ASAYİŞ - 10 Ekim 2019 Perşembe 09:17

(Özel) Ailevi sorunları olan bir kişi kendini yakmak istedi

A
A
A
(Özel) Ailevi sorunları olan bir kişi kendini yakmak istedi

Beylikdüzü’nde bir şahıs ailevi sorunlarını ileri sürerek akaryakıt istasyonundan aldığı 3 bidon benzin ile eşinin evinin önünde kendini yakmaya çalıştı.

Beylikdüzü’nde bir şahıs ailevi sorunlarını ileri sürerek akaryakıt istasyonundan aldığı 3 bidon benzin ile eşinin evinin önünde kendini yakmaya çalıştı. Üzerine 1 bidon benzin döken şahıs, uzun uğraşlar sonunda ikna edilerek araçtan indirildi.


Olay, geçtiğimiz gün saat 11:00 sıralarında Beylikdüzü’nün Adnan Kahveci mahallesinde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, eşi ile boşanma süreci devam eden H.T bunalıma girerek bir akaryakıt istasyonundan 3 bidon benzin aldı. H.T daha sonra eşinin bulunduğu evin yanına gitti. Telefon ile eşini arayan adam aşağıya inmesini istedi. Telefonuna olumsuz cevap alan H.T “inmezsen kendimi yakarım” diye tehdit etti. Eşi ise bu tehdit karşısında itfaiye ve polis ekiplerine haber verdi.


Yaklaşık 1 saat süren çalışmalar sonunda ikna oldu


Olay yerine gelen ekipler, aracın içerisinde kendini kilitleyip yakmaya çalışan H.T’yi yaklaşık 1 saat ikna etmeye çalıştı. Akaryakıt istasyonundan almış olduğu bir bidon benzini üzerine döken H.T elindeki çakmakla da kendini yakmaya çalıştı. Daha sonra olay yerine gelen müzakereci ile uzlaşma sağlayan adam intihardan vazgeçirilerek polis merkezine götürüldü. Polis ve itfaiye ekipleri araç içinde incelemelerde bulunurken, 3 bidon benzin araçtan çıkarıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.