SPOR - 29 Ekim 2020 Perşembe 15:00

Valentin Rosier: “Beşiktaş’ın büyüklüğünü biliyordum”

A
A
A
Valentin Rosier: “Beşiktaş’ın büyüklüğünü biliyordum”

Beşiktaş’ın Fransız sağ beki Valentin Rosier, basın toplantısında soruları yanıtladı.

Beşiktaş’ın Fransız sağ beki Valentin Rosier, basın toplantısında soruları yanıtladı. Siyah-beyazlı kulübe transfer olmadan önce Beşiktaş’ın büyüklüğünü bildiğini söyleyen Rosier, saha içinde ise kendisi için önemli olanın gol atmak değil asist yapmak olduğunu ifade etti.


Beşiktaş’ın Sporting Lizbon’dan kiralık olarak kadrosuna kattığı Valentin Rosier, Ümraniye Nevzat Demir Tesisleri’nde düzenlenen basın toplantısında soruları yanıtladı. Denizlispor karşısında alınan galibiyetin önemli olduğunu ifade ederek sözlerine başlayan Rosier, “İlk maçım güzel geçti. Kişisel olarak değil kolektif olarak güzel işler yaptık, önemli bir galibiyet aldık. Benim için pozitif bir başlangıç oldu. Taraftarlarımız memnun kaldıysa bu beni memnun eder. En iyi performansım diyemem, daha iyisini yapabilirim. Hala geliştireceğim yerler var” ifadelerini kullandı. Bel ağrısının çok ciddi olmadığını da söyleyen Rosier, pazar günü sahada olabileceğini de ifade etti.



“Beşiktaş’ın büyük bir kulüp olduğunu biliyordum”


Beşiktaş’a gelirken tercih yapmanın kendisi için zor olmadığını ifade eden 24 yaşındaki futbolcu, “Beşiktaş’ın büyük bir kulüp olduğunu biliyordum. Benim için kriter buydu. Gelecekle ilgili konuşursak, kendimi iyi bir ortamda hissediyorum. Uygun koşullar oluşursa burada kalmak isterim. Şu anda performansımı yüksek tutarak, mümkün olduğu en yüksek sayıda maça çıkarak takıma katkı yapmaya odaklandım” dedi. Esas bölgesinin sağ bek olduğunu ifade eden Rosier, “Gerekli durumlarda kanat da oynayabilirim. Mümkün olduğunca yüksek sayıda maç yapıp takıma katkı yapmak istiyorum. Takımda atmosfer gayet iyi, Fransızca konuşan 5 oyuncu var. Takımın geri kalanı ile daha iyi uyum kurmak için İngilizce dersleri almaya başladım. Adaptasyon anlamında epey yol aldık, Fransızca konuşanlarla daha çok iletişim kuruyoruz ama takımın tümüyle güzel bir entegrasyon yakaladım” açıklamasını yaptı.



“Sağ bekte oynamayı tercih ederim”


Boynundaki dövmenin anlamıyla ilgili konuşarak sözlerini sürdüren Rosier, “Dövmemin anlamı kendisini anlatıyor, insan olarak ne isem oyum anlamında. Futbol anlamında olumlu özelliklerim var, belli noktalarda kalitem var, gelişim göstermem gereken yerler de var. Bu gelişim için buraya geldim ve önemli bir adım attığımı düşünüyorum” dedi. Sahadaki tercihinin sağ bekte oynamak olduğunu yineleyen Fransız oyuncu, “Dijon’da sol bekte de maç oynadım. Bundan rahatsızlık da duymadım. Bana sorarsanız sağ bekte oynamayı tercih ederim. Burada önemli olan takıma katkıyı yükseltmek ve takımın kazanabilmesi. Tüm takımla iyi ilişkilerim var. 2,5-3 haftalık arada adaptasyon anlamında büyük bir yol aldık. Fransızca konuştuğu için N’Koudou, N’Sakala, Aboubakar, Ghazzel ile daha çok yol kat ettik ancak takımın tamamıyla iyi ilişkiler kurduğumu söyleyebilirim” açıklamasını yaptı.



