grup Vakfı sağlayacak.



“Kız çocukları ihmal ediliyor”


Vodafone Grup Vakfı Direktörü Andrew Dunnett, konuyla ilgili açıklamasında şunları söyledi: “Kız çocukları ihmal ediliyor. Pek çok ülkede mobil teknolojilere erişim kız çocuklarının sağlığı, eğitimi ve gelişimi açısından önem taşıyor. Kız ve erkek çocukların mobil teknolojilere eşit erişime sahip olmadıklarını görüyoruz. Bu gerçekle yüzleşmeli ve kız çocuklarına sahip çıkarak ihtiyaçlarını karşılayacak ürün ve hizmetler geliştirmeliyiz. Bu raporla, teknoloji ve kalkınma alanında faaliyet gösteren kuruluşlar nezdinde farkındalık oluşturarak ve kız çocuklarının ihtiyaçlarının karşılanmasına destek olarak Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne yönelik somut adımlar atılmasını hedefliyoruz.”



Cep telefonunu ödünç alıyorlar


Rapora göre, gelişmekte olan ülkelerde kız çocuklarının mobil telefonlara erişimi beklenenden yüksek. Araştırmaya katılan kız çocuklarının yüzde 44’ü bir cep telefonu sahibi iken, yüzde 52’den fazlası mobil erişim için bir cep telefonu ödünç almak zorunda kalıyor. Raporda, cep telefonları sayesinde kız çocuklarının kendilerini daha bağlantılı hissettikleri(yüzde 50), eğitime erişim sağladıkları (yüzde 47), daha az sıkıldıkları (yüzde 62), kısıtlı bilgiye daha fazla eriştikleri (yüzde 26) ve özgüvenlerinin arttığı (yüzde 20) belirtiliyor.



Bununla birlikte, kız çocuklarının cep telefonlarına erişimi ve bu telefonları kullanım oranı, kız çocuklarının erkek çocuklarla aynı özgürlüklere sahip olmasını engelleyen negatif toplumsal normlar nedeniyle ciddi biçimde kısıtlanıyor. Araştırmaya katılan erkek çocukların üçte ikisinden fazlası (yüzde 67) bir cep telefonuna sahip olduğunu söylerken, bu oran kız çocuklarında yüzde 44’te kalıyor. Diğer yandan, erkek çocukların sadece yüzde 28’i cep telefonu ödünç alırken, bu oran kız çocuklarında yüzde 52’ye çıkıyor.



Gündelik işlerde kullanabiliyorlar


Nijerya, Malavi ve Tanzanya gibi ülkelerde, erkek çocuklar cep telefonlarını WhatsApp ve Facebook’ta gezinmek, internette haber taramak ya da iş bulmak gibi çokyönlü amaçlarla kullanabilirken, kız çocukları yalnızca ebeveynlerini aramak ya da hesap makinesini kullanmak gibi daha az teknoloji okuryazarlığı gerektiren ve daha basit gündelik işler için cep telefonu kullanabiliyor.



Kurallara uymayan kız çocukları cezalandırılıyor


Hindistan ve Bangladeş gibi ülkelerde ise toplum cep telefonu kullanırken görülen kız çocuklarına negatif tepki gösteriyor ve bu tepkinin bir sonucu olarak, ebeveynler kız çocuklarının mobil cihazlara erişimini yasaklayabiliyor. Cep telefonlarıyla ilgili kurallara uymayan kız çocukları çoğu zaman azarlama, dayak, okula göndermeme, hatta erken evlendirme gibi yöntemlerle cezalandırılıyor.



Kız çocuklarının mobil cihaz kullanımının kısıtlanması, onların cep telefonuna ulaşmak için güvenli olmayan ve örtülü davranışlara yönelmesine neden olabiliyor. Kız çocuklarının cep telefonu kullanmak için ebeveyn iznine ihtiyaç duyduğu Kuzey Nijerya gibi bölgelerde, erkek çocuklar istedikleri zaman kız arkadaşlarına gizlice ulaşabilmek için onlara telefon veriyor. Diğer yandan, kız çocuklarının mobile erişiminin kısıtlı ve teknoloji okuryazarlığının düşük olduğu Malavi ve Rwanda gibi ülkelerde ise kız çocuklarının kendileri cep telefonları nedeniyle erkek çocuklarla temas kurmak durumunda kalarak kötü yola düşebileceklerinden endişe ediyor. Genel olarak bakıldığında, mobil cihazlara erişim konusunda kız çocuklarının önündeki en büyük engel ebeveynlerin güvenlik endişesi(yüzde 47) olurken, erkek çocukların önündeki en büyük engel ise maliyet (yüzde 60) oluyor.



