GENEL - 14 Ocak 2020 Salı 09:10

(Özel) Ağaç yıkılmalarına röntgen ve tomografi ile önlem

A
A
A
(Özel) Ağaç yıkılmalarına röntgen ve tomografi ile önlem

İstanbul’da geçtiğimiz günlerde etkili olan şiddetli fırtına nedeni ile 126 ağaç yıkılarak can ve mal güvenliğini tehdit etti.

İstanbul’da geçtiğimiz günlerde etkili olan şiddetli fırtına nedeni ile 126 ağaç yıkılarak can ve mal güvenliğini tehdit etti. İstanbul Cerrahpaşa Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Yeşil, dışarıdan sağlam gibi gözüken ağaçların içeriden çürümüş olabileceğinin uyarısını yaptı. Yeşil, özellikle okul ve parklarda bulunan ağaçların röntgen ve tomografisinin çekilerek kontrolden geçirilmesi gerektiğini belirtti.


İstanbul’da geçtiğimiz günlerde etkili olan şiddetli fırtına nedeni ile çeşitli ilçelerde 126 ağacın yıkılması parklarda ve okul bahçelerinde bulunan ağaçların sağlamlığını yeniden gündeme getirdi. Vatandaşların canını riske atan yıkılmalara karşı İstanbul Cerrahpaşa Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Yeşil, röntgen ve ağaç tomografisi ile çözüm önerisinde buldu. Riskli ağaçları belirleme çalışmalarını röntgen ve ağaç tomografi cihazı ile yapan Yeşil, öğrencileri ile birlikte fakülte bahçesinde fırtınadan yıkılan Kırmızı Amerikan Meşesini inceledi. Bahçede bulunan bir sağlam ağaç ile yıkılan ağaç üzerinde karşılaştırmalı tomografi yöntemi ile incelemelerde bulunan Yeşil, ağaçlarda dışarıdan görünmeyen çürük ve mekanik direnci zayıflamış bölümleri ses dalgalarıyla tespit ediyor. Prof. Dr. Ahmet Yeşil, kullanılan röntgen ve tomografi yöntemi ile tehlikeli ağaçların önceden tespit edilebileceğini belirtti.



"Bazen ağaç çok sağlıklı görünse de içten ağacın çürüdüğünü fark edemiyoruz"


Kuvvetli yağış ve lodosun ardından kentte meydana gelen ağaç yıkılmalarına karşı vatandaşlara önemli uyarılarda bulunan Prof. Dr. Ahmet Yeşil, “Son 70 yıl içerisinde Türkiye nüfusunun yüzde 75’i şehirlerde yaşamaya başladı. Kırsalda bol miktarda görülen ağaçlar kentlerde sadece parklarda ve bahçelerde görülüyor. Bu durumda bizim parklardaki ve bahçelerdeki ağaçlara daha fazla sahip çıkıp onları korumamız, sağlığıyla daha fazla ilgilenmemiz gerekmektedir. Biz ağaçlarda sağladıkları özel görsel yöntemini kullanıyoruz. Burada ağacın köklerini, gövdesini, kalın ve ince dallarını, yapraklarını inceliyoruz. Bazen ağaç çok sağlıklı görünse de içten ağacın çürüdüğünü fark edemiyoruz. Fırtınadan yıkılan bu ağaç da dıştan sağlıklı görünse de lodosta devrildi. Kentte bir okul bahçesinde, parkta, çocuk oyun alanında bir ağaç devrildiği zaman can ve mal güvenliğini tehdit ediyor. O yüzden görsel değerlendirmenin yanı sıra ağaçların, ağaç tomografisi denilen yöntem ile içerilerinde ne olup bittiğini çürüyüp çürümediğini anlamaya çalışıyoruz” diye konuştu.