“Önemli olan gol atmak değil”


Kariyerinde henüz gol atmamasıyla ilgili olarak sorulan soruya “Gol istatistiğini takıntı haline getirmiyorum. Ben önceliği asist yapmaya veriyorum. Sahaya çıkarken her zaman ‘Bugün en iyisini yapayım. Takım arkadaşlarıma asist yapayım’ diyorum ve bu nedenle gol atmayı hiçbir zaman problem haline getirmiyorum” cevabını veren Rosier, Türkiye’de futbolu çok seven bir kitle olduğunu ifade ederek, “Buraya geleli çok uzun zaman olmadı ama gerçekten büyük bir taraftar kitlesi var. Takım için yaşayan bir kitle var. Bu da benim motivasyonumu çok yükseltiyor. Türkiye’de futbolun insanların hayatında büyük bir yer tuttuğunu görüyorum. Beşiktaş’a gelirken bu durum benim için önemli bir sebepti” diye konuştu. Ligin 21 takım olmasının problem oluşturmayacağını da sözlerine ekleyen 24 yaşındaki oyuncu, “Biz zaten hayatımızı futboldan kazanıyoruz. İyi antrenman yaparsanız çok sayıda maç yapmak zorluk oluşturmaz. Biz de iyi antrenmanlar yapıyoruz ve maçlara hazır çıkacağımızı düşünüyorum” ifadelerini kullandı.



“Türkiye’de gördüğüm her şey pozitif”


