SAĞLIK - 17 Mayıs 2021 Pazartesi 13:21

"Küçük kesi bypass cerrahisi ile daha hızlı iyileşme sağlanabiliyor"

A
A
A
"Küçük kesi bypass cerrahisi ile daha hızlı iyileşme sağlanabiliyor"

Kalbin beslenmesini sağlayan atar damarlara koroner arterler denildiğini söyleyen Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof.

Kalbin beslenmesini sağlayan atar damarlara koroner arterler denildiğini söyleyen Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Önder Teskin, "Kalp çevresinde yer alan bu damarlardaki ciddi tıkanıklıklar sonucu kalp krizi ve kalp yetmezliği gelişmektedir. Sol meme altından göğüs ön duvarına yapılan yaklaşık 5-8 santimetrelik kesi ile koroner damarlara bypass yapılabilmektedir" dedi.



Biruni Üniversite Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Önder Teskin, Türkiye’de çok az merkezde yapılan küçük kesi ile bypass cerrahisi hakkında bilgi verdi. Prof. Dr. Önder Teskin, "Kalp ve damar hastalıkları arasında sık görünen hastalık koroner arter hastalığı dediğimiz kalp damarlarının daralması veya tam olarak tıkanmasıdır. Kalbin beslenmesini sağlayan atar damarlara koroner arterler denilir. Kalp çevresinde yer alan bu damarlardaki ciddi darlıklar ve tıkanıklıklar sonucu kalp krizi (miyokard enfarktüsü) ve kalp yetmezliği gelişmektedir. Ailesinde koroner arter hastalığı olan kişilerde yüksek kolesterol düzeyleri ve yoğun sigara kullanımı sebebiyle gelişen koroner arter hastalığı ile hastanın yaşam kalitesi bozulur. Özellikle yüksek kan basıncı (hipertansiyon), damar sertliği (aterosklerozu) ve şeker hastalığı (diabetes mellitus) olan kişilerde kalp damar tıkanıklık riski yüksektir. Kalbin beslenme bozukluğunu ortadan kaldırmak ve hastanın göğüs ağrısı olmadan normal yaşamına dönmesini sağlamak amacıyla uygulanan cerrahi işleme koroner by-pass ameliyatı denilir" ifadelerini kullandı.



Kalp ameliyatlarının büyük bir kısmını oluşturan koroner cerrahisinde amacın damarın tıkalı bölümünü baypas ederek (köprüleme yaparak) kalbin beslenmeyen bölümlerine yeniden kan akışını sağlamak olduğunu söyleyen Prof. Dr. Teskin, "Yeniden beslenmeye başlayan kalpte iskemiye bağlı ver olan göğüs ağrıları geçer, kalp krizi riski azalır ve kalbin kasılma fonksiyonundaki bozulma önlenir. Çoğunlukla göğüs iç duvarında yerleşmiş olan meme atardamarları (LIMA -RIMA), kol atar damarı (radial arter) ve bacaktan çıkarılan toplardamarlar (safen ven) kullanılarak greftleme yapılır. LIMA (internal mamaryen arter) ile yapılan by-pass cerrahisi sonrası damarın açık kalma oranları 10 yıldan sonra bile yüzde 90’ın üzerindedir. Ameliyatlar sırasında kalp akciğer pompası (kardiyopulmoner bypass) kullanılabilir ya da uygun vakalarda çalışan kalpte (beating heart) by-pass yapılabilir" diye konuştu.



Prof. Dr. Teskin, "Günümüz modern kalp cerrahisinin ana hedefi olan hızlı hasta iyileşmesini sağlamak amacıyla fast -track (hızlı) anestezi yöntemleri ve minimal invaziv kalp cerrahisi (küçük kesi) prosedürleri uygulanır. Bypass greftlerini hazırlarken koldan ve bacaktan alınacak damarlar endoskopik yöntemlerle çıkarılabilir ve bu sayede hastaların çoğunda cerrahiye bağlı kesiler 1-2cm ile sınırlı kalır" dedi.



