PKK/KCK operasyonunda gözaltına alınan ve 10 yıla kadar hapsi istenen Şişli Belediye Başkan Yardımcısı Cihan Yavuz’un yargılandığı davada, mütalaa açıklandı. Yavuz’un eylemlerinin üyelik kapsamında olmadığı ve terör örgütüne sempati duyduğunu gösterir nitelikte olduğunun belirtildiği mütalaada, ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan 7,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.
Şişli Belediye Başkan Yardımcısı Cihan Yavuz’un ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan 10 yıla kadar hapis istemiyle, İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesinde tutuksuz olarak yargılandığı davada, savcılık mütalaasını açıkladı. Celse arasında dava dosyasına sunulan mütalaada, sanık Yavuz’un görüşme içerikleri, ikametinde yapılan aramada ele geçirilen PKK/KCK terör örgütü ile ilişkili yasaklı yayınlar, örgüt mensuplarının ailelerini ziyaret etmesi, Diyarbakır Sur’da Hendek Savaşı adı altında öldürülen örgüt mensubunu şehit diye tabir ederek sahiplenmesi, Belçika üzerinden örgütün amaç ve çıkarları doğrultusunda yayın yapan STERK TV’ye bağlanarak, 3 Şubat 2019’da İstanbul Bakırköy’de gerçekleştirilen HDP mitinginin örtülü amacı doğrultusunda açıklamalar yapmasının iddianamede yer aldığı ve bu deliller doğrultusunda hakkında dava açıldığı belirtildi.
Eylemlerinin, sempati duyduğunu gösterdiği anlatıldı
Mütalaada, sanığın televizyon kanalındaki konuşması, örgüt tarafından değer ailesi olarak nitelendirilen kişileri ziyaret etmesi, yasaklı yayınlar okuması, örgüt simgelerinin yoğun olarak afişe edildiği ve örgüt mensuplarının resimlerinin bulunduğu alandaki bir etkinliğe katılması gibi hususların tamamının silahlı terör örgütüne sempati duyduğunu gösterir nitelikte veriler olduğu kaydedildi. İddianamede vurgulandığı gibi, sanığın örgüte üye olduğuna dair kuvvetli suç şüphesi bulunduğunun kabul edilebilir olduğunun anlatıldığı mütalaada, bir kişinin mahkumiyetine karar verilebilmesi için suçu işlediğinin sabit olması gerektiği belirtildi.
Şüpheden uzak delil elde edilemediği kaydedildi
Mütalaada, sanığın siyasi olarak kabul edilebilecek bir takım faaliyetlerini örgüt hiyerarşisi içerisinde yer alıp örgütsel talimatlar doğrultusunda gerçekleştirdiği hususunda sanık lehinde şüphe bulunduğu kaydedildi. Savcılıkça hazırlanan mütalaada, sanığın ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçunu işlediğine dair şüpheden uzak somut ve kesin deliller elde edilemediği kanaatine varıldığı belirtildi. Sanık Yavuz’un güvenlik güçleriyle çatışan bir silahlı terör örgütü üyesine ‘şehit düşmüş’ diyerek örgüt üyesinin ve örgütün silahlı yöntemlerini meşru gösterdiği, bu şekilde ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçunu işlediği anlatıldı.
7,5 yıla kadar hapsi istendi
Sanığın üzerine atılı suçun hukuki niteliğinin sanık lehine değiştiğinin belirtildiği mütalaada, ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan hüküm kurulmasına yer olmadığı kaydedildi. Mütalaada, sanığın ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan 1,5 yıldan 7,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
Sanık Yavuz’un yargılandığı davanın duruşması 21 Eylül’de görülecek. Duruşmada, sanık Yavuz’un esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma yapması bekleniyor.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, PKK/KCK terör örgütünün faaliyetlerinin deşifre edilmesine yönelik sürdürülen çalışmalar kapsamında İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’ne ‘PKK hakkında önemli bir ihbarda bulunacağım’ konulu mail geldiği anlatıldı. İddianamede, mailde ‘PKK hakkında bir ihbarda, daha doğrusu iftirada bulunmak istiyorum, bilgilerimin gizli kalmasını istiyorum yoksa beni öldürürler’ ifadeleri kullanılarak, 14 şahsın PKK propagandası yaptıkları, yardımlaşma derneği adı altında PKK’ya adam ve para yardımı yaptıklarını ile söz konusu şahıslara Kandil’den gelen talimatları PKK’lı avukatlar aracılığıyla cezaevindekilere aktardıkları belirtildi. Yavuz’un ikametgahında arama yapıldığının kaydedildiği iddianamede, aramada yasaklama kararı bulunan yayınlar, siyasi parti çalışmalarına ilişkin olduğu iddia edilen dokümanlar bulunduğu anlatıldı. Savcılıkça hazırlanan iddianamede, Yavuz’un ‘silahlı terör örgütü üyeliği’ suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması istendi.