5 maddelik manifesto


Vodafone Grup Vakfı ve Girl Effect, rapordan hareketle, teknoloji ve kalkınma alanında faaliyet gösteren kuruluşlara, kız çocuklarının mobil teknolojilere erişimini engelleyen toplumsal baskıların tanınması ve savunmasız durumdaki bu çocukların ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik mobil ürün ve hizmetler geliştirilmesi yönünde çağrıda bulundu. Bu kapsamda, “Kız Çocukları ve Mobil Cihazlar” konulu 5 maddelik bir manifesto da yayınlayan Vodafone Grup Vakfı ve Girl Effect, ilgili sektörleri, mobil cihaz kullanımındaki cinsiyet uçurumuna bütünsel bir çözüm bulunması, dijital çağ okuryazarlığının yeniden yazılması, online ortamda korunmaya yönelik tasarımlar geliştirilmesi, hem erkek çocukların hem de yetişkin erkeklerin çözümün bir parçası haline getirilmesi ve kız çocuklarına yeni dijital ufuklar kazanma ve birlikte oluşturma konularında destek verilmesi için harekete geçmeye davet etti.



800 bini aşkın kadının hayatına dokundu


Tüm dünyada teknolojinin gücüyle fark oluşturmayı hedefleyen Vodafone Grup Vakfı,sağlık, eğitim ve afet yardımı gibi alanlarda teknolojiden yararlanarak toplumsal fayda sağlamaya odaklanan projelere destek veriyor. Vodafone’un faaliyet gösterdiği ülkelerde pek çok global ve lokal sosyal yatırım projesine imza atan Vodafone Grup Vakfı, bugüne kadar, hamile kadınlara yönelik acil ulaşım hizmeti, obstetrik fistül hastası kadınlar için ameliyat desteği, kadınlar için doğum öncesi ve sonrası sağlık hizmetleri, HIV pozitif anneler ve çocukları için test ve tedavi hizmetleri gibi çeşitli programlarla 800 bini aşkın kadın ve kız çocuğunun hayatına dokundu.



