EKONOMİ - 24 Mart 2020 Salı 11:18

TİM Başkanı Gülle: "Bugüne kadar ihracatımız için ürettik, şimdi sağlığımız için üretiyoruz"

A
A
A
TİM Başkanı Gülle: "Bugüne kadar ihracatımız için ürettik, şimdi sağlığımız için üretiyoruz"

TİM Başkanı İsmail Gülle, "Milli ve yerli üretim seferberliği başlatıyor, üretim çarklarımızı Türkiye için çeviriyoruz.

TİM Başkanı İsmail Gülle, "Milli ve yerli üretim seferberliği başlatıyor, üretim çarklarımızı Türkiye için çeviriyoruz. Yerli ve milli 1 milyon adet maske ve 100 bin litre dezenfektan üreterek Sağlık Bakanlığı’mızın emrine sunuyor ve seferberliğimizin ilk adımını atıyoruz.TİM olarak, bugüne kadar ihracatımız için ürettik, şimdi sağlığımız için üretiyoruz" dedi.



Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, yeni tip koronavirüsle (COVİD-19) mücadele amacıyla maske ve dezenfektan üretimiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Gülle, yerli ve milli 1 milyon adet maske ve 100 bin litre dezenfektanla üretim seferberliği başlattıklarını duyurdu.



"Şeffaf ve akılcı bir politika ile ülkemizin bu krizden en az şekilde etkilenmesi adına gerekli tedbirleri aldı, almaya da devam ediyor" diyen Gülle, "Bildiğiniz gibi tüm dünya, Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan Koronavirüsün etkilerine odaklanmış durumda. Virüsün kontrol altına alınma sürecindeki eksiklikler, kısa sürede tüm dünyayı tehdit eden küresel bir salgına dönüşmesine yol açtı. Ve bugün dünya genelinde ölü sayısı maalesef 14 bini aştı. Virüs salgınının ilk ortaya çıktığı günden itibaren, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hükümetimiz, şeffaf ve akılcı bir politika ile ülkemizin bu krizden en az şekilde etkilenmesi adına gerekli tedbirleri aldı, almaya da devam ediyor.



Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanan “Ekonomik İstikrar Kalkanı” paketinde yer alan, ihracatçılarımızı, sanayicilerimizi bu küresel salgının dünya ekonomisinde sebep olduğu olumsuzluklardan korumaya ve desteklemeye yönelik alınan tedbirler için de şükranlarımızı sunuyoruz" dedi.



"Temassız ihracatın Kapıkule’de de uygulanması konusunda Ticaret Bakanlığımız ile birlikte çalışmalar devam ediyor"


Dünyanın önde gelen ekonomilerinin tümünün, ülkelerinde istihdamı ve üretimi korumak adına gerekli tedbirleri hızla açıkladıklarını hatırlatan Gülle, "Cumhurbaşkanımızın açıkladığı parasal ve mali tedbirlerle oluşturulan 100 milyar TL’lik paket önümüzdeki günlerde ikincil ve üçüncül aşamaları ile ihracatçılarımızın bütününün beklenti ve ihtiyaçlarını karşılamayı sürdürecektir. Açıklanan paketin ardından kamu, katılım ve özel bankaların tüm kredi taksit ve ödemelerinde esneklik sağlanacaklarına dair açıklamaları iş dünyamız için ayrıca moral olmuştur. İhracatçılarımıza yönelik ek önlemler konusunda ise ilgili tüm bakanlıklarımız ile temaslarımız yoğun bir şekilde devam etmektedir. İhracatçılarımızın ürünlerini dünyaya yetiştirmek adına talep ettikleri kargo uçaklarının sayısının artırılması adına tüm imkanlar seferber edilmiş durumdadır.



Bilhassa, Irak ve İran sınır kapılarında devreye alınan temassız ihracatın Kapıkule’de de uygulanması konusunda Ticaret Bakanlığımız ile birlikte çalışmalar devam etmektedir.