Denizlispor maçında 10 kişi kalmalarına karşın 3 puanı kazanmanın önemli olduğunu ifade eden Rosier, “Kırmızı kart dengemizi bozdu. Maç boyunca çok koştuk ve 3-0’a getirdik. Oyunun sonunda tedirginlik yaşadık ama sonuç çok önemliydi. Orada istediğimiz aldık. Kazanmak ve sonuç çok önemliydi. Orada istediğimizi aldık ve bu çok önemliydi” dedi. Türk insanının dost canlısı olduğunun da altını çizen ve bu durumun kendisini etkilediğini ifade eden genç oyuncu, “İstanbul’da zorluk yaşadığımı söyleyemem. Belki dil konusu bir zorluk olabilir. Gördüğüm her şey pozitif. Buraya gelene kadar Türkiye ile ilgili pek bir fikrim yoktu. İnsanların dost canlısı davranışı görünce çok etkilendim. Buraya gelen ailem ve arkadaşlarım da benimle bu fikirleri paylaşıyorlar" şeklinde konuştu. Transferinin açıklandığı videoda kendisinin çok hızlı bir oyuncu olmasına vurgu yapılmasıyla ilgili “Mbappe kadar olmasam da hızlı bir oyuncuyum. Güzel bir videoydu ve eğlenceliydi. Şimdi bunu kanıtlamanın vakti geldi” cevabını veren Rosier, isminin anlamıyla ilgili olarak ise “İsmimin erkekler için herhangi bir anlamı yok. Kadınlar için daha anlamlı bir isim. Erkeklerin çok takmadığını düşünüyorum. Şu sıralar bir kız arkadaşım da yok. Benim açımdan karşılığı olmayan bir durum olduğu için pek de önemli değil” diyerek sözlerini tamamladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Sigara yasakları işe yarıyor, sigaraya bağlı hastalıklarda azalmalar var Sigara yasakları farklı seviyelerde olsa da dünyada 151 ülkede uygulanıyor. Ülkelerin yüzde 40’ı bu yasakları uyguluyor ve uygulamaların içeriği güncelleniyor. Son olarak İngiltere’de 2009’dan sonra doğanların hayat boyu sigaraya erişimini yasaklayacak tasarı parlamentoda onaylandı. İngiltere’de yapılan bazı araştırmalara göre yasaklar işe yarıyor. Yasaklarla İngiltere’deki sigara kullananları sayı ciddi miktarda azalırken kalp krizi ve felç oranlarının yanı sıra bronşit ve astım oranların da düşüş gözleniyor. 151 ülkede sigara kullanımını azaltmak için farklı seviyelerde önlemler yürürlükte. Ülkelerin yüzde 40’tan fazlasında kapalı mekanlarda sigara içmek yasak. Konu ile ilgili araştırmalar bu yasaklar ile dünyadaki her 10 kişiden yaklaşık 7’sinin yani 5,6 milyar insanın pasif içicilikten koruduğunu gösteriyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün hesabına göre, son 15 yılda dünya çapındaki sigara yasaları sayesinde, küresel nüfusta 300 milyon daha az sigara içicisi bulunuyor. Türkiye’de ise sigara tüketimine ilişkin ilk yasal kısıtlama 26 Kasım 1996 tarihli ve 22829 sayılı T.C. Resmî Gazete’de yayımlanan 4207 sayılı Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanun ile getirildi. Bu Kanun ile sigara başta olmak üzere tütün ürünlerinin zararlarının anlatılması ve tüketiminin önlenmesine ilişkin tanıtım gibi uygulamalar gündelik hayatta yer bulmaya başladı. 19 Ocak 2008 bu kanuna esaslı değişiklikler getirilerek, sigara başta olmak üzere tütün ürünlerinin, evler hariç, her türlü kapalı ortamda tüketimi yasaklandı. Bunun yanında 2013 yılında çıkarılan bir kanunla taşıt araçları içinde de sigara yasağı başladı Türkiye’de aynı zamanda sigaranın reklamını yapmak, film ve dizilerde sigara sansürlenerek gösterilir. 18 yaş altı kişilere sigara satmak da yasaklandı. Elektronik sigaralar ülkemizde resmi olarak satışı yasak ürünler arasında. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından hazırlanan Dünya Sigara Salgını Raporu’na göre, Türkiye, Brezilya, Hollanda ve Morityus ile birlikte sigarayla mücadelede en başarılı ülkeler arasında. Türkiye, Avustralya, Belçika, Kanada, Danimarka, Finlandiya, Fransa, İsrail, Norveç, Suudi Arabistan ve Birleşik Krallık da dahil 22 ülke tek tip sigara paketini zorunlu tutuyor. Başka ülkelerden örnekler; Dünyanın sigara içilmeyen ilk ülkesi olmayı hedefleyen Bhutan, 2004’te ülke genelinde sigara satışını ve kullanımını yasakladı. İrlanda 2004 yılında ofisler, barlar, restoranlar gibi halka açık yerlerde ve toplu taşıma araçlarında sigara içmeyi yasaklayan dünyadaki ilk ülke oldu. 16 Avrupa Birliği (AB) ülkesi de o tarihten bugüne daha benzer yasalar çıkardı ancak üye