Girl Effect, 66 ülkede 48 milyonu aşkın kişiye ulaştı


Kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan Girl Effect, 2004’ten bu yana kız çocuklarının güçlendirilmesi hedefiyle faaliyet gösteriyor. Bugüne kadar 66 ülkede 48 milyonu aşkın kişiye ulaşan Girl Effect, kız çocuklarına erişmek için gençlik markalarını ve milyonlarca gencin sevdiği ve etkileşimde bulunduğu mobil platformları kullanıyor. Girl Effect, kendini ifade etme, kendine değer verme ve sağlıklı ilişki kurma konularında kız çocuklarına yardımcı oluyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Türkiye Minikler Karate Şampiyonası Gaziantep’te başladı Türkiye Minikler Karate Şampiyonası Şahinbey Belediyesi’nin ev sahipliğinde Gaziantep’te başladı. Türkiye Minikler Karate Şampiyonası, Türkiye genelinde 1500 sporcu, sporcu ailesi, antrenör ve hakem ve federasyon görevlilerinin katılımıyla Gaziantep’te başladı. Karataş Şahinbey Spor Salonu’nda Şahinbey Belediyesi’nin ev sahipliğinde 19 Nisan’da başlayan ve 21 Nisan tarihine kadar devam edecek olan şampiyonada, ilk gün müsabakaları dikkat çekti. Düzenlenen şampiyonaya Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, Karate Federasyonu Başkanı Av. Dr. Aslan Abid Uğuz’un yanı sıra federasyon yöneticileri ve protokol üyeleri de katıldı. “Çocuklarımıza okullarına devam ederken sporda da destek olalım” Çocuklara okullarına devam ederken sporda da destek olunması gerektiğini belirten Karate Federasyonu Başkanı Av. Dr. Aslan Abid Uğuz, Gaziantep’i biz kültür mirası şehri, gastronomi şehri olarak biliyoruz ama burada olduğumuz 2 gün içerisinde çok değişik bir gözlem yapma fırsatı buldunuz. Öncelikle belediyecilik nasıl yapılır, bir insanın hayatına nasıl dokunur, bu hizmetler nasıl yapılır, halka hizmet nasıl yapılır bunları Şahinbey Belediyesinde gördük. Ben sadece bu şampiyonaya destek oldukları için değil, böyle güzel bir ortamı bize verdikleri için ve bu güzel hizmetleri Gaziantep’in dışından gelmiş olmamıza rağmen bizlere hissettirdiği için kendisine teşekkür ediyorum. Çocuklarımız bu şampiyonaya katıldılar. Demek ki yeşil kuşaktalar en zor aşamayı geçtiler. Çünkü sarı kuşaktan sonrası çok önemlidir. Bundan sonra çocuklarımıza siz velilerimizin çok destek olması lazım. Bu çocuklarımız sadece sporumuzun değil geleceğimizin de teminatı. Bu çocuklarımızdan nasıl 4 tane olimpiyat madalyalı karate sporcusu çıkardıysak belki onların yerine gelecekler. Bizim 4 olimpiyat madalyalı sporcumuzun 1 tanesi mühendis, 3 tanesi öğretmen. Yani hem spor hem okul bir arada olabilir. Çocuklarımıza okullarına devam ederken sporda da destek olalım. Minik yavrularımızın heyecanına desteğimizi devam ettirelim. Herkese katılımları için teşekkür ediyorum” dedi. “Gençlerimizi spora teşvik ediyoruz” Yapılan spor salonları ve yapılan projelerle genç ve çocuk yaştaki tüm herkesi spora teşvik ettiklerini söyleyen Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, Yarışmaya katılan tüm gençlere başarılar diledi. Tahmazoğlu, “Türkiye Minikler Karate Şampiyonası’nın Gaziantep’te yapılmasından dolayı başta Karate Federasyonu Başkanımıza, yönetim kurulu üyelerine emeği geçen herkese teşekkür ederim. Aynı zamanda Gaziantep bir Spor kenti ve çok sayıda gencimiz var. Türkiye’deki en genç nüfusa sahip illerden ve ilçelerden biriyiz. Gençlerimizin eğitimlerinin yanı sıra bir kültür sanat alanıyla ilgilenmeleri çocuklarımızın geleceği açısından çok önemli. Hem vücudu zinde tuttuğu gibi hem disiplinli bir çalışma sağlayıp, gençlerimizin eğitim hayatında da, iş hayatında da her alanında başarılı olmayı sağlayan bir unsur. Çocuklarını spora teşvik ettikleri için velilerimize teşekkür ediyorum. İçerisinde bulunduğumuz Şahinbey Spor salonumuz, hemen 2 km ötede Şahinbey Akkent Spor Köyümüzü ve yaklaşık 3- 4 km ötede Türkiye Geleneksel Sporlar Merkezi yaptık. Bu projelerle tüm gençlerimizi spora teşvik ediyoruz. Yarışmaya katılan tüm gençlerimize tüm çocuklarımıza başarılar diliyorum” diye konuştu.