Alınan tedbirlerin etkisiyle ortaya çıkan bu olumlu görüntünün sürmesini diliyoruz. Bu noktada, tüm bu süreci proaktif bir şekilde yürüttüğümüz Bakanımız Ruhsar Pekcan’a şükranlarımızı ifade ederim. Ülkemizin tüm kurumlarıyla birlikte yürüttüğü bu topyekûn mücadelede, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da ifade ettikleri gibi, devletimizin tüm birimleriyle beraber 95 bini aşkın ihracatçının tek çatı kuruluşu Türkiye İhracatçılar Meclisi olarak biz de 61 ihracatçı birliğimizle görevimizin başındayız" diye konuştu.



Gülle, dünya ekonomisini adım adım takip eden ihracatçılar olarak; bu küresel virüs salgınının tüm dünyaya öğrettiği bazı hususlar olduğunun altını çizerek, "İthalat ucuz olsa bile, gelemeyebilir. Yerli ve milli üretim bilinciyle her ürünü kendi ihtiyacımızın da ötesinde üretmek zorundayız. Bu yalın gerçeğin idrakiyle, vatan sathında verilen koronavirüse karşı sağlık mücadelesinde, bu mücadelenin kahramanları sağlık çalışanlarımızın her daim yanlarında olacağımıza söz veriyoruz.Tüm iş dünyasının iyi niyetle, parça parça emek sarf ettiği bu süreçte, TİM olarak, bu mücadeleyi bir seferberliğe dönüştürecek şekilde koordine ediyoruz. Ülkemizin birçok büyük hazır giyim, kimya, tekstil firmaları ile birlikte sağlık çalışanlarımızın ihtiyaçlarını karşılamak için, mevcutta yaşanan maske ve dezenfektanların tedarik sıkıntısını aşmak adına bir milli ve yerli üretim seferberliği başlatıyor, üretim çarklarımızı Türkiye için çeviriyoruz. Hedefimiz günlük 1 milyon maske üretimi ile başlayıp, aylık 40 milyon adet maske üretimi kapasitesine ulaşmaktır. TİM olarak, bugüne kadar ihracatımız için ürettik, şimdi sağlığımız için üretiyoruz" ifadelerini kullandı.



"1 milyon adet maske ve 100 bin litre dezenfektanla üretim seferberliği başlatıyoruz"


TİM Başkanı bu süreçte 1 milyon adet maske ve 100 bin litre dezenfektan üreterek Sağlık Bakanlığı’na ulaştıracaklarını açıkladı. Gülle, şöyle konuştu: "Zorlu süreçlerde milletimizle tek vücut olup var gücümüzle çalışmayı kutsal bir görev olarak kabul ediyoruz. Bu anlayışla Ticaret Bakanlığımızın destekleri ve 61 İhracatçı Birliğimiz ile koordine olarak, yerli ve milli 1 milyon adet maske ve 100 bin litre dezenfektan üreterek Sağlık Bakanlığı’mızın emrine sunuyor ve seferberliğimizin ilk adımını atıyoruz. Salgının ülkemizde yayınlamasını önlemek, teşhisi ve tedavisini yapmak için gece gündüz gayretle çalışan başta Sağlık Bakanlığımız olmak üzere tüm yetkililerimize, değerli hekimlerimiz ve diğer tüm sağlık personelimize sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. İhracatın saha neferleri olarak, üstümüze düşen ne varsa bir vazife olarak kabul edip icra etmeye devam edeceğiz. Cumhurbaşkanımızın da “evinizden çıkmayın” yönlendirmeleri doğrultusunda TİM olarak, ‘evde kalın’ diyor ve bu zorlu günleri birlikte aşacağımıza inanıyoruz. Birlik ve beraberlik duygularımızın en üst düzeyde olacağı sağlıklı günler diliyoruz."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.