SAĞLIK - 02 Aralık 2019 Pazartesi 11:19

Prof. Dinçkan Küçükçekmecelilere organ bağışının önemini anlattı

A
A
A
Prof. Dinçkan Küçükçekmecelilere organ bağışının önemini anlattı

Küçükçekmece Belediyesi’nin gerçekleştirdiği, ‘Yaşamak Güzel Yaşatmak da’ başlıklı söyleşiye katılan Prof.

Küçükçekmece Belediyesi’nin gerçekleştirdiği, ‘Yaşamak Güzel Yaşatmak da’ başlıklı söyleşiye katılan Prof. Dr. Ayhan Dinçkan, “Ülkemizde organ nakli bekleyen insan sayısı 28 bin. Karaciğer naklinde dünyada 2. sıradayız. Böbrek naklinde ilk 10’un içerisindeyiz. Yurt dışında nakillerin yüzde 80’i kadavradan yüzde 20’si canlılardan yapılıyor. Biz de ise durum tam tersi. Yüzde 80 canlı ameliyatı yapıyoruz. Kadavra bağışını artırmamız gerekiyor” dedi.


Cennet Kültür ve Sanat Merkezi’nde Küçükçekmece Belediyesi’nin gerçekleştirdiği, ‘Yaşamak Güzel Yaşatmak da’ başlıklı söyleşiye katılan İstinye Üniversite Hastanesi LİV Hospital Bahçeşehir Organ Nakli Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ayhan Dinçkan, organ bağışıyla alakalı bilgiler verdi. Söyleşiye çok sayıda Küçükçekmeceli ile birlikte, Küçükçekmece Belediye Başkan Danışmanı Bektaş Davutoğlu ve Meclis Üyesi Ayşe Akpınar da katıldı. Her an herkesin organ yetmezliği yaşayabileceğini kaydeden Dinçkan, “Farkındalık oluşturmaya uğraşıyoruz. Bize uzak diye düşünmeyin her an her şey olabilir. 15 yaşında kız çocuğu evinde bir tablet ilaç alarak ani bir karaciğer yetmezliği yaşadı. Bir gecede oldu. Her an organ yetmezliğine girip başkasından gelen bir organı bekleyebiliriz” dedi.



“25 yıl sonra bile hala atmaya devam ediyor”


Organ naklinin, sağlığını kaybetmiş bir organın yerine başka bir organın takılması olduğunu belirten Dinçkan, “Bir takım insanların sağlıklı olabilmesi için başka insanların bu bağışı yapması gerekiyor. Bugün böbrek ve karaciğer nakilleri canlı vericilerden alınıp yapılabiliyor ama kalp, akciğer, ince bağırsak nakillerini canlı donör de kurtarmıyor. Bize baba geldi ‘Çocuğum ölüyor, kalbimi alın’ dedi. Hayır alamıyoruz. Bir başkasının bağışlaması gerekiyor. Düşünün birinin beyin ölümü gerçekleşiyor. Onun kalbi bir başkasına naklediliyor. O beden toprak olsa da kalbi başkasının bedeninde yaşamaya devam ediyor. Aldığınız o kalp 25 yıl sonra bile hala atmaya devam ediyor. Oğlu ölen bir anne bağışta bulunmuş ve ‘Oğlumun kalbini dinlemek istiyorum’ diyor. Organ bağışı yapmasaydı gömülüp gidecekti. Beyin ölümü tanısı ülkemizde 80 milyonda 2 bin 500. Beyin ölümü olan birinin organlarını alabilmek için 3-4 saat var. 3-4 gün kendine gelemiyor insanlar. Sonra keşke bağışlasaydım diyorlar. Sağlıklıyken bir karar vermeniz gerekiyor ve bunu ailenize de söylemelisiniz” ifadelerini kullandı.