Ankara Ayhan Bora Kaplan davasında ara karar açıklandı Suç örgütü lideri olduğu ileri sürülen Ayhan Bora Kaplan ile suç örgütü şüphelisi 28’i tutuklu 61 sanığın yargılandığı davada ara karar açıklandı. Suç örgütü lideri olduğu iddia edilen Ayhan Bora Kaplan’ın içerisinde bulunduğu 28’i tutuklu 61 sanığın yargılanmasına Ankara 32’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’ndeki salonda görülen duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları yer aldı. Mahkeme başkanı duruşmanın sanık savunmalarıyla devam edeceğini ve ardından dosyayı ara karar bağlayacaklarını açıkladı. Hakkında bulunan suçlamaları kabul etmeyen tutuklu sanık Mustafa Koç, operasyonların yapıldığı tarihte kendi rızasıyla teslim olduğunu ifade etti. “Bora Kaplan’ı medyadan tanıyorum” 2018 yılında “Süvari Kahvesi” adlı mekanda bar sorumlusu olarak çalışmaya başladığını anlatan sanık Koç, “Fethi Koyuncu isimli kişi bizim mekanımızda vale eksiği olduğu zaman sadece vale gönderirdi, oradan tanıyorum. Ayrıca Bora Kaplan adlı kişiyi tanımıyorum, sadece medyadan biliyorum. Kaplan’la sadece nezarethane ve duruşma salonunda yan yana geldim. Herhangi bir örgüte üye olmak veya faaliyette bulunmak gibi bir girişimim olmamıştır. Gereğini size bırakıyorum” diye konuştu. “Bora Kaplan’dan suç teşkil edecek emir almadım” Suç örgütüne üye olmadığını iddia eden tutuklu sanık Mümin Ali Beldek, “Suç örgütüne üye değilim. 15 yıldır gece alemin de çalışmaktayım. Bu sebepten dolayı mekana gelen müşterilerle illaki samimi olmuşumdur. Bora Kaplan ile de bu şekilde tanıştım. Filistin Caddesi’nde boş bir dükkan vardı. Bora Kaplan’la konuşup burayı “Makyaj” adında gece kulübü yapalım dedik, kendisi de olumlu yaklaştı. 8 senedir de İzmir Çeşme’de çalışıyorum. Bora Kaplan’dan suç teşkil edecek bir emir almadım” ifadelerine yer verdi. "Dişleri sökülmüş bir şahısla konuşsam muhakkak hatırlarım” Çankaya İlçe Emniyet Müdürü tutuksuz sanık Necdet A.Ç., Organize Şube Ekipleri tarafından gözaltına alındığında konuyla ilgili hiçbir şey hatırlamadığını söyledi. Konunun anlatılması üzerine hatırladığını iddia eden Necdet A.Ç., "Olay günü, komiserlerden birisi gelip bana bir şahsın geldiğini, şahsın dayak yediğini ve hürriyetinden yoksun bırakıldığını ancak çelişkili ifadeler verdiğini söyledi. Bu konuyla ilgili Gasp Büroya ulaşamadıklarını söyledi. Gasp Büro amirini aradım, kendisine durumu söylediğimde, ‘Konuyu ben zaten biliyorum. Siz şahsı gönderin, bende iki güne Esat karakoluna gönderiyorum’ dedi. Şahsı Esat karakoluna gönderdik. Bir gün sonraysa konuyla ilgili ne olduğunu merak ettiğim için komiserlerden bir tanesiyle görüştüm. Komiser bana, ‘Şahıs susma hakkını kullanmak istedi’ dedi. Ben de nasıl böyle bir şey olabilir diye tekrar şahsa ulaşmaya çalışalım dedim. Şahısla konuştuğumu hatırlamıyorum. Çünkü karşımda böyle eziyet görmüş iki gün hürriyetinden yoksun bırakılmış vahşice dişleri sökülmüş bir şahısla konuşsam muhakkak hatırlarım” diyerek savunmasını noktaladı. "Benim arabama bomba atsanız dahi işlemez" Mahkeme başkanının, Bora Kaplan’a ‘Esenboğa Havalimanında yakalandığı beyaz renkli SUV aracın neden zıhlıydı?’ sorusuna sanık Kaplan, “Biz ticaret yapıyoruz, para taşıyoruz. Duyuyoruz haberlerde. Adamı çevirmişler onu gasp etmişler, öldürmüşler. Bizim çalışanlarımızın başına da böyle bir iş gelmesin diye bankadan para çekilirken de bu aracı kullanıyorduk. Zırhlı araç olduğu için dışarıdan saldırı olmaz. Ayrıca benim silaha ihtiyacım yoktur. Neden? Benim arabama bomba atsanız dahi işlemez. Suç işlemek amaçlı değil bu araç. Tamamen kendimi savunma amaçlı” dedi. Sanık beyanlarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme başkanı, tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına, tutuksuz sanıkların adli kontrol tedbirlerimin devamına hükmetti. Duruşma, 22 Nisan Pazartesi gününe ertelendi.
İzmir İzmir Kitap Fuarı Kültürpark’ta başladı İzkitapfest-İzmir Kitap Fuarının açılışı Kültürpark’ta gerçekleştirilirken, 350’ye yakın yayınevi, 50’ye yakın sahaf ile onlarca kurum geleneksel fuarda yerini aldı. İzmir Kitap Fuarı, 19-28 Nisan tarihlerinde 10.00 ile 21.00 saatleri arasında ücretsiz olarak gezilebilecek. İzkitapfest - İzmir Kitap Fuarı, Kültürpark’ta kapılarını açtı. 350’ye yakın yayınevi, 50’ye yakın sahaf ile onlarca kurumun katıldığı İzkitapfest; Lozan’dan 26 Ağustos’a, Kaskatlı Havuz’dan Basmane’ye ve Atatürk Açıkhava Tiyatrosuna kadar Kültürpark’ın tüm alanlarına yayılarak doğayla iç içe bir edebiyat buluşmasına ev sahipliği yapıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde, İZFAŞ tarafından düzenlenen kitap fuarı, 19-28 Nisan tarihlerinde 10.00 ile 21.00 saatleri arasında ücretsiz olarak gezilebilecek. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da, bu yıl Kültürpark’ın dört bir yanındaki açık alanlarda düzenlenen İzkitapfest - İzmir Kitap Fuarının açılışını yaptı. Kültürpark Lozan Kapısının iç bölümünde yapılan açılışta Başkan Tugay, yazar Ahmet Ümit ve CHP Zonguldak ve İzmir eski Milletvekili Kemal Anadol’a plaket takdim etti. Fuara İzmirlileri davet eden Başkan Cemil Tugay, “İzmirliler, Kültürpark’ın tamamında bir fuar yaşamanın keyfini, değerini bilir. Şimdi, ülkemizin ilk fuarı İzmir Enternasyonal Fuarıyla yaşadığımız bu geleneğe İzkitapfest de eklendi. ‘Baharın coşkusuyla Kültürpark’ta’ sloganıyla düzenlediğimiz festival sayesinde Kültürpark’a işte şimdi bahar geldi” dedi. “Kitaplar bizi dünyaya açar” İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Bugün, İzmir’imizin hazinesi Kültürpark’ın kapılarından geçerken geldiğimiz yer, sadece Kültürpark değildi. Zamanları ve mekanları aşan bir yolculuğa adım attık hep birlikte. Öyle ki parkımızın sınırları genişledi; içine tüm zamanları, coğrafyaları, evrenin sonsuzluğunu ve dünyanın tüm hikayelerini aldı. İnsanlığın başlangıcından bu yana üretilen fikirler, yaşanan duygular, durumlar, hikayeler, bilimin ve sanatın bütün yolculuğu burada; Kültürpark kapılarının içinde bugün; çünkü bugün, kitapların şenliğini başlatıyoruz. Kitaplar, bizi dünyaya açar” diye konuştu. İzmir Büyükşehir Belediyesi Yayınları ile yayıncılığa yeni bir soluk geldiğini ifade eden Başkan Cemil Tugay, “Söyleşiler, imza günleri, konserler, dans ve pantomim gösterileri, müzikaller, tiyatrolar, illüzyonist gösterisi gibi onlarca türde binden fazla etkinlikle tam anlamıyla bir kitap festivali bizi bekliyor" diye aktardı. Sanat ve edebiyatın zorunlu tüketim maddesi haline getirilmesi gerektiğini savunan İzkitapfest’in onur konuğu yazar Ahmet Ümit, “İzmir gibi Türkiye’nin çok anlamlı bir şehrinde kitap fuarının onur konuğu olmak muhteşem bir şey. Bana hep şu soru soruluyor; ‘İzmir’le ilgili roman yazmayacak mısın? İzmir’de konu mu yok, bu kadar renkli, canlı, muhteşem tarihe sahip bu şehirde yok mu seni ilgilendiren bir konu?’ İzmir’i yazmadan ölmeyeceğim, merak etmeyin. İzmir ile ilgili şahane bir roman yazacağım, tarihi bir roman olacak ve elbette bu şehrin ilk ozanı dediğimiz büyük Homeros ile ilgili olacak. Başka çaresi var mı? Homeros olmadan İzmir olur mu?” şeklinde konuştu. Başkan Tugay, açılışın ardından Kültürpark’ta açılan stantları gezdi. Birçok yazar ve yayınevi, Başkan Tugay’a kitap hediye etti. Fuarı geliştirerek ve büyüterek yola devam edeceklerini ifade eden Tugay, büyüdüğünde belediye başkanı olmak istediğini söyleyen fuarın minik katılımcısı Poyraz’la da sohbet etti. Tugay, katılımcılara iyi fuarlar dileyerek İzmirlileri Kültürpark’a davet etti. Birbirinden önemli isimler İzkitapfest’te Girişin ücretsiz olacağı İzkitapfest, saat 10.00 ile 21.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek. İzkitapfest, sadece kitap alışverişi için değil; aynı zamanda söyleşiler, dinletiler, yarışmalar, konserler ve imza günleri ile ziyaretçileri için tam bir kültür şölenine dönüşecek. Yazar, şair, çizer, gazeteci, edebiyat dünyasının birbirinden önemli 800’den fazla ismi, düzenlenecek binin üzerinde imza etkinliği ve söyleşi ile deneyimlerini paylaşacak. Sivil toplum kuruluşları ve bu kuruluşlar bünyesinde yer alan yazarlar da özel olarak düzenlenen alanda okuyucuları ve İzmirli kitapseverlerle buluşacak. Sahaf Sokağı ile Türkiye’nin en geniş sahaf katılımına da ev sahipliği yapacak fuarda, özel kitap müzayedesi de gerçekleşecek. Atatürk Açıkhava Tiyatrosu birbirinden değerli isimleri ağırlayacak Kültürpark Açıkhava Tiyatrosunda bilim, düşün ve edebiyat dünyasının birbirinden değerli isimleri düzenlenecek söyleşi ve imza etkinliklerinde kitapseverlerle bir araya gelecek. Tarihçi, akademisyen, yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı 22 Nisan’da, akademisyen, jeolog ve bilim insanı Prof. Dr. Celal Şengör 21 Nisan’da, şair yazar Murathan Mungan 27 Nisan’da, tarihçi, akademisyen, yazar Prof. Dr. Emrah Safa Gürkan 27 Nisan’da, animasyon yapımcısı ve karikatürist Varol Yaşaroğlu da 27 Nisan’da Atatürk Açıkhava Tiyatrosu’nda İzmirlilerle buluşacak. Edebiyatın önemli isimleri İzkitapfest’te Fuarda, birbirinden değerli yüzlerce yazar, şair, çizer, imza günleri ve söyleşilerle okurlarıyla bir araya gelecek. Ahmet Ümit, Ahmet Telli, Ayşe Kulin, Buket Uzuner, Canan Tan, Çağan Irmak, Mahir Ünsal Eriş, Mete Kaan Kaynar, Mine Söğüt, Murathan Mungan, Murat Menteş, Saygı Öztürk, Sema Kaygusuz, Serhan Asker, Şükrü Erbaş, Umut Sarıkaya gibi isimler fuarda okurlarıyla buluşacak. İzkitapfest’i, 10 gün boyunca yüz binlerce kitapseverin ziyaret etmesi bekleniyor. Fuarla ilgili katılımcı yayınevleri, etkinlik, söyleşi, imza günü takvimi ve daha fazla bilgi https://www.kitapizmir.com/ adresinde yer alacak.
Kütahya Kütahya’da sözleşmeli erler için yemin töreni Kütahya Hava Er Eğitim Tugay Komutanlığında temel eğitimlerini tamamlayan 289 sözleşmeli er için yemin töreni düzenlendi. Düzenlenen yemin törenine Hava Eğitim Komutanı Hava Korgeneral Erdoğan Gür, Kütahya Hava Er Eğitim Tugay Komutanı Tuğgeneral Mustafa Baş, Belediye Başkanı Eyüp Kahveci ve temel askerlik eğitimini tamamlayan askerlerin yakınları katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda, tugay sancağının tanıtılmasının ardından askerler, ellerini etrafında sıralandıkları masaların üstünde bulunan Türk bayrağı ile silahların üzerine koyarak yemin etti. Kütahya Hava Er eğitim Tugay Komutanı Tuğgeneral Mustafa Baş, yemin eden sözleşmeli erlere başarılar diledi. Türk kültüründe askerliğin kutsal olduğunu belirten Baş, "Hava Er Eğitim Tugay Komutanlığı, insan odaklı yönetim anlayışı ile sadece erbaş ve erlere değil geleceğin