Diğer taraftan her ağacın röntgen işlemi yaklaşık 15 dakika sürüyor. Ortalama bir günde 50 ağacın röntgeni çekilebiliyor. Ağaç tomografisi ve röntgen işlemi ile ağacın sağlık durumu ölçülecek ve bu şekilde park ve bahçelerde herhangi can ve mal kaybı oluşumunun önüne geçilebilecek.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon "Alo 199 Çağrı Merkezi"nin kapatılacağı iddiasına çalışanlardan tepki İçişleri Bakanlığı’na bağlı ’Alo 199 Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü Etkileşim Merkezi’nin kapatılacağı iddiası nedeniyle basın açıklaması yapan çalışanlar, tepkilerini dile getirdi. Merkezi Trabzon’da bulunan ve tüm Türkiye’ye hizmet veren ’Alo 199 Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü Etkileşim Merkezi’nin kapatılacağı iddiası nedeniyle bir grup çalışan, çocukları ile birlikte Meydan Parkı’ndaki Atatürk heykeli önünde toplandı. Çağrı merkezi çalışanları, taşıdıkları dövizlerle 350 kişinin istihdam edildiği çağrı merkezinin kapatılmamasını istedi. Alo 199 Çağrı Merkezi çalışanları adına basın açıklamasını okuyan Melike Yıldırım, 350 kişinin istihdamının sağlandığı bir ekmek kapısının kapatılacak olmasının son derece üzücü olduğunu söyledi. Yıldırım, “İçişleri eski Bakanımız Süleyman Soylu’nun Trabzon’a kazandırdığı projelerden bir tanesi olan, Trabzon ile birlikte Ankara ve Erzurum lokasyonlarıyla vatandaşımıza hizmet veren çarı merkezimiz ne yazık ki ani bir karar ile kapatılmak istenmektedir. İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri bünyesinde kurulan Alo 199 Çağrı Merkezimizin yalnızca Trabzon lokasyonunda 350 personelimiz istihdam edilmektedir. Siyasi olarak da Cumhurbaşkanımıza bağlılığını son yerel seçimlerde de gösteren Trabzon’umuzda 350 kişinin istihdamının sağlandığı bir ekmek kapısının kapatılacak olması son derece üzücüdür. Taşeron şirketlerde çalışan binlerce emekçi kadro beklerken, Nüfus ve Vatandaşlık Hizmetlerine bağlı çalışan Alo 199 Çağrı merkezlerinin kapatılması düşündürücüdür. Kamuya ait çağrı merkezlerinin kapatılacağı iddiaları ise diğer çağrı merkezlerinde çalışan yüzlerce işçiyi tedirgin etmekte, vatandaşa hizmet veren çağrı merkezi çalışanları psikolojik olarak çöküntü yaşamaktadır” dedi. “Trabzon’umuzu şehrimizdeki istihdama sahip çıkmaya davet ediyoruz” “Kapatılma gerekçesi olarak çağrı popülasyonunun düşmesi gösterilse de gerçeğin bu olmadığının farkındayız” diyen Yıldırım, “Bu kapatma kararı ile birlikte sadece çalışan 350 kişi ve aileleri değil, maddi anlamda tüm şehrimiz zarar görecektir. Ankara’dan şehrimize her ay giren sıcak para dolmuşçusundan bakkalına, lokantasından çaycısına kadar pek çok alanda Trabzon’a katkı sağlamaktadır. Emek veren her siyasi görüşteki çalışanlarımız evine ekmek götürmektedir. Yeni evlenen, evlilik hayali kuran, 6 aylık hamile eşi çalışmayan, otizmli çocuğunun tedavisini sürdüren, kanser tedavisi gören, bankaya kredi borcu olan, taksit ödeyen ve hayatını bu zor ve acımasız ekonomik şartlarda devam ettirmeye çalışan 350 insanın geleceği, hayalleri karartılmamalıdır. Trabzon lokasyonunun kapatılması kentin gelecek ekonomik kaynaktan mahrum edilerek fakirleşmesi, çalışanların işsiz kalması, işsizliğin artması, ekonominin çarklarının zarar