“Yüzde 80’i kadavradan yüzde 20’si canlılardan yapılıyor”


Hala ülkemizde organ bağışı konusunda insanların tereddüt yaşadığını belirten Dinçkan, “Ülkemizde organ nakli bekleyen insan sayısı 28 bin. Karaciğer naklinde dünyada 2. sıradayız. Ama kadavradan değil canlıdan yapıyoruz. Böbrek naklinde ilk 10’un içerisindeyiz. Yurt dışında nakillerin yüzde 80’i kadavradan yüzde 20’si canlılardan yapılıyor. Biz de ise durum tam tersi. Yüzde 80 canlı ameliyatı yapıyoruz. Kadavra bağışını artırmamız gerekiyor. İnsanlara ‘Yakınınızın organlarını bağışlar mısınız’ diyorsunuz ama hayır cevabı alıyoruz. Hala bunu aşamadık. İlerliyor muyuz, evet. Oran milyon nüfus başına 2 iken, şu an 7,2. Yurt dışında bu rakam 40 bizim 4 katımız” diye konuştu.



“3 buçuk aylık bir bebekten alınan organ başka bir çocuğa hayat verdi”


Organ yetmezliğinde diyalize girmenin çare olmadığını kaydeden Dinçkan, “Diyalize başlayanların bir yıl içinde yüzde 18’i, 5 yıl içinde ise yüzde 40’ı yani neredeyse yarısı hayatını kaybediyor. Yaşam kalitesini söylemeye gerek yok. Ne sosyal hayat ne psikoloji kalıyor. Bu insan ne çalışabilir ne üretebilir. Tek amacı diyalize girip hayatta kalmak” dedi. Organ nakli yapılabilmesi için kan grubunun uyması gerektiğini de vurgulayan Dinçkan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kan grubunun uyması gerekiyor. Rh uyumunun hiçbir önemi yok. Biz kafamıza göre seçmiyoruz. Dokusu kime uyuyorsa, hangisi hakkını verecekse ona göre takıyoruz organı. 73 yaşında karaciğer nakli oldu bir hastam sapasağlam. 3 buçuk aylık bir bebekten alınan organ başka bir çocuğa hayat verdi. Artık yaşın önemi yok yeter ki, organ sağlıklı olsun.” Küçükçekmece Belediye Başkan Danışmanı Bektaş Davutoğlu, söyleşi sonunda Dinçkan’a teşekkür ederek çiçek takdim etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Gümüş balığının ihracat serüveni başladı İznik Gölü’nde gümüş balığı sezonu hızlandı. Yunanistan, Ukrayna ve Amerika’ya ihracatı yapılan ve bu ülkelerde işlendikten sonra cips olarak paketi 4 dolardan satışa çıkarılan gümüş balıkçılığı bu yıl bereketli başladı. İznik Gölü’nde son 25 yıldır yapılan gümüş balıkçılığında bu sezon sıcakların başlaması ile birlikte balıkçılar ağlarını İznik Gölü’ne bırakmaya başladı. 12 ay boyunca tutulması serbest olan ancak sıcak havaların başlaması ile tam anlamı ile sezonu açılan Gümüş balıkçılığı İznik Gölü’nde Orhangazi ve İznik’teki Su Ürünleri Kooperatiflerine bağlı balıkçılar tarafından yapılıyor. 5 kooperatif sezonu bereketli açtı Orhangazi, Narlıca, Göllüce, İznik ve Çakırca Su Ürünleri Kooperatifine bağlı su ürünleri kooperatifine bağlı balıkçıların İznik Gölü’ndeki Gümüş Balığı mesaileri de başlamış oldu. Sezonda toplam bin ton balığın tutulması hedeflenen bölgede bu yıl ki sezon da bereketli başlamış oldu. Orhangazi Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Zelkif Bektaş, gümüş balıkçılığı sezonunun tüm Orhangazi ve bölgeye hayırlı olmasını dileyerek, "Gümüş balığı ihraç ettiğimiz bir balık türü. Epey döviz getiren bir balık. Bu sene de bereketli, hamdolsun. Güzel bir başlangıç, inşallah sonu da iyi olacak" dedi. Zelkif Bektaş, şu anda İznik Gölü çevresinde faaliyet gösteren 5 ayrı kooperatifin yıllık bin ton gümüş balığı tutacağını belirterek, bu kooperatiflerin, Orhangazi, Narlıca, Göllüce, İznik ve Çakırca Su Ürünleri Kooperatifi olarak faaliyet gösterdiğini ifade etti. İznik yakasındaki kooperatiflerin Orhangazi kooperatiflerine oranla daha yüksek kapasiteli olduğunu da belirten Zelkif Bektaş, "Bu yıl çok bereketli bir sezon. İnşallah böyle devam eder" ifadelerini kullandı Zelkif Bektaş balığın Türkiye’de