komutan, lider ve yöneticilerine temel askerlik eğitimi veren ve kendisine çok özel sorumluluklar yüklenen Hava Kuvvet Komutanlığının tek eğitim tugay komutanlığıdır. Bu bilinç ile icra edilen ant içme törenleri millî birlik ve beraberliğimizin güçlendiği, vatana ve millete bağlılığın şeref sözü ile perçinlendiği, ülkemiz için canımızı seve seve vereceğimizin haykırıldığı çok özel anlardır." dedi. "Evlatlarınızla ne kadar övünseniz azdır." "Türk milletinin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri onun ayrılmaz bir parçası ve daima Türk milletinin hizmetindedir; yeri, Türk milletinin kalbidir" diyen Tuğgeneral Baş, "Sizlerin varlığı ile bu törenlerin anlamı ve coşkusu daha da büyümekte, heyecanı bir kat daha artmaktadır. Karşınızda büyük bir heyecan ve onurla duran 2024/S1 dönemi sözleşmeli erlerimiz vatanımızın dört bir yanından gelerek kutsal asker ocağında silah arkadaşı olmanın bilincine ve hazzına vardılar. Biraz önce ettikleri yemin ile de birer sözleşmeli er olarak Hava Kuvvetleri Komutanlığı saflarına katıldılar. Sizler, bu evlatlarımızın andına şahitlik edip bu gururu onlarla paylaştınız ve sevinçlerine ortak oldunuz. Ettikleri bu yemin, askerin mesleğine yürekten bağlanışıdır. Teminatı, şeref bedeli gerektiğinde vatan uğrunda gazi veya şehit olmaktır. Ordu-millet kavramının oluştuğu Türk kültüründe askerlik kutsaldır. Kutsaldır, çünkü vatana hizmettir. Şehitlerimizin ve gazilerimizin miras bıraktığı vatanı canı pahasına korumaktır. Bu çerçevede; Türk milletinin bağrından çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri onun ayrılmaz bir parçası ve daima Türk milletinin hizmetindedir; yeri, Türk milletinin kalbidir. Değerli anneler, babalar, Mehmetçiklerimizin eşleri ve yakınları, biliyorum ki; bugün burada hayatınızın en unutulmaz anlarından birini yaşıyorsunuz. Karşınızda dimdik duran evlatlarınıza bakarken büyük bir gurur ve mutluluk duyuyorsunuz. Gururu sizlere yaşatan evlatlarınızla ne kadar övünseniz azdır. Bu gururunuzu paylaşmanın mutluluğu içerisinde sizleri kutluyor, bu vatan evlatlarını yetiştirdiğiniz için sizlere saygı ve şükranlarımı sunuyorum. Bu kutsal ocaktaki eğitiminizi başarı ile bitirdiniz ve artık göreve hazırsınız. Eğitim süresi içerisinde sadece verilen eğitimi değil, aynı zamanda bayrak, vatan, asker ve silah arkadaşlığının oluşturduğu paylaşma, yardımlaşma, bir ve beraber olma duygusunu da yaşadınız. İnanıyorum ki bu ortamın sağladığı arkadaşlıklarınız meslek hayatınızda da kalıcı olacaktır. Bu kapsamda öncelikli hedefiniz; şanlı ecdadımızın, canları pahasına kurdukları cumhuriyetimizi sonsuza kadar yaşatmak olmalıdır. Sizleri, Hava Kuvvetleri Komutanlığı saflarına yeni görev yerlerinize uğurlamanın mutluluğu ile kutsal andınızın hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum. Kısa bir eğitim dönemi içerisinde milletimizin bize en değerli emaneti olan Mehmetçiklere saygı ve sevgiyi esas alarak askerî disiplin ve eğitim verdiniz, onları göreve hazırladınız. Sizleri bu üstün gayretiniz ve disiplin anlayışınız nedeniyle kutluyorum. Konuşmamı sonlandırırken kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerinin bir personeli olarak bu gurur anını yaşamamıza vesile olan cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e, silah arkadaşlarına ve değerli gazilerimize sonsuz minnet ve saygılarımı sunuyor, bu aziz vatanın birliği ve dirliği için canlarını esirgemeden feda eden tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum." ifadelerini kullandı. Korgeneral Gür ve Tuğgeneral Baş başarılı askerlere katılım belgesi, ailelerine ise hediye takdim etti.