ülkelerin yasaları uygulayış sıkılığında farklılıklar var. Türkmenistan’da Ocak 2016’da tütün ürünlerinin satışı tamamen yasaklandı Avustralya’da kapalı mekanlarda, bina girişlerinde, plajlarda ve halkın yoğun olarak kullandığı caddelerde sigara kullanımı yasak. Malezya’da ülke genelindeki bütün restoran ve kafelerde sigara kullanımı yasaklandı. Sigara içmek isteyenlerin restoran ve kafelerden 3 metre uzaklaşması şartı getirildi. Birleşik Arap Emirlikleri’nde emirlikler arasında farklı uygulamalar olsa da 2010’dan beri federal bir yasaya göre, 12 yaşından küçük çocukların bulunduğu araçlarda sigara içenlere para cezası uygulanıyor. Japonya’da 2020 yılından itibaren kapalı alanlarda sigara içilmesine izin verilmiyor. Kapalı alanlarda sigara içilmesi için işletmelere ayrı alanlar kurması şartı getirildi. Pan Amerikan Sağlık Örgütü’ne göre Amerika kıtasında sigara kullanımına bağlı veya pasif içicilikten dolayı yılda yaklaşık bir milyon ölüm meydana geliyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde ise sigara konusundaki yasalar eyaletten eyalete değişiyor. Bununla birlikte genel olarak federal binalar, toplu taşıma araçları ve çoğu restoran ve bar dahil olmak üzere birçok kamusal alanda sigara içmek yasak. Kanada’daki durumda ABD’ye benzemekle birlikte sigara yasaklarını genişleten ülkeler arasında. 2006 yılında Uruguay’da tüm kapalı halka açık yerlerde ve ayrıca hastane ve okulların yakınında sigara içmek yasaklandı. Paraguay, kıtada sigara içmeye karşı ulusal yasalar çıkaran son ülke oldu. 2020’den beri ülkedeki tiryakilere, yalnızca kalabalık olmayan mekanlarda sigara içme hakkı tanınıyor. Meksika geçen yıl dünyadaki en katı sigara karşıtı yasalardan birini yürürlüğe koydu. Yasaklar parklar, plajlar, oteller, ofisler ve restoranlar dahil tüm halka açık yerleri kapsıyor. Yasaklar işe yarıyor İngiltere’de 2009’dan sonra doğanların hayat boyu sigaraya erişimini yasaklayacak tasarı parlamentoda onaylandı. Şu anki İngiliz yasalarına göre 18 yaşın üzerindeki kişilere tütün ürünleri satılıyor, fakat geçen hafta onaylanan Tütün ve Elektronik Sigara Yasası ile bu yıl 15 yaşına giren çocuklar, hayatları boyunca sigara alamayacak. Yeni yasa bu sınırı da her yıl bir yıl artıracak, bu da bir gün geldiğinde kimsenin tütün ürünleri satın alamayacağını işaret ediyor. BBC’nin haberine göre sigara yasakları etkisin göstermeye başladı. İngiltere Ulusal Sağlık ve Bakım Araştırma Kurumu, 21 ülkedeki sigara yasağının etkilerini inceledi. Kurum, sigara yasağının, kalp krizi ve felç oranlarının yanı sıra bronşit ve astım oranlarının düşüşü ile de ilişkili olduğunu belirtiyor. British Medical Journal’da (BMJ) yer alan bir rapora göre, yasağın yürürlüğe girmesinden sonraki yıl yani 2008’de kalp krizi nedeniyle hastaneye kaldırılan kişi sayısı bir önceki yıla göre bin 200 azaldı. Glasgow Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre, İskoçya’da halka açık yerlerde sigara içme yasağı sonrası astım nedeniyle hastaneye giden çocukların sayısı üç yıl boyunca neredeyse beşte bir oranında azaldı. İskoçya’da yasak uygulanmadan önce astımlı çocukların hastaneye kabul sayısı her yıl yüzde 5 artıyordu. İngiltere hükümetinin verilerine göre 2006 yılında ülkedeki yetişkinlerin yüzde 22’si sigara içiyordu. 2023 yılına gelindiğinde ise sigara içen yetişkinlerin oranı yüzde 14’e geriledi.
Manisa Başkanlar makamlarını miniklere devretti 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları kapsamında başta Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek olmak üzere ilçe belediye başkanları da makamlarını minik öğrencilere devretti. Yurt genelinde 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı coşkusu yaşanırken, makam koltuklarına çocuklar geçti. Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek ve Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban makamlarını çocuklara devrederek, yeni başkanların taleplerini dinledi. Büyükşehir’deki devir teslim Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek de, koltuğunu Çağatay Uluçay Ortaokulu öğrencisi Ceylin Gürcan’a devretti. Annesi Zuhal Gürcan, Okul Müdürü Mehmet Göksu, sınıf arkadaşları Eflin Tali ve Kayra Efe Yamaç ile birlikte Başkan Zeyrek ile bir araya gelen küçük Başkan Ceylin Gürcan, makam koltuğunu devraldı. İlk mesajında 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlayan Ceylin Gürcan, egemenliğin kayıtsız ve şartsız milletin olduğu vurgusu yaptı. Gürcan’ın arkadaşları Eflin Ece ve Kayra da, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladı. Geleceğin güvencesi olan çocukları ağırlamaktan duyduğu mutluluğu dile getiren Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bugünü size emanet etti, size hediye etti. Çünkü geleceği sizler şekillendireceksiniz. O yüzden bizlerin sizler üzerindeki sorumluluğu çok fazla. Sizlerin de bu vatan için sorumluluğunuz çok fazla” dedi. Başkanlık koltuğunu devralan Ceylin ve arkadaşlarıyla yakından ilgilenen ve onlarla bir süre sohbet eden Başkan Zeyrek, çocukların mutluluğu ve huzuru için çok çalışacaklarını vurguladı. Çocukların eğitiminin önemine de vurgu yapan Başkan Zeyrek, “Çünkü temel, her şeyden önemli. Bir binanın temeli düzgün olmadıkça, üstü de düzgün olamaz. Atılan bu temellerde öğretmenlerin de emekleri çok fazla. Onlara da defalarca teşekkür edelim. Bugünü Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ne güzel çocuklara emanet etmiş. Çocukların değerini sevgili Atam, daha o günlerden dile getirmiş ve bizleri de bugünü hatırlamamız için bu tarihi bayram ilan etmiş. Biz de o emaneti geleceğe taşımak için en iyi şekilde görevimizi yapacağız. Bunu yapmak için biz çok çalışıyoruz. Öğretmenleriniz çok çalışıyor, anne-babalarınız çok çalışıyor; sizler de çok çalışacaksınız” dedi. Yunusemre’deki devir teslim Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda koltuğunu temsili olarak öğrencilere devretti. Şehirlerine lunapark, eğlence merkezleri, okulları için destek, güzel yaşam alanları isteyen öğrenciler verdikleri sosyal mesajlarla da takdir topladı. Öğrencileri dinleyen Başkan Semih Balaban, “İstekleriniz bizim için emirdir” dedi. Dünyada çocuklara armağan edilen tek bayram olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın önemine vurgu yapan Başkan Balaban, “Kurucumuz ve Kurtarıcımız Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklarımıza armağan ettiği 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda çocuklarımızla güzel duygular yaşadık. Hepsi bizim göremediğimiz düşünceleri o güzel dünyalarında bize anlattılar. Ben başta kendi çocuklarımız olmak üzere tüm dünyadaki çocuklara ve onları yetiştiren annelere teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız. Gününüz kutlu olsun çocuklar. Ben de sizi kutluyorum. Buraya neşe kattınız” diye konuştu. Başkan Balaban’a eşi Serap Balaban eşlik etti.
Nevşehir ‘Nefes’ hünerleriyle nefes kesti Nevşehir’de 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle düzenlenen kutlama töreninde Jandarma At Köpek Eğitim Merkezi (JAKEM) Komutanlığında görevli itaat köpeği ‘Nefes’ izleyenleri hayran bıraktı. Düzenlenen törenlerde Alman ırkı itaat köpeği eğiticisinin tüm komutlarını eksiksiz yerine getirirken Jandarma İtaat Köpeği Nefes eğiticisinin tüm komutlarını eksiksiz yerine getirdi. Eğitici tarafından parmakla gösterilen rakamları havlayarak bilen Nefes eğiticine kalp masajının yanı sıra, suni teneffüs de yaptı. Nefes’in hünerleri izleyenlerin nefesini kesti. Gençlik Spor İl Müdürlüğü çim sahasında düzenlenen kutlama törenleri, Nevşehir Valisi Ali Fidan ve Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı, pokol üyeleri, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı. Kutlama programında öğrenciler çeşitli gösteriler sergiledi. Program sonunda Nevşehir Valisi Ali Fidan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla koltuğunu temsili olarak, 3. Sınıf öğrencisi Esmanur Eroğlu’na devretti. Temsili Vali Esmanur Eroğlu “Bu özel ve anlamlı günü bize armağan eden Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına şükranlarımı sunuyorum. Tüm dünya çocuklarının da bu anlamlı ve özel gününü tebrik ediyorum” dedi. Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı da koltuğunu temsili olarak çocuklara devretti. Başkan Arı, çocukların talep ve isteklerini tek tek dinledi.