Prof. Dr. Önder Teskin, sözlerini şöyle tamamladı: "Minimal invaziv kalp ameliyatları arasında TCRAT (total coronary revascularization via a left anterior thoracotomy) prosedürü son yıllarda öne çıkan tekniklerdendir. Sol meme altından göğüs ön duvarına yapılan yaklaşık 5-8 santimetrelik bir kesi ile koroner damarlara bypass yapılabilmektedir. Bu teknik sayesinde gerekli görülen hastalarda kalp akciğer pompası kullanılabilmektedir. Aynı teknik ile kalp çalışırken de (beating heart) bypass yapmak mümkün olmaktadır. Özel alet ve ekipmanlar kullanılarak şu anda birkaç sınırlı merkezde yapılabilen bu işlem sayesinde hastanın göğüs kemiği kesilmeden çok damar bypass yapmak mümkündür. Yoğun bakım süresini ve hastane yatış süresini kısaltan bu yöntem ile hiçbir kemik kesisi olmayan hastalar çoğunluğunda 3-4 gün içerisinde taburcu edilebilir seviyede iyileşmektedir. Hastalar kısa süre içerisinde normal hayatlarına dönerler ve daha kaliteli bir yaşam kalitesine ulaşırlar".

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Seçimi kazanmasına rağmen mazbatayı alamayan muhtar adayı isyan etti Aydın’ın Köşk ilçesine bağlı Menteşeler Mahallesi’ndeki muhtarlık seçimlerini kazanan ve sabıkası olduğu gerekçesiyle mazbatasını alamayan Ramazan Aydın, duruma tepki göstererek seçimin tekrarlanmasını istedi. Yanlıştan dönülmesi gerektiğini vurgulayan Aydın; "Madem sabıkam vardı neden adaylığım kabul edildi?" dedi. 31 Mart Yerel Seçimleri’nin tamamlanmasının ardından kazanan adaylar mazbatalarını alarak görevlerine başlarken, Köşk ilçesinde bulunan kırsal Menteşeler Mahallesi’ndeki muhtarlık seçimlerini kazanan Ramazan Aydın mazbatasını almayı beklerken, hayatının şokuyla karşılaştı. 164 seçmenin oy kullandığı mahallede 85 oy alarak muhtar seçilen Aydın, 69 oy alan rakibi ve aynı zamanda amca oğlu olan Fatih Aydın tarafından, İlçe Seçim Kurulu’na sabıkası olduğu gerekçesiyle şikayet edildi. Yapılan şikayet başvurusunun ardından inceleme başlatan İlçe Seçim Kurulu, Ramazan Aydın’ın 2016 yılında “hakaret” suçundan 1 yıl 6 ay 10 gün hapis cezası aldığını tespit etti. Bunun üzerine alınan karar doğrultusunda Ramazan Aydın’ın seçilme yeterliliği taşımadığına karar veren İlçe Seçim Kurulu, muhtarlık mazbatasını 85 oy alan Ramazan Aydın’a değil 69 oy alan Fatih Aydın’a teslim etti. “Bu yanlıştan dönülsün” Uygulamanın demokrasiye aykırılık teşkil ettiğini belirterek köy halkının iradesinin hiçe sayıldığını ileri süren Ramazan Aydın, ilgili kurumların hatasının demokrasiye ket vurduğunu belirterek, "Her muhtar adayı gibi biz de evraklarımızı teslim ederek aday olduk. İlgili kurumlar bunu inceledi. Madem böyle bir engel vardı niçin başta aday olmam engellenmedi. Seçimi kazanınca mı bu durum ortaya çıktı. Bu durumu sadece bana değil aynı zamanda halkın oyuna da saygısızlık olarak görüyorum" diyerek aday olamasa bile köyde demokrasinin tam tecelli etmesi için seçimin yenilenmesi gerektiğini söyledi. Yaşanan duruma tepki gösteren Ramazan Aydın, yetkililere seslenerek, “Muhtarlık seçimleri için mevcut muhtar Fatih Aydın ve ben adaydık. Seçim sonrasında 85 oy alarak birinci çıktım ve seçimi kazandım. Ancak ben mazbatamı almayı beklerken bu durumla karşılaştım. Geçtiğimiz günlerde beni aradılar ve İlçe Seçim Kurulu’na çağırdılar. Durumu orada öğrendim. Ben mazbatamı almaya gideceğim sanarken, sabıkam olduğu gerekçesiyle mazbatayı daha az oy alan adaya verdiler. Sözü edilen bu sabıka da 2016 yılında mevcut Muhtar Fatih Aydın ile Fatih Aydın ile karıştığımız bir olaydan kaynaklı olduğunu sanıyorum. Yetkililerden isteğim seçimin tekrarlanması.Ben seçime giremesem bile halkın iradesinin tam tecelli etmesi bakımından köyümüzdeki seçimin tekrarlanmasını istiyoruz" dedi.