görmesi demektir. Kapatılma gerekçesi olarak çağrı popülasyonunun düşmesi gösterilse de gerçeğin bu olmadığının farkındayız. Çağrı merkezinde çalışan bizler gerek pandemi döneminde bir saniye nefes almadan çalıştık, gerekse pasaport ve kimlik yenilemelerinde en yoğun dönemlerde vatandaşımıza hizmet ettik. Dünyada çip krizi yaşanırken vatandaşımızın mağdur edilmemesi için gayret gösterdik. Bugün de vatandaşlarımızın Nüfus Müdürlüklerinde sıra beklemeden hizmet almaları için özveriyle isimizin başındayız. Modern çağda Devletimizin tüm kurumlar dahil özel şirketler randevu sistemine çağrı merkezleri üzerinden geçerken, vatandaşımıza ciddi kolaylıklar sağlayan Alo 199 Çağrı Merkezi’nin kapatılması hem hizmet alan vatandaşımıza hem de çalışarak evine ekmek götüren emekçilere kötülük olacaktır. Devletimizin başı Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dan ve karar verici siyasi erkten kapatma kararının gözden geçirilerek, özünde yüzlerce kişinin, genelde ise binlerce kişinin mağdur edilmemesini bekliyoruz. 350 arkadaşımızın işinin devam edeceğine inanıyoruz. Ve Şeyh Edebali’nin, Osmanlı’nın kurucusu Osman Bey’e söylediği ’İnsanı yasat ki devlet yaşasın’ anlayışı ile devletimizin yaşamasını istiyoruz. Başta hükümetimizin siyasi erkleri olmak üzere tüm muhalefet ile birlikte Trabzon’umuzu şehrimizdeki istihdama sahip çıkmaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Van Elite World Van Hotel, İranlı acente temsilcilerini ağırladı Elite World Van Hotel, İran’ın farklı şehirlerinde hizmet veren acente temsilcileri ile tur operatörlerini ağırladı. Elite World Van Hotel, seyahat acenteleri tarafından düzenlenen info çerçevesinde Van’a gelen İranlı acente temsilcilerini ağırladı. İranlı acente temsilcileri ile yemekte bir araya gelen Elite World Van Otel Genel Müdürü Oktay Aksoy ve Satış Direktörü Salih Çiftçi, otel hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Turizmin çok geniş yelpazeye sahip bir sektör olduğuna dikkat çeken Aksoy, “Bu manada turizmde yapılan her çalışma şehrin bütününe yansıyor. Bizlerde bu bilinçle özelde ilimizin, genelde ise ülkemizin ekonomisine katkı sunmak için sürekli çalışmalar yapıyoruz. Bu manada düzenlenen bu infoyu çok önemli ve anlamlı buluyoruz. İnşallah bu ve buna benzer infolarla ilimizi turizm alanında hak ettiği yere getireceğiz. Ben bu duygularla bu infonun ilimiz ve ülkemiz açısından hayırlara vesile olmasını diliyor, infoda emeği olan herkese teşekkür ediyorum” dedi. Seyahat acenteleri sahipleri ise ise amaçlarının geçtiğimiz günlerde seçim nedeniyle yaşanan gerginlik sonrası İranlı turistlerin duyduğu kaygıyı ortadan kaldırmak olduğunu belirterek, “Van, seçim sürecinde iki gün istenmeyen olaylarla karşı karşıya kaldı. Çok şükür sona erdi ve şehrimiz yine eski huzur ve güven ortamına kavuştu. Bizlerde bu manada kaygılanan İranlı misafirlerimize bu güven ve huzur ortamını tekrar yaşatmak için bu infoyu düzenledik. İlimiz ve bölgemiz için hayırlara vesile olmasını diliyor, infoda bize destek sunan herkese teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. İranlı acente yetkilileri de, böyle güzel bir organizasyonla Van’da olmaktan mutluluk duyduklarını belirterek, emeği geçenlere teşekkür ettiler.