paketlenerek öncelikli olarak Yunanistan’a ihraç edildiğini hatırlatarak, "Ukrayna hatta Amerika’ya gönderen firmalar var. Bu balıklar oralarda cips haline getirilip paketlenip satışa sunuluyor. Oralarda cipsin paketinin 4 dolara satıldığını öğrendik. Geçen yıl balığın kilogram fiyatını 11-12 TL’ye veriyorduk. Maalesef beklediğimiz fiyat bu yıl yok. Bu yıl 13 TL’ye satabiliyoruz. Bu sezon 5 kooperatifin İznik Gölü’nden ortalama bin ton gümüş balığı avlayarak ihracata göndereceğini tahmin ediyoruz" diye konuştu. "Kendimiz cipse dönüştürebiliriz ama tesis lazım" Zelkif Bektaş, gümüş balığının Türkiye’de de işlenip paketlenebileceğini anlatarak, "Bunun için bizdeki tesis yetersiz kalıyor. Bunda devlet büyüklerimizden tek istediğimiz İznik Gölü bölgesinde 600-700 tonluk bir soğuk hava depo yapması. O durumda biz bunları burada paketleriz. Böylece katma değeri yüksek bir ürün elde etmiş oluruz. Daha önceleri çok söz verildi. Bursa Büyükşehir Belediyesi soğuk hava deposu yapılması için sözler verilmişti. İnşallah şimdi gelen yeni başkanlardan bunu bekliyoruz. Aynı projelerin devamı olarak İznik Gölü’nde böyle bir soğuk hava deposu yapılmasını bekliyoruz" şeklinde konuştu.
Ankara “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildi Batman merkezli 8 ilde Jandarma tarafından düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildi. Operasyonlarda organize suç örgütünün yöneticilerinden Yonca Onat’ın da aralarında bulunduğu 34 şüpheli yakalandı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Batman merkezli 8 ilde Jandarma tarafından düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında elebaşılığını Doğan Güney’in yaptığı (Yurt Dışı Firar) "Odacılar" olarak bilinen Organize Suç Örgütü çökertildiğini belirterek Operasyonlarda organize suç örgütünün yöneticilerinden Yonca Onat’ın da aralarında bulunduğu 34 şüphelinin yakalandığını kaydetti. "Aziz Milletimizin Bilmesini İsterim ki; hangi büyüklükte olursa olsun organize suç örgütlerini çökertip, adalete teslim edeceğiz. Şafak sökerken de gün batarken de operasyonlarımız devam edecek" diyen Bakan Yerlikaya operasyonla ilgili şu detayları paylaştı: "Batman Cumhuriyet Başsavcılığı, Jandarma Genel Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde; Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığının desteğiyle Batman İl Jandarma Komutanlığınca yapılan çalışmalar sonucu; Batman merkezli Adana, Aydın, Mersin, Hakkâri, Van, Mardin ve İzmir’de eş zamanlı olarak düzenlenen “Mahzen-30” operasyonlarında “Bilişim sistemlerini kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık” suçunu örgütlü olarak işleyen organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; Sosyal medya üzerinden sahte kiralık Bungalov ev ilanı vererek dolandırıcılık yaptıkları, mağdurlardan elde ettikleri gelirleri önce yasal bahis platformlarındaki hesaplara, daha sonra bahisten kazanılmış gibi gösterip kendi banka hesaplarına aktararak paranın izini kaybettirmeye çalıştıkları ve toplam 18 bin 635 vatandaşımızı mağdur ettikleri tespit edildi. MASAK ile koordineli yapılan çalışmalar sonucu; suçtan elde edilen mal varlığı değerlerinin aklanması kapsamında; ilk belirlemelere göre 34 milyon 530 bin TL değerinde işlem hacmine sahip, şüphelilere ait 1.283 banka hesabına el konuldu. Operasyonlarda; ruhsatsız tabanca, çok sayıda cep telefonu, sim kart, banka ve kredi kartı ile çok sayıda dijital materyale el konuldu. Batman Cumhuriyet Başsavcılığımızı ve operasyonları gerçekleştiren Kahraman Jandarmamız ile MASAK çalışanlarını tebrik ediyorum. Allah ayaklarına taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle."