EKONOMİ - 12 Haziran 2019 Çarşamba 14:39

Sebahattin Yaman: ’’2019’da 700 bin adet telefon üretimi ve 600 milyon TL ciro hedefimiz var’’

A
A
A
Sebahattin Yaman: ’’2019’da 700 bin adet telefon üretimi ve 600 milyon TL ciro hedefimiz var’’

General Mobile Yönetim Kurulu Başkanı Sebahattin Yaman, ’’2018’de toplam 900 bin adet telefon satışımız oldu.

General Mobile Yönetim Kurulu Başkanı Sebahattin Yaman, ’’2018’de toplam 900 bin adet telefon satışımız oldu. Bu ürünlerin tamamını burada geliştirip ürettik. 2019’de hedefimiz 700 bin adet. Ciro olarak 2018’de 650 milyon TL, 2019’da ise 600 milyon TL civarında ciro beklentimiz var’’ dedi.



General Mobile Yönetim Kurulu Başkanı Sebahattin Yaman İstanbul’da düzenlenen basın toplantısında şirketin 2018 yılı değerlendirmesini yaparken, 2019 yılı hedeflerini açıkladı. Toplantıda konuşan Yaman, tüketici kredisi yerine kredi kartına taksitin getirilmesi rekabet açısından önemli olduğuna vurgu yaparken, cep telefonu sektörü 13.9 milyar dolar cari açık verdiğini söyledi.



’’Tüketici kredisi yerine kredi kartına taksitin getirilmesi rekabet açısından önemli’’


2018 değerlendirmesi ve 2019 hedefleri konusunda açıklama yapan Sebahattin Yaman, ’’2018’de toplam 900 bin adet satışımız oldu. Bu ürünlerin tamamını burada geliştirip ürettik. 2019’de hedefimiz 700 bin adet. Ciro olarak 2018’de 650 milyon TL, 2019’da ise 600 milyon TL civarında ciro beklentimiz var. 2019’da bir takım yasal düzenlemelerle birlikte bu rakamlarım hem bizim hem de diğer üreticiler açısından değişebileceğini düşünüyoruz. Daha rekabete açık sistem haline hale geleceğini düşünüyoruz. Tüketici kredisi yerine kredi kartına taksitin getirilmesi, tüketicinin daha rahat ulaşabildiği bir sistemin olması, üreticiler ve sektörler arasında rekabete açılması önemli. Çünkü tüketici kredisi sadece belli mecralara uygulanabiliyor. Her üreticinin uygulayamadığı bir sistem. Bu nedenle de buralarda olumlu değişiklikler olacaktır ve pazar payımız artacaktır’’ dedi.



’’Satış fiyatına hitap eden bir vergilendirme sisteminin olması lazım’’


Cep telefonu piyasasında tekelleşme konusuna değinen Yaman, ’’İki konuda problem görüyorum; birincisi adil bir vergilendirme sistemi olmalıdır. Yani perakende fiyatına hitap eden, perakende fiyatının esas alındığı bir vergilendirme olmalıdır. Örneğin; 3 bin TL’ye satılan A,B,C markasının ürünü varsa; bunların gümrük beyanlarının da, vergilerinin de birbirine benzer olması lazım. Yani satış fiyatına hitap eden bir vergilendirme sisteminin olması lazım. Her 3 markanın da aynı fiyata satılan ürünler arasında farklı beyanlar ve farklı vergi oranları görüyoruz. Bunun doğru olmadığını düşünüyorum’’ şeklinde konuştu.



’’Türkiye’de yerli üreticilerin pazar payı yüzde 5’’


Dünyada yerli telefon üretimi konusunda bilgilendirme yapan Yaman, ’’Dünyadaki yerel üreticilerin pazar payı yüzde 42 civarında. Şu an Türkiye’de yerli telefon pazar payı yüzde 5’ler civarında. Yani bu durum dünyada yükselirken, Türkiye’de geriye doğru gidiyor. Bizim şunu hedeflememiz lazım: Türkiye’de üretim yapan her firmanın elinden geldiğince bu oranı bir yerden başlayıp yükseltmesi lazım. Bazen şunlara takılıyoruz: Bazı parçalar yurtdışından geliyor. Bugün bu endüstride yüzde 100 üretim yapan ülke yok. Bu teknoloji ülkeler arası birbirine bağımlı. Sadece üretici bazlı söylemiyorum. Bu yapıdan dolayı bizim olabildiğince yerelleşmeyi arttırmamız lazım. Bu sektöre yeni girecek arkadaşlarımızın bir yerden başlaması lazım, bizim de bunları destekliyor olmamız lazım. Dünya hızla yerel üretime giderken, Türkiye hızla aşağıya doğru düşüyor. Buradaki temel sorunun birincisi taksit ikincisi ise adil vergilendirme. Yani kredi kartına taksit açılırsa herkesin uygulayabileceği sistem olur. Bu, tüketicinin son derece lehine olabilecek durumdur. Tüketicinin önündeki engelleri kaldırmamız lazım’’ diye konuştu.



’’Cep telefonu sektörü 13.9 milyar dolar cari açık vermiş’’


Cep telefonlarının cari açığa etkisini değerlendiren, ’’Bir otomobil dergisinde rakamlar verildi: Otomobil sektörü cari açığın günah keçisi görülmesine rağmen 5 yıl içerisinde cari açıkta otomobil sektörü 23.6 milyar dolar fazla vermiş. Oysa cep telefonu sektörü 13.9 milyar dolar cari açık vermiş. Otomobil sektörü fazlalık veriyor, biz ise açık veriyoruz. Aslında cep telefonu sektöründe millileşmeye, yerelleşmeye ve yerli-yabancı herkesin Türkiye’de üretmeye çaba göstermesine ihtiyacı var. Mevzuatları buna göre planlamamız lazım. Bugün bir takım teşvik programları ve destekler var. Ama rekabetin önünü açmamız lazım. Sadece yerliler için demiyorum, bir farklılık oluşturulsun demiyorum. Yerli-yabancı herkesin önünün açılması lazım. Adil rekabet ortamı olması lazım. Bunun teşviklerden daha önemli olduğunu düşünüyorum’’ açıklamasında bulundu.



’’Bu sene dünyadaki açılımımızı 33 ülkeden 45 ülkeye çıkaracağız’’


İş ortakları ve dünyada yerelleşme konusuna bilgi veren Yaman, ’’Şirket olarak avantajlarımızdan bir tanesi; dünyanın en iyileriyle birlikte çalışmamız. Yeni şekillenen dünya rekabetinde de bu durumun avantajımıza olduğunu düşünüyoruz. İş ortaklıklarımızı güçlendirerek devam ediyoruz. Bu sene dünyadaki açılımımızı 33 ülkeden 45 ülkeye çıkaracağız. İhracat kat sayımızı ikiye katlayacağız. Ticaret savaşları sonrasında her ülke yerli üretime inanılmaz önem veriyor. Bu durum, o ülkeye ihracatımızda bir engel gibi gözükse de, eğer o ülkede lokalleşir ve yerli üretim yaparsak dolaysıyla o ülkelerde rahat yer alabileceğimiz anlamına gelir. Bu durum tüm markalar için geçerli. Dünyada teşvik sisteminin yüksek olduğu, yerli üretime yüksek teşviklerin ve avantajları olduğu ülkelerdeki iş ortaklarımızla yatırım yapmayı istiyoruz. İhracatımızı da böyle katlayarak devam ettirmeyi düşünüyoruz’’ ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.